Atalay: Bütün sorunların çözümü demokrasidir
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, terörle mücadele konusunda ?bütün sorunların çözümü için çare daha çok demokrasidir? diyerek, güvenlik alanındaki temel yaklaşımın ?öldürmek değil, insanımızı yaşatmaktır? dedi.
İçişleri Bakanı Beşir Atalay, terörle mücadele konusunda ?bütün sorunların çözümü için çare daha çok demokrasidir? diyerek, güvenlik alanındaki temel yaklaşımın ?öldürmek değil, insanımızı yaşatmaktır? dedi.
ANKARA - İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2011 Bütçe Kanunu Tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlandı. Bütçenin sunumunu yapan Atalay, çetelerle mücadeleden, asayiş olayları, MOBESE sistemlerine kadar pek çok konuda komisyon üyesi milletvekillerine bilgi verdi.
2007 ylında yalnızca İstanbul’da MOBESE adı verilen Kent Güvenlik Sistemi’nin bulunduğuna dikkat çeken Atalay, “ Ekim 2010 itibariyle 73 ilimizde bulunuyor. Ayrıca Türkiye’nin bütün sahillerinde liman ve körfezlerinde, karasularında denizlerimizin MOBESE’si olacak Sahil Gözetleme Radar Sistemi (SGRS) projesi başlatılmıştır.” dedi.
Atalay, şöyle devam etti:
“Son 3 yılda meydana gelen kasten adam öldürme, oto hırsızlığı, gasp, insan ticareti gibi bir çok asayiş suçunda düşüşler görülmektedir. 2009-2010 yıllarına baktığımızda adam öldürme yüzde 7, oto hırsızlığı yüzde 19 oranında azaldı. Avrupa ile mukayese edildiğinde en güvenli ülkedir Türkiye. Mafya, çete görüntülerinden arınmış, vatandaşın güven içinde yaşadığı bir ülkedir. Uyuşturucu ile mücadele nedeniyle uyuşturucunun rotası değişti, Karadeniz’in kuzeyine kaydı.
AKP olarak milli birlik ve beraberliğimizi ülkemizin bölünmez bütünlüğünü, devletimizin bekasını ve üniter yapımızın korunmasını en büyük öncelik olarak görüyoruz. Bütün sorunlarımız için çare, daha çok demokrasidir. Çare daha çok özgürlüktür. Çare daha çok yatırım, daha çok üretimdir. Çare, güvendir, istikrardır. Güven ve istikrarın olduğu yerde şiddet ve çatışma olmaz. Vatandaşlarımızın bir takım yanlış uygulamalardan kaynaklanan kırgınlıklarını gidermek, devlet olan güvenlerini arttırtmak, adil, güçlü, müşfik devlet olgusunu daha fazla yerleştirmek için her türlü sorunun çözümünde, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ bakışıyla insan odaklı bir yaklaşım içindeyiz.”
Güvenlik için özgürlüklerden vazgeçilemeyeceğini vurgulayan İçişleri Bakanı Atalay, şunları söyledi:
“Güvenlik için özgürlükten özgürlük için de güvenlikten taviz verilemez. Vatandaşlarla terörist ayrımının yapılması, vatandaşlarımızın gündelik yaşamlarının ve sivil toplumun önündeki engellerin kaldırılması, bölücü terör örgütünün siyasal ve toplumsal zeminlerini ortadan kaldıracak en önemli adımlardır. Güvenlik alanında temel yaklaşım öldürmek değil, insanımızı yaşatmaktır.
Terörden zarar gören 359 bin 28 kişi başvuru yaptı. 251 bin 149 başvuru sonuçlandırıldı. Bugüne kadar terörden zarar görenlere 1 milyar 964 milyon lira ödendi. Bugüne kadar 10 bin 746 şehit ve malul yakını ile çalışabilir durumda malul, kamu kuruluşlarında istihdam edildi.”
Bolu ilinde pilot uygulaması 1 Kasım 2010 tarihinde tamamlanan yeni Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı projesine ilişkin de bilgi veren Atalay, “Bu kartta biyometrik veri olarak parmak izi yer almıştır. 220 bin kimlik kartı dağıtılmıştır. Bir iltica kanunumuz yok. Bununla ilgili kanun hazırlığımız devam ediyor” dedi.
Atalay’ın sunumunun ardından söz alan BDP milletvekili Hasip Kaplan, polis, jandarma, özel güvenlik ve askeri personelle birlikte güvenlik gücü sayısının 1 buçuk milyonu bulduğuna dikkat çekerek, “98 kişiye bir güvenlik görevlisi düşer hale gelinmiştik. Güvenlik devleti mi oluşturmaya çalışıyorsunuz” dedi.
İmralı ile müzakere tartışmalarına da konuşmasında değinen Kaplan, “Avukat olarak 92-95, 95-99 ve günümüze kadar tüm süreçte bulundum. Devletin ilgili birimleri en başından beri adı müzakere olur, diyalog olur görüşmüştür. Bunu muhalefet kullanmasın” dedi.
Kaplan’ın sözlerine “Biz kimseyle müzakere etmedik sözlerini geri al” diyen CHP’li Mevlüt Aslanoğlu ile kaplan arasında gergin anlar yaşandı. Elini masaya vurarak, “ Aynen öyle geri almıyorum. Parazit yapma konuşmamı kesme” diye cevap veren Kaplan, görüşmelerin CHP, MHP iktidarları zamanında yapıldığını ima etti.
