Merkez Bankasi Faizi 150 Baz Puan Indirdi

Merkez Bankasi faizi 150 baz puan indirerek yüzde 10,5’e çekti.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasi (TCMB), Ekim ayi faiz kararini açikladi.

Para Politikasi Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oraninin yüzde 12’den yüzde 10,5’e indirilmesine karar verdi.

Karar metninde jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayiflatici etkisinin artarak sürdügü, önümüzdeki döneme iliskin küresel büyüme tahminleri asagi yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyonun kaçinilmaz bir risk faktörü oldugu degerlendirmelerinin yayginlasmakta oldugu belirtildi.

Metinde, “Türkiye’nin gelistirdigi stratejik nitelikte çözüm araçlari sayesinde temel gida basta olmak üzere bazi sektörlerdeki arz kisitlarinin olumsuz etkileri azaltilmis olsa da uluslararasi ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarinin artis egiliminin sürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararasi finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakindan izlenmektedir. Bununla birlikte, gelismis ülke merkez bankalari artan enerji fiyatlari ve arz-talep uyumsuzlugu ile isgücü piyasalarindaki katiliklara bagli olarak enflasyonda görülen yükselisin beklenenden uzun sürebilecegini vurgulamaktadirlar. Ülkeler arasinda farklilasan iktisadi görünüme bagli olarak gelismis ülke merkez bankalarinin para politikasi adim ve iletisimlerinde ayrisma artarak devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankalari tarafindan gelistirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdügü gözlenmektedir. 2022’nin ilk yarisinda güçlü bir büyüme gerçeklesmistir. Yilin ikinci yarisina dair öncü göstergeler ise zayiflayan dis talebin etkisiyle büyümedeki yavaslamanin sürdügüne isaret etmektedir. Bununla birlikte, imalat sanayi üzerindeki dis talep kaynakli baskilarin iç talep ve arz kapasitesi üzerinde simdilik sinirli olan etkileri yakindan takip edilmektedir. Istihdam kazanimlari benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Özellikle istihdam artisina katki veren sektörler dikkate alindiginda büyüme dinamiklerinin yapisal kazanimlarla desteklenmekte oldugu görülmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bilesenlerin payi artarken, turizmin cari islemler dengesine beklentileri asan güçlü katkisi devam etmektedir. Bunun yaninda, enerji fiyatlarindaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarinin resesyona girme olasiligi cari denge üzerindeki riskleri canli tutmaktadir. Cari islemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalici hale gelmesi, fiyat istikrari için önem arz etmektedir. Kredilerin büyüme hizi ve erisilen finansman kaynaklarinin amacina uygun sekilde iktisadi faaliyet ile bulusmasi yakindan takip edilmektedir. Ayrica, son dönemde belirgin sekilde açilan politika-kredi faizi makasinin ilan edilen makroihtiyati tedbirlerin katkisi ile geldigi denge yakindan takip edilmektedir. Kurul, parasal aktarim mekanizmasinin etkinligini destekleyecek araçlarini güçlendirmeye devam edecektir” denildi.

Enflasyonda gözlenen yükseliste; jeopolitik gelismelerin yol açtigi enerji maliyeti artislarinin gecikmeli ve dolayli etkileri, ekonomik temellerden uzak fiyatlama olusumlarinin etkileri, küresel enerji, gida ve tarimsal emtia fiyatlarindaki artislarin olusturdugu güçlü negatif arz soklari etkili olmaya devam ettigi belirtilen metinde “Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrari ve finansal istikrarin güçlendirilmesi için atilan ve kararlilikla uygulanan adimlar ile birlikte, küresel baris ortaminin yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin baslayacagini öngörmektedir. Azalan dis talebin toplam talep kosullari ve üretim üzerindeki etkileri yakindan izlenmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin daha da arttigi bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artis trendinin sürdürülmesi açisindan finansal kosullarin destekleyici olmasi kritik önem arz etmektedir.

Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 150 baz puan düsürülmesine karar vermistir. Kurul, takip eden toplantida da benzer bir adim atildiktan sonra faiz indirim döngüsünün sona erdirilmesini gündeme almistir. Fiyat istikrarinin sürdürülebilir bir sekilde kurumsallasmasi amaciyla TCMB’nin tüm politika araçlarinda kalici ve güçlendirilmis liralasmayi tesvik eden genis kapsamli bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Degerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adimlari para politikasi aktarim mekanizmasinin etkinliginin güçlendirilmesi için kullanilmaya devam edilecektir. TCMB, fiyat istikrari temel amaci dogrultusunda enflasyonda kalici düsüse isaret eden güçlü göstergeler olusana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulasincaya kadar elindeki tüm araçlari liralasma stratejisi çerçevesinde kararlilikla kullanmaya devam edecektir. Fiyatlar genel düzeyinde saglanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düsüs, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artis egiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalici olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrari ve finansal istikrari olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatirim, üretim ve istihdam artisinin saglikli ve sürdürülebilir bir sekilde devami için uygun zemin olusacaktir. Kurul, kararlarini seffaf, öngörülebilir ve veri odakli bir çerçevede almaya devam edecektir” ifadelerine yer verildi.

Kaynak: İHA