'15 Temmuz Ve Yeni Ortadoğu Düzeni' Konferansı
Gazeteci Yazar Öztürk: '15 Temmuz, Türkiye'nin içinde yapılmış bir darbe planı değildir. 15 Temmuz'un sadece Türkiye ve Amerika ile de ilgisi yoktur. 15 Temmuz, başından beri anlattığımız tarihi sürecin son parçasıdır'
Gazeteci Yazar Kemal Öztürk, 15 Temmuz'un Türkiye'nin içinde yapılmış bir darbe planı olmadığını belirterek, '15 Temmuz'un sadece Türkiye ve Amerika ile de ilgisi yoktur. 15 Temmuz, başından beri anlattığımız tarihi sürecin son parçasıdır.' dedi.
Öztürk, Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) Sakarya Şubesince Orhangazi Kültür Merkezi'nde düzenlenen '15 Temmuz ve Yeni Ortadoğu Düzeni' adlı konferansta yaptığı konuşmada, İstanbul, Mısır, Hicaz ve İran'ın tüm tarih boyunca birbiriyle denge unsuru olduğunu söyledi.
Osmanlı ile Mısır ne zaman ittifak etse Osmanlı'nın Batı'ya doğru çok güçlendiğini anımsatan Öztürk, o nedenle Batı'nın her zaman İran ve Mısır'ın Osmanlı ile kavga etmesini sağlamaya çalıştığını kaydetti.
Öztürk, Mısır'da Kavalalı Mehmet Ali Paşa, İran'da Şah İsmail, Hicaz bölgesinde de Vahhabilik'in Osmanlı'ya çeşitli dönemlerde savaş açtığını, ayrılık oluşturduğunu belirterek, 'Hep gücünü zayıflatmıştır. Neden, çünkü bu masanın düz durmasını, bu masanın üzerine bir şey inşa edilmesini engellemek için. Bugün de durum aynıdır, hiçbir şey değişmemiştir.' diye konuştu.
Libya ve Lübnan'ın ikiye bölündüğünü, Tunus'taki iktidarın geriye çekildiğini, Fas'ta adı Adalet ve Kalkınma olan partinin iktidardan çekildiğini, Cezayir'de örtülü bir askeri operasyon yapıldığını, Suriye ve Irak'ın üçe bölündüğünü, felç durumda bırakıldığına işaret eden Öztürk, şunları kaydetti:
'İşte o zaman merkezi Amerika'da bulunan adına 'Atlantik Paktı' ya da 'küreselciler' denen bu güçlerin aslında başka bir planının olduğu anlaşılmış oldu. Yani onlar için yeni Ortadoğu düzeni, kaostan ve çatışmadan başka bir şey değildi. Mesela yeni devletler kurmadılar, mevcut devletleri 4'e, 5'e böldüler. Masamızın bütün ayakları kırıldı, tek geride kalan ayak, Türkiye'ydi. Bu ayağı da kırmak için önce Gezi, ardından PKK, 17-25 Aralık, MİT operasyonu ve 15 Temmuz darbe girişimi yapıldı. 15 Temmuz'a geliş sürecimiz bu şekildedir. 15 Temmuz, Türkiye'nin içinde yapılmış bir darbe planı değildir. 15 Temmuz'un sadece Türkiye ve Amerika ile de ilgisi yoktur. 15 Temmuz, başından beri anlattığımız tarihi sürecin son parçasıdır.'
Kemal Öztürk, Türkiye'de yaşanan bu olayların hepsinin süregelen bir tarih akışı olduğunun akıldan çıkarılmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
Etkinlikte, Seyr-i Hayat Tiyatro Topluluğu tarafından 15 Temmuz darbe girişimini konu alan tiyatro oyunu sergilendi.
Kaynak: AA
Öztürk, Milli Türk Talebe Birliği (MTTB) Sakarya Şubesince Orhangazi Kültür Merkezi'nde düzenlenen '15 Temmuz ve Yeni Ortadoğu Düzeni' adlı konferansta yaptığı konuşmada, İstanbul, Mısır, Hicaz ve İran'ın tüm tarih boyunca birbiriyle denge unsuru olduğunu söyledi.
Osmanlı ile Mısır ne zaman ittifak etse Osmanlı'nın Batı'ya doğru çok güçlendiğini anımsatan Öztürk, o nedenle Batı'nın her zaman İran ve Mısır'ın Osmanlı ile kavga etmesini sağlamaya çalıştığını kaydetti.
Öztürk, Mısır'da Kavalalı Mehmet Ali Paşa, İran'da Şah İsmail, Hicaz bölgesinde de Vahhabilik'in Osmanlı'ya çeşitli dönemlerde savaş açtığını, ayrılık oluşturduğunu belirterek, 'Hep gücünü zayıflatmıştır. Neden, çünkü bu masanın düz durmasını, bu masanın üzerine bir şey inşa edilmesini engellemek için. Bugün de durum aynıdır, hiçbir şey değişmemiştir.' diye konuştu.
Libya ve Lübnan'ın ikiye bölündüğünü, Tunus'taki iktidarın geriye çekildiğini, Fas'ta adı Adalet ve Kalkınma olan partinin iktidardan çekildiğini, Cezayir'de örtülü bir askeri operasyon yapıldığını, Suriye ve Irak'ın üçe bölündüğünü, felç durumda bırakıldığına işaret eden Öztürk, şunları kaydetti:
'İşte o zaman merkezi Amerika'da bulunan adına 'Atlantik Paktı' ya da 'küreselciler' denen bu güçlerin aslında başka bir planının olduğu anlaşılmış oldu. Yani onlar için yeni Ortadoğu düzeni, kaostan ve çatışmadan başka bir şey değildi. Mesela yeni devletler kurmadılar, mevcut devletleri 4'e, 5'e böldüler. Masamızın bütün ayakları kırıldı, tek geride kalan ayak, Türkiye'ydi. Bu ayağı da kırmak için önce Gezi, ardından PKK, 17-25 Aralık, MİT operasyonu ve 15 Temmuz darbe girişimi yapıldı. 15 Temmuz'a geliş sürecimiz bu şekildedir. 15 Temmuz, Türkiye'nin içinde yapılmış bir darbe planı değildir. 15 Temmuz'un sadece Türkiye ve Amerika ile de ilgisi yoktur. 15 Temmuz, başından beri anlattığımız tarihi sürecin son parçasıdır.'
Kemal Öztürk, Türkiye'de yaşanan bu olayların hepsinin süregelen bir tarih akışı olduğunun akıldan çıkarılmaması gerektiğini sözlerine ekledi.
Etkinlikte, Seyr-i Hayat Tiyatro Topluluğu tarafından 15 Temmuz darbe girişimini konu alan tiyatro oyunu sergilendi.