Halkalı Saldırısı Sanıkları İlk Kez Hakim Karşısına Çıktı
Halkalı'da askeri servise yönelik gerçekleştirilen ve 5 astsubay ile bir astsubay kızının hayatını kaybettiği bombalı saldırıyla ilgili davanın ilk duruşmasında 4'ü tutuklu 12 sanık, ilk kez hakim karşısına çıktı
Halkalı'da askeri servise yönelik gerçekleştirilen ve 5 astsubay ile bir astsubay kızının hayatını kaybettiği bombalı saldırıyla ilgili davanın ilk duruşmasında 4'ü tutuklu 12 sanık, ilk kez hakim karşısına çıktı.
İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya tutuklu sanıklar Seyithan Özer, Mehmet Kazım Sevim, Lütfi Balbal ve Okan Ağar'ın da aralarında bulunduğu 12 sanık katıldı.
Saldırıda kullanıldığı iddia edilen saksı şeklindeki metal kabı yaptırdıkları ileri sürülen Mehmet Kazım Sevim, iddianameyi okuyunca şok yaşadığını savunarak, "Hem komik hem trajikti. Masa üstü hayali komplo teorisiyle yazılan iddiaların neye dayandığını anlamadım. Gözaltına alınmamı hukuki bulmuyorum. 7 çocuk babasıyım. İnşaatta çalışıyordum. Geçimimi böyle sağlıyordum. 5 çocuğum okuyor. Mağdur durumdalar. Tahliyemi istiyorum" dedi.
Duruşmada söz alan Seyithan Özen, müteahhitlik yaptığını belirterek, "Tutuklanmamla 500 bin TL zararım oldu. İflas ettim. Senetlerim vardı hepsi çizildi. 4 çocuğum var ekmek parası bulamıyorum. Tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Lütfi Balbal ise, gece bekçisi olduğunu söyleyerek, "Aksam 20.00'den sabah 08.00'e kadar çalışıyorum. İşyerindeyken evim arandı. BDP üyesiyim. Zaman zaman bazı yerlerde operasyon yapılıyordu. Tekirdağ F Tipinde yeğenim vardı. Bu nedenle arama oldu diye düşündüm. Sosyal yaşamım yok, hiçbir yere gidemiyorum. Komşularımın gizli tanık olarak ifadesi alındı. Ben buradakilerin çoğunu tanımıyorum. Kazım Sevim'i 2.5 senedir görmüyorum. Yasadışı bir örgütle alakam yok" dedi.
Okan Ağar da, Seyithan Özen'i müteahhit olduğun için tanıdığını ve bu nedenle kendisiyle telefonlaştığı dile getirerek, "Benim yanımda insanlar çalışıyor. Bu görüşmelerde iş ve günlük konuşmalar var. Örgütsel konuşmalar yok. Tutuklu bulunduğum için işimden oldum" diye konuştu.
Tutuksuz sanıklardan Ahmet H. de demirci dükkanı olduğunu belirterek, "Bu olay nedeniyle 4 aydır dükkanıma müşteri gelmiyor. Mehmet Kazım Sevim ve Seyithan Özer bana gelip, saksı yaptırdı, ben de yaptım. Kapı ve pencere için de Seyithan Özer ölçü verdi. Bu ölçülerin yer aldığı ajandayı mahkemeye sunuyorum" dedi.
BDP Küçükçekmece İlçe Başkanı Salih B., 22 yıldır bu ilçede oturduğunu söyleyerek, "Esnafım. Mağdur oldum. Çocuklarımın okuldaki Türk kardeşlerimizin çocukları ile ilişkisi kesildi. Esnaf bizi Halkalı bombacısı ilan etti. 22 yıllık komşum aramıza Berlin Duvarı gibi bir duvar inşa etti. Bunu hak etmedik. Bu polis komplosudur" dedi.
45 YILA KADAR HAPİS İSTENİYOR
Saldırıda kullanılan saksıları hazırladıkları iddia edilen sanıklardan şüpheliler 'Halil' kod adlı Seyithan Özer ile 'Melle' kod adlı Mehmet Kazım Sevim hakkında, "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmaya yardım etmek", "terör örgütüne üye olmak" suçlarından 30 yıldan 45 yıla kadar hapis cezası istendi. Bombalı saldırı eyleminde kullanılan saksı şeklindeki metal kabı imal ettiği öne sürülen demirci Ahmet H. hakkında ise "Örgüt adına suç işlemek" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapsi talep edildi.
