Balyoz'un 1 numarası Çetin Doğan çıktı!
Balyoz'un 1 numarası Çetin Doğan çıktı! İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 196 sanıklı Balyoz Planı İddianamesi'ni kabul etti.
Balyoz'un 1 numarası Çetin Doğan çıktı! İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 196 sanıklı Balyoz Planı İddianamesi'ni kabul etti.
"Balyoz Planı" iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma sonucu eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 196 kişi hakkında hazırlanan iddianame, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Alınan bilgiye göre, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ergül, Süleyman Pehlivan, Ali Haydar ve Murat Yönder tarafından hazırlanan 968 sayfalık iddianame ile 183 klasörden oluşan ekleri üzerindeki incelemesini tamamladı.
İddianamede, "Savunma Sanayi" isimli belgeyle ilgili olarak Aselsan, Havelsan, Tai, Ssm-Stm, TÜBİTAK gibi kurumlarda görevli olup "Balyoz Harekat Planı" kapsamında gerek bulunduğu kurumun gerekse diğer devlet kurumlarının üst düzey bürokratik kadrolarında görevlendirilmek üzere 1084 kişinin ismen belirlendiği belirtildi.
Soruşturma kapsamında incelenen veriler arasında 5-7 Mart 2003 tarihinde 1. Ordu Komutanlığında düzenlenen seminere ait olduğu anlaşılan ses kayıtlarının da yer aldığı kaydedilen iddianamede, yapılan incelemelerde seminer ses kayıtları ile "Balyoz Harekat Planı", ekleri ve diğer deliller arasında birçok benzer ve aynı hususun bulunduğunun görüldüğü anlatıldı.
Mahkeme, iddianamenin kabulüne karar verdi. İddianamedeki 196 şüpheli arasında birinci sırada, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, ikinci sırada eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, üçüncü sırada eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına ve dördüncü sırada eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Ergin Saygun yer alıyor.
"İrtica ile Mücadele Eylem Planı" davasında tutuklu yargılanan Albay Dursun Çiçek de şüpheliler arasında bulunuyor.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyetine başkanlık yapan üye hakim Davut Bedir, mahkemenin diğer üyeleriyle birlikte iddianamenin oy birliğiyle kabul edildiğini, ancak henüz tensip zaptı düzenlenmediği için duruşma günü ve diğer hususların belli olmadığını bildirdi. Bedir, en kısa sürede tensip zaptını da düzenleyeceklerini ifade etti.
Balyoz Harekat Planı
"Balyoz Planı" soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamede, "Tüm eylem planları bir arada değerlendirildiğinde; eylemlerin, Balyoz Harekat Planı'nın uygulanması için gereken ortam şekillendirmesini oluşturmak amacıyla 'Balyoz Komutanlığı' olarak nitelenen gruba bağlı olarak çalışan deniz, hava, jandarma personeli tarafından hazırlandığının anlaşıldığı" öne sürüldü.
İddianamede, "Balyoz Planı"nda hükümet ile işbirliği içerisinde olduğu vurgusu yapılan ve irticai olarak nitelenen grupların da etkisizleştirilmesinin hedeflendiği ve belirlenen bu hedefleri gerçekleştirmeyi planlayan yapılanmanın öncelikle yapay bir müdahale ortamı hazırlayıp yapacağı işi meşru göstermeye çalıştığı savunuldu.
İddianamede, şu görüşlere yer verildi:
"Yapılanma içerisinde yer alan bazı jandarma görevlileri tarafından hazırlanan 'Sakal' ve 'Çarşaf' isimli eylem planlarıyla kargaşa yaratmanın planlandığı, yine bu yapılanma içerisinde yer alan deniz ve hava kuvvetlerinde görevli bazı şüpheliler tarafından hazırlanan 'Oraj' ve 'Suga' isimli planlarla hava sahası ve kıta sahanlığı konularında Yunanistan'ın taciz edilerek iki ülke ilişkilerinin gerilmesinin öngörüldüğü tespit edilmiştir.
