AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek'ten çarpıcı açıklamalar!
AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek saat 19.30'da başlayan Sürmanşet programında çarpıcı açıklamalarda bulundu.
AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek, Beyaz Tv'de yayınlanan Sürmanşet programında, açıklamalarda bulundu.
AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek'in konuşmalarından satır başları:
“TERÖRLE İLTİSAKLI KİŞİLERİ GÖREVE GETİRİRSENİZ BEDELİ OLUR!”
“Türkiye bir hukuk devleti ve hukukun verdiği bir karar var. Belediyeler, sizin suç işleme makamınız değil. Siz burayı bir suç işleme makinası olarak kullanmaya kalktığınız esnada tabi ki devletin buna müdahale etmesi, hukukun buna müdahale etmesi gayet doğal bir hadise. CHP, DEM Partisi ile ‘kent uzlaşısı' adı altında, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da kayyum hadiseleri yaşanmıştı biliyorsunuz, bu hadiseleri aslında bir anlamda aldı İstanbul'a taşıdı. Çünkü CHP'nin bu noktada ‘kent uzlaşısı' adı altında, özellikle PKK terör örgütü ile iltisaklı olan ve oradaki kişilerle ciddi irtibatları olan kişilerin belediye başkanı seçilmesi noktasında ciddi bir emeği var. Bunu söylemeden geçemeyeceğiz. O yüzden de CHP, aslında bu yapmış olduklarının bir anlamda şuan bedelini ödüyor.”
“Siz terör ile iltisaklı kişileri göreve getirirseniz bunun bir bedeli olur. Siz, seçim esnasında bu kişilerle ilgili bir sürü uyarı yapılmasına rağmen, bu kişilerin bunlarla irtibatı olduğunu bilmenize rağmen, üzerine basa basa söylenmesine rağmen, bu kişilerin önceki irtibatlarını, görüşmelerini bilmenize rağmen bu kişileri aday yaparsanız, daha sonra bu irtibatlar ortaya çıktığı zaman da işte bu şekilde gereken ortaya çıkar.”
AHMET ÖZER, TERÖRLE İLTİSAKLI KİŞİLERLE 694 GÖRÜŞME YAPMIŞ!
“PKK/KCK yöneticisi özellikle Remzi Kartal isimli bir kişi var. Bu kişi ile görüşme yapıyor. Söylentiye göre teröristbaşı Öcalan, KCK'nın bir sonraki başkanlığını yapması noktasında aslında Ahmet Özer'i de desteklediği söyleniyor. Ama sadece bununla kalmıyor. Bunun dışında bunların bu bedeli ödemesinde aslında şöyle bir durum da söz konusu. Biliyorsunuz iki tane tanık geliyor. Bu tanıklardan bir tanesi özellikle Diyarbakır'da KCK'nın oradaki sorumlusuyla birlikte Ahmet Özer, buradan Diyarbakır'a gidiyor. KCK'nın diğer bir sorumlusuyla bir evde buluşuyorlar, cep telefonlarını dışarıda bırakıyorlar, ancak evde bir internet bağlantısı var, bu evdeki internet bağlantısıyla teröristbaşı Duran Kalkan'la bir görüşme yapılıyor ve burada Ahmet Özer, Duran Kalkan'a bağlılık yemini ediyor. İki tanıktan bir tanesi bu ifadeyi vermiş durumda. Şimdi siz kalkacaksınız, İstanbul'dan Diyarbakır'a gideceksiniz, oradaki KCK sorumlusuyla bir evde buluşacaksınız, cep telefonlarını dışarıda bırakacaksınız, o evdeki internet bağlantısından Duran Kalkan'la bir görüşme yapacaksınız ve bu yaptığınız görüşme esnasında bağlılık yemini edeceksiniz, sonrasında İstanbul'a geleceksiniz ve CHP'de sizi belediye başkanı adayı yapacak. Peki, bu iş ortaya çıkacak, bu iş ortaya çıktıktan sonra bununla alakalı, devletin bunu görmemezlikten gelmesini isteyeceksiniz. Terörle iltisaklı olan, yani terör suçundan adli kaydı olan, 694 tane farklı insanla Ahmet Özer ne görüşür?”
“Bu şahıs Ekrem İmamoğlu'nun danışmanı, daha sonrasında belediye başkanı adayı oluyor. 694 tane farklı terörle ilgili adli kaydı olan bir adamla görüşen bir kişiyi siz kendinize neden danışman yaparsınız? Ekrem İmamoğlu'nun burada endişe ettiği mevzu şu, Ekrem İmamoğlu neden çekiniyor biliyor musunuz? Bu adam Kandil ile görüşüyorsa, bu adam terör ile iltisaklı adamlarla görüşüyorsa acaba Ekrem İmamoğlu ile ilgili bir şeyler görüştü mü? Ahmet Özer'i eğer bugün savunmazsa, yarın Ahmet Özer çıkıp Ekrem İmamoğlu için Kandil ile arasındaki bağlantılar noktasında herhangi bir konuşma yapabilir mi? Bu soruların da cevabını merak ediyoruz.”
