Cumhurbaşkanı Erdoğan: İsimler fanidir, baki olan tek şey davadır
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti 8. Olağan Büyük Kongresi'nde önemli açıklamalarda bulunuyor. Açıklamasında, "İktidardaki 22 yılımızı şanla şerefle literatüre geçen başarıya imzamızı attık." ifadelerini kullanan Başkan Erdoğan, "Yola çıkarken bize kimse gül bahçesi vaad etmemişti. Biz gül bahçesini kendi ellerimizle kurduk. Nice tuzağı bozarak, engelleri aşarak, gönüllere serptiğimiz gülleri suladık. Biz sadece seçimleri kazanarak değil, gönülleri kazanarak 22 yıldır Türkiye'nin kaptan köşkündeyiz. Bu öyle bir sevdadır ki, burada isimler fanidir, baki olan tek şey davadır." dedi.

Bu sevda ile devletine, bayrağına, vatanına, ezanına, istiklaline sahip çıkan aziz milletimin her bir ferdini yürekten selamlıyorum. 81 vilayetimiz her birinde hayat ve haysiyet mücadelesi veren tüm kardeşlerimi en kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum.
Kongremize uzaktan yakından teşrif eden misafirlerimize hoş geldiniz diyor, en içten selamlarımı iletiyorum. Kongremizin partimize, ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını yüce Allah'tan niyaz ediyorum. Bu güzel sevda uğruna şehit düşen kahramanlarımızı yad ediyorum.
Dışarıda 60 bin kişiyle ayrıca selamlaştık. Sizler bu hareket için yüreğinizi ortaya koydunuz. Bu kardeşinize, bu partiye sahip çıktınız. Rabbim hepinizden tek tek razı olsun. Partimize maddi manevi katkı veren, alın teri döken tüm kardeşlerime bu vesileyle bir kez daha şükranlarımı sunuyorum.
Bizim, içinde yaşamaktan şeref duyacağımız tek devlet, Türkiye'mizdir. Okuyacağımız tek marş, İstiklal Marşı'dır. Bizim gölgesinde güven bulacağımız tek bayrak, ay yıldızlı al bayrağımızdır. Bizim uğruna varlığımızı feda etmekten bir an bile tereddüt etmeyeceğimiz tek değerimiz itikadımızdır, imanımızdır, inancımızdır. Tek ülkümüz adalettir, hakkaniyettir, insanlıktır. Gerisi günlük hayatın gaileleri içinde hepimizin yaşadığı teferruattır. Dün rahattık bugün sıkıntı çekeriz, yarın yeniden rahata kavuşuruz. İman, irade ve azim varsa, imkan da hep vardır. Önemli olan istikameti kaybetmemek, yüreği karartmamaktır.
'İSİMLER FANİ, BAKİ OLAN DAVA'
Hırsın, gafletin esiri olan kifayetsiz muhterisleri, aziz milletimin ferasetine havale ediyoruz. Biz bu güzel sevda yolunda kararlılıkla yürümeyi sürdüreceğiz.
AK Parti 24 yıldır kendini sürekli yenilemeyi, değiştirmeyi, geliştirmeyi başaran bir siyasi teşekküldür. Partimizin tüm kademelerinde hem bayrağı devreden, hem de devralan arkadaşlarımızdan her zamankinden daha çok, daha azimli, daha verimli çalışmalar bekliyoruz. Kadın kollarımızdan daha fazla gayret göstermelerini istiyorum. Sevgili gençlerimizden talebim, gençliğin tüm dinamizmini partimize taşımalarıdır. İsimler fani, baki olan dava. Bu öyle bir sevdadır ki baki olan tek şey davadır.
Biz Anadolu'ya 1000 yıl önce yeni değil, yeniden geldik. Gerektiğinde al kanımızla bu toprakları kendimize vatan eyledik. Alparslan'dan Fatih'e, Yavuz'dan Gazi'ye, Menderes'ten Özal'a kadar bu şuurla millete hizmet etmişlerdir. Fıtrat değişir sanma, bu kan yine o kandır diyen şair, bu hakikate gönderme yapıyor.