Böylece öncelikle 1. Ordu merkezli İstanbul ve çevre illerde sıkıyönetim ilan edilmesinin amaçlandığı, yine jandarma görevlileri tarafından hazırlandığı belirlenen 'Döküm' isimli eylem planının Müslüman bir dini grubun liderine, 'Sakal' (öncekinden farklı) isimli eylem planının gayrimüslim dini lider ve iş adamlarına, 'Tırpan' isimli eylem planının akademik kadroya, 'Orak' isimli eylem planının Ermeni basın mensuplarına, 'Yumruk' isimli eylem planının darbe karşıtı sağ kesime, 'Kürek' isimli eylem planının darbe karşıtı sol kesime, 'Testere' isimli eylem planının darbe karşıtı liberallere yönelik olduğu, bu planlardan 'Tırpan' hariç diğerlerinde hedef şahısların isim isim belirlendiği, yine tüm planlarda hangi personelin görevli olduğunun ismen belirtildiği, bu planların icrasında görevlendirilenlerin hepsinin asker kişiler olduğu tespit edilmiştir.
Tüm bu eylem planları bir arada değerlendirildiğinde; eylemlerin, Balyoz Harekat Planı'nın uygulanması için gereken ortam şekillendirmesini oluşturmak amacıyla 'Balyoz Harekat Planı' kapsamında 'Balyoz Komutanlığı' olarak nitelenen gruba bağlı olarak çalışan deniz, hava, jandarma personeli tarafından hazırlandığı anlaşılmıştır.
Balyoz Harekatı'nın ardından hükümetin devrilecek olması sebebiyle göreve getirilmesi planlanan yeni kabinenin de oluşturulduğu, kimin başbakan, kimlerin bakan olacağının da belirlendiği görülmekte, Çetin Doğan tarafından darbe sonrası 'Milli Mutabakat Hükümeti' adı altında kurulacak hükümetin ilanına yönelik konuşmanın bile hazırlandığı anlaşılmaktadır."
Sakal, çarşaf, döküm
Jandarma personelinin hazırladığı ve organize etmeyi planladıkları anlaşılan "Sakal", "Çarşaf" ve "Döküm" eylem planları birlikte değerlendirildiğinde, din kökenli toplumsal çatışmalara sebebiyet verici ve Türkiye'yi uluslararası sahada zor duruma düşürecek etkilerinin olacağı kanaatine varıldığı vurgulanan iddianamede, "Oraj ve Suga isimli planların tatbik edilmesi halinde ise Yunanistan ile olan ilişkilerin gerginleşeceği ve muhtemel bir savaşın eşiğine gelineceği aşikardır. Tırpan, Orak, Yumruk, Kürek, Testere ve Urgan isimli planlarda da hedef şahısların/oluşumların ortak özelliklerinin darbe karşıtı olmak olduğu görülmektedir" denildi.
İddianamede, "Bulundukları konumları itibariyle iletişim içerisinde olduğu insanlara yol gösterebilecek ve antidemokratik oluşumlara karşı harekete geçirebilecek konumda bulunan kanaat önderlerinin, akademisyenlerin, gazetecilerin, yazarların ve sivil toplum kuruluşlarının bu şekilde eylem planlarında hedef olarak belirlenmelerinin amacı, yapılacak olan darbeye karşı muhalefeti engellemek ve halkın bilinçlendirilmesinin önüne geçmek olduğu değerlendirilmektedir. Tüm bu eylemlerin; Balyoz Harekât Planı'nın uygulanması için gereken ortamı hazırlamak amacıyla deniz, hava ve jandarma komutanlıklarına bağlı bazı unsurlarca hazırlandığı kanaatine varılmıştır" görüşlerine yer verildi.
