1. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 2006'da yürürlüğe giren yeni Sosyal Güvenlik Sistemi ile emeklilik yaşının kademeli olarak yükseleceğini söyleyerek, "Yaptığımız Sosyal Güvenlik Reformu çerçevesinde Türkiye'de 2036 yılından itibaren yükselmeye başlayacak ve ancak 2046 yılında 65 yaşına ulaşacak" dedi
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, 2006'da yürürlüğe giren yeni Sosyal Güvenlik Sistemi ile emeklilik yaşının kademeli olarak yükseleceğini söyleyerek, "Yaptığımız Sosyal Güvenlik Reformu çerçevesinde Türkiye'de 2036 yılından itibaren yükselmeye başlayacak ve ancak 2046 yılında 65 yaşına ulaşacak" dedi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dinçer, Rixos Oteli'nde 2 gün sürecek olan '1. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu'na katıldı. Uluslararası Çalışma Örgütü, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü, Uluslararası Sosyal Güvenlik Birliği temsilcileri ve Düzce Üniversitesi Sosyal Güvenlik Bölümü öğrencilerinin de katıldığı sempozyumda Bakan Dinçer, sosyal güvenlik sisteminde 2006'da çok önemli bir reformun yapıldığını belirterek, kendilerini reformu yapmaya iten nedenleri anlattı. Bakan Dinçer, her
vatandaşın sosyal güvenlik sistemine bağlı olmadığını, sosyal haklar ve yükümlülükler bakımından da sorunların olduğu, toplumun bir kesimine hitap eden bir sistem olduğunu belirterek, "Sosyal Güvenlik Sistemi yaşadığı finansman sorunu nedeniyle enflasyona baskı yapıyordu. 1990'lı yıllardan itibaren Sosyal Güvenlik sisteminin kendisi ülke ekonomisinde tutarsızlık yaratan bir unsur haline gelmişti. Kamu bütçesinden Sosyal Güvenlik Kurumu açıklarına aktarılan pay yüzde 4'lere ulaşmıştı. Türkiye'de nüfus
yapısının 20-30 yılda yaşlanması öngörülüyor. Bu kadar borunlar yaşayan bir kurumun önümüzdeki süreçte yaşaması mümkün değildi. Türkiye'nin genç bir nüfusa sahip olması ve 6-7 çalışana 1 emekli bulunmasına rağmen, erken emeklilik ve kayıt dışı istihdam gibi her bir emeklinin maaşı sadece 2 aktif çalışanın ödediği primlerle karşılanmaya çalışılıyordu" şeklinde konuştu.
Dünyada uzun dönemde emeklilik sistemine bakıldığında bir emekliye 4 aktif çalışan olması gerektiğini söyleyen Dinçer, "Meksika'da 8, Şili'de 4,1, Tunus'ta 4,9, Çin 5,3, Güney Kore'de 8,3 ve bizden nüfusu yaşlı olan Portekiz ve İspanya'da ise 1,8 dir. Türkiye'ye göre çok daha fazla yaşlı nüfusu olan gelişmiş ülkelerde ise aktif pasif oranı Türkiye'dekinden yüksektir. Amerika Birleşik Devletlerinde 3, Kanada ve İngiltere'de bu oran 2,5'tir. 4447 sayılı kanun ile 1999 yılında emeklilik yaşı kademeli olarak
kadınlarda 58, erkeklerde 60' yükseltilmişti. Türkiye'de ortalama emeklilik yaşı 47'dir. Türkiye'de emeklilikte geçen süre 27 yıldır. Bu süre İtalya'da 21, Fransa'da 20, Almanya ve İspanya'da 18 yıldır. En düşük emeklilik hak etme yaşının ülkemizde olduğunu görüyoruz. Emeklilik yaşı Fransa, Slovakya, İspanya'da 60, Macaristan'da 62, Avusturya, Avustralya, Kanada, Finlandiya, Almanya, Yunanistan, Japonya, Belçika, Polonya, Portekiz, İsveç, İsviçre 65, Danimarka, İzlanda, Norveç, ABD'de 67'dir. Yaptığımız
Sosyal Güvenlik Reformu çerçevesinde Türkiye'de 2036 yılından itibaren yükselmeye başlayacak ve ancak 2046 yılında 65 yaşına ulaşacak" dedi.
Amaçlarının Sosyal Güvenlik Sisteminin adil, kolay erişilebilir, yoksullara kolay ulaşabilir, mali açıdan sürdürülebilir olmasının sağlamak olduğunu belirten Dinçer, şunları söyledi:
"Nüfusun tümüne sağlık hizmeti veren genel bir sağlık sigorta sistemi oluşturulması, sosyal yardımları toplulaştırarak yardımların yapılması, vatandaşların hayatını kolaylaştıracak şekilde sağlanmasıdır. Sosyal Sigortalar Kanununda emeklilik yaşında değişiklik yapılmamıştır. Yeni sigortalı olanlar için yaşam ömrünün uzamasını da dikkate alarak 2036 yılından itibaren kademeli olarak erkeklerde 2046 yılında, kadınlarda ise 2048 yılında emeklilik yaşı 65 olarak uygulanacaktır. Aylık ve gelirlerin
hesaplanmasında tüm çalışma süreleri dikkate alınacaktır. Sigortayla ödenecek aylıklarda artışa bağlı olarak aylıklarda artış olmak üzere daha uzun süre sistemde kalmalarını sağlayacak düzenlemeler yapılmıştır. Mevcut uygulama SSK ve Bağ-Kur emeklileri için ilk 10 yıl yıllık yüzde 3,5, sonraki 15 yıl yıllık yüzde 2,5, daha sonraki her yıl için yüzde 1,5 olarak belirlenen aylık bağlama oranı çalışma süreleri arttıkça, azalan bir seyir izlemektedir. 5510 sayılı getirilen düzenleme ile her bir yıl için aylık
bağlama oranı yüzde 2 olarak uygulanmak suretiyle sigortalıların sistemde daha uzun süre kalmaları teşvik edilmektedir."
