Egitim-Bir-Sen 51. Baskanlar Kurulu Sonuç Bildirgesi Açiklandi
Egitim-Bir-Sen 51. Baskanlar Kurulu Toplantisi, Kizilcahamam’da yapildi. Toplu sözlesme gündemli toplantinin açilisinda konusan Memur Sen ve Egitim-Bir-Sen Genel Baskani Ali Yalçin, tüm kamu görevlilerine en düsük devlet memuru maasinin orani kadar seyyanen zam verilmesi yönündeki taleplerini dile getirmeye devam edeceklerini ifade ederek, “Siyasi irade, toplu sözlesmeyi bir adil paylasim firsati olarak gördügünü ispatlamali, toplu sözlesmeyi toplumsal sözlesmeye dönüstürmelidir” dedi.
Sube baskanlarinin söz alarak gündeme iliskin görüs ve önerilerini dile getirdikleri toplantinin sonuç bildirgesine göre su kararlar alindi:
"- Anayasa degisikligi konusunda irade ortaya konulmasi ve çalismalarin baslatilmis olmasi, millet iradesinin daha da güçlendirilmesi adina önemli bir adimdir. Bu adim, temel hak ve özgürlüklerin genisletilmesi ve güvence altina alinmasi açisindan da yeni bir firsat olacaktir. Yeni anayasada kamu görevlilerinin haklari ve güvenceleri yeniden ele alinmali, standartlari yükseltilerek ILO normlarina uyarlanmalidir. Genel yetkili sendika olarak yapilacak bu yeni anayasada sendikal haklarin ve normlarin evrensel standartlarda olmasi en büyük talebimiz ve beklentimizdir.
- 4688 sayili Kamu Görevlileri Sendikalari ve Toplu Sözlesme Kanunu’nun kamu görevlilerinin mali, sosyal, özlük haklarinin korunma ve gelistirilmesi, çalisma sartlarindan kaynaklanan sorunlarinin toplu pazarlik masasinda çözümü konusunda yetersiz
kaldigi görülmüstür. Sendikal hak ve özgürlükler ile örgütlenme ve toplu pazarlik hakkinin uluslararasi hukuk normlari ekseninde emegin degeriyle ve akitilan terle uyumlu hale getirilmesi kaçinilmazdir.
- 6. Dönem Toplu Sözlesme görüsmelerinde Kamu Isveren Heyeti sifatiyla toplu sözlesme masasina teklif sunacak olan siyasi irade, bütçe kisitlari ve kamu maliyesi gerekleri mazeretini ileri sürerek kamu görevlilerinin özlük haklarina iliskin taleplerine duyarsiz kalmadan toplu sözlesmeyi bir adil paylasim firsati olarak gördügünü ispatlamali; toplu sözlesmeyi toplumsal sözlesmeye dönüstürmelidir.
- Egitim çalisanlarinin mevcut sorunlarinin çözülmesinin, mali ve sosyal haklarinin gelistirilmesinin ülkemizin kalkinmasina büyük bir katki saglayacagi görülmelidir. Toplu sözlesme sürecinde Kamu Isveren Heyeti bu eksende hareket etmeli, egitim çalisanlarini yük degil güç olarak görmeli; ‘sayisal çogunluk’ mazeretinin arkasina siginarak taleplerimize duyarsiz kalmamali, üstesinden gelinemeyecek toplumsal maliyetlere neden olmamalidir.
- Siyasi irade tarafindan sözü verilen 3600 ek gösterge ile ilgili ivedi olarak adim atilmalidir. Tüm kamu görevlilerine 600 ek gösterge puani verilerek adalet yerine getirilmelidir.
- Kadro istikrarini cebri yöntemle temin etmenin yolu haline gelen kamu görevlilerini esi ile isi, saglik ile issizlik arasinda tercihe zorlayan, temel haklarin ihlal edildigi sözlesmeli istihdam biçimine karsiyiz. Kamuda ayni isi yapan personel arasindaki statü farki sonlandirilarak, bütün sözlesmeliler kadroya geçirilmelidir.
- Kariyer ve liyakat ilkesinin vücut bulmus hâli olan görevde yükselme süreci, kurumlarin takdirine ve keyfî kararlarina birakilmamalidir. Tüm kamu kurumlari açisindan rutin ve düzenli bir sekilde görevde yükselme ve unvan degisikligi sinavlari yapilmalidir. Kamu personelinin mesleki ve kurumsal yükselme yollari açilmali; özellikle tüm üniversiteleri kapsayan, keyfîligi giderecek ve mesleki yükselmeyi tesis edecek merkezî bir görevde yükselme süreci baslatilmalidir.