10 grup başkanı ve 28 grup personeli
Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve 1. Ordu Komutanlığının kuruluşlarında aralarında organik bir bağ bulunmadığı belirtilen iddianamede, "Balyoz Harekat Planı" kapsamında Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı bazı unsurların kendisini "Balyoz Komutanlığı" olarak niteleyen ve 1. Ordu Komutanlığı bünyesinde oluşturulan "cunta" yapılanması ile organik ilişki içerisinde olduğu ve planın hayata geçirilmesi için bu yapılanmanın bir kolu olarak faaliyet yürüttüğünün mevcut delillerin incelenmesi neticesinde ortaya çıktığı belirtildi.
"Deniz Kuvvetleri'nin Çalışmaları" ve "Çalışma Grupları Görev Bölümü" başlığı altında 10 grup başkanı ve 28 grup personelinin belirlendiğine işaret edilen iddianamede, "Suga Kuvvetleri Komutanı" olarak geçen Oramiral Özden Örnek'in başkanı olduğu grupta, Tümamiral Aydın Gürül ve Deniz Kurmay Albay Cem Gürdeniz isimli iki subayın bulunduğu ve "amirallere ait hassas listelerin oluşturulmasında" görevli olduklarının görüldüğü ileri sürüldü.
Bilgi notu
"Bilgi Notu" isimli klasörle aynı klasör içinde yer alan "Amiral Listesi 1" isimli excel belgesinin teknik özellikleri incelendiğinde, belgenin "EMİRSB" isimli kullanıcı tarafından 18 Aralık 2000 tarihinde oluşturulduğu, 17 Ekim 2002 tarihinde Oramiral Özden Örnek isimli kullanıcı tarafından son kez kaydedildiği belirtilen iddianamede, şu ifadeler yer aldı:
"Soruşturmanın şüphelilerinden Özden Örnek'in belgenin hazırlandığı 2000 yılında Kuzey Deniz Saha Komutanı olduğu dikkate alındığında, belgeyi son kaydedenin Özden Örnek, 'Company' bölümünde yazan KDSK'nın Kuzey Deniz Saha Komutanlığının kısaltması, belgeyi yazanın da Özden Örnek'in o dönemki emir subayı olduğu kanaati oluşmaktadır. 'Bilgi Notu' ile aynı klasörde yer alan 'EK-C' isimli çok gizli ve 'EK-C' ibareli imza kısmında Deniz Kurmay Kıdemli Albay Cem Gürdeniz ismi yer alan belge incelendiğinde, 'Hassas Personel Listesi' başlığı altında, toplam 54 amiralin isim, soyad, görev ve sicil numarasının olduğu, 'hassasiyet durumu' başlığı altında, 31 tanesinde artı, 23 tanesinde eksi işaretinin olduğu görülmektedir. TÜBİTAK ve Emniyet Genel Müdürlüğü bilirkişi raporlarında yer alan bilgiler doğrultusunda konuya bakılacak olursa, öncelikle çalışma gruplarından haber veren 'Bilgi Notu' isimli belgenin son kaydetme tarihinin belge üzerinde yazan tarihle aynı tarih olan 21 Şubat 2003 olduğu, 'Amiraller Listesi 1' isimli belgenin ise 2000 yılında hazırlanmaya başladığı ve 17 Ekim 2002 tarihinde son kez kaydedildiği ve son kaydedenin Oramiral Özden Örnek isimli kullanıcı olduğu, 'EK-C' isimli listenin son kaydetme tarihinin 21 Şubat 2003 ve son kaydedenin Cem Gürdeniz isimli kullanıcı olduğu, 'Amiraller Listesi 1' isimli belge içerisinde 2000-2014 yılları arasında kimlerin Deniz Kuvvetleri Komutanı olabileceğinin hesaplarının yapıldığı, 'EK-C'de ise amirallerin hassasiyet değerlendirilmesinin yapıldığı da dikkate alındığında, Özden Örnek'in başkanı olduğu belirtilen çalışma grubunun Özden Örnek'e ait önceki çalışmaları da kullanarak 'Bilgi Notu'nda haber verilen ve 'EK-B'de belirtilen görevlerini yaptıkları anlaşılmaktadır."
