Sunay Akın'dan Kıssadan Hisseler
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 2. Kitap Fuarı'nda "Ay Hırsızı" adlı söyleşisinde Kocaelililerle buluşan Sunay Akın, vatandaşları gülmekten kırdı geçirdi.
İlginç tarihi olayları mizahi bir dille anlatan Sunay Akın , belden aşağı vurmadan , kadınları istismar etmeden de insanların yaşanmış tarihi olaylarla güldürülebileceğini kaydetti . Akın , Türk insanının tarihte bilinen ünlü isimlerden daha üstün olduğunu söyledi . Söyleşisine Şener Şen ' in ' Gülen Gözler ' filmindeki Vecihi tiplemesi ile başlayan Akın , " Bu filmde herkes Vecihi ' ye çok güler ve kahkahalara boğulur . Ben ise hiç gülmedim bu tiplemeye . Neden mi? Kurtuluş Savaşı ' nda ilk uçuşu yapan ve ülkede ilk uçağı
yapan Vecihi Hürkuş diye bir isimdi . Öyle ki Vecihi Hürkuş uçuş belgesi almak için çok uğraştı . Ölümü ise 16 Temmuz 1969 yılında oldu . Yani insanlığın aya gitmek için dünyadan Apollo uzay gemisi ile ayrıldığı tarihte . Ve o tarih kahraman pilotumuzun ölüm günü idi . Vecihi Hürkuş iflas etmiş biçimde 3-4 kişi ile defnedildi . Ağlanacak halimize gülmek demek işte böyle bir şey " dedi .
" Bir milletin geleceği hisse senetleri değil , hissi senetleridir " diyen Akın , haritaların da edebi metinler olduklarını ifade ederek , " Bana sorsalar kitaplar mı haritalar mı diye , haritaları tercih ederim . Haritaları çok önceleri ressamlar çizerdi . Ressamlar son fırçasını atarken ise mutlaka haritalarda sevdikleri kadınlara ada armağan ederdi . Haritayı hazırlayan çapkın biri ise takım adalar yapardı . Bu yüzden pek çok denizci bu haritalarda kayboldu " diye konuştu .
Harita denilince Piri Reis ' in haritasının akla geldiğini vurgulayan Akın , bu haritanın nasıl bulunduğunu şöyle anlattı : " Nereden çıktı bu harita? 1929 yılı . . . Osmanlı ' nın mirası müze olarak sergileniyor Topkapı Sarayı ' nda işçi arkadaşlar ile tarihçiler bir arada çalışıyor . Bugün de olduğu gibi toplu halde yemek yiyorlar . Müze müdürü oradan geçerken işçilere , ' Kaldırın onu ' diyor . ' Kaldırın üstünden bunları ' dediği şey işçilerin üzerindeki yemek yedikleri kağıttı . İşte bu şekilde bulundu harita . "
Piri Reis ' in haritasının uzaydan gelişmiş teknoloji ile çekilmiş fotoğraflarla tıpa tıp aynı olduğunu hatırlatan Akın , " Piri Reis kitap okuyan bir bilim adamıydı . Haritasının bir bölümüne bu haritayı yapmak için faydalandığı kaynakları sıralamıştır . 1521 ' de Kitab-ı Bahriye adlı eserinde bütün dünyayı anlattı . Ve o kitapta yazdığı bir cümlede şöyle der : Amcam Kemal Reis ' in yetiştirdiği ve Colomb ' un 3 seferine katılan kişiden faydalandım bu eseri yazarken . Hatta Colomb ' un günlüğünde şöyle bir söz vardır :
Amerika seferimde gemideki tayfalar kara görünmediği için isyan çıkardı . Ve ben karanın 3 gün sonra çıkacağını söyledim . Bu bilgiyi bana çok güvendiğim o kişi söyledi . O başka dindendi . 3 gün sonra da kara gerçekten göründü . "
Sunay Akın , Türk insanının neler yapabileceğini de çarpıcı örneklerle anlatarak , " İstanbul ' da aynı adı taşıyan iki cami var . Biri Üsküdar ' da , diğeri Edirnekapı ' da olan Mihrimah Sultan Camii . Güneş bir caminin minaresinden doğarken , aynı anda ay kubbelerinin arkasından saklanır vaziyette kayboluyor . Mihr güneş , mah ay demektir . Bu da Mimar Sinan ' ın şifresidir " dedi .
