Erdogan, AK Parti TBMM Grup Toplantisinda Konustu Açiklamasi (1)
'Kiyilarimiz nasil müsilajin tehdidi altinda oksijensiz kalma riski ile bogusuyorsa siyasette de yerli ve milli her adimi yok etmeye çalisan dahasi siyaseti kirleten bir müsilajla karsi karsiyayiz' 'CHP’nin basini çektigi bu siyasi müsilaj, her türlü iftirayi, yalani, çarpitmayi, küresel boyutu da olan büyük bir medya ve sosyal medya agiyla milletimizin üzerine adeta yagmur gibi yagdirmaktadir' 'Türkiye, 2023 yilina yaklastikça partimize ve ülkemize yönelik saldirilarin giderek artacagi anlasiliyor' 'CHP Genel Baskani artik siyasetin degil, tip ilminin, psikiyatrinin konusudur. Hakikatle bagini bu derece koparmis bir insana doktorlar herhalde bir teshis koyacaklardir, insallah tedavisi de mevcuttur'
Türkiye Cumhurbaskani ve AK Parti Genel Baskani Recep Tayyip Erdogan, "Kiyilarimiz nasil müsilajin tehdidi altinda oksijensiz kalma riski ile bogusuyorsa siyasette de yerli ve milli her adimi yok etmeye çalisan dahasi siyaseti kirleten bir müsilajla karsi karsiyayiz. CHP’nin basini çektigi bu siyasi müsilaj, her türlü iftirayi, yalani, çarpitmayi, küresel boyutu da olan büyük bir medya ve sosyal medya agiyla milletimizin üzerine adeta yagmur gibi yagdirmaktadir." dedi.
Erdogan, AK Parti TBMM Grup toplantisinda yaptigi konusmada, bir süre daha devam edecek olan Meclis çalismalarinda milletvekillerine basarilar diledi.
Milletvekilleriyle gruplar halinde gerçeklestirdikleri degerlendirme toplantilarina geçen hafta kaldiklari yerden tekrar basladiklarini animsatan Erdogan, yarin bir grup milletvekili ile tekrar bir araya geleceklerini, böylece salgin öncesi baslatilan ve bes grup halinde planlanan toplantilarin tamamlanmis olacagini ifade etti.
Erdogan, Meclisin açilmasiyla gruplar halindeki sohbet toplantilarina yeniden baslayacaklarini bildirerek, "AK Parti’nin en önemli vasiflarindan biri olan istisare kültürünün örnegi olarak gördügüm bu toplantilarda söz alan her milletvekilimiz özgürce düsüncesini ifade ediyor. Arkadaslarimizla, illerimizin sorunlarindan ülke ve dünya politikalarina kadar her hususu samimiyetle görüsme, konusma firsati buluyoruz." dedi.
Kendisi dahil toplantilara katilan hemen herkesin üzerinde ittifak ettigi hususun "2023 seçimlerinin ülkenin kazanimlarinin korunmasi ve gelecegi bakimindan giderek daha önemli hale gelmesi" oldugunu belirten Erdogan, "Dünkü Merkez Yürütme Kurulu toplantimizda da ifade ettim; Türkiye, 2023 yilina yaklastikça partimize ve ülkemize yönelik saldirilarin giderek artacagi anlasiliyor. Maalesef güya muhalefet sifatiyla ortada dolasan bir parti ve onunla ayni yolda yürüyenler, Türkiye’nin önünü kesmeye yönelik bu kampanyaya büyük bir hevesle ortak olmaktadir." degerlendirmesinde bulundu.
- "Yalan terörü"
"Elbette bu ülkede her dönemde iktidarla muhalefet partileri arasinda çekismeler, gerilimler, görüs farkliliklari yasanmistir." diyen Erdogan, sözlerini söyle sürdürdü:
"Ama bu defa karsimizda bambaska bir fotograf vardir. Disardan ve içeriden birtakim sözler aldigi anlasilan CHP, giderek daha pervasiz, yikici ve ahlaksiz bir sekilde bizi hedef aliyor; buna benzer bir görüntü vererek ülkenin demokrasisine, ekonomisine, gelecegine kast ediyor.
