Eski Yarsav Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Beyoğlu Piramit Sanatevi'nde Sanatçı Bedri Baykam İle Bir Araya Geldi
Eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, "Madem türban özgürlüğünden bahsediyoruz, o zaman nüfus cüzdanındaki din kısmının kaldırılmasını da tartışalım" dedi.
Eminağaoğlu, Beyoğlu Piramit Sanatevi'nde sanatçı Bedri Baykam ile bir araya geldi. Baykam'ın 'içim parçalanıyor' adlı sergisi ziyaret eden Eminağaoğlu, daha sonra burada, Türkiye'deki son gelişmelerin ele alındığı bir konferansa katıldı.
Konferansta konuşan Bedri Baykam, "Bir tünelden geçiyoruz. Bizi bağlayan unsurların yok olduğunu görüyoruz. Ben de burada bir sergi açtım. Serginin adı 'içim parçalanıyor'. Silivri'de haksız yere yatan veya hastanede yatanlara bu sergimi adadım. Bence bunlar demokrasi adına nöbet tutuyorlar. Bence tutuksuz yargılanmaları gerekiyor. Çünkü kovsanız bir yere gitmezler" diye konuştu.
Baykam'ın ardından bir konuşma yapan Eminağaoğlu ise, "Neden gerçekler topluma sunulmuyor. Anayasa Mahkemesi başkanı bir konuşma yaptı. Anayasa Mahkemesi başkanının bu konuşmasından dolayı hesap vermesi gerekir. Özel yetkili mahkemeler kuruldu. Bu mahkemeler hükümete karşı oluşturulan suçlara ve mahkemelere mi bakıyor?" dedi.
HSYK seçimlerini AİHM'ye taşıyacağını ifade eden Eminağaoğlu, "HSYK seçimlerinde günlerce bakanlık listesi olduğunu söyledik ama bakanlık bunu yalanladı. Demokrasi sadece sandığa oy atmak değildir. HSYK seçimlerinde gerçekten eşit yarışma oldu diyebiliyor muyuz? Bununla ilgili AİHM'ye başvuracağım" diye konuştu.
Türbanın bir siyaset aracı haline geldiğini savunan Eminağaoğlu, "Türban Türkiye'nin gündemine oturdu. Maalesef siyasetin bir malzemesi olarak kullanıyor. Madem türban özgürlüğünden bahsediyoruz o zaman nüfus cüzdanındaki din kısmının kaldırılmasını da tartışalım. Ben cumhuriyet için yaşamımı ve mesleğimi de vermeye hazırım. Hukuk ve demokrasi savaşını kazanacağız" dedi.
Hrant Dink'in suç işlemediğine dair düşüncelerini yazdığına dikkat çeken Eminağaoğlu, "Hrant Dink davası benim önüme geldiğinde, 'hukuk herkes içindir' ilkesini göz önüne aldım ve Dink'in suç işlemediğini yazdım ama daha sonra AİHM'ye gidildi ve AİHM benim yazdığım düşünceyi doğru bulduğunu söyledi ama o davadan Türkiye'yi mahkum etti. O zaman hepimiz 'Hrant'ız diyen bir grup vardı, şimdi o Hrant Dink ile ilgili olarak 4 kere yer değiştirme, iki kere de ihracım gündeme geldi. Soruyorum şimdi o popülist
grup nerede?" diye konuştu.
Konferansta konuşan Bedri Baykam, "Bir tünelden geçiyoruz. Bizi bağlayan unsurların yok olduğunu görüyoruz. Ben de burada bir sergi açtım. Serginin adı 'içim parçalanıyor'. Silivri'de haksız yere yatan veya hastanede yatanlara bu sergimi adadım. Bence bunlar demokrasi adına nöbet tutuyorlar. Bence tutuksuz yargılanmaları gerekiyor. Çünkü kovsanız bir yere gitmezler" diye konuştu.
Baykam'ın ardından bir konuşma yapan Eminağaoğlu ise, "Neden gerçekler topluma sunulmuyor. Anayasa Mahkemesi başkanı bir konuşma yaptı. Anayasa Mahkemesi başkanının bu konuşmasından dolayı hesap vermesi gerekir. Özel yetkili mahkemeler kuruldu. Bu mahkemeler hükümete karşı oluşturulan suçlara ve mahkemelere mi bakıyor?" dedi.
HSYK seçimlerini AİHM'ye taşıyacağını ifade eden Eminağaoğlu, "HSYK seçimlerinde günlerce bakanlık listesi olduğunu söyledik ama bakanlık bunu yalanladı. Demokrasi sadece sandığa oy atmak değildir. HSYK seçimlerinde gerçekten eşit yarışma oldu diyebiliyor muyuz? Bununla ilgili AİHM'ye başvuracağım" diye konuştu.
Türbanın bir siyaset aracı haline geldiğini savunan Eminağaoğlu, "Türban Türkiye'nin gündemine oturdu. Maalesef siyasetin bir malzemesi olarak kullanıyor. Madem türban özgürlüğünden bahsediyoruz o zaman nüfus cüzdanındaki din kısmının kaldırılmasını da tartışalım. Ben cumhuriyet için yaşamımı ve mesleğimi de vermeye hazırım. Hukuk ve demokrasi savaşını kazanacağız" dedi.
Hrant Dink'in suç işlemediğine dair düşüncelerini yazdığına dikkat çeken Eminağaoğlu, "Hrant Dink davası benim önüme geldiğinde, 'hukuk herkes içindir' ilkesini göz önüne aldım ve Dink'in suç işlemediğini yazdım ama daha sonra AİHM'ye gidildi ve AİHM benim yazdığım düşünceyi doğru bulduğunu söyledi ama o davadan Türkiye'yi mahkum etti. O zaman hepimiz 'Hrant'ız diyen bir grup vardı, şimdi o Hrant Dink ile ilgili olarak 4 kere yer değiştirme, iki kere de ihracım gündeme geldi. Soruyorum şimdi o popülist
grup nerede?" diye konuştu.