10 Aralık Hareketi Salihli'de Anayasa Paneli Düzenledi
Sendikacı, bilim adamı ve siyasetçilerin bir araya gelerek oluşturduğu 10 Aralık Hareketi'nin yeni Anayasa Paketi ile ilgili Türkiye genelinde düzenlediği panellerin dördüncüsü Manisa'nın Salihli ilçesinde yapıldı
Sendikacı, bilim adamı ve siyasetçilerin bir araya gelerek oluşturduğu 10 Aralık Hareketi'nin yeni Anayasa Paketi ile ilgili Türkiye genelinde düzenlediği panellerin dördüncüsü Manisa'nın Salihli ilçesinde yapıldı. Belediye Şehir Tiyatrosu'nda gerçekleştirilen panelde konuşan 10 Aralık Hareketi Sözcüsü Prof.Dr. Burhan Şenatalar, "Anayasa paketi çok önemli bir konu. Hiçbir zaman bir hafta içerisinde karara bağlanamaz. İktidar partisinin de muhalefet partilerinin de bu konudaki tutumu
yanlıştır" dedi.
Salihli Belediyesi Şehir Tiyatrosu Salonu'nda gerçekleştirilen paneli Manisa Barosu avukatlarından Mesut Ceylan yönetti. Panele konuşmacı olarak 10 Aralık Hareketi Yürütme Kurulu üyesi ve Anayasa Hukukçusu Prof.Dr. İbrahim Kaboğlu ile 10 Aralık Hareketi Sözcüsü Prof.Dr. Burhan Şenatalar katıldı. Salihli Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Sungur ve çok sayıda davetlinin katıldığı panelin açılış konuşmasını Prof. Dr. Burhan Şenatalar yaptı. Türkiye'de gündemi Anayasa paketinin oluşturduğunu belirten
Şenatalar, şöyle konuştu: "Anayasa paketi Meclis'ten 367 oy ile geçseydi bugün referandum konusu gündeme gelmezdi. Paket 330 oy alarak Meclis'ten geçtiği için referandum gündeme gelerek süreç başlamış oldu. Cumhuriyet Halk Partisi konuyu Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) referandum tarihini 12 Eylül 2010 olarak belirledi. Anayasa Mahkemesi onaylarsa bu tarihte referanduma gidilecek."
Bugün Türkiye'nin gerçekten ihtiyaç duyduğu yeni bir Anayasa'nın oluşturulması gerektiğini anlatan Şenatalar, şunları söyledi: "Anayasa konusu çok önemli. Hiçbir zaman bir hafta içerisinde görüşülüp, Meclis'e getirilemez. İktidar partisi bunu Meclis'e taşıdı. Muhalefet partileri de iktidar partisi gibi yanlış bir tavır sergiledi. 10 Aralık Hareketi'de yeni bir Anayasa gereğini savunmaktadır. Bu amaçla hazırlanan rapor 3 ana sorun etrafında yazılmıştır. Neden yeni bir Anayasa? Yeni Anayasa hangi ilkelere
dayanmalıdır? Anayasa nasıl yenilenmelidir?"
Anayasa paketini değerlendiren Şenatalar; Anayasa Mahkemesi üyeliğine hukuk ile ilgisi olmayan kişilerin atandığını belirterek "Ya onlar çok kurnaz ya da bizi aptal yerine koyuyorlar" diye konuştu.
Prof.Dr. İbrahim Kaboğlu, 1982 Anayasası'nı eleştirdiklerini belirterek sözlerine şöyle devam etti: "Anayasa Mahkemesi'ne üye olarak atanacakların hukukçu olmamasını eleştiriyorduk. Oysa şimdi bakıyoruz ki, 17 üyeden mutlaka hukukçu olması gerekenlerin sayısı seçilme durumuna göre altıya düşebilecek."
