Murat Bardakçı 1915 olayları hakkındaki tek ses kaydını paylaştı

Tarihçi yazar Murat Bardakçı Ermeni tehcirinin mimarı Sadrazam Talât Paşa’nın eşi Hayriye Talât Hanım'la yaptığı mülâkatın ses kaydını paylaştı.

Murat Bardakçı 1915 olayları hakkındaki tek ses kaydını paylaştı
Murat Bardakçı 1915 olayları hakkındaki tek ses kaydını paylaştı
İşte tarihçi yazar Murat Bardakçı'nın 'Üzerinden bir asırdan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen karşımızdaki cazgırların hiçbir şekilde değişmediklerini göreceksiniz' dediği 40 sene önce yaptığı mülâkatın ses kaydı ile ilgili kaleme aldığı o yazı;

ABD Başkanı Joe Biden'ın 24 Nisan konuşmasında üzerimize soykırım çamurunu sıçratmasının ardından, günlerdir 1915 olaylarını tartışıyoruz.

Bugün, bu konuda bundan 40 sene kadar önce yaptığım bir mülâkatın ses kaydını yoruma girmeden yayınlıyorum...

Dinleyeceğiniz kayıtlarda konuşan kişi tehcirin mimarının, yani Sadrazam Talât Paşa'nın eşi Hayriye Talât Hanım...

1895'te bugün Yunanistan'ın sınırları içerisinde bulunan Yanya'da doğan Hayriye Talât Hanım, 10 Mart 1911'de sonraki senelerin “Talât Paşa”sı olan Talât Bey ile evlenmiş; kocasının Dahiliye Nazırlığı ve sadrazamlık yıllarında başta Ermeni tehciri olmak üzere hemen bütün önemli hadiselere şahitlik etmiş, Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünü en yakından görmüş, üstelik Talât Paşa'nın, yani kocasının 19 Mart 1921'de Berlin'de bir Ermeni terorist tarafından şehid edilmesi gibi büyük bir felâketi de tatmıştı!

Hayatının sonuna kadar hep “İttihadçı” kalan Hayriye Talât Hanım, eski İttihadçılar'ın ve onların soyundan gelenlerin “hanımefendisi” idi. Meselâ, onu sık sık ziyarete gelen rahmetli Celâl Bayar, bu ziyaretlerinden birinde Hayriye Talât Hanım için bana “O, benim şefimin refikasıdır” demişti!

Uzun ama birbirinden acı hatıralarla dolu bir ömür süren Hayriye Talât Hanım 15 Ocak 1983'te, Şişli'deki evinde vefat etti...

Onunla, vefatından üç ay kadar önce, 1982 Eylül'ünde, birkaç gün boyunca ve tamamı saatler süren uzun bir mülâkat yapmış, mülâkatın bir bölümünü Milliyet Gazetesi'nde “Kocam Talât Paşa” başlığı ile bir haftalık dizi olarak yayınlamış ve ASALA terörünün bütün şiddetiyle hüküm sürdüğü o günlerde diasporadan hem mektupla, hem teleksle dünya kadar hakaret ve tehdit mesajları almıştım...

Rahmetli Hayriye Talât Hanım, Talât Paşa'ya ait olan ve altmış küsur sene boyunca itina ile muhafaza ettiği evrakı vefatından birkaç hafta önce, “Günün birinde neşredersin” diyerek bana vermişti...

Bu evrakı, Hayriye Talât Hanım'ın torunu olan dostum ve arkadaşım Ayşegül Bafralı'nın, içerisinde Paşa'nın tehcir edilen Ermeniler ile ilgili kayıtlarının yeraldığı ve babaannesi tarafından eski bir bavulun alt kısmına dikilmiş olan “kara kaplı defter”i bularak bana vermesinin ardından, ancak 2008'de kitap olarak yayınlayabildim...

Talât Paşa'nın hanımının hatırasını hürmetle yâdederken, onun ile 1982 Eylül'ünde, henüz yirmili yaşlarımda olduğum sırada yaptığım uzun mülâkatın bazı bölümlerini burada onun sesinden yayınlıyorum...

