İngiltere Çin'e vatandaşının hesabını sordu
İngiltere, uyuşturucu satıcılığndan dolayı çin'de idam edilen vatandaşı için ülkenin Londra Büyükelçisi'ni Dışişleri Bakanlığı'na çağırdı.
Birleşik Krallık, uyuşturucu kaçakçılığından suçlu bulunan İngiliz vatandaşı Akmal Şaik'in Çin'de idam edilmesinin ardından, Çin'in Londra Büyükelçisi Fu Ying'i Dışişleri Bakanlığına çağırdı.
İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin haberine göre, Büyükelçi Fu Ying'e görüşmede, infazın nasıl gerçekleştirildiği ve gerekçeleri soruldu. BBC, Fu Ying'in Dışişleri Bakanlığı ziyaretinin 24 saat içinde gerçekleşen ikinci ziyaret olduğuna dikkati çekerek, Çin Büyükelçisinin infazdan önce de bakanlığa çağrıldığını kaydetti. Büyükelçinin, Birleşik Krallık Dışişleri Bakan Yardımcısı Ivan Lewis'le görüştüğü ve Lewis'in hükümetin idamın "kabul edilemez" olduğu görüşünü tekrarladığı bildirildi.
Bu arada Çin'in Londra Büyükelçiliğinden yapılan ve internet sayfasında da yayımlanan yazılı açıklamada, "Akmal Şaik, uyuşturucu kaçakçılığından suçlu bulunmuştur. Çin'e getirdiği eroin miktarı, 26 bin 800 ölüme sebep verecek ve çok sayıda aileyi tehdit edebilecek miktardadır ve bu miktar 4030 gramdır. Çin kanunlarına göre, 50 gram ve üzerinde eroin taşımanın cezası idamdır. Çin yargı sisteminin bağımsızlığına saygı gösterilmesi önemlidir" denildi.
Açıklamada, dava sürecinde Şaik'in haklarına saygı duyulduğu ve garanti altına alındığı, ayrıca Birleşik Krallık'ın konuya ilişkin endişelerinin de dikkate alındığı belirtilerek, Şaik'in zihinsel olarak hasta olduğuna dair tıbbi bir bilginin ve kanıtın ellerinde olmadığı kaydedildi.
Büyükelçilik açıklamasında ayrıca, "Çin ve Birleşik Krallık'taki yasal yapılar farklı olabilir ama bu konu, ikili ilişkilerin karşılıklı saygı çerçevesinde gelişmesinin önünde durmamalıdır" ifadesine yer verildi.
OLAYIN İKİ ÜLKE İLİŞKİLERİNE ETKİSİ TARTIŞILIYOR
2007 yılında Çin'in Urumçi kentinde, çantasında 4 kilogram uyuşturucu taşırken yakalanan Şaik'in, bu sabaha karşı enjeksiyonla infazı gerçekleştirildi. İngiliz hükümeti, ailesi ve avukatları, Şaik'in zihinsel olarak hasta olduğuna dikkati çekerek, idamı durdurmak istemişlerdi. Ancak Çinli yetkililer, Şaik'in zihinsel olarak hasta olduğuna dair ellerinde yeterli kanıt olmadığını bildirmişti.
İdamın ardından Birleşik Krallık hükümetinden sert tepki geldi. Olayı kınayan Başbakan Gordon Brown yaptığı açıklamada, "Merhamet konusundaki ısrarlı ricalarımızın dikkate alınmaması beni hayal kırıklığına uğratmış ve dehşete düşürmüştür" dedi.
Dışişleri Bakanı David Miliband de kendisinin, Başbakanın ve Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin konuya ilişkin Çinli yetkililerle defalarca yaptıkları görüşmelere rağmen, endişelerinin dikkate alınmamasından derin üzüntü duyduğunu kaydetti.
Birleşik Krallık'ta olayın iki ülke ilişkilerine olası etkileri tartışılırken, 53 yaşındaki Akmal Şaik Çin'de idam edilen ilk AB vatandaşı oldu.
İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin haberine göre, Büyükelçi Fu Ying'e görüşmede, infazın nasıl gerçekleştirildiği ve gerekçeleri soruldu. BBC, Fu Ying'in Dışişleri Bakanlığı ziyaretinin 24 saat içinde gerçekleşen ikinci ziyaret olduğuna dikkati çekerek, Çin Büyükelçisinin infazdan önce de bakanlığa çağrıldığını kaydetti. Büyükelçinin, Birleşik Krallık Dışişleri Bakan Yardımcısı Ivan Lewis'le görüştüğü ve Lewis'in hükümetin idamın "kabul edilemez" olduğu görüşünü tekrarladığı bildirildi.
Bu arada Çin'in Londra Büyükelçiliğinden yapılan ve internet sayfasında da yayımlanan yazılı açıklamada, "Akmal Şaik, uyuşturucu kaçakçılığından suçlu bulunmuştur. Çin'e getirdiği eroin miktarı, 26 bin 800 ölüme sebep verecek ve çok sayıda aileyi tehdit edebilecek miktardadır ve bu miktar 4030 gramdır. Çin kanunlarına göre, 50 gram ve üzerinde eroin taşımanın cezası idamdır. Çin yargı sisteminin bağımsızlığına saygı gösterilmesi önemlidir" denildi.
Açıklamada, dava sürecinde Şaik'in haklarına saygı duyulduğu ve garanti altına alındığı, ayrıca Birleşik Krallık'ın konuya ilişkin endişelerinin de dikkate alındığı belirtilerek, Şaik'in zihinsel olarak hasta olduğuna dair tıbbi bir bilginin ve kanıtın ellerinde olmadığı kaydedildi.
Büyükelçilik açıklamasında ayrıca, "Çin ve Birleşik Krallık'taki yasal yapılar farklı olabilir ama bu konu, ikili ilişkilerin karşılıklı saygı çerçevesinde gelişmesinin önünde durmamalıdır" ifadesine yer verildi.
OLAYIN İKİ ÜLKE İLİŞKİLERİNE ETKİSİ TARTIŞILIYOR
2007 yılında Çin'in Urumçi kentinde, çantasında 4 kilogram uyuşturucu taşırken yakalanan Şaik'in, bu sabaha karşı enjeksiyonla infazı gerçekleştirildi. İngiliz hükümeti, ailesi ve avukatları, Şaik'in zihinsel olarak hasta olduğuna dikkati çekerek, idamı durdurmak istemişlerdi. Ancak Çinli yetkililer, Şaik'in zihinsel olarak hasta olduğuna dair ellerinde yeterli kanıt olmadığını bildirmişti.
İdamın ardından Birleşik Krallık hükümetinden sert tepki geldi. Olayı kınayan Başbakan Gordon Brown yaptığı açıklamada, "Merhamet konusundaki ısrarlı ricalarımızın dikkate alınmaması beni hayal kırıklığına uğratmış ve dehşete düşürmüştür" dedi.
Dışişleri Bakanı David Miliband de kendisinin, Başbakanın ve Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin konuya ilişkin Çinli yetkililerle defalarca yaptıkları görüşmelere rağmen, endişelerinin dikkate alınmamasından derin üzüntü duyduğunu kaydetti.
Birleşik Krallık'ta olayın iki ülke ilişkilerine olası etkileri tartışılırken, 53 yaşındaki Akmal Şaik Çin'de idam edilen ilk AB vatandaşı oldu.