30 Milyon Yil Önce Olustu, 351 Basamakla Iniliyor

Disinda Akdeniz’in manzarasi, içerisinde ise buz sarkitlari basta olmak üzere dogal yapisi ile dikkat çeken Gilindire Magarasi, İçel-Antalya D-400 karayoluna 1,5 kilometre mesafede Aydincik ilçesi sinirlarinda Sancak Burnu ile Kurtini Deresi arasinda yer aliyor. Yatay olarak dogal olusan magaranin içinde devasa boyutlarda her türden damlatas olusumlarin yer almasi dikkat çekiyor. Sonunda bulunan muhtesem bir görüntüye sahip olan ve ’Aynali’ ismi verilen göl ise ayri bir izleme keyfi sunuyor.

2013 yilinda tescil edilmisti, buzul çagini yansitiyor

Yapilan incelemelerde magarada bulunan sarkit, dikit gibi olusumlarin tarih boyunca su altinda kaldigindan atmosferik degisimlerden etkilenmeden günümüze kadar ulastigi belirlenirken, su altinda kalan olusumlarin, küresel iklim degisikligi öncesinde olustugu, bünyelerinde önceki buzul çagina iliskin bütün hidrolojik ve atmosferik verileri sakli tuttugu tespit edilmisti. Yerbilimciler tarafindan essiz olarak kabul edilen magara “Gilindire Magarasi Tabiat Aniti” adiyla tescil edilmisti. 1999 yilinda bir çobanin kirpi yakalamaya çalisirken tesadüfen buldugu 2013 yilinda ise turizme kazandirilan magara denizden 45 metre yüksek yamaçta, 46 metre derinlige inildiginde ise deniz seviyesinin 1 metre altinda kaldigi da tespit edilmisti.

"Her geleni etkileyen bir yapisi var"

Gilindere magarasinin bir doga harikasi oldugunu belirten Vali Hamza Pehlivan:" Gerçekten her geleni etkileyen bir yapisi var. Biz de burada son dönemde yenileme çalismalari gerçeklestirdik. Çevre düzenlemesi, taslarin oyulmasi ile yeni bir kapi olusturulmasi basamaklari ve aydinlatma çalismalarini yaptik. Suan itibariyle yenilenmis haliyle yerli ve yabanci turistlerin ziyaretinde açildi"dedi.

Magaranin 2013 yilinda “Gilindire Magarasi Tabiat Aniti” adiyla tescil edildigini hatirlatan Vali Pehlivan, 2021 yilinda da tabiat parki olarak ilan edildigine dikkat çekti.

Milyonlarca yil önce olusmus

Magaranin kesfedilisini da anlatan Pehlivan," 1999 yilinda bu bölgede çobanlik yapan birinin dikkatini çeken kirpiyi takip etmesiyle bu magarayi kesfediyor. 1999 yilinda kesfediliyor ancak burada insanoglunun izleri 10-11 bin yil kadar önceye dayaniyor. Magaranin olusum ise kimine göre 30 milyon kimi arastirmacilar göre ise 40-50 milyon yil öncesine gidiyor. Hatta o dönemlerle ilgili degerlendirmeler yapilirken buzul çaginda hidrolojik hareketlenmenin oldugu o dönemde Akdeniz’in önce yükseldigi daha sonra da çekildigi, çekilmesiyle birlikte burada bu boslugun ortaya çiktigi, zaman içerisinde sarkit ve dikitlerin olustugu ifade ediliyor" diye konustu.



"351 basamakla iniyoruz"

En önemli özelligin magaranin içindeki göl olduguna vurgu yapan Pehlivan," Göl magaranin dip kisminda bulunuyor. Derinligi 47 metreye kadar ulasiyor. Kayalardaki kiriklardan denizden de belirli bir ölçüde sizinti olmakla birlikte agirlikli olarak yagmur sularinin süzülüp birikmesiyle olusmus. Göl kismen sodali bir tatli su hüviyetine sahip. Gerçekten bu magaraya ayri bir deger katan, daha cazip hale getiren yönlerinden birisi. Her magarada bunu göremezsiniz. Içinde bu aynali gölünde olusu ayri bir boyut katiyor. Giris kapisindan gölün kenarina kadar 400 metre, toplamda da 351 basamakla iniyorsunuz" ifadelerini kullandi.

Sehirde görülmesi gereken sayisiz eser oldugunun da altini çizen Pehlivan, Gilindere Magarasi’nin da gelmeye, gezmeye ve görmeye deger bir nokta oldugunu ilk etapta 100 bin ziyaretçi beklediklerini, daha sonra bu sayinin çok artacagini düsündüklerini kaydetti.