“Kent uzlaşısı' adı altında Kandil'in belirlediği ve onun siyasi kolu olan DEM Partisi ile işbirliği içerisinde, bu memlekette bazı ilçelere bu tür adamları CHP yerleştirmiştir. CHP'yi geçtiğimiz genel seçimlerde PKK terör örgütü aleni bir şekilde desteklemiştir. Kandil, CHP'yi desteklemiştir. Yani, biz bunlar göreceğiz, bunları bileceğiz ve bunlarla alakalı bugün bu yaşananlar olduktan sonra devletin kayıtlarında, savcılık bunu takip etmiş ve bununla ilgili kayıtlar ortaya çıkmış, vay efendim bu kişiye atanan kayyum hatalıymış. Çünkü burada bir kumpas varmış. Hangi kumpas? Kim dedi sana 694 tane farklı terör kaydı olan adamla görüş diye? KONGRA-GEL'in başında bulunan bir teröristle telefonda sen görüş diye kim dedi? Sana kim, Diyarbakır'a git de teröristbaşı Duran Kalkan'a bağlılık yemini et burada belediye başkanlık işine onay çıksın dedi? Yaparsan bu işleri, başına bunların gelmesinden daha doğal bir şey olmaz. Tabi ki bunun da bir bedeli olacaktır.”
YAVAŞ'TAN AHMET ÖZER'İN TUTUKLANMA SÜRECİNE TEPKİ!
“Genel seçimlerde Selahattin Demirtaş'ın bırakılması noktasında konuşmaları var. Daha sonra ‘Selahattin Demirtaş serbest kalsın, PKK terör örgütü silah bırakır.' diyen bir Mansur Yavaş var. ‘Bir daha bu ülkede TCG Anadolu Gemisi'nden bahsetmeyeceksiniz. İHA'ları- SİHA'ları konuşmayacaksınız.' diyen bir Mansur Yavaş var. Bir böyle diyen bir Mansur Yavaş var. Bir de bi yandan kendisini Türk milliyetçisi olarak adlandırmaya çalışan bir Mansur Yavaş var. Şimdi biz hangi Mansur Yavaş'a inanalım?”
“Ankara'da 227 bin tane DEM Partisi'nin oyunu aldı. Onların hepsi geldi oy verdiler. O zaman onlara bu noktada birşey demesi lazım, ‘Bana oy vermeyin' demesi lazımdı. Bugün ABB'de başkan seçilmesinde, özellikle ilk seçimde seçilmesinde, eğer DEM Partisi olmasaydı, Mansur Yavaş belediye başkanı seçilemezdi. Mansur Yavaş'ın ne yaptığını kestirebilmek mümkün değil.”
İMAMOĞLĞU, MISIR'DA TÜRKİYE'Yİ ŞİKAYET ETTİ!
“Bizi Kahire'de şikayet ediyor. Mısır'da bir foruma katılıyor. Dedim ki bu forum nedir bir bakayım. Bu forum, hızlı kentleşme, şehirler, ekonomiler ve iklim değişikliği konusuyla ilgili. Bu konularla hiç alakası yok. Oraya gidecek, oradan aklın sıra mesaj verecek. İmamoğlu, niye Türkiye'yi gidip neden sürekli yurtdışına şikayet ediyorsun? Senin kendi ülken yok mu?”
“Bir adam ülkesini yurtdışına niye şikayet eder? Orada kimden medet umuyor? Yurtdışından kim sana ağabeylik yapıyor? Bak İmamoğlu, bizim bizden başka bu ülkede dostumuz yoktur. Bunu iyi kafana sok. Bu ülkenin içinde yaşayan bütün vatandaşların birbirinden başka dostu yoktur. Sen gidip bizi elalemin ülkesinde şikayet etmeye kalkarsan o zaman seninle ilgili, insanların farklı düşünceler düşünmesi gayet doğal. Ayasofya açılacak, ‘Ayasofya açılması politiktir.' deyip bizi Yunan televizyonlarında şikayet eden bir adamsın. Ayasofya seni neden rahatsız etti? Bugün, PKK terör örgütü ile iltisaklı olan kişilerin devlet tarafından izlenmiş olması ve gereken cezanın verilmesi seni niye rahatsız ediyor? Çünkü, o adam senin adamın. Çünkü, senin danışmanındı. Sen, onu belediye başkanı yaptın. Senin korkun ne biliyor musunu? Onun arkasından acaba varsa ‘Benimle ilgili birşeyler çıkacak mı?' korkusu. Onun için o adama sahip çıkıyorsun.”
