HDP Önündeki Aileler, Teröristlerin Çocuklarına Zorla Açıklama Yaptırmasına Tepki Gösterdi
Çocuklarının terör örgütü PKK mensupları tarafından dağa kaçırıldığı iddiasıyla HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde oturma eylemi yapan aileler, Celil Begdaş’ın oğluna teröristler tarafından zorla açıklama yaptırılmasına tepki gösterdi.

Aydın, "Eylemimiz sonuç veriyor, HDP ve PKK bu sonuçtan rahatsız. Geçenlerde Selahattin Demirtaş’ın ağabeyi açıklama yaptı, eylemi bırakıp gelin çocuklarınızı göstereceğiz diye. Hani bunlar çocuklarımızı götürmemişti, 14 yaşındaki çocuğu silah zoruyla konuşturuyorlar, çocuk kendi iradesiyle orada olduğunu söylüyor. Ben buradan tüm Türkiye’ye soruyorum, 14 yaşındaki bir çocuğun iradesi olur mu? Bu çocuklarımızı mağaralarda ölüme terk ediyorlar, artık herkes Selahattin Demirtaş’ın ve ağabeyinin iç yüzünü görsün. Selahattin Demirtaş’ın talimatıyla çocuklarımız dağa gitti, kendisi ağabeyine teslim etti. Ağabeyi de şimdi çocuklarımızla birlikte bizi tehdit ediyorlar, eylemi bırakmamızı istiyorlar. Devlet terörle mücadeleyi bırakmayacak, artık 14 yaşındaki çocukları dağa götüremiyorlar, eylemimizden rahatsız oluyorlar. HDP’ye oy veren Kürt vatandaşlarına sesleniyorum, bizde sizin gibi Kürt’üz, artık HDP’nin iç yüzünü görün" dedi.
"Ben bir baba olarak sonuna kadar evladımın peşinde olacağım"
Evladı zorla konuşturulan baba Celil Begdaş ise, oğlunun Kürtçe bilmediğini ve zorla konuşturduklarını aktararak, evladı gelinceye kadar çadırı terk etmeyeceğini söyledi.
Begdaş, "Bana bu çocuk burada değil dediler, HDP benim evimi yıktı. Benim ne gündüzüm ne de gecem var, CHP’den Sezgin Tanrıkulu ve Özgür Özel geldi, bize namus sözü verdiler oğlumu getireceğini söylediler. Benim oğlum Kürtçe bilmiyordu, evet ben Kürt’üm inkar da etmiyorum, oğlumu zorla konuşturdular. Ben kendi irademle geldim, evimi yıktılar, ciğerimi yaktılar, yetmiyor çocuğumu zorla konuşturuyorlar. Hani oğlum orada değildi, bakın nasıl yalanları çıktı orada. Ben bir baba olarak sonuna kadar evladımın peşinde olacağım. Ya bizim evlatlarımız ya da bizim ölümüz, biz buradayız. Bunlar sıkışmışlar, devlet silahı bıraksın diyorlar, devlet silah bırakmaz, silah bıraktırır. Buradan sesleniyorum, bizim çocuklarımızı bize verin, gelip ne yaparsanız yapın artık yeter. Biz buradayız, evlatlarımız gelmeden kalkmayacağız. Oğlum gel artık, dayanamıyoruz" diye konuştu.