Bakan Yumakli'dan 'Su' Mesaji Açiklamasi 'Su Fakiri Olabiliriz'
Tarim ve Orman Bakani Ibrahim Yumakli, Türkiye’nin su zengini bir ülke olmadigini belirterek, “Türkiye’de kisi basina bin 313 metreküplük su kapasitesi var. Hiçbir seye dokunmayip bu sekilde devam ederse 2,5 katrilyonluk su ile yatirimini olan bir ülkenin 2030’lu yillarda su fakiri olmasi muhtemel. Bunu durduramayiz ama yönetebiliriz” dedi.
Tarim ve Orman Bakani Ibrahim Yumakli, Adana’da ‘Sektör Paydaslari ile Toplanti’ya katildi.
“Sahanin röntgenini çekiyoruz”
Burada konusan Bakan Yumakli, “Türkiye yüzyili hedeflerimiz büyük. Türkiye yüzyili vizyonu açiklandigi andan itibaren bizler de görevimizi icra etmek için sessiz devrimler olarak nitelenen konulari Türkiye’nin gündemine getirdik. Türkiye’nin dört bir tarafindan üreticilerimiz ile bir araya gelerek üretimin yapildigi alanlari ve dinamikleri paylasma imkani buluyoruz. En yaygin tasra teskilati olan bir bakanlik olarak karsilikli istisareler bizler açisindan faydali. Bu ziyaretlerimize devam ediyoruz. Sahanin röntgenini çekiyoruz. Bugün tarimin baskenti Adana’dayiz. Tarimin her zaman için stratejik bir sektör oldugu herkes tarafindan söylenir oldu. Elbette tarimsal üretimin sadece gida arz güvenligi açisindan degil sanayimizin de önemli bir ham madde kaynagi olmasi, ekonomimizin çarklarini çeviren önemli bir sektör olmasi herkes tarafindan kabul edilmis bir husus” ifadelerini kullandi.
“Tarim sektörü çok çabuk etkileniyor”
Tarim sektörünün birçok sektöre göre olumsuzluklardan daha çok etkilendigini aktaran Tarim ve Orman Bakani Ibrahim Yumakli, “Tarim sektörünün içerisindeki dinamiklerin çokta göz ardi edilebildigini görüyoruz. Son dönemlerde oradaki emek ve gayretin tarimsal üretimle alakali dinamiklerin herkes tarafindan bilinmesi önemli. Çünkü tarimsal üretimde sizlerin kontrol edebildikleri ve edemedikleri var. 2 sene önce herkes maske takiyordu. Çok hizli unutuyoruz. Dolayisiyla iklim degisiklikleri, göç, farkli konjonktür konular, ülkeler arasindaki anlasmalar bizi etkileyebilir. Tarim sektörünü diger sektörlerden çok daha hizli etkileme potansiyeli var” diye konustu.
“Tarim altyapisini korumak gida güvenligini korumaktir”
Adana’nin tarim altyapisinin son 22 yildir çok güçlendigini vurgulayan Bakan Yumakli, daha sonra sunlari söyledi:
“Son 22 yildir Adana’nin tarim altyapisi güçlendirilmis vaziyette. Yaklasik 85 milyar liralik bir yatirim yapildi. Su alaninda 42 milyar liralik bir yatirim ile tesis ve alan kazandirilmis durumda. Kirsal kalkinma desteklerimiz herkesin malumu. 398 milyon adet fidan toprakla bulusturulmus. Adana’da toplam alani 4,5 milyar dekar alan Çukurova ovasi koruma altina alinmis durumda. Bütün bunlari gida arz güvenligimiz olarak görüyoruz. 21 ürünün cografi isaret tescili var. Marka konusunun son derece önemli oldugunu, üretmenin ve bunlari katma degerli satabilmek çok daha önemli. Bizler gerçekten devrim niteliginde olan uygulamalari hayata geçirmek için çalisiyoruz. Tarim kanunu yapildi ve kullanilmayan tarim arazilerinin yeniden ekonomiye kazandirilmasi, sözlesmeli üretim gibi konular artik yasal düzenleme ile birlikte farkli bir yönüyle hayatimiza girmis oldu. Bunlarin arasinda çok uzunca bir süredir tarim sayiminda TÜIK ile beraber çalismamiz sürüyor. Türkiye gibi tarimsal üretimin çok çesitli oldugu bir ülkede bunun altyapisini hazirlamadan yapilan uygulama dogru sonuç vermeyecektir. Bu hazirlik süreci olmazsa olmaz. Hayvancilik yol haritasi açiklandi. Burada özellikle planli üretim, gençlere ve kadinlara pozitif ayrimcilik gibi hem bitkisel hem hayvansal hem de su üretiminde tek tek paylasiyoruz. 5 ana unsur üzerinde tarimsal üretimin yol haritasini çizmis durumdayiz. Bunlarin da bu sektöre yatirim olarak dönmesi önemli.”
