KOVİD-19 HASTALARI YAŞADIKLARINI ANLATIYOR - 'Yanı Başımda Annemi Kaybettim, Dönüp 'Anne Nasılsın' Diyemedim'
Yığılca Belediye Başkanı Rasim Çam: 'O kadar dikkatli davrandığım halde virüs aile içinde yayıldı. Düşmanım yok ama Allah düşmanımıza yaşatmasın. Çok canlar yandı' 'Ayaklarımı 45 gün boyunca yere değdiremedim. Anneme hakkını helal et bile diyemedim'
GÖKHAN ALKAN - Düzce'de yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalanan ve hastanede aynı odada tedavi gördüğü annesini kaybeden Yığılca Belediye Başkanı Rasim Çam, 65 günlük tedavi sürecinin ardından, hastalık döneminde yaşadığı zorlukları anlattı.
19 Aralık 2020'de yapılan Kovid-19 testi pozitif çıkan Rasim Çam, ardından aynı rahatsızlığı geçiren annesi Lütfiye ve eşi Saniye Çam ile tedavi görmeye başladı.
Çam, annesiyle Düzce Atatürk Devlet Hastanesi Pandemi Servisi'nde tedavi görürken, eşi ise süreci evde tamamladı.
Aynı odada tedavi gördüğü annesini 4 Ocak'ta kaybeden Çam, daha sonra Ankara Şehir Hastanesine sevk edildi. Bu hastanede de 50 gün tedavi gören Çam, sağlığına kavuşmasının ardından taburcu edilerek Düzce'ye döndü.
Belediye Başkanı Rasim Çam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tedavinin ilk günlerinde annesiyle kendilerini iyi hissetmediklerini, üç gün sonraki tahlillerinde hastalığın akciğerlerine kadar indiğini öğrendiklerini söyledi.
Eşinin tedavisinin ise evde yapıldığını anlatan Çam, "O kadar dikkatli davrandığım halde virüs aile içinde yayıldı. Düşmanım yok ama Allah düşmanımıza yaşatmasın. Çok canlar yandı." diye konuştu.
Hastalık süresince en çok zonlandığı konunun "hiçbir şey yapamamak" olduğunu dile getiren Çam, "Yanı başımda annemi kaybettim, dönüp 'Anne nasılsın?' diyemedim. Ayaklarımı 45 gün boyunca yere değdiremedim. Hakkını helal et bile diyemedim." dedi.
Annesinin hayatını kaybettiğini aynı gece öğrendiğini belirten Çam, "O an onu anlayabilecek durumda değildim. Aynı gece öğrendim ama şoka girdim. Hareket edecek, nefes alacak durumda değildim. Hala daha mezarına gidemedim. Cenazesine katılamadım. Aynı odada kaldık, çok zor bir durum. Bu hastalık gerçekten çok zor. Hala daha nefes alırken zorlanıyorum. Halkımızın dualarıyla ayakta kaldık." ifadelerini kullandı.
- "Hastalığın ciddiyetinin farkındaydım"
Belediye olarak salgınla mücadelede hassasiyetle çalıştıklarını vurgulayan Çam, virüse yakalanmadan önce de bu hastalığın ciddiyetinin farkında olduğunu söyledi.
İlçe halkına 100 binin üzerinde maske dağıttıklarını, gereken titizliği gösterdiklerini kaydeden Çam, "Devamlı telkinde bulundum. Yolda giderken bile durup uyardım. Sağ olsunlar bizlere bu konuda destek gösterdiler." dedi.
Salgınla mücadelede en önde olan sağlık çalışanlarının gayretlerinin parmakla gösterildiğine işaret eden Çam, "Ambulanslar, helikopter ambulans, uçak ambulanslar var. Bir dakika durmuyorlar. Dünyanın öbür ucundan hasta getiriyorlar. Daha geçen gün uçak ambulansla Tanzaya'dan 3 hasta getirdiler. Hollanda'dan geliyor. 'Yaşamaz' denilen hastaları Türkiye'de hayata döndürdüler. Sağlık çalışanlarımız hayatlarını hiçe sayarak çalışıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
19 Aralık 2020'de yapılan Kovid-19 testi pozitif çıkan Rasim Çam, ardından aynı rahatsızlığı geçiren annesi Lütfiye ve eşi Saniye Çam ile tedavi görmeye başladı.
Çam, annesiyle Düzce Atatürk Devlet Hastanesi Pandemi Servisi'nde tedavi görürken, eşi ise süreci evde tamamladı.
Aynı odada tedavi gördüğü annesini 4 Ocak'ta kaybeden Çam, daha sonra Ankara Şehir Hastanesine sevk edildi. Bu hastanede de 50 gün tedavi gören Çam, sağlığına kavuşmasının ardından taburcu edilerek Düzce'ye döndü.
Belediye Başkanı Rasim Çam, AA muhabirine yaptığı açıklamada, tedavinin ilk günlerinde annesiyle kendilerini iyi hissetmediklerini, üç gün sonraki tahlillerinde hastalığın akciğerlerine kadar indiğini öğrendiklerini söyledi.
Eşinin tedavisinin ise evde yapıldığını anlatan Çam, "O kadar dikkatli davrandığım halde virüs aile içinde yayıldı. Düşmanım yok ama Allah düşmanımıza yaşatmasın. Çok canlar yandı." diye konuştu.
Hastalık süresince en çok zonlandığı konunun "hiçbir şey yapamamak" olduğunu dile getiren Çam, "Yanı başımda annemi kaybettim, dönüp 'Anne nasılsın?' diyemedim. Ayaklarımı 45 gün boyunca yere değdiremedim. Hakkını helal et bile diyemedim." dedi.
Annesinin hayatını kaybettiğini aynı gece öğrendiğini belirten Çam, "O an onu anlayabilecek durumda değildim. Aynı gece öğrendim ama şoka girdim. Hareket edecek, nefes alacak durumda değildim. Hala daha mezarına gidemedim. Cenazesine katılamadım. Aynı odada kaldık, çok zor bir durum. Bu hastalık gerçekten çok zor. Hala daha nefes alırken zorlanıyorum. Halkımızın dualarıyla ayakta kaldık." ifadelerini kullandı.
- "Hastalığın ciddiyetinin farkındaydım"
Belediye olarak salgınla mücadelede hassasiyetle çalıştıklarını vurgulayan Çam, virüse yakalanmadan önce de bu hastalığın ciddiyetinin farkında olduğunu söyledi.
İlçe halkına 100 binin üzerinde maske dağıttıklarını, gereken titizliği gösterdiklerini kaydeden Çam, "Devamlı telkinde bulundum. Yolda giderken bile durup uyardım. Sağ olsunlar bizlere bu konuda destek gösterdiler." dedi.
Salgınla mücadelede en önde olan sağlık çalışanlarının gayretlerinin parmakla gösterildiğine işaret eden Çam, "Ambulanslar, helikopter ambulans, uçak ambulanslar var. Bir dakika durmuyorlar. Dünyanın öbür ucundan hasta getiriyorlar. Daha geçen gün uçak ambulansla Tanzaya'dan 3 hasta getirdiler. Hollanda'dan geliyor. 'Yaşamaz' denilen hastaları Türkiye'de hayata döndürdüler. Sağlık çalışanlarımız hayatlarını hiçe sayarak çalışıyor." değerlendirmesinde bulundu.