Başbakan'a hakaret davası sonuçlandı

İzmir'in Konak İlçesi'ndeki Selma Yiğitalp Lisesi'nin Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni H.H.T. hakkında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret ettiği iddiasıyla üç yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan dava sonuçlandı.

Başbakan'a hakaret davası sonuçlandı
Başbakan'a hakaret davası sonuçlandı
İddiaya göre 59 yaşındaki H.H.T., edebiyat dersinde Tanzimat Dönemi'nde basındaki sansürle ilgili konuyu işledi. Öğrenciler de ulusal basında çıkan çeşitli gazeteleri getirdi. Bir öğrenci elindeki gazete haberini öğretmene gösterip, “Türban yasası da kabul edildi öğretmenim, bu ülke nereye gidiyor” dedi. Bunun üzerine H.H.T., “Biz Kemalist öğretmenler bu kürsüleri terk etmediğimiz sürece bu ülke ve laik Türkiye Cumhuriyeti hiçbir yere gitmeyecektir ve Cumhuriyet sonsuza kadar korunacaktır” diye cevap verdi.

Öğrtemenin bu konuşmasını öğrencilerden bazıları velilerine anlattı. Öğretmen hakkında Valilik ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü de soruşturma başlattı. Konuyla ilgili Cumhuriyet Savcılığı'na da suç duyurusunda bulunuldu. Soruşturma sürerken öğretmen H.H.T., geçen yıl kasım ayında, Mersinli Endüstri Meslek Lisesi'ne tayin edildi. H.H.T., haksız yere tayin edildiğini belirtip avukatı Ali Uğur Gökmen aracılığıyla İzmir 1'inci İdare Mahkemesi'nde, yürütmenin durdurulması istemiyle dava açtı.

Mahkeme, öğretmenin haksız yere tayin edildiğine karar verip yürütmeyi durdurdu. Karar üzerine edebiyat öğretmeni H.H.T. tekrar eski okulu Selma Yiğitalp Lisesi'ndeki görevine döndü. Soruşturmayı tamamlayan Cumhuriyet Savcısı Ahmet Şinasi Aygün, hazırladığı İddianamede, öğretmen H.H.T'in, Başbakan Recep Tayip Erdoğan'a “Şer.., nam..uz, Allah b... v...n, sonları Adnan Menderes gibi olacak” dediği, öğrencilere cep telefonundan hakaret içeren şarkılar dinlettip küfür ettiği, kendi siyasi görüşüne uygun gazeteleri sınıfa getirttiği, Başbakan Erdoğan'ı yeren yazıları okutup, siyasi düşüncelerini sınıfa yansıttığı öne sürüldü.

SUÇLAMAYI KABUL ETMEDİ

Öğretmen H.H.T., hakkında, İzmir 1'inci Sulh Ceza Mahkemesi'nde, 1 ile 3 yıl arasında hapis cezası istemiyle açılan davaya, avukatı Ali Uğur Gökmen'le birlikte katıldı. Suçlamaları kabul etmeyen H.H.T., hakaret etmediğini söyledi. H.H.T., savunmasında, “Türk Dili Edebiyatı Öğretmeni olarak 28 yıldır fiilen çalışmaktayım. Milli Eğitim Bakanlığı'nın bize vermiş olduğu müfredat dışında sınıfta ders vermem veya herhangi bir olay hakkında ya da devlet büyükleriyle ilgili yorum yapmam söz konusu değildir. 10'uncu sınıf öğrencilerine ders verirken Şeyh Edebali'nin Osman Gazi'ye vasiyetini okudum ve bu metnin açıklamasını yaptım. Yine açıklama yaparken yönetenler ve yönetilenler hakkında uyması ve uymaması gereken kurallar öğretilir, Ben, kişi gözetmiş değilim amacım verdiğim dersteki unsurları öğrencilere aktarmaktır. Bu metin bu nedenle verilmiştir. Bu dersten bir ay kadar önce 11/D sınıfında ders verirken sınıf öğrencilerinden biri, türban yasasının meclisen geçtiğini söyleyerek, ‘Bu ülke nereye gidiyor öğretmenim’ diye sordu. Ben de kendisine, ‘Kemalist öğretmenler bu kürsüleri terk etmediğimiz sürece bu ülke hiçbir yere gitmeyecek ve Laik Cumhuriyet sonuna kadar korunacak, asla ülkem İslam Cumhuriyeti olmayacak’ diye söyledim. Sanırım örtülü olan bazı öğrenciler ve velisi bu sözümü takıntı haline getirip olayı bu duruma getirdi. Ben kesinlikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a da ‘Şerefsiz, namussuz, Allah belasını versin, sonları Adnan Menderes gibi olacak’ demedim. Şikayetçi olan öğrenciler türbanlıdır. Hiçbir kuruluşun piyonu olmadım. Benim siyasi felsefem Kemalist felsefesidir” dedi.
Yargılama sonunda hakim Abdülkadir Certel, sanığın suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli düzeyde kesin, ciddi ve inandırıcı nitelikte deliller elde edilmediğinden beraatine karar verdi.

Öğretmen H.H.T., “Adalet yerini buldu. Ben baştan beri suçsuz olduğumu söyledim. Ama bazı kişiler bana iftira atıp, dava açtırdı. Ben Atatürk'ün yolunda yürümeye devam edeceğim” dedi.

Öğretmen H.H.T., Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e hakaret ettiği gerekçesiyle 19'uncu Asliye Ceza Mahkemesi'nde 7 yıl hapis cezası istemiyle açalın davada da beraat etmişti.