Üye sayısıyla dünyanın en büyük partileri sıralamasında ilk 5'te yer alan bir siyasi kuruluşuz. Bundan 4 ay önce iktidardaki 22 yılımızı şanla, şerefle, dünya siyaset literatürüne geçen muazzam bir başarıya imzayı attık. Öyle çilingir sofralarında kadeh tokuşturarak, balya balya paralarla kuleler yaparak ulaşmadık. Başarıyı aziz milletimizin hayallerini siyasete taşıyarak yakaladık. Artık Türkiye'de hiçbir şey eskisi gibi olmayacak dedik. Bunda da muvaffak olduk. Önce davamızın gücünü, ülkemizin gücü haline getirdik. Sonra ülkemizin gücü ile bölgesinde ve dünyada lider bir Türkiye inşa ettik.
'GÖNÜLLERİ KAZANARAK 22 YILDIR İKTİDARDAYIZ'
Yola çıkarken kimse bize gül bahçesi vadetmemişti. Biz adım adım kendimiz kurduk. Kapı kapı dolaşarak, köy köy gezerek, nice tuzağı bozarak gönül bahçelerine diktiğimiz gülleri tek tek suladık, besledik, büyüttük. Gençler, biz sadece seçimleri kazanarak değil, asıl gönülleri kazanarak 22 yıldır iktidardayız.

'PARA BABALARINA TESLİM OLMAMIZI BEKLEDİLER'
Biz gökten zembille inmedik. Pazarlık masalarında kurulmadık. Siyaset ve toplum mühendisliğinin ürünü olarak sahneye çıkmadık. Milletin partisi olarak doğduk, büyüdük ve bugünlere öyle geldik. Samimiyetten, dürüstlükten en küçük bir taviz vermeden siyaset yaptık. Milletin umutlarını çoğaltmak için siyaset yaptık. Kibirli siyaseti hiçbir zaman kapımıza yaklaştırmadık. Eksiklerimizi örtmek yerine bunları giderecek, daha iyisiyle telafi edecek güçlü bir iradeyle milletimizin karşısına çıktık. Bugün de iç muhasebemizi cesaretle yapıyoruz. AK Parti'ye düşmanlık edenler başka örneklere bakıp hep bu hareketin dağılmasını, yıkılmasını beklediler. Zorluklar karşısında yılmamızı, tehditler karşısında sinmemizi beklediler. Milletin, namusumuza emanet ettiği iradesine ihanet etmemizi beklediler. Para babalarına teslim olmamızı, zulüm karşısında sessiz kalmamızı beklediler. 14 Ağustos 2001'den beri bekliyorlar. Daha çok bekleyecekler. Onları bekletmeye devam edeceğiz. Şeytanla nöbetleşe sürdürdükleri bu bekleyiş inşallah aradığını bulamayacaktır.
'TÜRK DEMOKRASİSİNİN ÇEVRESİNDEKİ KİRLİ KUŞATMA TAM MANASIYLA KIRILMADI'
Türkiye, dönüşerek gelişirken zaman zaman durup eski Türkiye'yi düşünmemiz, hatırlamamız gerekiyor. Bu ülkede sivil siyaset yıllarca vesayetin gölgesi altındaydı. TBMM'nin iradesi özellikle belli dönemlerde gasp edildi, yok sayıldı. Seçimle gelen hükümetler baskıyla, darbeyle, gazete manşetleriyle görevden uzaklaştırıldı. Ülkenin seçilmiş başbakanının, bakanlarının idam edildiği günleri gördük. Fidan gibi delikanlıların son nefeslerini idam sehpalarında verdiğini gördük. Sağ-sol denilerek sokakların kan gölüne çevrildiği günler gördük. Siyasi istikrarsızlığın beslediği ekonomik krizlerle ülkemiz zayıflatıldı. Türkiye, küresel rekabetin dışında tutuldu. Her 10 yılda bir işletilen darbe mekaniği ile milli irade çalınırken ülkemiz altın değerinde yıllarını da kaybetti. Bu sömürü düzenine biz son verdik. Reform çalışmalarımızla iç ve dış vesayet odaklarına karşı canımız pahasına verdiğimiz mücadele ile Türkiye'ye politik ve ekonomik bağımsızlığını biz kazandırdık. Türk demokrasisinin çevresindeki kirli kuşatma tam manasıyla kırılmamıştır.
