Çanakkale Savaslari'nin Yasandigi Topraklarda 109 Yil Sonra Çanakkale Ruhu Bir Kez Daha Ortaya Çikti

Çanakkale’nin Eceabat ilçesi sinirlari içerisinde kalan Çanakkale Savaslari’nin yasandigi Tarihi Gelibolu Yarimadasi’ndaki orman yanginina müdahaleye giderken trafik kazasi geçiren Eceabat Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, kafasi ve elleri sargili halde tedavi olduktan 7 saat sonra tekrar görevinin basina geçti. Hafif sekilde yarali halde görev sorumluluk sahasi olan Tarihi Alan’daki yangina ekip arkadaslariyla müdahale eden Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, 109 yil önce cephe gerisinde tedavi olduktan sonra savasmaya elverisli olan ve cepheye giden kahraman Mehmetçigin düsmana geçit vermeyerek, ‘Çanakkale Geçilmez’ destanini yazdigi bu topraklarda 109 yil sonra canini hiçe sayarak alevlere müdahale edip, Çanakkale Ruhu’nu bir kez daha gözler önüne serdi.

Çanakkale Savaslari'nin Yasandigi Topraklarda 109 Yil Sonra Çanakkale Ruhu Bir Kez Daha Ortaya Çikti
Çanakkale’de 15 Agustos tarihinde saat 09.51 siralarinda Eceabat ilçesine bagli Büyükanafarta köyü yakinlarinda ziraat arazisinde baslayan ve rüzgarinda etkisiyle ormanlik alana siçrayan yangin Orman Bölge Müdürlügü ve çevre illerden gelen takviye ekiplerin havadan ve karadan müdahalesi sonrasi 24 saat sonra kontrol altina alindi. Yangina havadan 9 uçak, 12 helikopter, karadan ise 69 kara araci ve 450 personelle müdahale edildi. Yanginda Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün "Anafartalar Kahramani" olarak tarih sahnesine çiktigi Conkbayiri, Ariburnu Ovasi, Anzak Koyu ve Ariburnu yarlarinin bir bölümü alevlerden etkilendi.

Trafik kazasi geçirdi

Yanginin çiktigi ilk dakikalarda bölgeye hareket eden Eceabat Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, Bigali köyü yolu üzerinde karsi yönden gelen bir araçla çarpismasi sonucu trafik kazasi geçirdi. Eceabat Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel ve yaninda bulunan 2 personel hafif sekilde yaralandi. Eceabat Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, kazanin ardindan Eceabat Devlet Hastanesine ardindan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Hastanesinde tedavi altina alindi. Kafasindan ve elinden hafif sekilde yaralandi. Doktorlarin istirahat etmesi gerektigini belirtmesine ragmen saat 15.00’te taburcu oldu. Evine giderek, Orman Isletme Müdürlügü kiyafetlerini giyerek, Tarihi Alan’daki sorumluluk sahasi olan yangin bölgesine hareket etti. Baskan Tarim ve Orman Bakani Ibrahim Yumakli, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Çanakkale Orman Bölge Müdürü Enver Demirci’nin istirahat etmesi gerektigi israrlarina tekrar görevinin basina döndü. Tarihi Alan’daki orman yanginin kontrol altina alinmasi için ekip arkadaslariyla alevleri durdurmak için canini hiçe sayarak mücadele etti.

Çanakkale Ruhu’nu bir kez daha gözler önüne serdi

Tarihi Alan’daki orman yanginina müdahaleye giderken trafik kazasi geçiren Eceabat Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, kafasi ve elleri sargili halde tedavi olduktan 7 saat sonra tekrar görevinin basina geçti. Hafif sekilde yarali halde görev sorumluluk sahasi olan Tarihi Alan’daki yangina ekip arkadaslariyla müdahale eden Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, 109 yil önce cephe gerisinde tedavi olduktan sonra savasmaya elverisli olan kahraman Mehmetçigin düsmana geçit vermeyerek, ‘Çanakkale Geçilmez’ destanini yazdigi bu topraklarda 109 yil sonra Çanakkale Ruhu’nu bir kez daha gözler önüne serdi.

