Sayıştay Başkanı Akyel: Bir türlü planları geçip işletmelerin kontrol kısmına gelemiyoruz
Sayıştay Başkanı Dr. Recai Akyel, planlamadan hiç hoşlanmadığını söyledi. Planlamanın işletmelerde insanlara engel olduğunu savunan Akyel, "Bilim adam
Çukurova Üniversitesi İİBF İşletme Bölümü Yönetim ve Organizasyon Anabilim Dalı tarafından düzenlenen 18. Ulusal Yönetim ve Organizasyon Kongresi'nin 'Günümüzden geleceğe yönetim uygulamaları' başlıklı panelinde konuşan Akyel, örgüt, sistem ve kamu yönetimlerinin beli veriler üzerinde kurulduğunu kaydetti.
İnsanların umudu olan kamu yönetim sistemlerinin çevrede değişen iç ve dış dinamiklere ayak uydurmadığı takdirde toplumda bazı sorunlara yol açtığını anlatan Dr. Recai Akyel, yeni kamu anlayışında farklı uygulamaların öne çıktığına dikkat çekti.
Akyel, şöyle devam etti: "Bu anlayışın gelişmesinde demokrasinin çok büyük etkisi var. Demokrasilerde siyasal partiler ve tüzükleri var. Partiler insanlara umut vaat ediyor. Daha fazla oyu alan siyasi parti iktidar oluyor. Böyle olunca yönetimler halkın beğenisine ve oyuna görüşüne gereksinim duyuyor. Hangi siyasi parti iktidara gelmek istiyorsa halka daha fazla nasıl hizmet sunacağını söylüyor. Böyle olunca dünyada bütün kamu yönetimlerinde iyileşme oluyor. Demokrasi, insan hakları ve çevre bilincinin gelişmesi gibi kavramları artık kamu yönetimi biçimlerini sorgular hale getirdi. Her dönem yapılan seçim ve muhalefet partilerinden dolayı artık kamu yönetimleri hesap verme, şeffaf olma zorunda kalmışlardır."
Eski klasik kamu yönetimi anlayışının geride kaldığına işaret eden Akyel, kamu hizmetleri artıkça devletin kamu kaynaklarına gereksinim duyduğunu belirtti.
Akyel, devletin nitelikle kamu hizmeti için yeni kaynaklar bulmasının gündeme geldiğini hatırlattı. Devletin harcamalarında özel sektör mantığıyla hareket etmesi gerektiğinin altını çizen Sayıştay Başkanı Akyel, "Yeni kamu işletmeciliği anlayışı Amerika ve İngiltere gibi ülkelerde denendi. Ve bu ülkemize yansıdı. Türkiye'nin bir Avrupa Birliği (AB) serüveni var. AB müktesebatına uyum olarak aynısının ve benzerinin Türkiye'de olmasını istiyor. Türkiye'de AB girmek istediği için uyum çalışmaları yapıyor. Uluslar arası ikili anlaşmaların ülkeye pozitif etkilerinin olduğunu düşünüyorum." dedi.
UYANIK: TEK EKSİĞİMİZ İYİ YÖNETİLİP, ORGANİZE OLAMIYORUZ
Prof. Dr. Tamer Koçel'in yönettiği panelde İSKEN Genel Müdürü Dr. Sırrı Uyanık ise dünyada enerji alanında karşılıklı bağımlılığın arttığını dile getirdi. Bu bağımlılığı yönetmenin önemine işaret eden Uyanık, yüzde 100 enerji bağımsızlığının hiçbir şekilde mümkün olmadığını dile getirdi. Ülkede sadece elektrik enerjisinde 2030 yılına kadar 300 milyar dolarlık yatırımın yapılması gerektiğini ifade eden Uyanık, bundan dolayı enerji alanının çok iyi yönetilmesini istedi.
Uyanık, "Aksi takdirde bunun bedelini ödemek çok ağır olur. İyi yönetilen bir Türkiye'nin 21. Yüzyılda bölgesel bir dev olacağına inanıyorum. Ölçeğimiz; tarihimiz, coğrafyamız, nüfusumuz ve ekonomik gelişmemiz buna çok uygun. Tek eksiğimiz iyi yönetilip, iyi organize olamıyoruz." dedi. Pennsylvania State ve 18 Mart Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Refik Çulpan da çevresine uyum sağlayamayan organizasyon ve kurumların yok olmaya mahkûm olduğunu bildirdi.