Hayriye Talât Hanım, ilk kayıtta Talât Paşa'nın tehcir öncesinde Ermeniler'in önde gelenlerine yaptığı uyarıları anlatıyor ve Doğu Anadolu'da yaşanan kanlı olayları naklediyor. İkinci kayıtta kocasının 19 Mart 1921'de Berlin'de Sogomon Tehliryan adındaki bir Ermeni terorist tarafında şehid edildiği günü ve hissiyatını; son kayıtta da Alman mahkemesinde apar-topar yapılan yargılamada dinlenen yalancı şahitleri ve katilin hemen serbest bırakılmasını hikâye ediyor.

Ses kayıtlarını dinlediğinizde hadiselerin üzerinden bir asırdan fazla zaman geçmiş olmasına rağmen karşımızdaki cazgırların hiçbir şekilde değişmediklerini, hâlâ aynı olduklarını göreceksiniz...

Talat Paşa'nın ikna çalışmaları
Talat Paşa yapmayın dedi. Kaç senedir Bakın sizi Paşa yaptık, vekil yaptık, hariciye vekili yaptık. Hariciye vekili Ermeni, Posta Telegraf Nazırı Ermeni. Osmanlı devleti size başka muamele ediyor, rahatsınız, vazgeçin. Ruslar da Ermenileri kışkırtıyor.

'İşte o zaman paşa isyan etti'
Ondan sonra öyle bir hale getirdiler ki onlar yaparken arkadan da ordu vur emri verdi.

Ermeniler ‘haklısınız ama bize muhtariyet vermeniz lazım' dediler. Onu çıkarın aklınızdan demiş. Siz katiyyen Türkiye'den muhtariyet alamazsınız. Ben neysen sen de o. Ben vekilsem sen de vekilsin. Muhtariyet isteyince işte o zaman Talat Paşa isyan etti. Son dakikaya kadar yalvardı. Yapmayın dedi vekiller paşalar, doktorlar hepsini veriyoruz size. Rahat, paranız malınız mülkünüz elinizde.

Bütün valilere emir verildi. Mala taarruz etmeyin, kadına taarruz etmeyin. Himaye edin. Yollarını açın, serbest bırakın, gitsinler.

'Camilere girip hamile kadınları yardılar'
Camilere girip hamile kadınları yardılar, çocukları aldılar süngüye taktılar. Ermeniler böyle gösterdi Ermeni zulmünü. Bunu yazıyorlar mı, bunu söylüyorlar mı? Sonra da bize muhtariyet diyorlar.

'Türkiye'yi kurtaracak kafaları yok edeceğız dedi ve yaptılar'
Paşanın katili muhakemede söyledi. Biz mücadele edemeyiz Türkiye ile fakat Türkiye'nin en akıllılarını, Türkiye'yi kurtaracak kafaları yok edeceğiz dedi ve yaptılar.

Talat Paşa'nın şehit edilmesi
Bir gazeteci gelecekti karısıyla, öğlen. Yemeğe geleceklerdi. (Berlin) Saat 11'de gene Türklerden çok sevdiğimiz Refik bey, o geldi. O iyi Almanca konuşurdu. Beraberken ‘Hiç gitmek istemiyorum' dedi. Allah'ım ya Rabb'im. ‘Senden ayrılmak katiyyen arzu etmiyorum' dedi. Paşa çocuk musun dedim, ille de eteğime mi yapışacaksın dedim. Ne bileyim sen yanımdayken bir kuvvet hissediyorum dedi sokak kapısında. ‘Şuraya bir kravat alıp geleceğim' dedi. Ben çıkamam evde iki tane adam var bakmak lazım.

Refik Bey geldi ve beraber çıktılar. Köşe başına kadar gittiler, balkondan baksaydım görecektim. Köşeden dönerken orada meydan vardı. Orada o adam (Tehliryan) arkasından geldi. Ensesinden Adam söyledi zaten iki defa teşebbüs ettim, o kadar tesir altından kalıyordum ki bana baktığı zaman cesaret edip silahımı alamıyordum dedi. Paşa baston kullanırdı. Fena halde hırpalamış katili. Polisler kurtardı.