CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu: Bize dar gömlek giydirenlere karşı yeni bir anayasa yapalım
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dar gömlek giydirenlere karşı daha özgürlükçü, daha demokratik tavır ortaya konularak
Ankara'nın Haymana ilçesine bağlı Balçıkhisar Belediyesi tarafından yaptırılan sosyal tesis binasının açılışına katılan Kılıçdaroğlu, daha özgürlükçü, haklarının daha fazla korunduğu, baskının kurulmadığı bir anayasa istediklerini söyledi.
Avrupa'da yaşayanların hak ettiği bir anayasanın Türkiye'de yaşayanların da hakkı olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Bize dar gömlek giydirenlere karşı daha özgürlükçü, daha demokratik tavrımızı ortaya koyarak yeni bir anayasa yapalım. Hemen referandumdan sonra şunu söyledim 'daha özgürlükçü, sosyal demokrasisi güçlü, sosyal devleti güçlü, insanları saygı temelinde birleştiren, insanları ayrıştırmayan kaynaştıran, demokrasimizin eksiklerini güçlendiren bir anayasayı oturalım masaya ve çözelim' bunu söyledim. Dün Sayın Başbakan demiş ki 'Ben onun samimiyetine güvenmiyorum'. Hiç kimseyi eleştirmiyorum ama bir şeyi samimiyetle belirtmek isterim, Sayın Başbakan benim samimiyetime inanmıyorsa, hangi gerekçeyle inanmadığını çıkıp millete anlatmasını istiyorum. Eğer bu ülkede hakları ve özgürlükleri genişleteceksek, demokrasiyi güçlendireceksek 'evet' diyoruz, bu ülkeye barış ve kardeşlik gelecekse 'evet' diyoruz. Niçin Sayın Başbakan korkuyor, gelsin masaya. Ben demiyorum ki üç gün içinde bunu çıkaralım." şeklinde konuştu.
"Kavgayı bırakalım, kavgadan bu ülke çok çekti. Kavgadan kardeşlik bağlarımızı kopardık neredeyse. Niye düşman oluyoruz?" diyen Kılıçdaroğlu, beraber oturulup beraber uzlaşılacağını ve samimiyetin bu olduğunu belirtti.
Başbakan'ın anayasa değişikliğine ilişkin 'Vaktimiz yok' sözlerini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: "Niye vaktiniz yok, Parlamentonun görevi ne? Parlamentonun görevi, halka hizmet etmek değil midir? Getirelim anayasayı koyalım masaya görüşelim. Niye konuşmuyoruz? 'Efendim 2011'den sonra olsun'. Çalışmaya şimdi başlayalım, elimizden tutan mı var? Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı orada duruyor."
Tüm fikirlere, görüşlere saygılı olduğunu savunan Kılıçdaroğlu, hangi görüşten, etnik kimlikten olursa olsun insanlara hizmet etmek istediğini söyledi.
"Yeri gelince eleştireceğim, yeri gelince eleştirileceğim. Eleştirilerden ders almak erdemdir." diyen Kılıçdaroğlu, kötü siyasetçinin toplumu böldüğünü, kendilerinin kötü siyasetçi olmayacaklarını, samimi ve dürüst olacaklarını öne sürdü.
Siyasette niye kamplaşıldığını, hoşgörü ve sevginin neden egemen kılınamadığını soran Kılıçdaroğlu, "Niye birbirimizi samimiyet testinden geçirme ihtiyacı duyuyoruz?" diye sordu.
Yeni bir anayasa için oturup masaya görüşelim dediğinde niye birilerinin korktuğunu soran Kılıçdaroğlu, "Korkuyorlar, ben de biliyorum ama istiyorum ki korkmasınlar. Gelsinler beraber değiştirelim. Biz hiç bir yurttaşımızı ötekileştirmek istemiyoruz. Hiç bir siyasi partiyi ötekileştirmek istemiyoruz. Onların düşüncelerine de saygı gösteriyoruz ama istiyoruz ki onlar da bizim düşüncelerimize saygı göstersinler. Talebimizi yineliyoruz; 2011'e kadar çok vakit var. Oturalım masanın etrafına illa genel başkanlar oturacak diye bir kural yok. Her partinin akil, saygın insanları var. Otururlar beraber, dünya örnekleri var. Türkiye için çağdaş bir anayasada olması gereken değişiklikleri yaparlar. Biz söyleyeceğiz, onlar kaçacaklar. Kaçmasınlar bizim samimiyetimizi inansınlar. Biz onların samimiyetini test edebiliriz ama ihtiyaç duymuyoruz. Onların söylediklerine inanıyoruz. Diyoruz ki 'birileri sizin gizli gündeminiz var' diyorlar. Gelin gizli gündeminizin olmadığını kanıtlamak için oturalım o masanın etrafına. Bu anayasada 12 Eylülün izlerini değiştiren bütün düzenlemeleri yapalım. Gelin yüzde 10'luk seçim barajını da kaldıralım. Vatandaşın oyundan niye korkuyorsunuz? YÖK'ü kaldıralım. Üniversiteler özerk olsun, özgür olsun, düşüncelerini açıklasınlar. Niye korkuyorsunuz? Bir korku toplumu yaratmayalım, özgürlük toplumu yaratalım. Özgürleşelim, toplum özgürleşsin, toplum güçlü olsun, sesini çıkarsın. Bunu yapalım, bunu yapmak zor değil. Bir sözüm var, bunu yapacağız, yapmakta kararlıyız." diye konuştu.
Gazetecilerin Başbakanın başörtüsü sorununa ilişkin teklifinin hatırlatılması üzerine ise Kılıçdaroğlu, "Daha o konuya var. Önce samimiyet konusunu çözüme kavuşturalım." diye karşılık verdi.