'MUHALEFET SORUNUMUZ VAR'
Sözde ittifak süreçleri pazarlık masalarında yürütüldü. Devletin bakanlıkları, belediye başkanlıkları, belediye meclis üyelikleri pazar tezgahındaki bir ürün gibi alınıp satıldı. Demokrasinin sağladığı imkanlar menfaatperestler tarafından, demokrasiyi zehirlemek için kullanıldı. 2 sene önce ülkeyi beraber yönetmeye talip olanların gırtlak gırtlağa kavgaya tutuştuğunu takip ettik. Gelinen noktada şunu çok net görebiliyoruz. Demokrasiyi, üzerine terör ve hırsızlık gölgesiyle zehirleyen, iftirayı siyasal iletişimin merkezine yerleştiren bir muhalefet sorunumuz var. AK Parti'nin olduğu yerde çözümsüzlüğe de umutsuzluğa da milli iradenin üstünlüğüne halel getirecek herhangi bir girişime de yer yoktur.
Türkiye Yüzyılı'nı inşa ederken, muhalefeti dönüştürmek görevimizden adım adım yerine getirmekten kaçınmayacağız. Bunu da siyasetin er meydanında yapacağız.
'YA TERÖR YA DEMOKRASİ, YA SİLAH YA SİVİL SİYASET'
Terörsüz Türkiye ideali, her kesimden vatandaşımızın yürekten desteklediği, geniş tabanlı bir milli mutabakatın ifadesidir. Hiçbir demokratik ülke terörün silahına da siyasi örgütlenmesine de tolerans gösteremez. Terörle siyaset, terörle demokrasi aynı anda bir arada bulunamaz. Bunun için ya terör ya demokrasi diyoruz. Ya silah ya sivil siyaset diyoruz. Türk'e de Kürt'e de Sünni'ye de Alevi'ye de hiçbir faydası olmayan fitne ürünü literatür yığınıyla boğuşmaya vaktimiz yok. Silahın karanlık gölgesinin ülkemizin ve bölgemizin üzerinden tamamen çekileceği günler inşallah çok yakındır.
'TERÖRSÜZ TÜRKİYE HEDEFİMİZİ GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ'
Terör sorunu ortadan kalktıktan sonra yeni bir dönemin kapıları açılacaktır. Türkiye, kronik meselelerini ve farklı toplum kesimlerinin taleplerini daha sağlıklı, daha steril bir zeminde tartışma imkanı bulacaktır. Türkiye'nin ekonomide, dış politikada ve siyasette itici gücü demokrasidir. İç cephe olarak tarif ettiğimiz kardeşlik hattımızı tahkim edecek olan da kuşatıcı bir demokrasidir. Bunun için önümüzdeki fırsatları değerlendirerek en iyisini ümit edip en kötüsüne hazır olarak Terörsüz Türkiye hedefimizi gerçekleştireceğiz. Türkiye'yi girdiği aydınlık yoldan geri çeviremeyecekler.
FETÖ'yü ve 15 Temmuz gerçeğini anlayamayanlara da hatırlatmak istiyorum. Pensilvanya'daki hain başının ölümü sonrasında bu örgüt yurt dışında da çöküş ve dağılma dönemine girdi. FETÖ tehdidi bertaraf edilene kadar mücadelemiz içeride ve dışarıda sürecektir. 15 Temmuz gecesi milletimizin sokaklardaki şanlı direnişi ile kurduğu Cumhur İttifakı ortağımız MHP'ye ve onun kıymetli Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye teşekkür ediyorum. Cumhur İttifakı altında ülkemizin kronik tüm sorunlarının çözümünde yapıcı tavırları ile Türk siyasi tarihine isimlerini şimdiden yazdırmışlardır. İttifak sapasağlam olduğu sürece Türkiye, güvendedir. Şehit kanları ile hamuru yoğrulan bu ittifak uzun yıllar ülkemize ve milletimize çok daha büyük hizmetler kazandıracaktır.