“Su zengini bir ülke degiliz”
Türkiye’nin su zengini bir ülke olmadigini vurgulayan Tarim ve Orman Bakani Ibrahim Yumakli, “Geçen sene Emine Erdogan’in öncülügünde su verimliligi seferberligini baslatmistik ancak 6 gün sonra deprem oldu. O nedenle ara verdik ve yilin son çeyreginde çalismalara tekrar basladik. Su verimliligi seferberligini ortaya koyduk. Bunun sadece sosyal bir proje oldugu düsünülüyor ama bu hayati bir konudur. Akdeniz kusaginda en çok etkilenecek ülkeler arasinda Türkiye’nin olmasi nedeniyle bütün faaliyetlerimizde suyu merkeze aliyoruz. Türkiye’de kisi basina bin 313 metreküplük su kapasitesi var. Hiçbir seye dokunmayip bu sekilde devam ederse 2,5 katrilyonluk su ile yatirimini olan bir ülkenin 2030’lu yillarda su fakiri olmasi muhtemel. Bunu durduramayiz ama yönetebiliriz. Bundan sonraki dönemde de sizlerde siklikla göreceksiniz. Suyun 77’sini kullanan tarim ve yüzde 13’ünü kullanan sanayi sektörü olmak üzere bütün herkes faaliyetlerini yeniden düsünmek durumunda. Üretim açisindan son derece bilgi ve tecrübe seviyesi yüksek illerde çok daha kolay algilanabilecegini düsünüyorum” diye konustu.
Ayrica Bakan Yumakli, Adana’ya yapilacak yatirimlardan bahsetti.
Konusmanin ardindan toplanti basina kapali devam etti. Toplantiya Adana Valisi Yavuz Selim Kösger, milletvekilleri ve tarim sektörü temsilcileri ile çiftçiler katildi.
Kaynak: İHA
“Sahanin röntgenini çekiyoruz”
Burada konusan Bakan Yumakli, “Türkiye yüzyili hedeflerimiz büyük. Türkiye yüzyili vizyonu açiklandigi andan itibaren bizler de görevimizi icra etmek için sessiz devrimler olarak nitelenen konulari Türkiye’nin gündemine getirdik. Türkiye’nin dört bir tarafindan üreticilerimiz ile bir araya gelerek üretimin yapildigi alanlari ve dinamikleri paylasma imkani buluyoruz. En yaygin tasra teskilati olan bir bakanlik olarak karsilikli istisareler bizler açisindan faydali. Bu ziyaretlerimize devam ediyoruz. Sahanin röntgenini çekiyoruz. Bugün tarimin baskenti Adana’dayiz. Tarimin her zaman için stratejik bir sektör oldugu herkes tarafindan söylenir oldu. Elbette tarimsal üretimin sadece gida arz güvenligi açisindan degil sanayimizin de önemli bir ham madde kaynagi olmasi, ekonomimizin çarklarini çeviren önemli bir sektör olmasi herkes tarafindan kabul edilmis bir husus” ifadelerini kullandi.
“Tarim sektörü çok çabuk etkileniyor”
Tarim sektörünün birçok sektöre göre olumsuzluklardan daha çok etkilendigini aktaran Tarim ve Orman Bakani Ibrahim Yumakli, “Tarim sektörünün içerisindeki dinamiklerin çokta göz ardi edilebildigini görüyoruz. Son dönemlerde oradaki emek ve gayretin tarimsal üretimle alakali dinamiklerin herkes tarafindan bilinmesi önemli. Çünkü tarimsal üretimde sizlerin kontrol edebildikleri ve edemedikleri var. 2 sene önce herkes maske takiyordu. Çok hizli unutuyoruz. Dolayisiyla iklim degisiklikleri, göç, farkli konjonktür konular, ülkeler arasindaki anlasmalar bizi etkileyebilir. Tarim sektörünü diger sektörlerden çok daha hizli etkileme potansiyeli var” diye konustu.
