Atik Posetleri Sepete Dönüstürüyor
Sinop’ta yasayan Ayse Öztürk, atik posetleri degerlendiriyor. 76 yasindaki Ayse Öztürk, alisveris posetlerini çöpe atmiyor, onlari ilmek ilmek örerek sepet, nihale, tablo, çamasirlik gibi kullanisli esyalara dönüstürüyor.
Sinop’un Erfelek ilçesi Karacaköy köyünde yasayan Ayse Öztürk, 30 yil önce izledigi bir televizyon programindan etkilendi, atik posetlerden sepet ve nihale örmeye basladi.
Çöpe gidecek yüzlerce poseti bu sekilde kullanisli esyalara dönüstüren Öztürk, yaptigi sayisiz esyayi çevresindekilere hediye olarak dagitti.
Öztürk, ilerleyen yasi nedeniyle eskisi kadar olmasa da atik posetlerden sepetler ve nihaleler yapmayi sürdürüyor.
Insanlarin bu tür ugraslar edinmelerinin doga için de faydali olacagini ifade eden Öztürk, “Ilk basladigim zamanlar yaptiklarim pek bir seye benzemiyordu. Ama daha sonra yaptikça gelistirdim ve herkes çok begenmeye basladi.
Ben pazardan aldigim posetleri hep biriktiriyordum. Sonra onlari yikiyordum, renk renk ayiriyordum. Yikayip, kuruladiktan sonra oturup isliyordum. Hiç para verip de bir tane poset almadim. Çok ördüm ama hep böyle pazardan gelen posetlerle. Bir de ben yapiyorum diye komsular da biriktirirdi, onlar da bana verirdi, çöpe atmazlardi. Ben de hiç çöpe atmadim. Hatta tuz posetlerini bile atmiyordum. Çünkü bunlarin bazen içerisine ilave gerekiyor. O posetleri içlerini doldurmak için kullaniyordum. O nedenle tuz posetlerini bile hiç atmadim" dedi.
Hiç kimsenin dogaya çöp atmamasi gerektigini vurgulayan Öztürk, "Ben istiyorum ki herkes ögrensin. Çünkü ben bu posetleri, plastikleri dogada görünce çok üzülüyorum. Çevreyi kirletmeye kimsenin hakki yok. Degerlendirin. Ben istiyorum ki herkes yapsin. Bir tencere veya çaydanlik alti örmek için 15-20 tane poset toplanir ve atilmaz disariya. Öyle olursa kimse atmaz. Böylelikle hem posetler degerlendirilmis olur, hem çevremiz batmaz” seklinde konustu.
Kaynak: İHA
Çöpe gidecek yüzlerce poseti bu sekilde kullanisli esyalara dönüstüren Öztürk, yaptigi sayisiz esyayi çevresindekilere hediye olarak dagitti.
Öztürk, ilerleyen yasi nedeniyle eskisi kadar olmasa da atik posetlerden sepetler ve nihaleler yapmayi sürdürüyor.
Insanlarin bu tür ugraslar edinmelerinin doga için de faydali olacagini ifade eden Öztürk, “Ilk basladigim zamanlar yaptiklarim pek bir seye benzemiyordu. Ama daha sonra yaptikça gelistirdim ve herkes çok begenmeye basladi.
Ben pazardan aldigim posetleri hep biriktiriyordum. Sonra onlari yikiyordum, renk renk ayiriyordum. Yikayip, kuruladiktan sonra oturup isliyordum. Hiç para verip de bir tane poset almadim. Çok ördüm ama hep böyle pazardan gelen posetlerle. Bir de ben yapiyorum diye komsular da biriktirirdi, onlar da bana verirdi, çöpe atmazlardi. Ben de hiç çöpe atmadim. Hatta tuz posetlerini bile atmiyordum. Çünkü bunlarin bazen içerisine ilave gerekiyor. O posetleri içlerini doldurmak için kullaniyordum. O nedenle tuz posetlerini bile hiç atmadim" dedi.
Hiç kimsenin dogaya çöp atmamasi gerektigini vurgulayan Öztürk, "Ben istiyorum ki herkes ögrensin. Çünkü ben bu posetleri, plastikleri dogada görünce çok üzülüyorum. Çevreyi kirletmeye kimsenin hakki yok. Degerlendirin. Ben istiyorum ki herkes yapsin. Bir tencere veya çaydanlik alti örmek için 15-20 tane poset toplanir ve atilmaz disariya. Öyle olursa kimse atmaz. Böylelikle hem posetler degerlendirilmis olur, hem çevremiz batmaz” seklinde konustu.