Sogutma çalismalarina katildi

Eceabat Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, Tarihi Gelibolu Yarimadasi’nda 15 Agustos’ta çikan ve 24 saat sonra kontrol altina alinan, bölgede devam eden sogutma çalismalarina ekip arkadaslariyla devam ediyor. Isletme Sefi Ahmet Yüksel, bölgede duman tüten ve alev alan bölgelere aninda müdahale ediyor.

Eceabat Orman Isletme Sefi Ahmet Yüksel, yangin günü yasanan trafik kazasi ve sonrasinda yasanan süreci anlatti. 15 Agustos sabahi saat 09.30-10 civari yangin ihbarini aldiktan sonra yangin bölgesine hareket ettiklerini belirten Isletme Sefi Ahmet Yüksel, “Bigali köyü civarlarinda bir trafik kazasi geçirdik. Yaralamali bir trafik kazasiydi. Oradan ambulansla hastaneye, önce Eceabat’ta hastaneye, daha sonra Çanakkale’de hastaneye sevk edildim. Tedavi süreci sirasinda yanginin büyüdügüyle alakali haberler gelmeye basladi.

Yanginin oldugu yer tamamiyla benim soruluk alanimda olan Çanakkale Savaslari’nin oldugu bu kutsal topraklarda gerçeklesiyordu yangin. Her geçen dakika yangin büyümeye, artmaya devam ediyordu. Hastanedeki doktorlardan tek ricam bir an önce beni taburcu etmeleriydi. Bu süreçte hatta hastane doktoru da geldi. Özellikle yangina gitmememi, yanginin çok büyüdügünü, kafamdan darbe aldigim için yangina gitmemin tehlike olacagini söyledi.

Hatta bir günlük zorla raporu yazdilar. Hastaneden taburcu olduktan sonra isletme müdürlügü merkezine geldim. Yangin kiyafetlerimi giyerek yangin sahasina geldim. Yangin sahasinda, yangin gözetleme kulemizde sayin bakanimiz, genel müdürümüz, bölge müdürümüz hepsi yangin sahasindaydi. Yangini gözetliyorlardi. Tamamiyla benim geri dönmemi, dinlenmemi tavsiye ettiler, söylediler, israr ettiler. Fakat bu topraklar için binlerce can verilmisken tamamiyla da kendi sorumluluk alanimdaki bu yangindan gitmek vicdanima el vermedi. O dakikadan sonra 2 gün boyunca da yanginda mücadelemiz devam ediyor”

Isletme Müdürü Ahmet Yüksel, sözlerine söyle devam etti:

“Yani biz yangin savasçilariyiz. Elimizden ne gelirse yesil vatan için onu yapmak istiyoruz. Özellikle bu kutsal topraklarda elimizden faydali bir sey geliyorsa ne mutlu bize. 109 yil önce de burada atalarimiz canlarini içe saymislar. 109 yil sonra da biz de elimizden geldigince mücadelemizi ettik, canimizi içe saydik. O an çok kötüydü. Yani yangin sürekli rüzgarin etkisiyle yön degistiriyordu. Yangin çok büyümüstü. Yanginin bir an önce önüne geçmemiz, yangini kontrol altina almamiz gerekiyordu. Bu ekip isi biz tamamiyla bütün ekip arkadaslarimiz, Orman Teskilati olarak elimizden geldigince sadece ben degil bütün arkadaslarimiz canini içe sayarak özverili bir sekilde bu kadar büyük bir yangini da çok kisa sayilabilecek bir sürede kontrol altina aldik. Çok sükür 700 hektar civari bir alanimiz zarar gördü. Ama sogutma çalismalarimiz devam ediyor.”
Kaynak: İHA