“Tarim altyapisini korumak gida güvenligini korumaktir”
Adana’nin tarim altyapisinin son 22 yildir çok güçlendigini vurgulayan Bakan Yumakli, daha sonra sunlari söyledi:
“Son 22 yildir Adana’nin tarim altyapisi güçlendirilmis vaziyette. Yaklasik 85 milyar liralik bir yatirim yapildi. Su alaninda 42 milyar liralik bir yatirim ile tesis ve alan kazandirilmis durumda. Kirsal kalkinma desteklerimiz herkesin malumu. 398 milyon adet fidan toprakla bulusturulmus. Adana’da toplam alani 4,5 milyar dekar alan Çukurova ovasi koruma altina alinmis durumda. Bütün bunlari gida arz güvenligimiz olarak görüyoruz. 21 ürünün cografi isaret tescili var. Marka konusunun son derece önemli oldugunu, üretmenin ve bunlari katma degerli satabilmek çok daha önemli. Bizler gerçekten devrim niteliginde olan uygulamalari hayata geçirmek için çalisiyoruz. Tarim kanunu yapildi ve kullanilmayan tarim arazilerinin yeniden ekonomiye kazandirilmasi, sözlesmeli üretim gibi konular artik yasal düzenleme ile birlikte farkli bir yönüyle hayatimiza girmis oldu. Bunlarin arasinda çok uzunca bir süredir tarim sayiminda TÜIK ile beraber çalismamiz sürüyor. Türkiye gibi tarimsal üretimin çok çesitli oldugu bir ülkede bunun altyapisini hazirlamadan yapilan uygulama dogru sonuç vermeyecektir. Bu hazirlik süreci olmazsa olmaz. Hayvancilik yol haritasi açiklandi. Burada özellikle planli üretim, gençlere ve kadinlara pozitif ayrimcilik gibi hem bitkisel hem hayvansal hem de su üretiminde tek tek paylasiyoruz. 5 ana unsur üzerinde tarimsal üretimin yol haritasini çizmis durumdayiz. Bunlarin da bu sektöre yatirim olarak dönmesi önemli.”
“Su zengini bir ülke degiliz”
Türkiye’nin su zengini bir ülke olmadigini vurgulayan Tarim ve Orman Bakani Ibrahim Yumakli, “Geçen sene Emine Erdogan’in öncülügünde su verimliligi seferberligini baslatmistik ancak 6 gün sonra deprem oldu. O nedenle ara verdik ve yilin son çeyreginde çalismalara tekrar basladik. Su verimliligi seferberligini ortaya koyduk. Bunun sadece sosyal bir proje oldugu düsünülüyor ama bu hayati bir konudur. Akdeniz kusaginda en çok etkilenecek ülkeler arasinda Türkiye’nin olmasi nedeniyle bütün faaliyetlerimizde suyu merkeze aliyoruz. Türkiye’de kisi basina bin 313 metreküplük su kapasitesi var. Hiçbir seye dokunmayip bu sekilde devam ederse 2,5 katrilyonluk su ile yatirimini olan bir ülkenin 2030’lu yillarda su fakiri olmasi muhtemel. Bunu durduramayiz ama yönetebiliriz. Bundan sonraki dönemde de sizlerde siklikla göreceksiniz. Suyun 77’sini kullanan tarim ve yüzde 13’ünü kullanan sanayi sektörü olmak üzere bütün herkes faaliyetlerini yeniden düsünmek durumunda. Üretim açisindan son derece bilgi ve tecrübe seviyesi yüksek illerde çok daha kolay algilanabilecegini düsünüyorum” diye konustu.
Ayrica Bakan Yumakli, Adana’ya yapilacak yatirimlardan bahsetti.
Konusmanin ardindan toplanti basina kapali devam etti. Toplantiya Adana Valisi Yavuz Selim Kösger, milletvekilleri ve tarim sektörü temsilcileri ile çiftçiler katildi.