Sancar, HDP TBMM Grup Toplantisi'nda Konustu Açiklamasi
'Kimse HDP'nin kapatilmasi üzerinden gelecekte siyasi avantaj devsirme hesabi yapmasin. Eger simdiden 'HDP kapatilacak gelin hesabimizi, oy planlarimizi buna göre yapalim' diye düsünenler varsa ister iktidarda ister muhalefette yirtin, atin o hesaplari'
Sancar, partisinin TBMM Grup Toplantisi'nda yaptigi konusmada, 10 Haziran'da Halklarin Demokratik Kongresi'nin (HDK) 11. Olagan Genel Kurulu'nu gerçeklestirdiklerini belirterek, "HDK, HDP'nin yeserip, filizlendigi, boy verdigi topraktir. HDP'de o toprakta büyüyen agaçtir" dedi.
Organize suç örgütü elebasi Sedat Peker'in açiklamalarina deginen Sancar, "Ortaya saçilan ifsaatlari görüyorsunuz. Sedat Peker isimli sahis anlatiyor da anlatiyor. Bunun karsisinda ismi geçenler, itham edilenler ne yapiyorlar? Susuyorlar büyük çogunlukla. Öyle bir denklem olustu ki, konusanlar da bu ifsaatlari dogruluyorlar. Yani her bir açiklama itirafa dönüsüyor. Karsimizdaki denklem ifsaat, ikrar, itiraf denklemidir." degerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'de güçler dizilisinin nasil gerçeklestiginin buradan bakilirsa ancak daha iyi anlasilabilecegini, kimin, nerede durdugunun ancak bu denklemden çözülebilecegini savunan Sancar, sözlerini söyle sürdürdü:
"Ifsaatlar, sadece kuru iddialar degildir. Her birinin dis dünyada, geçmiste ve günümüzde isim ve olay olarak karsiligi vardir. Birileri ilk basta cevap yetistirmek istedi, kendilerini aklamak adina konusmaya çabaladilar ama yaptiklari her açiklama, kurduklari her cümle kendilerinin suçlarini itiraf etmekten baska bir sonuç dogurmadi, baska bir anlama gelmedi. Simdi susuyorlar. Simdi susanlarin çevresinin giderek genisledigini de görmeliyiz, buna da özel dikkat sarf etmeliyiz. En basta iktidar susuyor. Genel geçer cümleler kuruyorlar. Susuyorlar, itiraflar karsisinda suskunluk ikrardir. Yani bu iddialari kabul ediyorlar. Bu agir, vahim iddialar karsisinda iktidar, en tepeden, yanindaki küçük ortaktan asagiya dogru her kademede susuyorsa ikrar ediyor. Bu suçlari kabul ediyor, bunlari üstleniyor. Bu suskunluk sadece iktidar çevreleriyle sinirli kalmiyor ne yazik ki muhalefet saflarinda da benzer bir tutumu görüyoruz. Olaylari küçültmeye, iddialari siradanlastirmaya çalisan yaklasimlara tanik oluyoruz. Bu ülkede belki de birilerinin aklindan bir suskunluk pakti yaratmak geçiyor olabilir. Yani 'gelin hep birlikte susalim, bu dönemi böylece idare ederek geçelim' gibi bir niyet, arayis varsa buradan uyariyoruz, HDP susmayacak."
Iktidarin, her sikistiginda çesitli yollarla kamuoyunun dikkatini dagitmaya, gündemi degistirmeye ve bu sekilde yolunu temizleyip devam etmeye çalistigini öne süren Sancar, "Bir olay ortaya atildiginda, suçlu olduklarini, büyük kirli isler yaptiklarini gösteren herhangi bir gelisme oldugunda hemen hain edebiyatina, iç düsman propagandasina sariliyorlar ve yillardir bunu bizim üzerimizden yapiyorlar." ifadesini kullandi. Sancar, "Biliyorsunuz böyle çok iddiali televizyon programi yapimcilari, köse yazarlari falan sürekli vatanseverlik edebiyati ve millet hamaseti yaparak HDP'yi kendi programlarinda linç ettiriyorlardi. Bu isi iftirayla, yalanla, hakaretlerle yapiyorlardi. Simdi sadece bir kisminin neler yaptiklari, icraatlari ortaya dökülüyor. Demek ki bunu yaparken bir yandan, öbür yandan da milyon avrolari gidip o kirli iliskiler aginin sürmesi için ceplerine indiriyorlardi." dedi.
