Çankaya Belediyesi Ve Ankara Üniversitesi Türkiye'nin İlk Kök Hücre Merkezi İçin İmza Attı

Türkiye'nin ilk kök hücre merkezi, Çankaya Belediyesi ve Ankara Üniversitesi işbirliğiyle kuruluyor.

Yapımı tamamlanan ancak belediyelerin hastane kurması ve işletmesinin önüne geçen yasal düzenlemenin ardından atıl kalan Çankaya Belediyesi'ne ait Cevizlidere'deki hastane binası, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi işbirliği ile Kök Hücre Merkezi oluyor. Ziya ve Zübeyde Demirci çiftinin bağışladığı bina, gerekli iç donanım çalışmalarının tamamlanmasının ardından, Türkiye'nin ilk kök hücre enstitüsü olarak faaliyete başlayacak. Söz konusu devir protokolü, hastane binasında düzenlenen törenle Çankaya
Belediye Başkanı Bülent Tanık ve Ankara Üniversitesi Rektörü Cemal Taluğ tarafından imzalandı.
Törende bir konuşma yapan Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, kamunun sağlık alanının dışına itildiği bir dönem yaşandığını belirterek, "Sağlıkta izlenen politikalar cumhuriyetin kuruluşundan bu yana yurttaşlarının sağlığını kendisinin temel sorumluluk alanı gören devletin bu alandaki sorumluluğunu piyasaya ve sigorta düzenine terk ettiği bir dönemi yaşıyoruz. İzlenen politikalar öyle bir noktaya geldi ki, belediyeler sağlık ocağı açamaz hale geldiler. Üniversite hastaneleri şu anki konumları
itibariyle hasta baktıklarında zarar eder durumdalar. Üniversite hastanelerinin ve kamusal sağlık hizmeti sunmaya çalışan kuruluşların piyasa koşullarına terk edilmesi ve işletmeleştirilmesi süreci, kamunun bu alandan kendisini dışarıya çıkarması ve yurttaşına karşı sağlık sorumluluğu taşımadığının en açık beyanı konumuna gelmiş durumdadır" diye konuştu.
Kamunun, 'paran varsa piyasadan sağlık alırsın' dediğini savunan Tanık, bu politikanın uzun ömürlü olamayacağını söyledi. Tanık, "Çankaya Belediyesi olarak biz hemşerilerimizin sağlıkla ilgili ihtiyaçlarını paralarının varlığına bağlı olmaksızın çözmek sorumluluğunu önemli bir kamusal görev olarak görüyoruz. Ancak geliştirilen sistem o kadar kapsamlı bir alanda yürütülüyor ki, bizim sağlık ocaklarımızın hekimleri alan dışına taşınmıştır. Kamunun diğer sağlık tesislerinin verimlilik kapasiteleri de ciddi
tehdit altındadır" dedi.
Kök hücre çalışmalarının klasik tıpta devrim niteliği taşıyan potansiyele sahip olan bir alan olduğunu belirten Tanık, stratejik olarak insanların umutsuzluğa sevk edildiği çaresiz hastalıklara dönük olarak da çok büyük bir potansiyel yaşanacağını ifade etti. 20 Kasım 2009 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile tescil edilen ilk kök hücre araştırma enstitüsünün bu enstitü olduğunu belirten Tanık, "Gelecekte çaresiz hastalık diye bir hastalığın kalmaması konusunda ve insanlığı daha sağlıklı bir hayat
sürdürmesi konusunda bilimsel çalışmaları sürdürecekler" dedi.
Ankara Üniversitesi ile işbirliği yapmaktan gurur duyduklarını ifade eden Tanık, "Bu bizim yaptığımız en hayırlı iştir. Burada açılacak olan bu hastane ve araştırma enstitüsünde de halkımızın sağlığı için en hayırlı işi yapacağız. Bunu gülümseyerek söylüyorum. Referandum 'hayır'ıyla ilgili almayın. Onun kararını hayırlı işler yapanlar bilecektir, nasıl vereceklerini göstereceklerdir. Biz burada halka sağlık açısından hayırlı bir hizmet sunmanın, bunu başlatacak bir protokolü imzalamanın ortamını yaratmış
olacağız" dedi.
Tanık, gerekli donanımın kurulmasının ardından, en kısa sürede enstitünün hizmete gireceğini açıkladı.
Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cemal Taluğ da, kök hücre araştırmalarının tüm dünyada tartışılmakta olduğunu belirterek, kurulacak bu enstitüde, dünya çapında bilim insanlarının toplanacağını ve çok önemli çalışmalar yapacaklarını açıkladı.
Konuşmaların ardından, binayı bağışlayan Ziya ve Zübeyde Demirci çiftine teşekkür plaketi sunuldu.