İddianamedeki diğer 10 sanık hakkında ise ilgili korsan gösteriye katılmak gibi suçlardan çeşitli yıllarda cezalara çarptırılmaları isteniyor.
Mahkeme heyeti, tahliye taleplerini reddederek duruşmayı erteledi.
İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya tutuklu sanıklar Seyithan Özer, Mehmet Kazım Sevim, Lütfi Balbal ve Okan Ağar'ın da aralarında bulunduğu 12 sanık katıldı.
Saldırıda kullanıldığı iddia edilen saksı şeklindeki metal kabı yaptırdıkları ileri sürülen Mehmet Kazım Sevim, iddianameyi okuyunca şok yaşadığını savunarak, "Hem komik hem trajikti. Masa üstü hayali komplo teorisiyle yazılan iddiaların neye dayandığını anlamadım. Gözaltına alınmamı hukuki bulmuyorum. 7 çocuk babasıyım. İnşaatta çalışıyordum. Geçimimi böyle sağlıyordum. 5 çocuğum okuyor. Mağdur durumdalar. Tahliyemi istiyorum" dedi.
Duruşmada söz alan Seyithan Özen, müteahhitlik yaptığını belirterek, "Tutuklanmamla 500 bin TL zararım oldu. İflas ettim. Senetlerim vardı hepsi çizildi. 4 çocuğum var ekmek parası bulamıyorum. Tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Lütfi Balbal ise, gece bekçisi olduğunu söyleyerek, "Aksam 20.00'den sabah 08.00'e kadar çalışıyorum. İşyerindeyken evim arandı. BDP üyesiyim. Zaman zaman bazı yerlerde operasyon yapılıyordu. Tekirdağ F Tipinde yeğenim vardı. Bu nedenle arama oldu diye düşündüm. Sosyal yaşamım yok, hiçbir yere gidemiyorum. Komşularımın gizli tanık olarak ifadesi alındı. Ben buradakilerin çoğunu tanımıyorum. Kazım Sevim'i 2.5 senedir görmüyorum. Yasadışı bir örgütle alakam yok" dedi.
Okan Ağar da, Seyithan Özen'i müteahhit olduğun için tanıdığını ve bu nedenle kendisiyle telefonlaştığı dile getirerek, "Benim yanımda insanlar çalışıyor. Bu görüşmelerde iş ve günlük konuşmalar var. Örgütsel konuşmalar yok. Tutuklu bulunduğum için işimden oldum" diye konuştu.
Tutuksuz sanıklardan Ahmet H. de demirci dükkanı olduğunu belirterek, "Bu olay nedeniyle 4 aydır dükkanıma müşteri gelmiyor. Mehmet Kazım Sevim ve Seyithan Özer bana gelip, saksı yaptırdı, ben de yaptım. Kapı ve pencere için de Seyithan Özer ölçü verdi. Bu ölçülerin yer aldığı ajandayı mahkemeye sunuyorum" dedi.
BDP Küçükçekmece İlçe Başkanı Salih B., 22 yıldır bu ilçede oturduğunu söyleyerek, "Esnafım. Mağdur oldum. Çocuklarımın okuldaki Türk kardeşlerimizin çocukları ile ilişkisi kesildi. Esnaf bizi Halkalı bombacısı ilan etti. 22 yıllık komşum aramıza Berlin Duvarı gibi bir duvar inşa etti. Bunu hak etmedik. Bu polis komplosudur" dedi.
45 YILA KADAR HAPİS İSTENİYOR
Saldırıda kullanılan saksıları hazırladıkları iddia edilen sanıklardan şüpheliler 'Halil' kod adlı Seyithan Özer ile 'Melle' kod adlı Mehmet Kazım Sevim hakkında, "Devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozmaya yardım etmek", "terör örgütüne üye olmak" suçlarından 30 yıldan 45 yıla kadar hapis cezası istendi. Bombalı saldırı eyleminde kullanılan saksı şeklindeki metal kabı imal ettiği öne sürülen demirci Ahmet H. hakkında ise "Örgüt adına suç işlemek" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapsi talep edildi.
İddianamedeki diğer 10 sanık hakkında ise ilgili korsan gösteriye katılmak gibi suçlardan çeşitli yıllarda cezalara çarptırılmaları isteniyor.
Mahkeme heyeti, tahliye taleplerini reddederek duruşmayı erteledi.