Enerjiye 'Toplumsal' Analiz

Izmir Ekonomi Üniversitesinden (IEÜ) Prof. Dr. Mehmet Efe Biresselioglu, Türkiye’de rüzgar ve günes gibi yeni nesil enerji sistemlerine yönelik toplumsal algi ve yaklasimi ölçmek amaciyla 2 ülke ile birlikte ‘Cure’ projesini hayata geçirdi. Norveç ve Avusturya’da da es zamanli baslayan yaklasik 20 milyon TL bütçeli projede, Izmir basta olmak üzere büyüksehirlerde yasayan en az 15 bin kisiye ulasilmasi hedefleniyor.

Enerjiye 'Toplumsal' Analiz
Türkiye’de ilk kez gerçeklestirilen projede anket, çalistay ve birebir görüsme gibi farkli yöntemlerle vatandaslarin enerji dönüsümüne bakis açilari belirlenecek, varsa bu konuda ne gibi kaygilarinin oldugu tespit edilecek. Türkiye’de elektrikli araçlara nasil bakildigi, günlük enerji tüketim aliskanliklarinin nasil sekillendigi, düsük karbonlu enerji sistemleri ve teknolojik gelismelerden hangi oranda yararlanilabilecegi gibi birçok konuda elde edilecek veriler, rapor haline getirilecek. Enerji konusunda toplumsal analizi temel alan çalismanin sonuçlari, Türkiye’deki ilgili bakanliklar ve yetkili mercilere de iletilecek.

"Toplumda kabul görmeli"

IEÜ Sürdürülebilir Enerji Ana Bilim Dali Baskani Prof. Dr. Mehmet Efe Biresselioglu, enerji dönüsümünün toplumu temelden degistiren ve dönüstüren bir olgu oldugunu söyledi.

Projenin Norveç Arastirma Konseyi tarafindan fonlandigini kaydeden Biresselioglu, “Enerji dönüsümü, sadece enerjinin üretimi, dagitimi ve tüketimindeki degisiklikleri degil, ayni zamanda önemli sosyal ve davranissal dönüsümleri de içeriyor. Enerji dönüsümünün verimli ve basarili bir sekilde uygulanabilmesi için toplumda kabul görmesi sart” dedi.



"Avrupa’da direnç olustu"

Prof. Dr. Biresselioglu, sözlerini söyle sürdürdü: “Özellikle Avrupa’da düsük karbonlu politikalara ve teknolojilere karsi bir direnç, tereddüt söz konusu. Iklim degisikliginin hizlanmasi, bazi enerji tesislerinin çevreye zarar verebilecegi endisesi, artan maliyetler, karar alma mekanizmalarina karsi güvensizlik, bu durumun baslica nedenleri arasinda yer aliyor. Ülkemizde belirgin olarak böyle bir durum söz konusu degil. Bununla birlikte toplumsal yönden bir arastirma yapmanin önümüzdeki süreçte enerji alaninda yapilacak çalismalara isik tutacagina inanarak ‘Cure’ projesinin hazirlayicilari arasinda yer aldim ve çalismalara basladik.”

‘Enerji vatandasligi’ benimsenmeli

Türkiye’de son yillarda enerji alaninda ciddi gelisimlerin oldugunu belirten Prof. Dr. Biresselioglu, toplum genelinde de farkindaligin artmasiyla bu çabanin daha da anlam kazanacagini söyledi.

Biresselioglu, “Küresel isinma ve iklim degisikligi gibi etkenler, dünya için enerji verimliligini bir zorunluluk haline getiriyor. Her birey, enerji farkindaligini günlük yasamin parçasi olarak görmeli. Bunlari içine alan yeni kavram da ‘enerji vatandasligi.’ Herkes, dünyanin bir parçasi oldugunu unutmadan enerji vatandasligi kavramini benimsemeli. Türkiye’de enerji alaninda yapacagimiz arastirma, toplumda farkindaligi artirmak açisindan da oldukça yararli olacak” diye konustu.

Kaynak: İHA