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Dinçer, Rixos Oteli'nde 2 gün sürecek olan '1. Uluslararası Sosyal Güvenlik Sempozyumu'na katıldı. Uluslararası Çalışma Örgütü, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü, Uluslararası Sosyal Güvenlik Birliği temsilcileri ve Düzce Üniversitesi Sosyal Güvenlik Bölümü öğrencilerinin de katıldığı sempozyumda Bakan Dinçer, sosyal güvenlik sisteminde 2006'da çok önemli bir reformun yapıldığını belirterek, kendilerini reformu yapmaya iten nedenleri anlattı. Bakan Dinçer, her
vatandaşın sosyal güvenlik sistemine bağlı olmadığını, sosyal haklar ve yükümlülükler bakımından da sorunların olduğu, toplumun bir kesimine hitap eden bir sistem olduğunu belirterek, "Sosyal Güvenlik Sistemi yaşadığı finansman sorunu nedeniyle enflasyona baskı yapıyordu. 1990'lı yıllardan itibaren Sosyal Güvenlik sisteminin kendisi ülke ekonomisinde tutarsızlık yaratan bir unsur haline gelmişti. Kamu bütçesinden Sosyal Güvenlik Kurumu açıklarına aktarılan pay yüzde 4'lere ulaşmıştı. Türkiye'de nüfus
yapısının 20-30 yılda yaşlanması öngörülüyor. Bu kadar borunlar yaşayan bir kurumun önümüzdeki süreçte yaşaması mümkün değildi. Türkiye'nin genç bir nüfusa sahip olması ve 6-7 çalışana 1 emekli bulunmasına rağmen, erken emeklilik ve kayıt dışı istihdam gibi her bir emeklinin maaşı sadece 2 aktif çalışanın ödediği primlerle karşılanmaya çalışılıyordu" şeklinde konuştu.
Dünyada uzun dönemde emeklilik sistemine bakıldığında bir emekliye 4 aktif çalışan olması gerektiğini söyleyen Dinçer, "Meksika'da 8, Şili'de 4,1, Tunus'ta 4,9, Çin 5,3, Güney Kore'de 8,3 ve bizden nüfusu yaşlı olan Portekiz ve İspanya'da ise 1,8 dir. Türkiye'ye göre çok daha fazla yaşlı nüfusu olan gelişmiş ülkelerde ise aktif pasif oranı Türkiye'dekinden yüksektir. Amerika Birleşik Devletlerinde 3, Kanada ve İngiltere'de bu oran 2,5'tir. 4447 sayılı kanun ile 1999 yılında emeklilik yaşı kademeli olarak
kadınlarda 58, erkeklerde 60' yükseltilmişti. Türkiye'de ortalama emeklilik yaşı 47'dir. Türkiye'de emeklilikte geçen süre 27 yıldır. Bu süre İtalya'da 21, Fransa'da 20, Almanya ve İspanya'da 18 yıldır. En düşük emeklilik hak etme yaşının ülkemizde olduğunu görüyoruz. Emeklilik yaşı Fransa, Slovakya, İspanya'da 60, Macaristan'da 62, Avusturya, Avustralya, Kanada, Finlandiya, Almanya, Yunanistan, Japonya, Belçika, Polonya, Portekiz, İsveç, İsviçre 65, Danimarka, İzlanda, Norveç, ABD'de 67'dir. Yaptığımız
Sosyal Güvenlik Reformu çerçevesinde Türkiye'de 2036 yılından itibaren yükselmeye başlayacak ve ancak 2046 yılında 65 yaşına ulaşacak" dedi.
Amaçlarının Sosyal Güvenlik Sisteminin adil, kolay erişilebilir, yoksullara kolay ulaşabilir, mali açıdan sürdürülebilir olmasının sağlamak olduğunu belirten Dinçer, şunları söyledi:
"Nüfusun tümüne sağlık hizmeti veren genel bir sağlık sigorta sistemi oluşturulması, sosyal yardımları toplulaştırarak yardımların yapılması, vatandaşların hayatını kolaylaştıracak şekilde sağlanmasıdır. Sosyal Sigortalar Kanununda emeklilik yaşında değişiklik yapılmamıştır. Yeni sigortalı olanlar için yaşam ömrünün uzamasını da dikkate alarak 2036 yılından itibaren kademeli olarak erkeklerde 2046 yılında, kadınlarda ise 2048 yılında emeklilik yaşı 65 olarak uygulanacaktır. Aylık ve gelirlerin
hesaplanmasında tüm çalışma süreleri dikkate alınacaktır. Sigortayla ödenecek aylıklarda artışa bağlı olarak aylıklarda artış olmak üzere daha uzun süre sistemde kalmalarını sağlayacak düzenlemeler yapılmıştır. Mevcut uygulama SSK ve Bağ-Kur emeklileri için ilk 10 yıl yıllık yüzde 3,5, sonraki 15 yıl yıllık yüzde 2,5, daha sonraki her yıl için yüzde 1,5 olarak belirlenen aylık bağlama oranı çalışma süreleri arttıkça, azalan bir seyir izlemektedir. 5510 sayılı getirilen düzenleme ile her bir yıl için aylık
bağlama oranı yüzde 2 olarak uygulanmak suretiyle sigortalıların sistemde daha uzun süre kalmaları teşvik edilmektedir."