Yasananlarin arastirilmasini isteyen Sancar, "Gelin Meclis'te arastiralim, olmadi bizler demokrasiye, adalete inananlar büyük bir kurul olusturalim, komisyon kuralim. Dünyada örnekleri var. Hep birlikte emek, meslek örgütleri, hak örgütleri, yurttas inisiyatifleri bir tür Russell Mahkemesi kuralim. Var bunlar geçmiste. Illa savcilari beklemek zorunda degiliz. Illa parlamentoda çogunlugun sahibi iktidarin insafina bu isleri birakacak degiliz. Birakmamaliyiz. Bizler arastiralim, pesine düselim. Adina ister hakikat komisyonu ister vicdan mahkemesi deyin. Ne derseniz deyin ama bu toplumda demokratlar, adalet isteyenler böyle bir seyi birlikte yapabiliriz." seklinde konustu.
Muhalefet partilerinin HSK seçimlerinde yaptigi uzlasmayi elestiren Sancar, "Muhalefet partileri Meclis'te yapilan HSK üyeleri seçiminde gidip iktidarla uzlastilar. Ne adina? 11 üyeden 3'ünü almak adina. Yani yine çogunluk iktidarda olacak ama muhalefette katkida bulunmus olacak. Eger bu uzlasmaya katilan muhalefet partileri yargida ve toplumda yargi eliyle yaratilan bütün bu kirliliklerin pesine kararlilikla düsmezlerse sirf o seçimde girdikleri bu uzlasma yüzünden sorumluluk altinda olacaklar." görüsünü savundu. Bir idari yargi hakiminin davasini karara baglayacagi büyük müteahhitlerle fotograflar çektirdigini öne süren Sancar, "Neredesin HSK? Bunun hiç mi önemi yok, hiç mi arastirilma degeri yok? HSK'da burada böyle sessiz kalmakla suç ortakligi yapiyor." dedi.
Sancar, "Kara para aklamaktan aranan biri Içisleri Bakaniyla görüsüyor. Gerçi bu Içisleri Bakani lafini da degistirmek lazim. Neden onu Içisleri Bakani yaptilar anlamiyorum zaten. Onun daha iyi bildigi is galiba sigorta isi. Onu sigorta isi bakani yapsaydilar çok daha iyi olurdu." ifadesini kullandi.
HDP'ye yeniden kapatma davasi açildigini animsatan Sancar, davanin bosa çikacaginin söyledi. Raportörün iddianameyi iade etmek degil; reddetmek göreviyle karsi karsiya oldugunu savunan Sancar, "Bu iddianameyi kabul etmek siyasi operasyonlara yargiyi kurban etmektir." görüsünü savundu.
Sancar, Anayasa Mahkemesi üyelerinin de ayni sorumluluk ve görevle karsi karsiya oldugunu belirterek, "Iddianameyi kabul ederlerse hadi diyelim büyük baski var anladik kabul ettiniz. O zaman kapatma talebini reddedeceksiniz. Reddettiginiz taktirde inanin sadece Türkiye'de degil; bütün çagdas, demokratik toplumlarda birer hukuk ve adalet sembolü, örnegi olarak hep onurlandirilacaksiniz. Bunu kabul ederseniz HDP'nin yarisi kadar oyu olan bir partinin santajlarini, tehditlerini, hakaretlerini sineye çekmis olacaksiniz." diye konustu.
Davayi bosa çikaracaklarindan hiç süphe duymadiklarini vurgulayan Sancar, "Biz kazanacagimizdan süphe duymuyoruz. Çünkü hakliyiz. Çünkü bu halkin haklarini, Türkiye halklarinin emegini, onurunu, refahini, özgürlügünü savundugumuzdan hiçbir süphemiz yok. Hadi kapattiniz diyelim. Kimse HDP'nin kapatilmasi üzerinden gelecekte siyasi avantaj devsirme hesabi yapmasin. Eger simdiden 'HDP kapatilacak gelin hesabimizi, oy planlarimizi buna göre yapalim' diye düsünenler varsa ister iktidarda ister muhalefette yirtin, atin o hesaplari." degerlendirmesinde bulundu.