Ülkemizde görülmeyen muhalefet odakları da var. Bunlar kimi zaman siyasetçileri tehditle veya vaatle yoldan çıkararak kimi zaman uluslararası güç merkezlerini harekete geçirerek, kimi zaman terör örgütleri ile iş tutarak hep kendi ajandalarını devlete, topluma ve siyaset kurumuna dayatma peşinde koşmuşlardır.

TÜSİAD'A TEPKİ: KAYIT DIŞI SİYASET YAPMA DÖNEMİ ARTIK KAPANMIŞTIR
Milletin bize yüklediği emaneti bugüne kadar yere düşürmedik. Milletin egemenliğine dönük, demokrasi ve hukuka dönük her türlü saldırıya göğsümüzü daima siper ettik. Türkiye'yi ötekisiz hale getirmeyen tek parti AK Parti'dir. Kendini öteki olan hisseden kim varsa hepsini ülkenin asli unsuru haline getirdik. Alevi vatandaşlarımızın taleplerinin çok önemli bölümünü karşıladık. Üniversite kapılarında gözyaşı döken genç kızlarımızın dramına biz son verdik. Fatih'in emaneti olan Ayasofya'yı açarak tekbirlerle, dualarla, ezanla buluşturduk. Hiç kimsenin diline, dinine, mezhebine bakmadan siyasetin demokratik alanını genişletip nice reformu sabırla hayata geçirdik. Aynı bakış açısıyla iş dünyasında da önemli adımlar attık. Sermayeyi Anadolu'ya yayarak yatırımı, üretimi, istihdamı genişletip büyüttük. Son tartışmalar göstertiyor ki bazı hastalıklar hala devam ediyor. Batılı güçlerle kurdukları asimetrik ilişkilere güvenenler eski Türkiye'nin artık olmadığını kabullenemiyor. AK Parti döneminde sermayelerine sermaye katan iş dünyasının içindeki bir grup kirli muhalefet anlayışını yeniden devreye alma çabasındadır. Tek dertleri kayıplarını devlet hazinesinden yeniden tazmin etmektir. Kaos baronlarına diyoruz ki bu devlet sizin rüyalarınızı kabusa dönüştürme gücüne, kudretine sahiptir. İşinizi düzgün yaptığınız sürece, ülkemize katma değer kattığınız müddetçe hep yanınızda olduk, olmayı da sürdürürüz ancak eski kötü alışkanlıklarınızda ısrar ederseniz biz de size buna göre muamele ederiz. Siyaset yapmak istiyorsanız işte er meydanı. Kayıt dışı siyaset yapma dönemi artık kapanmıştır.