Bu arada, CHP’nin disardan aldigi sözleri biz söylemiyoruz, bizzat kendileri zaten ikrar ediyorlar. Eskiden beri içeride bunlarin degirmenine su tasimayi kendilerine vazife addeden bir kesim hep olagelmistir. Kiyilarimiz nasil müsilajin tehdidi altinda oksijensiz kalma riski ile bogusuyorsa siyasette de yerli ve milli her adimi yok etmeye çalisan, dahasi siyaseti kirleten bir müsilajla karsi karsiyayiz. CHP’nin basini çektigi bu siyasi müsilaj, her türlü iftirayi, yalani, çarpitmayi, küresel boyutu da olan büyük bir medya ve sosyal medya agiyla milletimizin üzerine adeta yagmur gibi yagdirmaktadir. Dikkatinizi çekiyorum, burada sehven, yanlis bilgi verme degil, bilinçli ve kasitli bir iftira, yalan, çarpitma hali hatta stratejisi yürütülmektedir. Sayet, böyle degilse durum daha vahim demektir. Çünkü ortada klinik bir vaka söz konusudur. Bernard Shaw 'Yalancinin cezasi, kendisine inanilmamasi degil onun kimseye inanmamasidir' diyor. Basindaki zat basta olmak üzere CHP sürekasina zaten kimsenin inandigi yok ama onlar da kimseye inanmadiklari bir ruh haline sürüklenmislerdir. Her ne sebeple olursa olsun, Türkiye, CHP zihniyetinin yalan ve iftira zulmüne maruz kalmaktadir. Bunun adi da bir yalan terörüdür. Bunlara göre, bu ülkedeki cumhurbaskanindan baslayarak bakanlarindan, milletvekillerinden, bürokratlarindan isadamlarina kadar herkes; esnafindan, çiftçisinden, gençlerine kadar her kesim taammüden vatanina ihanet etmektedir. Herkes yolsuzluk yapmaktadir. Herkes hirsizdir, herkes uyusturucu kaçakçisidir, herkes banka soyguncusudur, herkes satilmistir, herkes yanlistir, herkes kötüdür. Ülkesini aklina gelen her türlü asagilik sifatla itham edecek her tarafi suç kaynayan bir yer olarak gösterecek kadar kendini kaybetmis bir ruh hali ile karsi karsiyayiz. Bizim bunca yalani, bunca iftirayi, bunca ithami büyük bir keyifle ve kendinden emin edayla ardi ardina siralayan siyasetçi sifatli bu ruh hastasina ayiracak tek saniyemiz yoktur. Hukuk önünde hesap sorulacak hususlarin avukatlarimiz vasitasiyla elbette takipçisiyiz, takipçisi de olacagiz. Diger hususlarda ise diyoruz ki CHP Genel Baskani artik siyasetin degil, tip ilminin, psikiyatrinin konusudur. Hakikatle bagini bu derece koparmis bir insana doktorlar herhalde bir teshis koyacaklardir, insallah tedavisi de mevcuttur. Bize düsen 'Allah sifa versin' demekten ibarettir."
(Sürecek)
Kaynak: AA
Erdogan, AK Parti TBMM Grup toplantisinda yaptigi konusmada, bir süre daha devam edecek olan Meclis çalismalarinda milletvekillerine basarilar diledi.
Milletvekilleriyle gruplar halinde gerçeklestirdikleri degerlendirme toplantilarina geçen hafta kaldiklari yerden tekrar basladiklarini animsatan Erdogan, yarin bir grup milletvekili ile tekrar bir araya geleceklerini, böylece salgin öncesi baslatilan ve bes grup halinde planlanan toplantilarin tamamlanmis olacagini ifade etti.
Erdogan, Meclisin açilmasiyla gruplar halindeki sohbet toplantilarina yeniden baslayacaklarini bildirerek, "AK Parti’nin en önemli vasiflarindan biri olan istisare kültürünün örnegi olarak gördügüm bu toplantilarda söz alan her milletvekilimiz özgürce düsüncesini ifade ediyor. Arkadaslarimizla, illerimizin sorunlarindan ülke ve dünya politikalarina kadar her hususu samimiyetle görüsme, konusma firsati buluyoruz." dedi.
