Kozan'da Defineciler Binlerce Yıllık Kültürel Varlıkları Talan Etti
Adana’nın Kozan ilçesindeki Ferhatlı Uzunoğlan Tepesi’nde incelemelerde bulunan Ordu Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Bizans Sanatı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Buyruk, “definecilerin bu vandallığına sıfat bulmakta zorlanıyorum” dedi.
Tarihçi Abdurrahim Kütük ile birlikte Doç. Dr. Hasan Buyruk Ferhatlı Uzunoğlan Tepesi’nde incelemelerde bulundu. Uzunoğlu, tepenin Assur, Hellenistik, Roma ve Bizans dönemine ev sahipliği yapmış önemli bir merkez olduğunu dile getirerek “Definecilerin yaptığı kaçak kazılar sonucu maalesef bu uygarlıklardan kalan önemli eserler hızlı bir şekilde kayboluyor" diye konuştu.
Buyruk, Uzunoğlan Tepesi’nde Assur kralı III. Salmanassar’ın MÖ 839’da bölgeye yaptığı askeri sefer ile bağlantılı olarak kayaya işlenmiş bir rölyefinin bulunduğunu, bununda 2016 yılına kadar sağlam olarak geldiğini ve tarihten sonra inanılması güç bir şekilde üst tarafının Vandallar tarafından parçalandığını ifade etti.
Buyruk şöyle devam etti:
"Ayrıca, parçaların civarda olmayışı, bu kısmın götürülmüş olabileceğini düşündürüyor. Rölyefin işlendiği kayanın batı tarafında bir Roma tapınağı bulunuyor. Bu tapınakta defalarca kaçak kazıya maruz kaldı. Kazılmadık yeri bırakılmadı. Buradan çıkan iri taş bloklar tepeden aşağı yuvarlamak suretiyle insanların can ve mal güvenliğinin tehlikeye atılıyor. Bölgede araştırmalar yapan Prof. Dr. M. Hamdi Sayar hoca, tapınağın milattan sonra 2. yüzyılda inşa edildiğini ve bunun için teraslamanın oluşturulduğunu söylüyordu. Civara dağılmış mimari parçalar bir ölçüde tapınağın yeniden yapılanmasını sağlayacak ölçüde olduğu görünüyor."
Buyruk, yeniden inşa edilen tapınağın, Kilikya’daki mimari detayları sağlam bir şekilde tespit edilen tek tapınak olduğu fikrine katıldığını belirtti.
Burada yaşanan ve hala yaşanmaya devam edilen talana dikkat çeken, Buyruk, öncelikle bu talanın durdurulmasını, ardından yukarıda verilen bilgiler ışığında ve uzmanlar gözetiminde burasının düzenlenerek bölge turizmine sunulabileceğini sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA
Buyruk, Uzunoğlan Tepesi’nde Assur kralı III. Salmanassar’ın MÖ 839’da bölgeye yaptığı askeri sefer ile bağlantılı olarak kayaya işlenmiş bir rölyefinin bulunduğunu, bununda 2016 yılına kadar sağlam olarak geldiğini ve tarihten sonra inanılması güç bir şekilde üst tarafının Vandallar tarafından parçalandığını ifade etti.
Buyruk şöyle devam etti:
"Ayrıca, parçaların civarda olmayışı, bu kısmın götürülmüş olabileceğini düşündürüyor. Rölyefin işlendiği kayanın batı tarafında bir Roma tapınağı bulunuyor. Bu tapınakta defalarca kaçak kazıya maruz kaldı. Kazılmadık yeri bırakılmadı. Buradan çıkan iri taş bloklar tepeden aşağı yuvarlamak suretiyle insanların can ve mal güvenliğinin tehlikeye atılıyor. Bölgede araştırmalar yapan Prof. Dr. M. Hamdi Sayar hoca, tapınağın milattan sonra 2. yüzyılda inşa edildiğini ve bunun için teraslamanın oluşturulduğunu söylüyordu. Civara dağılmış mimari parçalar bir ölçüde tapınağın yeniden yapılanmasını sağlayacak ölçüde olduğu görünüyor."
Buyruk, yeniden inşa edilen tapınağın, Kilikya’daki mimari detayları sağlam bir şekilde tespit edilen tek tapınak olduğu fikrine katıldığını belirtti.
Burada yaşanan ve hala yaşanmaya devam edilen talana dikkat çeken, Buyruk, öncelikle bu talanın durdurulmasını, ardından yukarıda verilen bilgiler ışığında ve uzmanlar gözetiminde burasının düzenlenerek bölge turizmine sunulabileceğini sözlerine ekledi.