Bu arada söz alan komisyon üyelerinden CHP’li Osman Kaplan ise geçtiğimiz ay Devrimci Karargah örgütü soruşturması kapsamında tutuklanan polis şefi Hanefi Avcı’nın kitabından bir bölüm okuyarak, “Devleti cemaatler mi yönetiyor?” diye sordu. Avcı’nın arama yapılan makam odasına siyah bir çantanın sondan bırakıldığı iddialarını Bakan Beşir Atalay’a soran Kaplan, “Polis, polisle mi çatışıyor” dedi.(anka)
ANKARA - İçişleri Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2011 Bütçe Kanunu Tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülmeye başlandı. Bütçenin sunumunu yapan Atalay, çetelerle mücadeleden, asayiş olayları, MOBESE sistemlerine kadar pek çok konuda komisyon üyesi milletvekillerine bilgi verdi.
2007 ylında yalnızca İstanbul’da MOBESE adı verilen Kent Güvenlik Sistemi’nin bulunduğuna dikkat çeken Atalay, “ Ekim 2010 itibariyle 73 ilimizde bulunuyor. Ayrıca Türkiye’nin bütün sahillerinde liman ve körfezlerinde, karasularında denizlerimizin MOBESE’si olacak Sahil Gözetleme Radar Sistemi (SGRS) projesi başlatılmıştır.” dedi.
Atalay, şöyle devam etti:
“Son 3 yılda meydana gelen kasten adam öldürme, oto hırsızlığı, gasp, insan ticareti gibi bir çok asayiş suçunda düşüşler görülmektedir. 2009-2010 yıllarına baktığımızda adam öldürme yüzde 7, oto hırsızlığı yüzde 19 oranında azaldı. Avrupa ile mukayese edildiğinde en güvenli ülkedir Türkiye. Mafya, çete görüntülerinden arınmış, vatandaşın güven içinde yaşadığı bir ülkedir. Uyuşturucu ile mücadele nedeniyle uyuşturucunun rotası değişti, Karadeniz’in kuzeyine kaydı.
AKP olarak milli birlik ve beraberliğimizi ülkemizin bölünmez bütünlüğünü, devletimizin bekasını ve üniter yapımızın korunmasını en büyük öncelik olarak görüyoruz. Bütün sorunlarımız için çare, daha çok demokrasidir. Çare daha çok özgürlüktür. Çare daha çok yatırım, daha çok üretimdir. Çare, güvendir, istikrardır. Güven ve istikrarın olduğu yerde şiddet ve çatışma olmaz. Vatandaşlarımızın bir takım yanlış uygulamalardan kaynaklanan kırgınlıklarını gidermek, devlet olan güvenlerini arttırtmak, adil, güçlü, müşfik devlet olgusunu daha fazla yerleştirmek için her türlü sorunun çözümünde, ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ bakışıyla insan odaklı bir yaklaşım içindeyiz.”
Güvenlik için özgürlüklerden vazgeçilemeyeceğini vurgulayan İçişleri Bakanı Atalay, şunları söyledi:
“Güvenlik için özgürlükten özgürlük için de güvenlikten taviz verilemez. Vatandaşlarla terörist ayrımının yapılması, vatandaşlarımızın gündelik yaşamlarının ve sivil toplumun önündeki engellerin kaldırılması, bölücü terör örgütünün siyasal ve toplumsal zeminlerini ortadan kaldıracak en önemli adımlardır. Güvenlik alanında temel yaklaşım öldürmek değil, insanımızı yaşatmaktır.
Terörden zarar gören 359 bin 28 kişi başvuru yaptı. 251 bin 149 başvuru sonuçlandırıldı. Bugüne kadar terörden zarar görenlere 1 milyar 964 milyon lira ödendi. Bugüne kadar 10 bin 746 şehit ve malul yakını ile çalışabilir durumda malul, kamu kuruluşlarında istihdam edildi.”
Bolu ilinde pilot uygulaması 1 Kasım 2010 tarihinde tamamlanan yeni Türkiye Cumhuriyeti Kimlik Kartı projesine ilişkin de bilgi veren Atalay, “Bu kartta biyometrik veri olarak parmak izi yer almıştır. 220 bin kimlik kartı dağıtılmıştır. Bir iltica kanunumuz yok. Bununla ilgili kanun hazırlığımız devam ediyor” dedi.
Atalay’ın sunumunun ardından söz alan BDP milletvekili Hasip Kaplan, polis, jandarma, özel güvenlik ve askeri personelle birlikte güvenlik gücü sayısının 1 buçuk milyonu bulduğuna dikkat çekerek, “98 kişiye bir güvenlik görevlisi düşer hale gelinmiştik. Güvenlik devleti mi oluşturmaya çalışıyorsunuz” dedi.
İmralı ile müzakere tartışmalarına da konuşmasında değinen Kaplan, “Avukat olarak 92-95, 95-99 ve günümüze kadar tüm süreçte bulundum. Devletin ilgili birimleri en başından beri adı müzakere olur, diyalog olur görüşmüştür. Bunu muhalefet kullanmasın” dedi.
Kaplan’ın sözlerine “Biz kimseyle müzakere etmedik sözlerini geri al” diyen CHP’li Mevlüt Aslanoğlu ile kaplan arasında gergin anlar yaşandı. Elini masaya vurarak, “ Aynen öyle geri almıyorum. Parazit yapma konuşmamı kesme” diye cevap veren Kaplan, görüşmelerin CHP, MHP iktidarları zamanında yapıldığını ima etti.
Bu arada söz alan komisyon üyelerinden CHP’li Osman Kaplan ise geçtiğimiz ay Devrimci Karargah örgütü soruşturması kapsamında tutuklanan polis şefi Hanefi Avcı’nın kitabından bir bölüm okuyarak, “Devleti cemaatler mi yönetiyor?” diye sordu. Avcı’nın arama yapılan makam odasına siyah bir çantanın sondan bırakıldığı iddialarını Bakan Beşir Atalay’a soran Kaplan, “Polis, polisle mi çatışıyor” dedi.(anka)