AK Parti Ankara Milletvekili Osman Gökçek'in konuşmalarından satır başları:
“TERÖRLE İLTİSAKLI KİŞİLERİ GÖREVE GETİRİRSENİZ BEDELİ OLUR!”
“Türkiye bir hukuk devleti ve hukukun verdiği bir karar var. Belediyeler, sizin suç işleme makamınız değil. Siz burayı bir suç işleme makinası olarak kullanmaya kalktığınız esnada tabi ki devletin buna müdahale etmesi, hukukun buna müdahale etmesi gayet doğal bir hadise. CHP, DEM Partisi ile ‘kent uzlaşısı' adı altında, özellikle Doğu ve Güneydoğu'da kayyum hadiseleri yaşanmıştı biliyorsunuz, bu hadiseleri aslında bir anlamda aldı İstanbul'a taşıdı. Çünkü CHP'nin bu noktada ‘kent uzlaşısı' adı altında, özellikle PKK terör örgütü ile iltisaklı olan ve oradaki kişilerle ciddi irtibatları olan kişilerin belediye başkanı seçilmesi noktasında ciddi bir emeği var. Bunu söylemeden geçemeyeceğiz. O yüzden de CHP, aslında bu yapmış olduklarının bir anlamda şuan bedelini ödüyor.”
“Siz terör ile iltisaklı kişileri göreve getirirseniz bunun bir bedeli olur. Siz, seçim esnasında bu kişilerle ilgili bir sürü uyarı yapılmasına rağmen, bu kişilerin bunlarla irtibatı olduğunu bilmenize rağmen, üzerine basa basa söylenmesine rağmen, bu kişilerin önceki irtibatlarını, görüşmelerini bilmenize rağmen bu kişileri aday yaparsanız, daha sonra bu irtibatlar ortaya çıktığı zaman da işte bu şekilde gereken ortaya çıkar.”
AHMET ÖZER, TERÖRLE İLTİSAKLI KİŞİLERLE 694 GÖRÜŞME YAPMIŞ!
“PKK/KCK yöneticisi özellikle Remzi Kartal isimli bir kişi var. Bu kişi ile görüşme yapıyor. Söylentiye göre teröristbaşı Öcalan, KCK'nın bir sonraki başkanlığını yapması noktasında aslında Ahmet Özer'i de desteklediği söyleniyor. Ama sadece bununla kalmıyor. Bunun dışında bunların bu bedeli ödemesinde aslında şöyle bir durum da söz konusu. Biliyorsunuz iki tane tanık geliyor. Bu tanıklardan bir tanesi özellikle Diyarbakır'da KCK'nın oradaki sorumlusuyla birlikte Ahmet Özer, buradan Diyarbakır'a gidiyor. KCK'nın diğer bir sorumlusuyla bir evde buluşuyorlar, cep telefonlarını dışarıda bırakıyorlar, ancak evde bir internet bağlantısı var, bu evdeki internet bağlantısıyla teröristbaşı Duran Kalkan'la bir görüşme yapılıyor ve burada Ahmet Özer, Duran Kalkan'a bağlılık yemini ediyor. İki tanıktan bir tanesi bu ifadeyi vermiş durumda. Şimdi siz kalkacaksınız, İstanbul'dan Diyarbakır'a gideceksiniz, oradaki KCK sorumlusuyla bir evde buluşacaksınız, cep telefonlarını dışarıda bırakacaksınız, o evdeki internet bağlantısından Duran Kalkan'la bir görüşme yapacaksınız ve bu yaptığınız görüşme esnasında bağlılık yemini edeceksiniz, sonrasında İstanbul'a geleceksiniz ve CHP'de sizi belediye başkanı adayı yapacak. Peki, bu iş ortaya çıkacak, bu iş ortaya çıktıktan sonra bununla alakalı, devletin bunu görmemezlikten gelmesini isteyeceksiniz. Terörle iltisaklı olan, yani terör suçundan adli kaydı olan, 694 tane farklı insanla Ahmet Özer ne görüşür?”
“Bu şahıs Ekrem İmamoğlu'nun danışmanı, daha sonrasında belediye başkanı adayı oluyor. 694 tane farklı terörle ilgili adli kaydı olan bir adamla görüşen bir kişiyi siz kendinize neden danışman yaparsınız? Ekrem İmamoğlu'nun burada endişe ettiği mevzu şu, Ekrem İmamoğlu neden çekiniyor biliyor musunuz? Bu adam Kandil ile görüşüyorsa, bu adam terör ile iltisaklı adamlarla görüşüyorsa acaba Ekrem İmamoğlu ile ilgili bir şeyler görüştü mü? Ahmet Özer'i eğer bugün savunmazsa, yarın Ahmet Özer çıkıp Ekrem İmamoğlu için Kandil ile arasındaki bağlantılar noktasında herhangi bir konuşma yapabilir mi? Bu soruların da cevabını merak ediyoruz.”
