Gazeteci Nedim Sener Açiklamasi 'Bu Hainlere Merhamet Vatana Ihanettir'
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayisiyla Altieylül Belediyesi’nin düzenledigi “15 Temmuz’u Anlamak” isimli konferans büyük ilgi gördü. Hasan Can Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinlige konusmaci olarak Güvenlik Politikalari Uzmani Mete Yarar ile Gazeteci-Yazar Nedim Sener katildi. Konferans öncesinde Kur’an-i Kerim’i Güzel Okuma Yarismasi Dünya Birincisi Hafiz Mehmet Bilir Kur’an tilaveti sundu. Etkinlikte ayrica 15 Temmuz destanini anlatan fotograf sergisi de yer aldi.

Düzenlenen etkinlige Altieylül Kaymakami Turgay Hakan Bilgin, AK Parti Il Baskani Ekrem Basaran, AK Parti milletvekilleri Adil Çelik, Yavuz Subasi, Belgin Uygur, Dr. Mustafa Canbey ve Ismail Ok’un yani sira Altieylül Belediye Baskani Hasan Avci, baskan yardimcilari, AK Parti Altieylül Ilçe Baskani Ömer Munis, Altieylül Belediye Meclisi üyeleri ve vatandaslar katildi.
Hasan Avci: “Uyanik oldugumuzda kimse bizi bölemez”
Altieylül Belediye Baskani Hasan Avci açilis konusmasina Mehmet Akif Ersoy’un Asim’in Nesli isimli siiriyle basladi.
Avci, “Alti yil geçti. Söyle o güne geri dönüp bakiyorum da Balikesir’de hep birlikte meydanlara inmis, o gün sabah ezanlari nasil okundu hiçbirimiz fark etmemistik. Ben her zaman söylüyorum; biz birbirimizi tenkit etmekten vazgeçmeliyiz. O gün ben il teskilatimizin önünde söyle baktigim zaman alkollü gençleri gördüm. Evet, alkol kötülüklerin anasidir. Ama alkol içen insanlara biz kötü deme hakkini kendimizde bulmamaliyiz. O gençler belki orada yanlis yapmislar ama orada bizlerle beraber sehadeti göze alarak gelmisler ve asker kislaya naralarini hep birlikte atiyorlardi. Bizler gözümüzü açacagiz, uyanik olacagiz. Allah’in izniyle bizler uyanik oldugumuz zaman bu milleti kimseyi bölemeyecek, bu memleketi kimse parçalayamayacak, bayragimizi indiremeyecek, ezanimizi Allah’in izniyle kimse dindiremeyecek” diye konustu.
Nedim Sener: “Bu hainlere merhamet vatana ihanettir”
Gazeteci-Yazar Nedim Sener, ilk olarak 15 Temmuz’un ne anlama geldigiyle ilgili düsüncelerini açikladi.
Sener, “Bugün biz nereye geldik ve FETÖ tehlikesinden hala bahsedebiliyor muyuz? Fetullahçi terör örgütünün söyle bir özelligi var. Bütün mevcudiyetini, varligini onu koruyan emperyalist ülkelerden aliyor. 40 yillik bir örgüt oldugundan bahsettim ve hep iktidarlarla çalismis. 12 Eylül darbesi olmus, darbecileri övmüs ve arandigi halde hiç yakalanmamis, yakalandiginda da bir takim telefonlar gitmis serbest birakilmis. Hep iktidarlara yapismis ve kendini büyütmüs, Ne zaman ki iktidarlarla kavgaya baslayacagi zaman bu sefer bir baska siyasi aktörün üzerine atliyor, muhalefetin üzerine atliyor. Biz bugün bununla mücadele ediyoruz. Diyoruz ki her seyi söyle ama sunlardan uzak dur, sunlari yapma, sunlari söyleme. Devlet OHAL kapsaminda KHK ile 125 binin üzerinde ihraç yapmis, 15 bin civarinda magdur oldugunu tespit etmis, Ama siz tutar da ’biz KHK’lilarin haklarini teslim edecegiz’ dediginiz zaman bu aslinda bir bakima mesajdir ya da ’askeri ögrencilerin serbest kalmasini istiyorsan bize oy ver’ dedigin zaman mesajin kime oldugu anlasilir. Bir yönü budur. Peki, dönelim içeriye sorusturma, kovusturma, yargilamalar bitti, yüksek yargiya gitti 289 dava tamamlandi, kismen mahkumiyetler var. Yargitay’a gidiyor, Yargitay’da bir anda hem yerel hem de istinaf mahkemesinin cezalarini onayladigi FETÖ’cülerin bir kismini beraat ettirdi. Ben bunu suna benzetiyorum. Bir futbol maçina çikiyoruz. FETÖ’cüler karsimizda. Biz