Kendisi dahil toplantilara katilan hemen herkesin üzerinde ittifak ettigi hususun "2023 seçimlerinin ülkenin kazanimlarinin korunmasi ve gelecegi bakimindan giderek daha önemli hale gelmesi" oldugunu belirten Erdogan, "Dünkü Merkez Yürütme Kurulu toplantimizda da ifade ettim; Türkiye, 2023 yilina yaklastikça partimize ve ülkemize yönelik saldirilarin giderek artacagi anlasiliyor. Maalesef güya muhalefet sifatiyla ortada dolasan bir parti ve onunla ayni yolda yürüyenler, Türkiye’nin önünü kesmeye yönelik bu kampanyaya büyük bir hevesle ortak olmaktadir." degerlendirmesinde bulundu.
- "Yalan terörü"
"Elbette bu ülkede her dönemde iktidarla muhalefet partileri arasinda çekismeler, gerilimler, görüs farkliliklari yasanmistir." diyen Erdogan, sözlerini söyle sürdürdü:
"Ama bu defa karsimizda bambaska bir fotograf vardir. Disardan ve içeriden birtakim sözler aldigi anlasilan CHP, giderek daha pervasiz, yikici ve ahlaksiz bir sekilde bizi hedef aliyor; buna benzer bir görüntü vererek ülkenin demokrasisine, ekonomisine, gelecegine kast ediyor.
Bu arada, CHP’nin disardan aldigi sözleri biz söylemiyoruz, bizzat kendileri zaten ikrar ediyorlar. Eskiden beri içeride bunlarin degirmenine su tasimayi kendilerine vazife addeden bir kesim hep olagelmistir. Kiyilarimiz nasil müsilajin tehdidi altinda oksijensiz kalma riski ile bogusuyorsa siyasette de yerli ve milli her adimi yok etmeye çalisan, dahasi siyaseti kirleten bir müsilajla karsi karsiyayiz. CHP’nin basini çektigi bu siyasi müsilaj, her türlü iftirayi, yalani, çarpitmayi, küresel boyutu da olan büyük bir medya ve sosyal medya agiyla milletimizin üzerine adeta yagmur gibi yagdirmaktadir. Dikkatinizi çekiyorum, burada sehven, yanlis bilgi verme degil, bilinçli ve kasitli bir iftira, yalan, çarpitma hali hatta stratejisi yürütülmektedir. Sayet, böyle degilse durum daha vahim demektir. Çünkü ortada klinik bir vaka söz konusudur. Bernard Shaw 'Yalancinin cezasi, kendisine inanilmamasi degil onun kimseye inanmamasidir' diyor. Basindaki zat basta olmak üzere CHP sürekasina zaten kimsenin inandigi yok ama onlar da kimseye inanmadiklari bir ruh haline sürüklenmislerdir. Her ne sebeple olursa olsun, Türkiye, CHP zihniyetinin yalan ve iftira zulmüne maruz kalmaktadir. Bunun adi da bir yalan terörüdür. Bunlara göre, bu ülkedeki cumhurbaskanindan baslayarak bakanlarindan, milletvekillerinden, bürokratlarindan isadamlarina kadar herkes; esnafindan, çiftçisinden, gençlerine kadar her kesim taammüden vatanina ihanet etmektedir. Herkes yolsuzluk yapmaktadir. Herkes hirsizdir, herkes uyusturucu kaçakçisidir, herkes banka soyguncusudur, herkes satilmistir, herkes yanlistir, herkes kötüdür. Ülkesini aklina gelen her türlü asagilik sifatla itham edecek her tarafi suç kaynayan bir yer olarak gösterecek kadar kendini kaybetmis bir ruh hali ile karsi karsiyayiz. Bizim bunca yalani, bunca iftirayi, bunca ithami büyük bir keyifle ve kendinden emin edayla ardi ardina siralayan siyasetçi sifatli bu ruh hastasina ayiracak tek saniyemiz yoktur. Hukuk önünde hesap sorulacak hususlarin avukatlarimiz vasitasiyla elbette takipçisiyiz, takipçisi de olacagiz. Diger hususlarda ise diyoruz ki CHP Genel Baskani artik siyasetin degil, tip ilminin, psikiyatrinin konusudur. Hakikatle bagini bu derece koparmis bir insana doktorlar herhalde bir teshis koyacaklardir, insallah tedavisi de mevcuttur. Bize düsen 'Allah sifa versin' demekten ibarettir."
(Sürecek)