“Kent uzlaşısı' adı altında Kandil'in belirlediği ve onun siyasi kolu olan DEM Partisi ile işbirliği içerisinde, bu memlekette bazı ilçelere bu tür adamları CHP yerleştirmiştir. CHP'yi geçtiğimiz genel seçimlerde PKK terör örgütü aleni bir şekilde desteklemiştir. Kandil, CHP'yi desteklemiştir. Yani, biz bunlar göreceğiz, bunları bileceğiz ve bunlarla alakalı bugün bu yaşananlar olduktan sonra devletin kayıtlarında, savcılık bunu takip etmiş ve bununla ilgili kayıtlar ortaya çıkmış, vay efendim bu kişiye atanan kayyum hatalıymış. Çünkü burada bir kumpas varmış. Hangi kumpas? Kim dedi sana 694 tane farklı terör kaydı olan adamla görüş diye? KONGRA-GEL'in başında bulunan bir teröristle telefonda sen görüş diye kim dedi? Sana kim, Diyarbakır'a git de teröristbaşı Duran Kalkan'a bağlılık yemini et burada belediye başkanlık işine onay çıksın dedi? Yaparsan bu işleri, başına bunların gelmesinden daha doğal bir şey olmaz. Tabi ki bunun da bir bedeli olacaktır.”
YAVAŞ'TAN AHMET ÖZER'İN TUTUKLANMA SÜRECİNE TEPKİ!
“Genel seçimlerde Selahattin Demirtaş'ın bırakılması noktasında konuşmaları var. Daha sonra ‘Selahattin Demirtaş serbest kalsın, PKK terör örgütü silah bırakır.' diyen bir Mansur Yavaş var. ‘Bir daha bu ülkede TCG Anadolu Gemisi'nden bahsetmeyeceksiniz. İHA'ları- SİHA'ları konuşmayacaksınız.' diyen bir Mansur Yavaş var. Bir böyle diyen bir Mansur Yavaş var. Bir de bi yandan kendisini Türk milliyetçisi olarak adlandırmaya çalışan bir Mansur Yavaş var. Şimdi biz hangi Mansur Yavaş'a inanalım?”
“Ankara'da 227 bin tane DEM Partisi'nin oyunu aldı. Onların hepsi geldi oy verdiler. O zaman onlara bu noktada birşey demesi lazım, ‘Bana oy vermeyin' demesi lazımdı. Bugün ABB'de başkan seçilmesinde, özellikle ilk seçimde seçilmesinde, eğer DEM Partisi olmasaydı, Mansur Yavaş belediye başkanı seçilemezdi. Mansur Yavaş'ın ne yaptığını kestirebilmek mümkün değil.”
İMAMOĞLĞU, MISIR'DA TÜRKİYE'Yİ ŞİKAYET ETTİ!
“Bizi Kahire'de şikayet ediyor. Mısır'da bir foruma katılıyor. Dedim ki bu forum nedir bir bakayım. Bu forum, hızlı kentleşme, şehirler, ekonomiler ve iklim değişikliği konusuyla ilgili. Bu konularla hiç alakası yok. Oraya gidecek, oradan aklın sıra mesaj verecek. İmamoğlu, niye Türkiye'yi gidip neden sürekli yurtdışına şikayet ediyorsun? Senin kendi ülken yok mu?”
“Bir adam ülkesini yurtdışına niye şikayet eder? Orada kimden medet umuyor? Yurtdışından kim sana ağabeylik yapıyor? Bak İmamoğlu, bizim bizden başka bu ülkede dostumuz yoktur. Bunu iyi kafana sok. Bu ülkenin içinde yaşayan bütün vatandaşların birbirinden başka dostu yoktur. Sen gidip bizi elalemin ülkesinde şikayet etmeye kalkarsan o zaman seninle ilgili, insanların farklı düşünceler düşünmesi gayet doğal. Ayasofya açılacak, ‘Ayasofya açılması politiktir.' deyip bizi Yunan televizyonlarında şikayet eden bir adamsın. Ayasofya seni neden rahatsız etti? Bugün, PKK terör örgütü ile iltisaklı olan kişilerin devlet tarafından izlenmiş olması ve gereken cezanın verilmesi seni niye rahatsız ediyor? Çünkü, o adam senin adamın. Çünkü, senin danışmanındı. Sen, onu belediye başkanı yaptın. Senin korkun ne biliyor musunu? Onun arkasından acaba varsa ‘Benimle ilgili birşeyler çıkacak mı?' korkusu. Onun için o adama sahip çıkıyorsun.”