de burada bir takimiz. FETÖ’cüler böyle duruyorlar, hiçbir sey yapmiyorlar. Biz sürekli kendi kalemize gol atiyoruz zaferle çikiyorlar. Bakiyoruz futbol seyinde, tabelasinda sürekli puan onlara yaziyor. Çünkü biz kendi kalemize gol atiyoruz. Adamlar sosyal medyayi etkili bir sekilde yalan ve iftira için kullaniyorlar. Düsünün devletin en basindan en dibine kadar herkese istediklerine hakaret edebiliyorlar. Ama biz devlet olarak bir sosyal medya yasasi çikaramiyoruz. Biz kendi yargi içerisinde, bakin yargimizin içinde kamikaze savcilar çikiyor ve diyor ki bunlarin diyor darbeci diyor takimi vardir diyor örgütün diger sivil unsurlari buna dahil edilmez diyor. Dolayisiyla hani böyle küçük bir bütün grubu yakmaya gerek yok falan diyor. Böylece örgüt sivil ayagini ayikliyor. Arkasindan bir bakiyorsunuz eline mikrofonu almis AKP’li Bülent Arinç bunu yazdigimiz için bizi elestiriyor. Al sana bir gol daha. Bir gün olsun muhalefet takimindan veya benzeri tiplerden birisi AKP’li de katiliyorum bununla mücadele etmeyenleri de söylüyorum- bir gün olsun sok mangalariyla okullarindan atilmis vatan evlatlarini savunduklarini hiç görmedim. Bir gün olsun, sehitleri andiklarini hiç görmedim. Onlar için sehitlik söyle bir kavram. Bu sehitlerin paralari ne oldu? Ya sehitlik parayla ölçülen bir kavram mi? Hangi sehit ailesi çikip da su paramizi vermediniz dedigini duydunuz? Ama onlar için o fitneyi nasil yayacaksin? Sehitligi parayla ölçüyor. Ya ben gazi taniyorum niye sehit olamiyorum diye agliyor. Ben böyle adamlar taniyorum. Onlarin kafalari bunu almaya müsait degil. Bakin bu hainlere merhamet vatana ihanettir. Bu mücadelede rehavet sehitlerimize ihanettir” diye konustu.
Mete Yarar: “Bu ülkenin kavgasi 100 yildir sürüyor”
Mete Yarar ise Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruldugu günden bu yana terörle mücadelenin olduguna isaret ederek, “15 Temmuz darbe girisiminden öte bu ülkenin isgal planiydi. Siz bunu anlamakta zorlanmiyorsunuz çünkü buraya geldiniz. Hala 15 Temmuz’u bir darbe girisimi olarak algilayan bir kesimden bahsediyoruz. Bakin önümüzde Suriye, Irak, Iran, arkasindan yukariya çikin Ukrayna, Gürcistan, Libya, Tunus, Misir var. Yalnizca su cografyada 2011’den beri yasanan darbeler ve sonuçlarina bir bakin bakalim. Devrilen ve sonra iktidara gelenlerin yaptiklarina bir bakin. 2016 15 Temmuz’unda yasanan süreç yalniz bir darbe girisimi degildi, bu ülkenin parçalanma süreciydi. O aksam sokaga çikanlar, sehadete yürüyenler bir darbeyi engellemediler ayni zamanda vatansiz bir grubun bu ülkeyi isgal etmesini engellediler. Eger o grup bugün faaliyette olmus olsaydi Güneydogu Anadolu Bölgesinde barikatlar sonrasi baslayan süreçte, bugün Ege bölgesinde, bugün Dogu Akdeniz’de, bugün Azerbaycan’da, Karadeniz’deki dogalgaz kazanimlarinda ve diger bütün kazanimlarda bir tek adim atabilir miydiniz acaba? Ben birakin anlatmayi bunlarin her birinde ne kadar büyük kayiplara ugrayacaginizi söyleyeyim ben size. Burada 1950’lerde kurulmus yapilardan bahsediyoruz. Türkiye’nin FETÖ mücadelesine, FETÖ’nün kurulusuna baktigimiz zaman 1950’lerde kuruluyor. Bugün yasadigimiz PKK süreci yalnizca 1980 sonrasina götürmezsiniz, cumhuriyetin kuruldugu tarihten itibaren baslayan yabanci güçler tarafindan isyanlarla baslatilan süreci de koyarsaniz yaklasik 100 yillik bir süreçtir bu. Yalnizca örgütün ismi geçmistir. Bu ülkenin kavgasi tam 100 yildir sürüyor” ifadelerini kullandi.
"15 Temmuz’u Anlamak" isimli konferans soru ve cevap kisminin ardindan katilimcilara hediyelerin verilmesiyle son buldu.
