Turkovac'tan sonra 7 yerli aşı projesi daha!

Türkiye'nin yerli koronavirüs aşısı "Turkovac"ta son aşamaya gelinirken, TÜSEB destekli 7 aşı projesi daha yürütülüyor. Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanı (TÜSEB) Prof. Dr. Erhan Akdoğan tarafından yapılan açıklamada, "COVID-19 sürecinde TÜSEB çok aktif bir rol alıyor. Pandeminin başından beri 7 tane yerli aşı projesini desteklenmeye başladık." ifadeleri kullanıldı.

Turkovac'tan sonra 7 yerli aşı projesi daha!
Sağlık Bakanlığı'na bağlı olarak 2015 yılında kurulan Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) bünyesinde 9 enstitü bulunuyor. Sağlık bilim ve teknolojileri alanında bilimsel araştırmaları destekleyen TÜSEB, bilgiyi ürüne dönüştürerek kalkınmaya destek sağlamayı amaçlıyor. Tıbbi cihaz, tanı kiti, aşı ve ilaç kollarında çalıştıklarını ifade eden TÜSEB Başkanı Erhan Akdoğan, 'Ülkemizde son 10 yılda savunma teknolojileri alanında yerlilik oranı çok yükseldi ve aynı konsantrasyon sağlık bilimi ve teknolojileri için de geçerli. Özellikle pandemi süreciyle sağlık bilim ve teknolojilerinin geliştirilmesi, bütün dünya için daha da önemli hale geldi' şeklinde konuştu.

TÜSEB tarafından pandeminin hemen başında kurulan COVID-19 tanı merkezleriyle 20 merkezde, 147 adet personel ve 497 laboratuvar cihazıyla beraber bu faaliyetlere devam ettiklerini dile getiren Akdoğan, şöyle devam etti: 'Ar-Ge destekleri de yapıyoruz ve hemen pandeminin başında yerli aşı projelerinin desteklenmesi için bir çağrıya çıktık. Bu çağrıyla birlikte 7 tane yerli aşı projesi desteklenmeye başlandı.

FAZ-3 ÇALIŞMALARI YURTDIŞINDA DA YAPILACAK

Kayseri Erciyes Üniversitesi'nde geliştirilen ilk yerli inaktif COVID-19 aşısı TURKOVAC, Faz-1 ve Faz-2 çalışmalarında TÜSEB tarafından desteklendi. Faz-3 çalışmalarında ise bütün koordinasyon TÜSEB tarafından gerçekleştiriliyor. Atatürk Üniversitesi, Akdeniz Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi'nde desteklenen aşı çalışmaları da hayvan deneyi aşamasına gelmiş durumda. İlk yerli aşımız TÜRKOVAC ile sadece bilimsel bilgiyle kalmadığımızı bir teknolojiye geçiş olduğunu ve bir ürünün elde edildiğini görüyoruz. Ayrıca Faz-3 çalışmalarımızın uluslararası geçerliliği olması için bazı girişimlerde bulunduk ve çalışmalarımız yurtdışında da yapılacak.

YAPAY ZEKÂ TABANLI GÖNÜLLÜ SEÇİMİ

Şu anda gönüllü olmak için süreçler devam ediyor, arzu eden vatandaşlarımız hala gönüllü olabilirler. Gönüllü olmak için e-nabız üzerinden başvurular alınıyor. Başvuru süreci bir dakika bile sürmüyor. Bu başvurular esnasında da belli kriterler var. Arka planda yapa zekâ teknikleriyle oluşturulmuş bir algoritma, gönüllülük kriterlerine uyup uymadığını belirliyor.

GÖNÜLLÜ BAŞVURULARI BİR MİLYONU GEÇTİ

Gönüllü başvurularında bir milyonu geçtik şu anda. Gönüllü olmak için aşılı olmamak, COVID-19 geçirmemiş olmak, hâlihazırda COVID pozitif olmamak, kronik bir rahatsızlığı olmamış olmak ve 18-55 yaş aralığında olmak gerekiyor. Şunu çok net bir şekilde gördük ki milli aşımıza halkımız tarafından müthiş bir teveccüh var. Halkımız kendi bilim insanlarımıza ve hekimlerimize çok yüksek derecede güven duyduğunu gösteriyor.

YERLİ TEKNOLOJİYİ İHRAÇ EDİYORUZ

Pandemi sürecinde özellikle şehir hastanelerimizle beraber çok ciddi bir altyapımızın olduğunu gördük. Pandemi sürecinde e-nabız gibi dünyanın sayılı dijital ekosistemlerinden birine sahip olduğumuzu ve bunu etkin kullanabildiğimizi gördük. Aşı kartları gibi birçok yeniliğe de hızlı bir şekilde adapte olabildiğimizi ve mevcut teknolojiye zaten sahip olduğumuzu gördük. Bugün TÜSEB destekli yerli ventiletörümüzü, yurtdışında ihraç ettiğimiz gibi birçok ihtiyacı olan ülkeye de bağışlamış durumdayız. Sağlık Bakanlığımızın gücü ve birimleriyle beraber Müthiş bir eşgüdüm ve koordinasyon içerisinde ilerliyoruz.'