Jüride Kusturica'nın koltuğu boş kalacak

Altın Portakal Film Festivali'ni düzenleyen Antalya Kültür ve Sanat Vakfı (AKSAV) Genel Müdürü Göksel Kum...


Altın Portakal Film Festivali'ni düzenleyen Antalya Kültür ve Sanat Vakfı (AKSAV) Genel Müdürü Göksel Kumsal, 'Uluslararası Uzun Metrajlı Film Yarışması' jüri üyeliğinden ayrılan yönetmen Emir Kusturica'nın yerine yeni bir jüri üyesi atanmayacağını söyledi.
Kumsal, "Yeni bir üyenin getirilmesi, festivalin ortasında adaptasyon sorunu yaşatır. Jüri 5 kişiden oluşuyordu. Kusturica'nın kendi isteğiyle ayrılmasının ardından sayı 4'e düştü. Biz de olası eşitlik halinde jüri başkanı İranlı yönetmen Bahman Ghobadi'nin oyunun 2 oy sayılması kararını verdik" dedi. Sekiz ülkeden 11 filmin yeraldığı yarışmanın jürisi Bahman Ghobadi'nin başkanlığında Emir Kusturica, Raymond Phathanavirangoon, Paul Raphael ve Türkiye'den Saadet Işıl Aksoy'dan oluşuyordu.
Sinemacılar tepkili
Kusturica'nın festivalden ayrılışının ardından sinemacılar, jüri üyeleri ve sinema yazarları şu tepkileri gösterdi:
BESTE BEREKET (OYUNCU): Tüm olayları saçma buluyorum. Madem Kusturica'nın gitmesine varacaktı, bunun olmaması için başka türlü davranılması gerekiyordu. Açılışta da gördük ki, olay başka yerlere saptı. Kusturica olayı festivali gölgelemedi tam olarak ama gereksiz bir tatsızlık haline geldi.
DERYA ALABORA (OYUNCU): Her zaman tepki gösterilmesinden yanayım ama burada karışık durumlar var. Bana partiler arası bir şey olmuş gibi geliyor. Çünkü insanlar böyle şeylere tepki gösterdikleri zaman kendi ülkelerindeki olaylara da dönüp bakmaları lazım. Kusturica 'ya gösterdiğimiz tepkiyi, kendi ülkemizde insanlar ezilirken göstermiyoruz. Fikirleri ne olursa olsun, önemli bir sinemacı olduğunu, bu kadar büyük bir tavrı hak etmediğini düşünüyorum.
ATİLLA DORSAY (SİNEMA YAZARI): Festival bu olayda ağır bir darbe aldı. Eğer bir suç varsa, yöneticilerde ve de ne yazık ki bence hiç demokrat olmayan, neredeyse sanatı dışlayan bir oyuna alet olan sanatçılarımızda. Kusturica eleştirilebilir ama baştan onu reddetmek, neredeyse defolsun gitsin demek, onun da bu hakareti anlayarak gitmesiyle sonuçlandı.
NUR AKALIN (YÖNETMEN): Kusturica'nın sırtına bu kadar yük bindirilmemesi lazımdı. Semih Kaplanoğlu, bu kadar politik davranıyorsa, Almanya'dan ödül almaması gerekiyordu.
BURÇİN S. YALÇIN (SİNEMA YAZARI): Suç ve cezayı dengeli tespit edip ona göre hüküm kesmek gerekir. Karşımızda sanki eli kanlı bir savaş suçlusu var, hiçbir ülkeye gidemeyen, hiçbir festivale katılamayan... Nasılsa Kusturica'nın yıllar önce yaptığı bir hatanın biletini, ülkemize önceki geldiği zamanlar değil de, şimdi bu festival esnasında biz kesebilmeyi başarmışız!
TAYFUN PİRSELİMOĞLU (YÖNETMEN): Bu olay basiretsizlikle başladı, öyle de devam ediyor. Bence festivalin Kusturica'yı jüriye seçmesi talihsiz bir seçim. Onlar da, daha önce Bursa ve İstanbul a gelmesinde bir sıkıntının olmamasından cesaret aldılar. Semih Kaplanoğlu'nun tavrını takdir ediyorum. 


KILIÇDAROĞLU: Doğru değil
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Emir Kusturica'nın Altın Portakal Film Festivali jüri üyeliğinden çekilip ülkesine geri dönmesine ilişkin olarak, "Tümüyle başarılı bir festival geçti. Bir sanatçıyla bu kadar uğraşmak doğru değil. Oradaki asıl amaç Emir Kusturica değildir. Oradaki amaç sayın belediye başkanının yıpratılmasıdır. Sanata ve sanatçıya her zaman saygı duymamız gerekiyor. Bunu doğru bulmuyorum" dedi.


Günay özür bekliyor
NTV'ye konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da, Kustirica'dan açıklamalarından dolayı bir özür mektubu beklediğini söyledi. "Önce sanatçı ya da politikacı olmak değil insan olmak önemli" diyen Günay, "Kusturica'yı hedef gösterdiğim söylendi.  Ben, konuyla ilgili çok dikkatli konuştum, iyi bir sinemacıdır da dedim. Fakat savaş sırasında herkesin duygularını incittiğini söyledim ve bunlara kulağımı tıkayamam diyerek açılışta bulunmayacağımı dile getirdim" dedi.