İddianamede, şöyle denildi:
"Oraj ve Suga isimli eylem planlarında amacın, Ege'de kıta sahanlığı ve hava sahası konularında gerginlik oluşturarak sıkıyönetimi kolaylaştırmak olduğu, hatta bir uçağımızın Yunan unsurlarınca düşürülmesinin sağlanmasının amaçlandığı, bu gerçekleşmediği takdirde ise kendimize ait bir uçağın birlikte uçtuğu yanındaki uçağı düşürmesinin planlandığı, olasılığı en yüksek tehlikeli senaryoda da ülkemize ait bir F-16 uçağının düşürülmesi ve Ege'de yaşanan gerginlik neticesinde sıkıyönetim ilan edilmesinden bahsedilmektedir. Bu haliyle adı geçen eylem planlarında geçen hususlar ile olasılığı en yüksek tehlikeli senaryoda yer alan hususların benzerlik göstermekte ve üzerinde durulan esas konunun muhtemel olayların neticesinde yaşanacağı belirtilen gerginlik olduğu görülmektedir.
Sakal Eylem Planı incelendiğinde, 28 Şubat 2003 tarihinde Fatih'te tedhiş eylemiyle ilgili olduğu görülmüştür.
Yine Çetin Doğan'ın geçmişten örnekler verdiği ve önceki uygulamalarında ev ev aranmanın bir sonuç vermediğini belirttiği görülmekte, geçmişe dair verdiği bu örneklerin önceki darbeler olduğu, mevcut durumda da ev ev arama yapmanın mümkün olmadığını ve hazırlayacakları planların daha radikal şekilde yeni baştan düzenlenmesini vurguladığı görülmektedir."
İddianamede, 5-7 Mart 2003 tarihinde gerçekleşen plan seminerinde, "Balyoz Harekat Planı Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo" şeklinde bir plan seminerinde sınırlı sayıda personelin katılımı ile icra edileceği, bu plan seminerine kadar ast birliklerin irticai, yıkıcı ve bölücü gruplara ait mevcut tüm listeleri ile teşkil edilecek olan özel görev timlerinin listelerini güncelleyeceği ve devamlı olarak güncel tutacağı, ayrıca plan ve hazırlıklarının ifşa edilmeyecek şekilde ilgili personelle kadro tatbikatı icra edileceğinin belirtildiğinin görüldüğü belirtildi.
İddianamede, ele geçen dokümanlar ile ses kayıtlarının içeriğinin karşılaştırılmasında, plan seminerine ait belgelerin bulunduğu CD'lerde yer alan dokümanlar, powerpoint sunumları ile plan seminerinde yapılan konuşmalara ait ses kayıtları esas alınarak yapılan karşılaştırmalarda, şüphelilerin hazırlanan slaytlardan yararlandıkları, ele geçen sunumların şüpheliler tarafından hazırlanan, seminer sırasında yararlanılan dokümanlar olduğunun anlaşıldığı ifade edildi.
Kapatılacak yerler
"İstanbul, ilinde kapatılacak dernekler" başlığı altında, 60 adet derneğe ait isim bilgisinin yer aldığı, ayrıca bu derneklerin "Bölücü, Ermeni azınlık, irticai-bölücü, misyonerlik" şeklinde fişlendiklerinin görüldüğü ileri sürülen iddianamede, "İstanbul ilinde arama yapılacak yerler" başlığı altında toplam 159 adet "öğrenci yurdu, Kur'an kursu, dershane, vakıf, dernek, özel okul, kültür merkezi, İmam Hatip Lisesi gibi" yer ile ilgili isim ve ilçe bilgilerinin yer aldığı, "Nurcu, Süleymancı, Nakşibendi, Radikal İslam, Milli Görüş" şeklinde kayıtların olduğu anlatıldı.
İddianamede, İstanbul, Düzce, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Kocaeli, Balıkesir, Bursa ve Yalova'da AK Parti mensubu oldukları gerekçesiyle tutuklanacak olan 184 kişinin isim, soyadı ve partinin hangi teşkilatında, ne tür görevde olduğuna dair bilgilerin de yer aldığı iddia edildi.