ANAYASAL DARBE
Meclis'in yanında bir anayasa meclisi oluşturulmasının hukuki yetkilerle politik iradenin birlikteliğiyle yeni bir açılım sağlanabileceğini söyleyen Kaboğlu da; sözlerini şöyle tamamladı: "12 Eylül Anayasası bir darbe anayasasıydı, yeni bir anayasa hazırlayalım dersek, o zaman bunun adı askeri darbe olmaz, anayasal darbe olur. Bu önemli ve Türkiye'de tartışılmayan bir noktadır. Bu konuda bize yardımcı olabilecek temel öğeler ele alınabilir. Çünkü, üç kırılma noktamız var. Birincisi yurttaşlık, ikincisi
yönetimde merkez çevre, üçüncüsü laiklik sorunudur. Bu üç sorun tartışılmazsa asgari konsensüs oluşturulmazsa yeni anayasa yapılması da sorunlu olacaktır."
yanlıştır" dedi.
Salihli Belediyesi Şehir Tiyatrosu Salonu'nda gerçekleştirilen paneli Manisa Barosu avukatlarından Mesut Ceylan yönetti. Panele konuşmacı olarak 10 Aralık Hareketi Yürütme Kurulu üyesi ve Anayasa Hukukçusu Prof.Dr. İbrahim Kaboğlu ile 10 Aralık Hareketi Sözcüsü Prof.Dr. Burhan Şenatalar katıldı. Salihli Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Sungur ve çok sayıda davetlinin katıldığı panelin açılış konuşmasını Prof. Dr. Burhan Şenatalar yaptı. Türkiye'de gündemi Anayasa paketinin oluşturduğunu belirten
Şenatalar, şöyle konuştu: "Anayasa paketi Meclis'ten 367 oy ile geçseydi bugün referandum konusu gündeme gelmezdi. Paket 330 oy alarak Meclis'ten geçtiği için referandum gündeme gelerek süreç başlamış oldu. Cumhuriyet Halk Partisi konuyu Anayasa Mahkemesi'ne taşıdı. Yüksek Seçim Kurulu (YSK) referandum tarihini 12 Eylül 2010 olarak belirledi. Anayasa Mahkemesi onaylarsa bu tarihte referanduma gidilecek."
Bugün Türkiye'nin gerçekten ihtiyaç duyduğu yeni bir Anayasa'nın oluşturulması gerektiğini anlatan Şenatalar, şunları söyledi: "Anayasa konusu çok önemli. Hiçbir zaman bir hafta içerisinde görüşülüp, Meclis'e getirilemez. İktidar partisi bunu Meclis'e taşıdı. Muhalefet partileri de iktidar partisi gibi yanlış bir tavır sergiledi. 10 Aralık Hareketi'de yeni bir Anayasa gereğini savunmaktadır. Bu amaçla hazırlanan rapor 3 ana sorun etrafında yazılmıştır. Neden yeni bir Anayasa? Yeni Anayasa hangi ilkelere
dayanmalıdır? Anayasa nasıl yenilenmelidir?"
Anayasa paketini değerlendiren Şenatalar; Anayasa Mahkemesi üyeliğine hukuk ile ilgisi olmayan kişilerin atandığını belirterek "Ya onlar çok kurnaz ya da bizi aptal yerine koyuyorlar" diye konuştu.
Prof.Dr. İbrahim Kaboğlu, 1982 Anayasası'nı eleştirdiklerini belirterek sözlerine şöyle devam etti: "Anayasa Mahkemesi'ne üye olarak atanacakların hukukçu olmamasını eleştiriyorduk. Oysa şimdi bakıyoruz ki, 17 üyeden mutlaka hukukçu olması gerekenlerin sayısı seçilme durumuna göre altıya düşebilecek."
ANAYASAL DARBE
Meclis'in yanında bir anayasa meclisi oluşturulmasının hukuki yetkilerle politik iradenin birlikteliğiyle yeni bir açılım sağlanabileceğini söyleyen Kaboğlu da; sözlerini şöyle tamamladı: "12 Eylül Anayasası bir darbe anayasasıydı, yeni bir anayasa hazırlayalım dersek, o zaman bunun adı askeri darbe olmaz, anayasal darbe olur. Bu önemli ve Türkiye'de tartışılmayan bir noktadır. Bu konuda bize yardımcı olabilecek temel öğeler ele alınabilir. Çünkü, üç kırılma noktamız var. Birincisi yurttaşlık, ikincisi
yönetimde merkez çevre, üçüncüsü laiklik sorunudur. Bu üç sorun tartışılmazsa asgari konsensüs oluşturulmazsa yeni anayasa yapılması da sorunlu olacaktır."