TÜSİAD'A TEPKİ: KAYIT DIŞI SİYASET YAPMA DÖNEMİ ARTIK KAPANMIŞTIR
Milletin bize yüklediği emaneti bugüne kadar yere düşürmedik. Milletin egemenliğine dönük, demokrasi ve hukuka dönük her türlü saldırıya göğsümüzü daima siper ettik. Türkiye'yi ötekisiz hale getirmeyen tek parti AK Parti'dir. Kendini öteki olan hisseden kim varsa hepsini ülkenin asli unsuru haline getirdik. Alevi vatandaşlarımızın taleplerinin çok önemli bölümünü karşıladık. Üniversite kapılarında gözyaşı döken genç kızlarımızın dramına biz son verdik. Fatih'in emaneti olan Ayasofya'yı açarak tekbirlerle, dualarla, ezanla buluşturduk. Hiç kimsenin diline, dinine, mezhebine bakmadan siyasetin demokratik alanını genişletip nice reformu sabırla hayata geçirdik. Aynı bakış açısıyla iş dünyasında da önemli adımlar attık. Sermayeyi Anadolu'ya yayarak yatırımı, üretimi, istihdamı genişletip büyüttük. Son tartışmalar göstertiyor ki bazı hastalıklar hala devam ediyor. Batılı güçlerle kurdukları asimetrik ilişkilere güvenenler eski Türkiye'nin artık olmadığını kabullenemiyor. AK Parti döneminde sermayelerine sermaye katan iş dünyasının içindeki bir grup kirli muhalefet anlayışını yeniden devreye alma çabasındadır. Tek dertleri kayıplarını devlet hazinesinden yeniden tazmin etmektir. Kaos baronlarına diyoruz ki bu devlet sizin rüyalarınızı kabusa dönüştürme gücüne, kudretine sahiptir. İşinizi düzgün yaptığınız sürece, ülkemize katma değer kattığınız müddetçe hep yanınızda olduk, olmayı da sürdürürüz ancak eski kötü alışkanlıklarınızda ısrar ederseniz biz de size buna göre muamele ederiz. Siyaset yapmak istiyorsanız işte er meydanı. Kayıt dışı siyaset yapma dönemi artık kapanmıştır.
"TÜRKİYE BÜYÜK BİR DÖNÜŞÜMÜN VE EKONOMİK ATILIMIN EŞİĞİNDEDİR"
Dolar cinsi milli gelirimizi 6 kat artırdık. Dünya ekonomisinden aldığımız pay yüzde 1,1'e yükseldi. Kişi başı gelirimiz 13 bin 243 dolara çıktı. Sanayide katma değer üretimimizi 320 milyar dolara getirdik. 2023 yılında dünyanın en büyük 11'inci, Avrupa'nın ise 4'üncü büyük ekonomisi olduk. Bugün İHA üretiminde dünyada 1'inciyiz. Savunma Sanayi ihracatında dünyada 11'inci sıradayız. 2002 yılında Türkiye'de sadece 4 buçuk milyon otomobil varken bugün bu rakam 16 buçuk milyona yaklaştı. Yıllık otomobil satışı ise 11 kat arttı. Birçok sektörde Avrupa'nın lideriyiz. Tarımsal hasılada dünyada ilk 10 içindeyiz. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık, 262 milyar dolara getirdik. Deprem ve salgın başta olmak üzere çeşitli sebeplerle maruz kaldığımız sıkıntılar geçicidir. Türkiye büyük bir dönüşümün ve ekonomik atılımın eşiğindedir.
"BİRAZ DAHA SABREDECEK VE HEDEFLERİMİZE ULAŞACAĞIZ"
Bölgemizdeki gelişmeler bu süreci kolaylaştıracak ve hızlandıracaktır. Yeni ekonomi politikamızın etkilerini görmeye başladık. İstihdam oranımız da hızla artıyor. İşsizlik oranımızı yüzde 8 buçuk seviyesine indirdik. 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak için yaklaşık 75 milyar dolarlık kaynak kullandık. Depremin sebep olduğu ağır faturaya rağmen bütçemizi kontrol altında tuttuk, mali disiplinden taviz vermedik. Enflasyon düştükçe alım gücü daha da artacak. Bunun olumlu etkisini de 85 milyonun hepsi bizzat hissedecek, görecek, bundan istifade edecek. Biraz daha sabredecek ve hedeflerimize ulaşacağız.
TÜRKİYE YÜZYILI REFORM PROGRAMI
Elde ettiğimiz tüm bu başarıları reform irademizin sürekliliğine borçluyuz. Türkiye Yüzyılı Reform Programı'nı hazırladık. Bu plan sayesinde ülkemizin büyüme potansiyelini ve verimliliğini artıracağız. Yüksek gelirli ülkeler ligine yükseleceğiz. 5 sütun üzerine inşa ettiğimiz Reform Programı'nı milletimizin beklentilere cevap verecek bir anlayışla hazırladık.