"Balyoz Planı" iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma sonucu eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 196 kişi hakkında hazırlanan iddianame, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
Alınan bilgiye göre, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Cumhuriyet Savcıları Mehmet Ergül, Süleyman Pehlivan, Ali Haydar ve Murat Yönder tarafından hazırlanan 968 sayfalık iddianame ile 183 klasörden oluşan ekleri üzerindeki incelemesini tamamladı.
İddianamede, "Savunma Sanayi" isimli belgeyle ilgili olarak Aselsan, Havelsan, Tai, Ssm-Stm, TÜBİTAK gibi kurumlarda görevli olup "Balyoz Harekat Planı" kapsamında gerek bulunduğu kurumun gerekse diğer devlet kurumlarının üst düzey bürokratik kadrolarında görevlendirilmek üzere 1084 kişinin ismen belirlendiği belirtildi.
Soruşturma kapsamında incelenen veriler arasında 5-7 Mart 2003 tarihinde 1. Ordu Komutanlığında düzenlenen seminere ait olduğu anlaşılan ses kayıtlarının da yer aldığı kaydedilen iddianamede, yapılan incelemelerde seminer ses kayıtları ile "Balyoz Harekat Planı", ekleri ve diğer deliller arasında birçok benzer ve aynı hususun bulunduğunun görüldüğü anlatıldı.
Mahkeme, iddianamenin kabulüne karar verdi. İddianamedeki 196 şüpheli arasında birinci sırada, eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, ikinci sırada eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, üçüncü sırada eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına ve dördüncü sırada eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Ergin Saygun yer alıyor.
"İrtica ile Mücadele Eylem Planı" davasında tutuklu yargılanan Albay Dursun Çiçek de şüpheliler arasında bulunuyor.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyetine başkanlık yapan üye hakim Davut Bedir, mahkemenin diğer üyeleriyle birlikte iddianamenin oy birliğiyle kabul edildiğini, ancak henüz tensip zaptı düzenlenmediği için duruşma günü ve diğer hususların belli olmadığını bildirdi. Bedir, en kısa sürede tensip zaptını da düzenleyeceklerini ifade etti.
Balyoz Harekat Planı
"Balyoz Planı" soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamede, "Tüm eylem planları bir arada değerlendirildiğinde; eylemlerin, Balyoz Harekat Planı'nın uygulanması için gereken ortam şekillendirmesini oluşturmak amacıyla 'Balyoz Komutanlığı' olarak nitelenen gruba bağlı olarak çalışan deniz, hava, jandarma personeli tarafından hazırlandığının anlaşıldığı" öne sürüldü.
İddianamede, "Balyoz Planı"nda hükümet ile işbirliği içerisinde olduğu vurgusu yapılan ve irticai olarak nitelenen grupların da etkisizleştirilmesinin hedeflendiği ve belirlenen bu hedefleri gerçekleştirmeyi planlayan yapılanmanın öncelikle yapay bir müdahale ortamı hazırlayıp yapacağı işi meşru göstermeye çalıştığı savunuldu.
İddianamede, şu görüşlere yer verildi:
"Yapılanma içerisinde yer alan bazı jandarma görevlileri tarafından hazırlanan 'Sakal' ve 'Çarşaf' isimli eylem planlarıyla kargaşa yaratmanın planlandığı, yine bu yapılanma içerisinde yer alan deniz ve hava kuvvetlerinde görevli bazı şüpheliler tarafından hazırlanan 'Oraj' ve 'Suga' isimli planlarla hava sahası ve kıta sahanlığı konularında Yunanistan'ın taciz edilerek iki ülke ilişkilerinin gerilmesinin öngörüldüğü tespit edilmiştir.
