Bursa Saray Mutfaginin Dogdugu Sehir

Gastronomi Turizm Fuari & Konferansi ‘Gastro Show’ kapsaminda düzenlenen panelde konusan Bursa Büyüksehir Belediye Baskani Alinur Aktas, Bursa’nin, Osmanli saray mutfaginin dogdugu sehir oldugunu belirterek, “Saraya gönderilen ürünlerle ilgili fermanlar, Bursa’nin, sarayin en büyük gida deposu oldugunun delîlidir” dedi.

Bursa Saray Mutfaginin Dogdugu Sehir
Bursa’nin turizmden aldigi payi artirmayi hedefleyen Büyüksehir Belediyesi, bu kez Istanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen Gastronomi Turizm Fuari & Konferansi ‘Gastro Show’da sehrin gastronomi degerlerini vitrine çikardi. Ace Of Mice - Gastro Show kapsaminda düzenlenen ‘Sehirlerin markalasmasinda gastronomi turizminin önemi’ konulu panele katilan Büyüksehir Belediye Baskani Alinur Aktas, Bursa mutfaginin zenginliklerini anlatti. Baskan Aktas, Bursa’nin Osmanli Devleti’nin ilk payitahti olmasinin yaninda tarih boyunca ipek ve baharat yollari gibi bütün ticaret yollarini ve dolayisiyla kültürleri bulusturan önemli bir dünya sehri oldugunu belirtti.

Dünyanin ilk standardi

Sultan 2. Bayezid Han tarafindan 1502 tarihinde Bursa’da çikarilan, ürünlerin yani sira ekmek, çörek, et, meyve ve sebze gibi yiyeceklerin satis kurallarini belirleyen Kanunnâme-i Ihtisâb-i Bursa’nin dünyanin ilk standardi olarak kabul edildigini hatirlatan Baskan Aktas, Bursa’nin Osmanli saray mutfaginin dogdugu sehir oldugunu kaydetti.

Gastronominin bir kültür oldugunun altini çizen Baskan Aktas, “Bu; dügünler, bayramlar, köy hayirlari, çesitli kutlamalarda yansimalari görülen kültürel mirasimizdir. Osmanli saray mutfaginin dogdugu bu sehirden saraya gönderilen ürünlerle ilgili fermanlar mevcuttur; bu da Bursa’nin, sarayin en büyük gida deposu oldugunun delîlidir. Saray mutfaginda kullanilan nane tursusu, nar eksisi, bugday, un, tuz, karpuz, kestane, armut, bulgur, tarhana, sogan ve hatta buz Bursa’dan gönderilmistir” dedi.

Bursa’nin Türkiye’nin en ünlü tatlarini ortaya çikarmis olmasinin bir tesadüf olmadigini dile getiren Baskan Aktas, “Balkanlar’dan, Kafkaslar’dan, Orta Asya’dan ve Anadolu’nun her bölgesinden gelen Selanik-Girit mübâdili, Bosnak, Arnavut, Muhacir, Pomak, Azeri, Laz, Ahizka, Abhaz, Çerkez, Gürcü mutfak kültürleri sayesinde olusan zenginlik, geleneksel Bursa sofrasini alabildigine bir lezzet sölenine dönüstürmüstür. Ismi Bursa’dan bagimsiz anilmayan ve uluslararasi bilinirlige sahip Bursa kebabi, cantik, pideli köfte, tahinli pide, kestane sekeri, Mustafakemalpasa tatlisi, Inegöl köfte gibi meshur lezzetleriyle ülke gastronomisinde önemli yer tutmaktadir. Gastronomi, bilhassa turizmin en önemli bilesenlerinden birisidir. Günümüzde insanlar; yeni bir yer görmek, farkli bir kültürü tanimak kadar yeni lezzetleri tatmak için de seyahat ediyor. Bu açidan Bursa’nin sunabilecegi tarihi ve kültürel zenginliklerinin yani sira kesfedilmeyi bekleyen muhtesem bir sofrasinin bulundugunu hatirlatmak istiyorum” diye konustu.

UCLG-Mewa Genel Sekreteri Mehmet Duman’in yönettigi panelde söz alan Hatay Büyüksehir Belediye Baskani Lütfü Savas, Trabzon Büyüksehir Belediye Baskani Murat Zorluoglu, ve Girne Belediye Baskani Nidai Güngördü ile Malatya TSO Baskani Oguzhan Ali Sadikoglu da sehirlerinin gastronomi degerleri hakkinda sunum yapti.
Kaynak: İHA