Baba-Ogul Lösemiyi Yenerek Hayata Tutundu
Gaziantep’te lösemi (kan kanseri) hastasi olan KSÜ Ögretim Üyesi Prof. Dr. Yücel Ayriçay, kiz kardesinin donör olarak kök hücresini bagislamasi üzerine kanseri yenerek hayata tutundu. Ayriçay’in oglunun da 2013 yilinda ayni hastaligi yenerek hayata tutundugu ortaya çikti.
“Hastaligin bizde garip bir hikayesi var”
Hastaliginin hikayesinden bahseden Yücel Ayriçay, 2004 yilinda oglunun ayni süreçleri yasadigini ve uzun süren tedavinin sonucunda sagligina kavustugunu belirterek, “Hastaligin bizde garip bir hikayesi var. 2004 yilinda oglum 4 yasinda lösemi hastaligina yakalandi ve o tarihte o günkü sartlar, o günki ilaçlar altinda uzun yillar lösemi tedavisi gördü ve dönem dönem tekrar etti. Daha sonra 2013 yilinda ogluma ilik nakli gerçeklestirildi ve bu ilik nakli neticesinde tamamen sagligina kavustu” dedi.
“Ilik nakli sürecinde herhangi bir bedel ödemedik”
Lösemi hastaligina yakalandiktan sonra tedavi sürecinde hiçbir sikinti yasamadiklarini ve lösemi hastalarina uygun en hijyenik ve üst düzey konfora sahip olan ortamda gerekli tedaviyi ücret ödemeksizin gördügünü belirten Ayriçay, “Geçen yil Ekim ayinda bir anda idrar yolu enfeksiyonuyla baslayarak daha sonra löseminin bir baska türüne yakalandim ve o tarihten beri tedavi görüyorum. Bu hastaneye gelmeden önce farkli bir merkezde kemoterapi aldik daha sonrasinda hocamizin bilgisi ve hastalik hakkindaki yetkinligi üzerine Medical Point Gaziantep Hastanesi’ne geldik. Devletimiz de tüm bu süreçte masraflarimizi karsiliyor. Ilik nakli sürecinde herhangi bir bedel ödemeksizin bilabedel bir biçimde Medical Point Gaziantep Hastanesi’nden tedavimizi aldik. Son derece konforlu, steril ve hijyenik bir ortamda gerekli tedaviyi bize sagladilar. Son bir ay içerisinde ilik nakli gerçeklesti ve sagligimiza kavusmus olduk” ifadelerini kullandi.
“Kiz kardesim canimiza can oldu”
Tedavi sürecinde yasadigi olumsuzluklara ragmen, kiz kardesi Elif Elmali’nin donör olarak bagisladigi ilik sayesinde hayata tutundugunu aktaran Ayriçay, ”Hastalik süreci içerisinde bende inisler çikislar oldu, bir takim talihsizlikler diyebilecegimiz, safra kesesinin alinmasi söz konusu oldu. Karacigerde nadir görülen bir tüberküloz tutulumu söz konusu oldu. Onlarla bas etmek zorunda kaldik tabi sonrasinda aile taramasi yapildi. Kiz kardesim yüzde yüz uyumlu ilik söz konusu oldugu için kiz kardesim buraya gelerek bana kök hücre bagisinda bulunarak canimiza can oldu”
“Esim olmasaydi bu sürçleri atlatmam çok zor olurdu”
Oglu ve kendisinin hastalik dönemlerinde her zaman yaninda oldugunu söyleyen Ayriçay, "Esim olmasaydi bu hastaligi atlatmam zor olurdu" diyerek, “Esim hem yillar boyunca çocugumuzun yaninda kaldi, büyük fedakarliklar yapti, çok büyük gayretler gösterdi. Ardindan hiç hesapta yokken benim hastaliga yakalanmamla 9 aydir sürekli yanimda. Esim olmasaydi bu süreçleri atlatmam çok zor olurdu. Sürekli yanimizdaydi, onun destegiyle süreçleri atlatmis olduk” ifadelerine yer verdi.
“Kiz kardesinden ilik alarak bu hastaliktan kurtulmasini hedefledik”
Yücel Ayriçay’a uygulanan tedavi hakkinda bilgiler veren Medical Point Gaziantep Hastanesi Hematoloji Uzmani Prof. Dr. Ilhami Kiki, “Yücel Bey, bir baska merkezde tedavi altindaydi, dedigi gibi bir takim talihsizlikler yasamisti. Bir takim enfeksiyonlar gelismisti. Uzun süre antibiyotik kullanimi olmustu, bazi toksik etkilere maruz kalmisti. Sonuçta ise biz tam uyumlu kardesinden ilik nakli yaparak bu hastaliktan kurtulmasini hedefledik. Hastayi yaklasik bir ay önce servisimize kabul ettik ve burada takip ettik. Sonrasinda kiz kardesinden kök hücre nakli uyguladik ve nakil süreci yaklasik olarak bir hafta hazirlik süreci var ve hastanin toplamda 1 aylik süreci sorunsuz geçti. Hasta titiz bir bakimla oldukça iyi kan degerlerine sahip ve kendi kanini üretmeye basladi.
Kan degerleri yükseldi, enfeksiyon riski azaldi. Hasta tabi bundan sonraki süreçlerde de kontrolümüz altinda olacak” seklinde konustu.
Nakil sonrasi çikacak problemlerde doktorlarin öngörü ve çözüm odakli olmalari gerektigine dikkat çekerek nakil sonrasi tedavi sürecinde öngördükleri sorunlarin hastayi etkilememesi için ek tedaviler uyguladiklarini aktaran Prof. Dr. Ilhami Kiki, “Nakil her halükarda yapilir ama önemli olan nakilden sonra çikacak problemleri çözme yeterliliginde olabilmektir. Olusabilecek problemleri öngörmek ve çözüm üretmektir. Örnegin biz bu nakil esnasinda verilen ilaçlarin karacigere olumsuz etkileri olabilecegini öngörerek bunu önlemek için Saglik Bakanligi’ndan onay alarak ek tedaviler verdik. Karaciger koruyucu tedaviler uyguladik. Bundan dolayi hastamizda her hangi bir karaciger problemi de yasamadik” sözlerini kullandi.
“Moral vererek destek olduguma inaniyorum”
Tedavi sürecinde ailecek hijyen ve yemekler konusunda sikintilar yasadiklarini ve Medical Point Gaziantep Hastanesi’nde bu sorunlarin ortadan kalktigini belirterek, ilaçlar kadar etkili olan manevi destegini esine gösterdigini söyleyen Gülcan Ayriçay, “Önce oglumun sonra esimin hastalik sürecinde hep yanlarindaydim. Benim için ilgilendiren tarafi refakatçi kismi. Özellikle hava sirkülasyonu konusunda, yemekler ve hijyen konusunda bazi merkezlerde sikintilar yasadik. Ekip olarak buradan daha güzel bir ortam kaldigimizi hatirlamiyorum herkese çok tesekkür ediyorum. Mutlaka bu hastaligin ilaçlar kismindan farkli olarak manevi destekle de yok olduguna inaniyorum. Ben elimden geldigince dualarimla ve de moral vererek destek olduguma inaniyorum” diye konustu.