Böylece öncelikle 1. Ordu merkezli İstanbul ve çevre illerde sıkıyönetim ilan edilmesinin amaçlandığı, yine jandarma görevlileri tarafından hazırlandığı belirlenen 'Döküm' isimli eylem planının Müslüman bir dini grubun liderine, 'Sakal' (öncekinden farklı) isimli eylem planının gayrimüslim dini lider ve iş adamlarına, 'Tırpan' isimli eylem planının akademik kadroya, 'Orak' isimli eylem planının Ermeni basın mensuplarına, 'Yumruk' isimli eylem planının darbe karşıtı sağ kesime, 'Kürek' isimli eylem planının darbe karşıtı sol kesime, 'Testere' isimli eylem planının darbe karşıtı liberallere yönelik olduğu, bu planlardan 'Tırpan' hariç diğerlerinde hedef şahısların isim isim belirlendiği, yine tüm planlarda hangi personelin görevli olduğunun ismen belirtildiği, bu planların icrasında görevlendirilenlerin hepsinin asker kişiler olduğu tespit edilmiştir.
Tüm bu eylem planları bir arada değerlendirildiğinde; eylemlerin, Balyoz Harekat Planı'nın uygulanması için gereken ortam şekillendirmesini oluşturmak amacıyla 'Balyoz Harekat Planı' kapsamında 'Balyoz Komutanlığı' olarak nitelenen gruba bağlı olarak çalışan deniz, hava, jandarma personeli tarafından hazırlandığı anlaşılmıştır.
Balyoz Harekatı'nın ardından hükümetin devrilecek olması sebebiyle göreve getirilmesi planlanan yeni kabinenin de oluşturulduğu, kimin başbakan, kimlerin bakan olacağının da belirlendiği görülmekte, Çetin Doğan tarafından darbe sonrası 'Milli Mutabakat Hükümeti' adı altında kurulacak hükümetin ilanına yönelik konuşmanın bile hazırlandığı anlaşılmaktadır."
Sakal, çarşaf, döküm
Jandarma personelinin hazırladığı ve organize etmeyi planladıkları anlaşılan "Sakal", "Çarşaf" ve "Döküm" eylem planları birlikte değerlendirildiğinde, din kökenli toplumsal çatışmalara sebebiyet verici ve Türkiye'yi uluslararası sahada zor duruma düşürecek etkilerinin olacağı kanaatine varıldığı vurgulanan iddianamede, "Oraj ve Suga isimli planların tatbik edilmesi halinde ise Yunanistan ile olan ilişkilerin gerginleşeceği ve muhtemel bir savaşın eşiğine gelineceği aşikardır. Tırpan, Orak, Yumruk, Kürek, Testere ve Urgan isimli planlarda da hedef şahısların/oluşumların ortak özelliklerinin darbe karşıtı olmak olduğu görülmektedir" denildi.
İddianamede, "Bulundukları konumları itibariyle iletişim içerisinde olduğu insanlara yol gösterebilecek ve antidemokratik oluşumlara karşı harekete geçirebilecek konumda bulunan kanaat önderlerinin, akademisyenlerin, gazetecilerin, yazarların ve sivil toplum kuruluşlarının bu şekilde eylem planlarında hedef olarak belirlenmelerinin amacı, yapılacak olan darbeye karşı muhalefeti engellemek ve halkın bilinçlendirilmesinin önüne geçmek olduğu değerlendirilmektedir. Tüm bu eylemlerin; Balyoz Harekât Planı'nın uygulanması için gereken ortamı hazırlamak amacıyla deniz, hava ve jandarma komutanlıklarına bağlı bazı unsurlarca hazırlandığı kanaatine varılmıştır" görüşlerine yer verildi.
10 grup başkanı ve 28 grup personeli
Hava Kuvvetleri Komutanlığı ve 1. Ordu Komutanlığının kuruluşlarında aralarında organik bir bağ bulunmadığı belirtilen iddianamede, "Balyoz Harekat Planı" kapsamında Hava Kuvvetleri Komutanlığına bağlı bazı unsurların kendisini "Balyoz Komutanlığı" olarak niteleyen ve 1. Ordu Komutanlığı bünyesinde oluşturulan "cunta" yapılanması ile organik ilişki içerisinde olduğu ve planın hayata geçirilmesi için bu yapılanmanın bir kolu olarak faaliyet yürüttüğünün mevcut delillerin incelenmesi neticesinde ortaya çıktığı belirtildi.
