Adnan Şenses'ten şok açıklama
Ünlü Sanatçı Adnan Şenses, hayatını ve başından geçenleri Usta Gazeteci Savaş Ay'a anlattı.
Savaş Ay'ın röportajı
Sahnelerin 50 yıllık kara kutusu Adnan Şenses'le söyleşimiz bu defa çapkınlık, evlilik ve sırlar üzerine devam ediyor:
Hayli çapkın bir adamdın abi. Dakika ve skor rica etsem... -(gülüyor) Çetele tutmadım ama bin kadın girmiştir hayatıma.
Evlilikler de rekor sayıda. -6 kez evlendim. 20 yıldır son evliliğimdeyim ve çok mutluyum Lale Hanım'la.
Adnan Şenses'in Lale devri yani. -Güzel buldun, aynen öyle.
İlk evliliğin 28 yaş büyük biriyle. -Suzan Yakar'la evlendim ilk. Muhteşem bir kadındı, muhteşem bir aşk vardı aramızda. Ben ilk müzik derslerini ondan aldım. Sahnede ne yapılır, mikrofon nasıl tutulur, seyirciyle temas nasıl olur o öğretti. Annem, hocam, arkadaşım ve eşim aynı anda.
Yaş farkı etkilemedi mi? -Zamanla etkiledi her şeyi. Ayrıldık. 1964'te Meral Tunalı'yla evlendim. 4 yıl sürdü. Tek çocuğum olan Arzum'un annesiydi. Arzum 2 hafta önce evlendi. Nikâha gitmedim, biraz sorunlar var aramızda. Allah mutlu etsin. Dördüncü evliliğim İngiliz Christine'le oldu. Türkiye'ye gelmeyi kabul etmedi diye o da bitti.
Çok para kazandın bu işte değil mi abi? -Eskiden gecede 6-7 ekstraya giderdik. Gazinolar kale gibiydi. Çok para kazandık elbette. Ben tüm paramı Suzan Hanım'a verirdim. Çarçur etmeyeyim diye o alır biriktirirdi. Bir gün ayrılık gelip çattığında paramı istedim. O devrin parası 400 bin lira kadardı. "Tek taş yüzük aldım yok para mara" dedi. Canın sağolsun dedim ayrıldım. Meğer ben harcamayayım diye zulaya atmış benim paramı. Yıllar önce hastalandı. Eşim Lale'yle birlikte ziyaretine gittik. Bana dedi ki; "Adnan ben artık ölmek üzereyim. Tüm malımı mülkümü sana bırakıyorum. Mirasımın sahibi sensin." Asla böyle bir şeyi kabul etmedim. Zor bela ikna edip, o malı mülkü parayı Sinema Vakfı'na bağışlattık.
Büyük bir miras mıydı? -Hem de nasıl. Beyoğlu'nun ortasında Ayhan Işık Sokak'ta hanlar, binalar, bankada nakit paralar, mücevherler.
Şunca yıldır sahnedesin. En iyi müzisyenlerle çalıştın. Gelmiş geçmiş en iyi sazlardan milli takım kursana... -Hakkı Derman keman maestro, Ahmet Yatman ut, klarnette Şükrü Tunar, yaylı tambur Ercüment Batanay, kanun Ahmet Yatman, bağlama da alırsak Orhan Gencebay.
Ritim söylemedin? -Çok kişi bilmez ama gelmiş geçmiş en iyi darbukacı Müjdat Gezen'in babasıdır. Necdet Gezen. Radyoda da çalardı.
Sağlık durumun nedir abi? -By-pass oldum Amerika'da daha önce. 3 damarım değişti. Gözümde sorun çıktı. Ameliyatı yapan ilk doktor kataraktı alırken retinayı yırttı. Ardından 2 ameliyat daha oldum. Ağrı yapıyor, tam göremiyorum.
sabah
Sahnelerin 50 yıllık kara kutusu Adnan Şenses'le söyleşimiz bu defa çapkınlık, evlilik ve sırlar üzerine devam ediyor:
Hayli çapkın bir adamdın abi. Dakika ve skor rica etsem... -(gülüyor) Çetele tutmadım ama bin kadın girmiştir hayatıma.
Evlilikler de rekor sayıda. -6 kez evlendim. 20 yıldır son evliliğimdeyim ve çok mutluyum Lale Hanım'la.
Adnan Şenses'in Lale devri yani. -Güzel buldun, aynen öyle.
İlk evliliğin 28 yaş büyük biriyle. -Suzan Yakar'la evlendim ilk. Muhteşem bir kadındı, muhteşem bir aşk vardı aramızda. Ben ilk müzik derslerini ondan aldım. Sahnede ne yapılır, mikrofon nasıl tutulur, seyirciyle temas nasıl olur o öğretti. Annem, hocam, arkadaşım ve eşim aynı anda.
Yaş farkı etkilemedi mi? -Zamanla etkiledi her şeyi. Ayrıldık. 1964'te Meral Tunalı'yla evlendim. 4 yıl sürdü. Tek çocuğum olan Arzum'un annesiydi. Arzum 2 hafta önce evlendi. Nikâha gitmedim, biraz sorunlar var aramızda. Allah mutlu etsin. Dördüncü evliliğim İngiliz Christine'le oldu. Türkiye'ye gelmeyi kabul etmedi diye o da bitti.
Çok para kazandın bu işte değil mi abi? -Eskiden gecede 6-7 ekstraya giderdik. Gazinolar kale gibiydi. Çok para kazandık elbette. Ben tüm paramı Suzan Hanım'a verirdim. Çarçur etmeyeyim diye o alır biriktirirdi. Bir gün ayrılık gelip çattığında paramı istedim. O devrin parası 400 bin lira kadardı. "Tek taş yüzük aldım yok para mara" dedi. Canın sağolsun dedim ayrıldım. Meğer ben harcamayayım diye zulaya atmış benim paramı. Yıllar önce hastalandı. Eşim Lale'yle birlikte ziyaretine gittik. Bana dedi ki; "Adnan ben artık ölmek üzereyim. Tüm malımı mülkümü sana bırakıyorum. Mirasımın sahibi sensin." Asla böyle bir şeyi kabul etmedim. Zor bela ikna edip, o malı mülkü parayı Sinema Vakfı'na bağışlattık.
Büyük bir miras mıydı? -Hem de nasıl. Beyoğlu'nun ortasında Ayhan Işık Sokak'ta hanlar, binalar, bankada nakit paralar, mücevherler.
Şunca yıldır sahnedesin. En iyi müzisyenlerle çalıştın. Gelmiş geçmiş en iyi sazlardan milli takım kursana... -Hakkı Derman keman maestro, Ahmet Yatman ut, klarnette Şükrü Tunar, yaylı tambur Ercüment Batanay, kanun Ahmet Yatman, bağlama da alırsak Orhan Gencebay.
Ritim söylemedin? -Çok kişi bilmez ama gelmiş geçmiş en iyi darbukacı Müjdat Gezen'in babasıdır. Necdet Gezen. Radyoda da çalardı.
Sağlık durumun nedir abi? -By-pass oldum Amerika'da daha önce. 3 damarım değişti. Gözümde sorun çıktı. Ameliyatı yapan ilk doktor kataraktı alırken retinayı yırttı. Ardından 2 ameliyat daha oldum. Ağrı yapıyor, tam göremiyorum.
sabah