Atilla Hülagu diye kimsenin bilmediği bir isim olduğunu aktaran Akın , " Leonardo da Vinci su üstünde yürüyen ayakkabı yapmayı planlamıştı ama asla başaramadı . Fakat Atilla Hülagu kendi tasarladığı ayakkabılarla boğazı baştan başa geçmeyi başardı . Bir tarafta Vinci , bir tarafta Hülagu . İşte aramızdaki fark " diye konuştu .
yapan Vecihi Hürkuş diye bir isimdi . Öyle ki Vecihi Hürkuş uçuş belgesi almak için çok uğraştı . Ölümü ise 16 Temmuz 1969 yılında oldu . Yani insanlığın aya gitmek için dünyadan Apollo uzay gemisi ile ayrıldığı tarihte . Ve o tarih kahraman pilotumuzun ölüm günü idi . Vecihi Hürkuş iflas etmiş biçimde 3-4 kişi ile defnedildi . Ağlanacak halimize gülmek demek işte böyle bir şey " dedi .
" Bir milletin geleceği hisse senetleri değil , hissi senetleridir " diyen Akın , haritaların da edebi metinler olduklarını ifade ederek , " Bana sorsalar kitaplar mı haritalar mı diye , haritaları tercih ederim . Haritaları çok önceleri ressamlar çizerdi . Ressamlar son fırçasını atarken ise mutlaka haritalarda sevdikleri kadınlara ada armağan ederdi . Haritayı hazırlayan çapkın biri ise takım adalar yapardı . Bu yüzden pek çok denizci bu haritalarda kayboldu " diye konuştu .
Harita denilince Piri Reis ' in haritasının akla geldiğini vurgulayan Akın , bu haritanın nasıl bulunduğunu şöyle anlattı : " Nereden çıktı bu harita? 1929 yılı . . . Osmanlı ' nın mirası müze olarak sergileniyor Topkapı Sarayı ' nda işçi arkadaşlar ile tarihçiler bir arada çalışıyor . Bugün de olduğu gibi toplu halde yemek yiyorlar . Müze müdürü oradan geçerken işçilere , ' Kaldırın onu ' diyor . ' Kaldırın üstünden bunları ' dediği şey işçilerin üzerindeki yemek yedikleri kağıttı . İşte bu şekilde bulundu harita . "
Piri Reis ' in haritasının uzaydan gelişmiş teknoloji ile çekilmiş fotoğraflarla tıpa tıp aynı olduğunu hatırlatan Akın , " Piri Reis kitap okuyan bir bilim adamıydı . Haritasının bir bölümüne bu haritayı yapmak için faydalandığı kaynakları sıralamıştır . 1521 ' de Kitab-ı Bahriye adlı eserinde bütün dünyayı anlattı . Ve o kitapta yazdığı bir cümlede şöyle der : Amcam Kemal Reis ' in yetiştirdiği ve Colomb ' un 3 seferine katılan kişiden faydalandım bu eseri yazarken . Hatta Colomb ' un günlüğünde şöyle bir söz vardır :
Amerika seferimde gemideki tayfalar kara görünmediği için isyan çıkardı . Ve ben karanın 3 gün sonra çıkacağını söyledim . Bu bilgiyi bana çok güvendiğim o kişi söyledi . O başka dindendi . 3 gün sonra da kara gerçekten göründü . "
Sunay Akın , Türk insanının neler yapabileceğini de çarpıcı örneklerle anlatarak , " İstanbul ' da aynı adı taşıyan iki cami var . Biri Üsküdar ' da , diğeri Edirnekapı ' da olan Mihrimah Sultan Camii . Güneş bir caminin minaresinden doğarken , aynı anda ay kubbelerinin arkasından saklanır vaziyette kayboluyor . Mihr güneş , mah ay demektir . Bu da Mimar Sinan ' ın şifresidir " dedi .
Atilla Hülagu diye kimsenin bilmediği bir isim olduğunu aktaran Akın , " Leonardo da Vinci su üstünde yürüyen ayakkabı yapmayı planlamıştı ama asla başaramadı . Fakat Atilla Hülagu kendi tasarladığı ayakkabılarla boğazı baştan başa geçmeyi başardı . Bir tarafta Vinci , bir tarafta Hülagu . İşte aramızdaki fark " diye konuştu .