Sahnelerden, Simitçilige
Gaziantepli ses sanatçisi Faik Özer, 30 yilini verdigi müzik hayatini geçirdigi trafik kazasi sonrasi sonlandirmak zorunda kaldi. Kaza sonrasi, pazarda simit satarak geçimini saglayan Özer, seyyar arabasinin yaninda söyledigi sarkilarla esnafin ve müsterilerin nesesi haline geldi.
Uzun yillar yaptigi kasetçilik sektörü bitince, orkestra kurup dügünlerde sarki söyledi.
Ama orada da istedigini bulamadi. 30 yilini sigdirdigi müzik hayatinda yöresel ve ulusal bazda birçok albüm çikartarak süsleyen Özer, islerini yoluna koydugu sirada geçirdigi trafik kazasiyla 2 yil yatalak oldu.
Geçirdigi kaza sonrasi, 2 yil yataktan kalkamayan Özer, geçimini saglamak için pazarlarda simit satmaya basladi.
Seyyar simit arabasinin üzerine çikarttigi albümlerle, çalistigi mekanlari süsleyen afisleri yapistiran Özer, baglamasini ise yanindan hiç ayirmiyor.
“Kaza sonrasi ‘öldü’ dediler, tüm programlarim iptal oldu”
30 yildir müzikle ugrastigini, bunun 25 yilinin profesyonel anlamda geçtigini belirten Faik Özer, geçirdigi trafik kazasiyla sahnelerden simitçilige geçis yaptigini söyledi.
Yöresel olarak 10, profesyonel olarak 3 albüm çikarttigini kaydeden Özer, “Dügünlerde sahne aliyordum orkestramla, profesyonel anlamda 25 sene oldu. 3 albüm çikarttim ama tam anlamda iki tane profesyonel albümüm var. Yaklasik 4 sene önce feci bir kaza geçirmistim. O kazada, yaklasik iki sene yatalak kaldim, bastonla geziniyordum. Kazadan sonra birçok insana benim haberim, ‘öldü’ diye yayildi. Dügünlerim kesildi, orkestrami satmak zorunda kaldim son 3 senedir de çok sükür simit satarak ekmegimi kazaniyorum” dedi.
“Müzik benim vazgeçilmezim”
Müzige olan sevgisini hiç bir zaman birakmadigini kaydeden Faik Özer, “Sarkilar benim için vazgeçilmezdir. Yataga yatarken, yemek yerken, ayakta dururken, iste, arkadaslarin yaninda ben hep sarki söyler yazarim. Devamli sazim askida durur, efkarlandigimda alir bir parça söyler ondan sonra otururum” ifadelerini kullandi.
“Içkili yerlerde çalismak istemedim”
Istanbul basta olmak üzere Kibris’ta da sahneler aldigini ifade eden Özer, içkili ortamlarda çalismak istemedigi için Gaziantep’e geri döndügünü kaydetti.
Özer, “Istanbul’da yasadim, orada ve Kuzey Kibris Türk Cumhuriyet’inin Girne sehrinde bulunan birçok Türkü evinde sahne aldim. Beni çalistirmak isteyen iyi patronlarimiz vardi ama yerlerde içki oldugundan dolayi çalismamaya çalistim” seklinde konustu.
“Ünlüler ve firmalar parasi olan kisilere yanasiyor”
Istanbul’da yasarken, Unkapani’nda birkaç sanatçiyla tanistigini kaydeden Özer, gerekli destegi görmedigini ifade etti.
Özer, “Gerek müzik firmalari, gerekse sanatçilar devamli parasi olan kisilere yanasirlar, kendinden ünlü kisilere yanasirlar. Gaziantep’te ben kasetçilik de yaptim, orkestram da vardi, kasetçilik isi bitince, orkestra elimizde kaldi. Fakat dügünlerde azalinca simitçiligi ek is olarak da yapiyordum. O kazadan sonra, sag olsun Belediye Baskanimiz Ridvan Fadiloglu, Pazarimizin Dernek Baskani Müslüm Karakus hepsi bana destek verdiler” diye konustu.
Kaynak: İHA
Ama orada da istedigini bulamadi. 30 yilini sigdirdigi müzik hayatinda yöresel ve ulusal bazda birçok albüm çikartarak süsleyen Özer, islerini yoluna koydugu sirada geçirdigi trafik kazasiyla 2 yil yatalak oldu.
Geçirdigi kaza sonrasi, 2 yil yataktan kalkamayan Özer, geçimini saglamak için pazarlarda simit satmaya basladi.
Seyyar simit arabasinin üzerine çikarttigi albümlerle, çalistigi mekanlari süsleyen afisleri yapistiran Özer, baglamasini ise yanindan hiç ayirmiyor.
“Kaza sonrasi ‘öldü’ dediler, tüm programlarim iptal oldu”
30 yildir müzikle ugrastigini, bunun 25 yilinin profesyonel anlamda geçtigini belirten Faik Özer, geçirdigi trafik kazasiyla sahnelerden simitçilige geçis yaptigini söyledi.
Yöresel olarak 10, profesyonel olarak 3 albüm çikarttigini kaydeden Özer, “Dügünlerde sahne aliyordum orkestramla, profesyonel anlamda 25 sene oldu. 3 albüm çikarttim ama tam anlamda iki tane profesyonel albümüm var. Yaklasik 4 sene önce feci bir kaza geçirmistim. O kazada, yaklasik iki sene yatalak kaldim, bastonla geziniyordum. Kazadan sonra birçok insana benim haberim, ‘öldü’ diye yayildi. Dügünlerim kesildi, orkestrami satmak zorunda kaldim son 3 senedir de çok sükür simit satarak ekmegimi kazaniyorum” dedi.
“Müzik benim vazgeçilmezim”
Müzige olan sevgisini hiç bir zaman birakmadigini kaydeden Faik Özer, “Sarkilar benim için vazgeçilmezdir. Yataga yatarken, yemek yerken, ayakta dururken, iste, arkadaslarin yaninda ben hep sarki söyler yazarim. Devamli sazim askida durur, efkarlandigimda alir bir parça söyler ondan sonra otururum” ifadelerini kullandi.
“Içkili yerlerde çalismak istemedim”
Istanbul basta olmak üzere Kibris’ta da sahneler aldigini ifade eden Özer, içkili ortamlarda çalismak istemedigi için Gaziantep’e geri döndügünü kaydetti.
Özer, “Istanbul’da yasadim, orada ve Kuzey Kibris Türk Cumhuriyet’inin Girne sehrinde bulunan birçok Türkü evinde sahne aldim. Beni çalistirmak isteyen iyi patronlarimiz vardi ama yerlerde içki oldugundan dolayi çalismamaya çalistim” seklinde konustu.
“Ünlüler ve firmalar parasi olan kisilere yanasiyor”
Istanbul’da yasarken, Unkapani’nda birkaç sanatçiyla tanistigini kaydeden Özer, gerekli destegi görmedigini ifade etti.
Özer, “Gerek müzik firmalari, gerekse sanatçilar devamli parasi olan kisilere yanasirlar, kendinden ünlü kisilere yanasirlar. Gaziantep’te ben kasetçilik de yaptim, orkestram da vardi, kasetçilik isi bitince, orkestra elimizde kaldi. Fakat dügünlerde azalinca simitçiligi ek is olarak da yapiyordum. O kazadan sonra, sag olsun Belediye Baskanimiz Ridvan Fadiloglu, Pazarimizin Dernek Baskani Müslüm Karakus hepsi bana destek verdiler” diye konustu.