HDP ve CHP'den yeni oyun! 'İttifak anlayışımız yok'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a karşı katıldığı tüm seçimlerde hezimeti yaşayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2023 yılında yapılması planlanan seçimler öncesinde ittifak hesapları yapıyor.

Meral Akşener ile birlikte Millet İttifakı'nı oluşturan Kemal Kılıçdaroğlu, Saadet Partisi'ni resmi olarak ittifaka dahil etti ancak terör örgütü PKK'nın siyasi kanadı HDP'den gizli olarak destek aldı.

HDP, Millet İttifakı'nın bu iş birliğini gizli tutuyor olmasından oldukça rahatsız.

Pervin Buldan, açık bir ittifak olmadığı süreçte Millet İttifakı'nın yanında yer almayacaklarını açık açık söyledi.

Yaşanan sürecin ardından HDP, 2023 seçimleri öncesi ve sonrasına dair ilkelerini açıklamak için prgoram düzenledi.

HDP'nin ilkerlerini eş genel başkanlar, Pervin Buldan ve Mithat Sancar açıkladı.

TERÖRLE MÜCADELENİN DURMASINI İSTİYORLAR

Açıklanan maddelerde; Türkiye'nin terörle mücadeleye ara vermesi istendi.

Konuyla ilgili konuşan Pervin Buldan, 'Savaş politikaları, silah ve çatışma yöntemleri yerine diyalog ve müzakere seçenekleri düşünülerek adım atılmalıdır. ' ifadelerini kullandı.

BÖLGEDE ASKERİ GÜÇ GÖSTERİSİ..

Dış politikada da Türkiye'nin askeri gücünü göstermemesi istendi. Mithat Sancar, 'Dış politikada; komşularımız başta olmak üzere, diğer ülkelerle savaş ve çatışmaya, askeri güç gösterisine dayalı maceracı politikalardan uzaklaşmak, diyaloğa ve her alanda iyi ilişkilere dayalı barışçış politiklar yürütmek hepimizin yararınadır.' dedi.

YENİ ANAYASA

HDP'nin bir başka isteği ise yeni anayasa.

Terör örgütü PKK'nın siyasi kanadı, ittifaka katılma şartlarından biri olarak demokratik bir anayasayı şart koştu: 'Sivil, özgürlükçü, yeni bir anayasa, gerçek anlamda bir toplumsal sözleşme Türkiye'de yeni bir başlangıcın ve demokratikleşmenin tacı olacaktır. Bu anayasa; farklı kültürlere, kimliklere, inançlara, anadillerine ve yaşam tarzlarına saygıya dayalı eşit yurttaşlığı esas almalıdır. Anayasanın hazırlanma süreci, her kesimi kapsayan, demokratik katılım ve toplumsal müzakereye dayalı bir yöntemle yürütülmelidir.'