Baskan Sandal'dan 'Deprem Ödenegi' Tepkisi
Bayrakli Belediye Baskani Serdar Sandal, Izmir depremi ile Elazig depreminin ardindan her iki kente yapilan yardimlarin adil olmadigini savunarak, "Bizim can kaybimiz 117, Elazig’da can kaybi 41. Onlar da bizim yurttasimiz. Yikilan bina sayilarimiz ayni. Bize toplamda gelen para 30-35 milyon TL, Elazig’a giden 560 milyon TL. Nerede adalet?" diyerek tepki gösterdi.

"Türkiye’nin birçok yerinde birçok afet yasadik. Devletimizin bu tür afetlerde vatandaslarin yaninda yer almasi ve sorunlari çözmesi bizim de temel istegimizdir. Biz afet bölgelerine yapilan yardimlarin yerinde oldugunu söylüyoruz. Ancak sadece diyoruz ki Bayrakli’yi niye unuttunuz? Bizim can kaybimiz 117, Elazig’da can kaybi 41. Onlar da bizim yurttasimiz. Yikilan bina sayilarimiz ayni. Bakanlik ödenekleri; Bayrakli Belediyesi için 2 milyon TL, Elazig için 142 milyon TL. Iller Bankasi hibe Bayrakli Belediyesi 1 milyon TL, Elazig’a verilen 10 milyon TL. Bakanlik ödenekleri Bayrakli’ya sifir, Elazig’a 45 milyon TL. Bize toplamda gelen para 30-35 milyon TL, Elazig’a giden 560 milyon TL. Nerede adalet? Bu konular aslinda depremzede vatandaslarimizin takip etmesi gereken konular. Bizde öngörülen konut sayisi 8 bin 300 ve su an 3 bini insaat halinde duruyor. Elazig’da yapilan 23 bin konut; üstüne bir 8 bin daha yapilacak."
"Aradaki fark ne?"
Izmir depreminin ardindan binalarin orta ve az hasarliya dönüstürülmesi için yogun bir çaba oldugunu iddia eden Baskan Sandal, "Bizim de uyarimiz oldu ancak bizi dinlemeyen vatandaslarimiz da oldu. Elazig’da bunun tam tersi oldu. Az ve orta hasarlilari agir hasarliya çevirmek için yogun bir çalisma oldu. Aradaki fark ne? Binalarin hasar durumundan söz etmek politik bir yaklasimdir. ’Agir hasarliyi üstlenirim, orta ve az hasarliyi sana havale ederim’ demektir. Bunun için defalarca ’bu isten vazgeçin’ dedik. Önemli olan binanin riskli olup olmamasi, vatandasin ilçelerde oturup oturmayacagidir. Bizim son depremde az hasarli binalar yikilmadi mi? Bir lobi daha olusturmuslar bizi topa tutanlar orta hasarli binalarin güçlendirilmesi ile ilgili. Bazi seyler mevzuata uygun olup, akla ve vicdana uygun olmaz. Bu mesele de bunlardan bir tanesi. 7,5-10 metresi farkli jeolojik dönemlerde denizdeki gel git ile olusmus, sivilasma orani bu kadar yüksek bir zeminde 30 yil önce yapilan binalarda yapilacak güçlendirmelerin ne anlama geldigini ben bilmiyorum. Maliyeti ise yeni bir binanin maliyeti kadar. Bu nedenle biz yikin yapin diyoruz. Birileri 3-5 kurus kazanacak diye biz buradaki magduriyete evet demeyiz" seklinde konustu.
"O alan depremzedeye ait"
Depremzedeler için konut insa edilen rezerv alandaki parsellerin satisiyla ilgili elestirilerde bulunan Sandal, buranin ticari bir alana dönüstürüldügünü öne sürdü. Sandal, "Bir süre önce rezerv alaninda TOKI arsa satiyor dedik ve tüm arkadaslar buna el birligi ile hayir dedi.
Sonra biz ilgili evraklari gösterdik, 18 milyondan 43 milyona çikan bir bedel ile yeni kurulan bir sirkete satiliyor. Oradaki 2 bin metrekarelik bir alan 6-7 daire parasi demek ve hepimiz Bayrakli’daki rayiç bedellerini biliyoruz. O alan depremzedeye ait. Bize gelen yatirim 30 milyon ama satis 200 milyon üzerinde" dedi.
"Bunca emege ’Bir sey yapmadiniz’ demek hakarettir"
Depremzedeler için üzerlerine düsen görevi yaptiklarini aktaran Baskan Sandal, söyle devam etti:
"Büyüksehir ile birlikte 900 personelle enkaz ekipleri gelmeden 100’ün üstünde yurttasimizi kurtardik. Ilk geceden itibaren temel ihtiyaç çadirlarimizi bölgelerin tamaminda kurduk, o günün sartlarinda bütün ihtiyaçlarini karsilayarak depremzede yurttaslarimiza verdik. Bu sürede ’hiç depremzede yurttaslarimizdan ihtiyaçlarimiz karsilanmiyor’ diye duydunuz mu? 1,5 ay gibi kisa bir sürede Türkiye’de ilk defa çadir sürecini sonlandirdik. 5 bine yakin yurttasimizi bir kira bir yuva kampanyasi sayesinde evlere yerlestirdik. Uzundere’deki konutlar dayandi dösendi, Hilton Oteli keza öyle. 400’e yakin konutu Bayraklili is insanlari 1 yil süreyle depremzedelerin hizmetine sundu. Bildigimiz beyaz esya firmalari 18 bin küçük ev aletini ve 3’lü 300 adet beyaz esya setini vatandasimiza verdi. Bunlar çadir ve geçici konut döneminde yapildi. Elbette bundan önce de afetler yasadik ama arama kurtarmaya katilan tüm ekipler AFAD, UMKE, herkes buradan ayrilirken dedi ki ‘Biz birçok yerde görev yaptik ama Izmirliler gibi birbirine kenetlenen, harekete geçen bir baska yer görmedik. Buradaki yurttaslarin destek olmasi, bir anda birlesmesi gibi bir sey görmedik.’ AKUT, UMKE, AFAD, kolluk kuvvetlerine ben de hepsine bir tesekkürü borç biliyorum."
Birçok mahallede yeniden planlamalar yaptiklarinin altini çizen Baskan Sandal, "Adalet Mahallesi’ndeki 80 hektarlik alani, Cengizhan, Fuat Edip Baksi’da 60 hektar, Yamanlar, Nafiz Gürman mahallerinde ise 600 hektarlik alani yeniden planladik. Bu ne demek; depremden sonra kentin yüzde 30’unu planladik demek. Yetmedi, depremde zorda kalan vatandaslarin derdine derman olmak için Halk Konut Projesi ile de depremzedelerin yaninda olduk. Bunca yapilana, bunca emege ’Bir sey yapmadiniz’ demek, sadece o kentin belediye baskanina degil, bürokratlara, çalisanlara ve depremzedelere de bir hakarettir. Dilinin ayarini kaybedenler artik birazcik dillerine sahip olmak zorundadirlar" diyerek tepki gösterdi.
