23 Yillik Aciyi Gögsünde Tasiyor

Asrin felaketinden 23 yil geçmis olmasina ragmen insanlarin içindeki aci hala izlerini tasiyor. 17 Agustos 1999 depreminde 18 saat enkaz altinda kalan ve 19 yasindaki oglunu kaybeden Emine Cebeci, "Depremden 4 yil sonra oglumu kimsesizler mezarliginda buldum. Senelerce oglum gelir diye kapimi kapatmadim. 45 saniyeyi enkazin altinda sallana sallana geçirdik. Ölmek istiyorsunuz, ölemiyorsunuz. O betonlarin altinda yasamayi kimse bilmiyor, diri diri mezara giriyorsunuz. 45 saniye çok sey. 45 saniye gençligimizi, çocugumuzu, bedenimizi, her seyimizi aldi. O sadece 45 saniye degil, bir ömürdü bizim için" dedi.

23 Yillik Aciyi Gögsünde Tasiyor


Merkez üssü Kocaeli’nin Gölcük ilçesi olan Marmara Depremi’nin üzerinden 23 yil geçti. 17 Agustos 1999 yilinda saat 03.02’de 7,4 büyüklügünde meydana gelen ve “asrin felaketi" olarak tanimlanan deprem büyük acilara yol açti. 45 saniyede süren depremde 18 bin 373 kisi hayatini kaybetti, 48 bin 901 kisi yaralandi, 5 bin 840 kisi ise kayboldu. Aradan 23 yil geçmesine ragmen acisi bir an olsun dinmeyen Emine Cebeci (64), deprem aninda yasadiklari ve depremden 4 yil sonra kimsesizler mezarliginda buldugu 19 yasindaki oglu Serkan Yapici’yi ararken yasadigi zorluklari anlatti. Oglunun ve kizinin fotografini gögsünde tasiyan Cebeci, kolyeyi asla boynundan çikarmayacagini söyledi.

Oglu Serkan’in yaninda yer ayiran Cebeci, öldükten sonra oglunun yanina gömülmek istiyor.

"45 saniyeyi enkazin altinda sallana sallana geçirdik"

Deprem gecesi yasadiklarini anlatan Emine Cebeci, Deprem gecesi oglum astsubayligi kazanmisti, kendisi erken uyudu ben ise hala uyumamistim. Gece 03.00’da bir gümbürtüyle bina sallaninca ben oglumun odasina dogru kostum. Yikilacagimizi hiç düsünmedim. 3 adim atabildim, 4. adimi atamadim. 45 saniye deniliyor ama biz ilk 10 saniyede yikildik. 45 saniyeyi enkazin altinda sallana sallana geçirdik. Üst komsum Necla vardi, 8 aylik hamileydi, ona seslendim bir cevap alamadim. Ogluma seslendim, ondan da cevap alamadim. Bir saat sonra oglumun sesini duyabildim. Oglum, ’Anne ben iyiyim, sadece ayagim betonun altinda kaldi’” dedi.



"O betonlarin altinda yasamayi kimse bilmiyor, diri diri mezara giriyorsunuz"

Yasadigi aciyi tarif etmekte zorlanan Cebeci, "Oglum 14 saat sonra çikarildi. Oglum benden önce çikarildigi için çok dua ettim. ’Ben çikmasam da olur’ dedim. Oglum Serkan’in, ’Annem çikmadan ben hastaneye gitmem’ diye sesini duydum. Beni enkaz altindan çikarmalari için ugrasiyordu. Oglumu ikna edemedikleri için saatlerce beni bekledi. Çikmama yakin oglumu hastaneye götürdüler. Enkaz altindan 18 saat sonra çiktim. 18 saat deprem sizi eziyor, ölmek istiyorsunuz ölemiyorsunuz. Depremi yasamayanlar depremi yasadik zannediyor ama öyle degil. O betonlarin altinda yasamayi kimse bilmiyor, diri diri mezara giriyorsunuz" diye konustu.



"Senelerce oglum gelir diye kapimi kapatmadim"

Hastane sürecini ve oglunu yillarca aradigini anlatan Cebeci, "8 ay hastanede kaldim ve 14 kere ameliyat oldum. Bu süre zarfinda hep oglumu aradim ancak bulamadim. Kayiplarin ve oglumun bulunmasi için mahkemeye basvurdum. Aylarca Türkiye’nin her bir yerinde oglumu aradim. Senelerce oglum gelir diye kapimi kapatmadim. Ben oglumu enkazin altindan sag yolladim, öldügünü hiç düsünmedim. Oglumu sag aradim, mezarliklari açtirirken de asla burada çikacagini düsünmedim. Oglumu 4 sene sonra buldum ama sevineyim mi üzüleyim mi bilemedim. Zaman zaman çok sükür bir mezari var diyorum ama kafamda hep bir soru isareti oluyor" seklinde konustu.



"45 saniye bir ömür"

Depremin kendisine ne ifade ettigini dile getiren Cebeci, "45 saniye çok sey. 45 saniye gençligimizi, çocugumuzu, bedenimizi, her seyimizi aldi. O sadece 45 saniye degil, bir ömürdü bizim için. Hala devam ediyor, edecekte. Bizden sonra baskalari da bu aciyi yasamasini istemiyoruz, tedbirlerin alinmasini istiyoruz. Oglum Serkan’in yanina kendim için yer ayirttim. Oglumla biz çok yakindik, arkadas gibiydik. Benim ailemin hepsi Istanbul’da ama oglumun mezari Gölcük’te oldugu için burayi birakip gidemiyorum" seklinde konustu.

Kaynak: İHA