Petrol Ofisi Grubu'ndan Net Sifir Hedefi
Türkiye’nin en büyük 5 özel sirketi arasinda yer alan Petrol Ofisi Grubu, 2030 yilina kadar emisyonlarini yüzde 42 azaltmayi ve 2050 yilinda karbon net sifir olmayi taahhüt etti.

Birlesmis Milletler (BM) Iklim Degisikligi Çerçeve Sözlesmesi kapsaminda Ulusal Katki Beyanini uluslararasi kamuoyu ile paylasan Türkiye, sera gazi emisyonlarini 2030 yilina kadar yüzde 41 azaltmayi, 2053 yilina kadar ise net sifir olmayi taahhüt ederken, Türkiye’nin en büyük enerji altyapi gruplarindan Petrol Ofisi de bu hedef dogrultusunda net sifir stratejisi kapsamindaki çalismalarina hiz verdi. Bu çerçevede sirket, 2030 yilina kadar Kapsam 1 ve Kapsam 2 sera gazi emisyonlarini yüzde 42 oraninda azaltmayi, 2050 yilina kadar ise net sifir olmayi taahhüt etti.
Karbonsuzlasma yönündeki çalismalarin gelecege yatirim bilincinin en önemli ön kosullarindan biri olduguna dikkat çeken Petrol Ofisi Grup CEO’su Mehmet Abbasoglu, “Enerji sektörü net sifir hedefinin en kritik oyuncularindan biri. Petrol Ofisi Grubu olarak üzerimize düsen sorumlulugun farkindayiz. 2050 yili için taahhüt ettigimiz net sifir hedefi de sosyal yatirim felsefemizin dogal bir uzantisi. Attigimiz her adimda çevresel, sosyal ve yönetisim kosullarin, bir diger deyisle ESG kriterlerini gözetiyor, mutlak surette çoklu paydas etkilesim stratejisi ile yol aliyoruz. Öncelikli olarak sahip oldugumuz ve kontrol ettigimiz kaynaklarla yol açtigimiz direkt emisyonlarimiz ve satin alimlarimiz üzerinden sebep oldugumuz dolayli emisyonlarimizi azaltmaya odaklandik. Bu çerçevede terminallerimiz, havacilik birimlerimiz, madeni yag fabrikamiz, merkez ofisimiz ve akaryakit istasyonlarimizdaki çalismalarimizi hizlandirdik. Dis ticari iliskiler noktasinda ise üç ana kolda ilerleyen bir sistemle yol aliyoruz: Konvansiyonel, geçissel ve sürdürülebilir enerji ürünleri dagiliminda rotayi ibreyi geçissel ve sürdürülebilir enerjiye yönelttik. Geçissel enerjide LPG, LNG ve biodizel, sürdürülebilir enerjide ise hidrojen, günes, elektrik ve sürdürülebilir havacilik yakiti satis ve üretimini artiriyoruz. Hedefimiz 2030 itibariyle 3 milyon ton petrol eslenigi geçissel, 1,6 milyon ton petrol eslenigi de sürdürülebilir enerji ürünün üretim ve satisini gerçeklestirmek. Net sifir hedefi yönünde attigimiz tüm adimlar, sadece sirketimiz ve sektörümüzün için degil ayni zamanda ülkemizin 2053 yilina kadar net sifir hedefine ulasma yönündeki uzun vadeli hedefine dogru atilmis adimlardir. Faaliyet gösterdigimiz sektörlere öncülük edecek, ülke ekonomisinin yarinlarina gerçek katma degerler saglayacak yatirim ve is birliklerimize hiz kesmeden devam edecegiz” seklinde konustu.
2017 yilindan bu yana sürdürülebilirlik açisindan önemli adimlar atan sirketin net sifir karbon emisyonu stratejisi dogrultusunda attigi önemli adimlardan bazilari söyle açiklandi:
Günes panelleri kurarak karbon ayak izini azaltiyor
Ayrica sirket, mülkiyetinde bulunan tüm istasyonlarinda, madeni yag fabrikasinin çatisinda, terminallerinin arazisinde günes panelleri de kurarak karbon ayak izini azaltiyor. 2019 yilinda Mugla Bodrum’da Pasalilar Petrol ile baslanan günes enerjili istasyon projesi 13 istasyon ile sürüyor. Proje dahilindeki Petrol Ofisi istasyonlari elektrik ihtiyaçlarinin tamamina yakininin günes enerjisinden karsilamanin yani sira ürettikleri fazla enerjiyi de sebekeye veriyor. s-POwer projesinde yer alan bu 13 istasyondaki sistem ile yilda 800 tonu askin karbon saliniminin önüne geçiliyor.