- Ögretmenlik mesleginin statüsünü yükseltecek, meslegi tüm asama ve basamaklariyla ele alacak, ögretmenlerin özlük ve sosyal haklarinda iyilestirmeler yaparak sosyal itibarini daha da yükseltecek, ‘meslege destek, gelecege hizmet’ niteliginde bir meslek kanunu ihtiyaci artik karsilanmalidir.
- Egitim kurumu yöneticilerinin özlük haklari, üstlendikleri pedagojik ve idari sorumluluklarla orantili olarak gelistirilmeli; egitim kurumu yöneticiligi ikincil görev olmaktan çikarilarak, kadrolu istihdama dönüstürülmelidir.
- 100 bini askin ögretmen açigi varken, 500 binin üzerinde ögretmen atama beklerken, ücretli ögretmenlik gibi hak kayiplarina neden olan güvencesiz istihdam türleriyle ihtiyacin giderilmeye çalisilmasi yanlistir. Ögretmen açiginin kapatilmasi için gerekli adimlar atilmali, ek atama bekleyen ögretmenlerin sesi duyularak acilen en az 40 bin atama daha yapilmalidir.
- Egitim hizmetinin düzenli bir sekilde sürdürülebilmesini saglayan, okul sisteminin vazgeçilemez unsurlari olan sef, memur ve hizmetliler basta olmak üzere, genel idare hizmetleri ve yardimci hizmetler sinifi personelinin çalisma sartlarinin iyilestirilerek maddi sorunlarinin çözülmesi, egitimin niteligine ve verimliligine katki saglayacaktir.
- Türkiye genelinde yapilan ILKSAN ilçe temsilciligi seçimlerinde üyeler, Sandigin yönetim zihniyetinin, isleyisinin ve yapisinin degisimi konusunda net bir irade ortaya koymustur. Bu degisim iradesinin Eylül ayinda yapilacak olan il temsilciligi seçimlerine de yansiyacagi açikça görülmektedir.
- Büyük Türkiye vizyonuna ulasmaya imkân verecek olan üniversitelerin olusabilmesi için elestirel düsünebilen, medeniyet degerlerine vâkif, dünyadaki gelismeleri okuyabilen, vizyon sahibi fertler yetistirmeyi hedefleyen, toplumsal kalkinmaya yönelik bilimsel bilgi üretiminin saglanmasinin yani sira, is güvencesini esas alarak katilimci bir yüksekögretim yönetimini önceleyen ’Yüksekögretimde Degisim ve Dönüsüm Beklentileri Öneriler’ raporumuzdaki tespit ve öneriler isiginda yeni bir yüksekögretim kanununa ihtiyaç vardir.
- Üniversite yönetimi konusunda köklü bir sistem degisikligine ihtiyaç duyulmaktadir. Üniversite yönetimlerinin, personel ayrimi gözetmeksizin, uyum içinde, adil politikalar izleyerek evrensel üniversite misyonuna uygun hareket etmelerini saglayacak yapisal dönüsüm için adimlar atilmalidir.
- Üniversitelerimizde subjektif kriterler yerine üretilen bilgi ve degere odaklanan bir akademik yükselme sistemi uygulanmalidir. Ayrica is güvencesi basta olmak üzere, özlük haklarinin korundugu ve gelistirildigi bir akademik personel yönetimi ile akademisyenlerin esas olarak arastirma ve bilgi üretmelerine imkân saglayacak bir çalisma düzeni kurulmalidir.
- Idari ve akademik personelin birbirini tamamlayan unsurlar oldugu gerçeginden hareketle, idari personel, akademik personele taninan yüksekögretim tazminati, gelistirme ödenegi gibi temel bazi mali ve sosyal haklardan faydalandirilmali; üniversitelerarasi merkezî yer degisikligi hakki taninmali, üniversite yönetiminde temsil edilerek görüs ve önerileri dikkate alinmali, ayrimciliga maruz birakilmamalidir.
- Egitim hizmet kolunun genel yetkili sendikasi Egitim-Bir-Sen, hak, emek ve özgürlük mücadelesini yeni zeminlere tasiyarak; üyelerinin ve egitim çalisanlarinin haklarinin korunup gelistirilmesi, ülkemizde demokratik zeminin güçlendirilmesi ve emegin sayginliginin artirilmasi için yerelden evrensele sendikal yürüyüsünü kararlilikla devam ettirecektir."