"Deniz Kuvvetleri'nin Çalışmaları" ve "Çalışma Grupları Görev Bölümü" başlığı altında 10 grup başkanı ve 28 grup personelinin belirlendiğine işaret edilen iddianamede, "Suga Kuvvetleri Komutanı" olarak geçen Oramiral Özden Örnek'in başkanı olduğu grupta, Tümamiral Aydın Gürül ve Deniz Kurmay Albay Cem Gürdeniz isimli iki subayın bulunduğu ve "amirallere ait hassas listelerin oluşturulmasında" görevli olduklarının görüldüğü ileri sürüldü.
Bilgi notu
"Bilgi Notu" isimli klasörle aynı klasör içinde yer alan "Amiral Listesi 1" isimli excel belgesinin teknik özellikleri incelendiğinde, belgenin "EMİRSB" isimli kullanıcı tarafından 18 Aralık 2000 tarihinde oluşturulduğu, 17 Ekim 2002 tarihinde Oramiral Özden Örnek isimli kullanıcı tarafından son kez kaydedildiği belirtilen iddianamede, şu ifadeler yer aldı:
"Soruşturmanın şüphelilerinden Özden Örnek'in belgenin hazırlandığı 2000 yılında Kuzey Deniz Saha Komutanı olduğu dikkate alındığında, belgeyi son kaydedenin Özden Örnek, 'Company' bölümünde yazan KDSK'nın Kuzey Deniz Saha Komutanlığının kısaltması, belgeyi yazanın da Özden Örnek'in o dönemki emir subayı olduğu kanaati oluşmaktadır. 'Bilgi Notu' ile aynı klasörde yer alan 'EK-C' isimli çok gizli ve 'EK-C' ibareli imza kısmında Deniz Kurmay Kıdemli Albay Cem Gürdeniz ismi yer alan belge incelendiğinde, 'Hassas Personel Listesi' başlığı altında, toplam 54 amiralin isim, soyad, görev ve sicil numarasının olduğu, 'hassasiyet durumu' başlığı altında, 31 tanesinde artı, 23 tanesinde eksi işaretinin olduğu görülmektedir. TÜBİTAK ve Emniyet Genel Müdürlüğü bilirkişi raporlarında yer alan bilgiler doğrultusunda konuya bakılacak olursa, öncelikle çalışma gruplarından haber veren 'Bilgi Notu' isimli belgenin son kaydetme tarihinin belge üzerinde yazan tarihle aynı tarih olan 21 Şubat 2003 olduğu, 'Amiraller Listesi 1' isimli belgenin ise 2000 yılında hazırlanmaya başladığı ve 17 Ekim 2002 tarihinde son kez kaydedildiği ve son kaydedenin Oramiral Özden Örnek isimli kullanıcı olduğu, 'EK-C' isimli listenin son kaydetme tarihinin 21 Şubat 2003 ve son kaydedenin Cem Gürdeniz isimli kullanıcı olduğu, 'Amiraller Listesi 1' isimli belge içerisinde 2000-2014 yılları arasında kimlerin Deniz Kuvvetleri Komutanı olabileceğinin hesaplarının yapıldığı, 'EK-C'de ise amirallerin hassasiyet değerlendirilmesinin yapıldığı da dikkate alındığında, Özden Örnek'in başkanı olduğu belirtilen çalışma grubunun Özden Örnek'e ait önceki çalışmaları da kullanarak 'Bilgi Notu'nda haber verilen ve 'EK-B'de belirtilen görevlerini yaptıkları anlaşılmaktadır."