Havacilik sektörüne sürdürülebilirlik katkisini artiriyor
Tüm bu çalismalarinin yani sira Petrol Ofisi üyesi oldugu Uluslararasi Hava Tasimaciligi Birligi’nin (IATA) ‘2050’ye Kadar Net Sifir Karbon Emisyonu’ karari dogrultusunda sürdürülebilir havaciligi da destekliyor. Sirket, bu çerçevede 2022 yilinin mart ayindan bu yana lider havayolu sirketlerine sera gazi emisyonlarini yüzde 80’e kadar azaltan sürdürülebilir havacilik yakiti Neste MY Sustainable Aviation FuelTM (SAF) ikmalini gerçeklestiriyor. Sirket halen Izmir Adnan Menderes ve Ankara Esenboga Havalimanlarindan ikmal ettigi SAF hacmini 2023’te üç kat, 2024 yilinda ise 10 kata kadar artirmayi hedefliyor. Yemeklik yag ve hayvansal yag atiklari gibi yüzde 100 yenilenebilir atik ve atik ham maddelerden üretilen SAF, uçak motorlarinda veya yakit altyapisinda herhangi bir degisiklige gerek olmadan kullanilabiliyor.
Olusabilecek sizintilar çevreye ulasmadan kontrol altina aliniyor
Sirket, ‘Yagli Su - Yagmur Suyu Yönetim Prosedürü’ ile hidrokarbon saliniminin en aza indirilmesini ve yagli sularin kanallar ile toplanmasini sagliyor. Böylelikle olusabilecek sizintilarin çevreye ulasmadan kontrol altina alinip toplanmasi hedefleniyor. Bu hedef dogrultusunda altyapi gereksinimlerini tamamlayan Petrol Ofisi, tüm yagli su sistemlerini siyiricili ve hidrokarbon sensörlü bir API separatöre bagliyor. Separatörde ayrilan yag slop tankina gönderilirken yagli su separatör çikisi, atik su aritma ünitelerine yönlendiriliyor. Tüm yagmur suyu çikis çukurlari, hidrokarbon sensörleri ve motorla çalisan valflerle donatiliyor. Yag tespit edildiginde çikislar kapatiliyor ve alarm veriliyor. Diger yandan sirket, küresel sürdürülebilirlik kriterleri çerçevesinde IMO 2020 hazirliklarini da erkenden tamamlayan sirket, Türkiye’deki ilk VLSFO ikmalini Ekim 2019’da yine ülkemizde ilk ve tek olan Denizcilik Yakitlari Kalite ve Miktar Güvence Sistemi ile birlikte gerçeklestirdi.
Ödüllü çevre dostu ambalaj üretimi
Türkiye’nin net sifir hedefine katkida bulunmak amaciyla gelistirdigi ürünlerin çevre dostu olmasina da önem veren sirketin Active-3 teknolojili V/Max yakitlari, özel formülasyonlari ile motoru temizliyor, koruyor, tasarruf sagliyor ve tüm özellikleri paralelinde ekolojik ve ekonomik kazanimlar sagliyor. Ayrica Petrol Ofisi Teknoloji Merkezi’nde (POTEM) gelistirilen yeni motor yagi teknolojisi Adaptech, her kosula yüzde 100 uyum saglayarak motoru korurken bu teknolojinin kullanildigi Maxima ürünlerinin yeni ambalaji da yüzde 25 oraninda plastik geri dönüsüm malzemelerden üretildi. Petrol Ofisi Maxima motor yagi ürünlerinde kullandigi bu yeni ambalajlar nedeniyle son olarak 8. Istanbul Karbon Zirvesi’nde, Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Dernegi (SÜT-D) tarafindan “Düsük Karbon Kahramani” olarak gösterildi.
Sarj istasyonlari agini Türkiye geneline yayiyor
Sirket, net sifir hedefine ulasmak için altyapi çalismalarini sürdürürken elektrikli araçlarin en büyük sorunu olan sarj ve menzil sorununa çözüm getirmek amaciyla e-POwer sarj istasyonlari agini da genisletiyor. Tasarimindan yapisina kadar tamamen özel, özgün bir marka olarak gelistirilen e-POwer’lar, sehir içlerinde sikisip kalmis elektrikli araçlarin, sehirlerarasi yollara çikabilmesine olanak taniyor. Halen kurulum asamasinda 50 adet e-Power istasyonu bulunuyor.
Sirket, tüm bu çalismalari neticesinde dünya genelinde binlerce sirketi degerlendiren kurumsal sürdürülebilirlik derecelendirme kurulusu EcoVadis tarafindan da gümüs madalya ile ödüllendirildi.