İddianamede, şöyle denildi:
"Oraj ve Suga isimli eylem planlarında amacın, Ege'de kıta sahanlığı ve hava sahası konularında gerginlik oluşturarak sıkıyönetimi kolaylaştırmak olduğu, hatta bir uçağımızın Yunan unsurlarınca düşürülmesinin sağlanmasının amaçlandığı, bu gerçekleşmediği takdirde ise kendimize ait bir uçağın birlikte uçtuğu yanındaki uçağı düşürmesinin planlandığı, olasılığı en yüksek tehlikeli senaryoda da ülkemize ait bir F-16 uçağının düşürülmesi ve Ege'de yaşanan gerginlik neticesinde sıkıyönetim ilan edilmesinden bahsedilmektedir. Bu haliyle adı geçen eylem planlarında geçen hususlar ile olasılığı en yüksek tehlikeli senaryoda yer alan hususların benzerlik göstermekte ve üzerinde durulan esas konunun muhtemel olayların neticesinde yaşanacağı belirtilen gerginlik olduğu görülmektedir.
Sakal Eylem Planı incelendiğinde, 28 Şubat 2003 tarihinde Fatih'te tedhiş eylemiyle ilgili olduğu görülmüştür.
Yine Çetin Doğan'ın geçmişten örnekler verdiği ve önceki uygulamalarında ev ev aranmanın bir sonuç vermediğini belirttiği görülmekte, geçmişe dair verdiği bu örneklerin önceki darbeler olduğu, mevcut durumda da ev ev arama yapmanın mümkün olmadığını ve hazırlayacakları planların daha radikal şekilde yeni baştan düzenlenmesini vurguladığı görülmektedir."
İddianamede, 5-7 Mart 2003 tarihinde gerçekleşen plan seminerinde, "Balyoz Harekat Planı Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo" şeklinde bir plan seminerinde sınırlı sayıda personelin katılımı ile icra edileceği, bu plan seminerine kadar ast birliklerin irticai, yıkıcı ve bölücü gruplara ait mevcut tüm listeleri ile teşkil edilecek olan özel görev timlerinin listelerini güncelleyeceği ve devamlı olarak güncel tutacağı, ayrıca plan ve hazırlıklarının ifşa edilmeyecek şekilde ilgili personelle kadro tatbikatı icra edileceğinin belirtildiğinin görüldüğü belirtildi.
İddianamede, ele geçen dokümanlar ile ses kayıtlarının içeriğinin karşılaştırılmasında, plan seminerine ait belgelerin bulunduğu CD'lerde yer alan dokümanlar, powerpoint sunumları ile plan seminerinde yapılan konuşmalara ait ses kayıtları esas alınarak yapılan karşılaştırmalarda, şüphelilerin hazırlanan slaytlardan yararlandıkları, ele geçen sunumların şüpheliler tarafından hazırlanan, seminer sırasında yararlanılan dokümanlar olduğunun anlaşıldığı ifade edildi.
Kapatılacak yerler
"İstanbul, ilinde kapatılacak dernekler" başlığı altında, 60 adet derneğe ait isim bilgisinin yer aldığı, ayrıca bu derneklerin "Bölücü, Ermeni azınlık, irticai-bölücü, misyonerlik" şeklinde fişlendiklerinin görüldüğü ileri sürülen iddianamede, "İstanbul ilinde arama yapılacak yerler" başlığı altında toplam 159 adet "öğrenci yurdu, Kur'an kursu, dershane, vakıf, dernek, özel okul, kültür merkezi, İmam Hatip Lisesi gibi" yer ile ilgili isim ve ilçe bilgilerinin yer aldığı, "Nurcu, Süleymancı, Nakşibendi, Radikal İslam, Milli Görüş" şeklinde kayıtların olduğu anlatıldı.
İddianamede, İstanbul, Düzce, Edirne, Kırklareli, Tekirdağ, Kocaeli, Balıkesir, Bursa ve Yalova'da AK Parti mensubu oldukları gerekçesiyle tutuklanacak olan 184 kişinin isim, soyadı ve partinin hangi teşkilatında, ne tür görevde olduğuna dair bilgilerin de yer aldığı iddia edildi.