Türk askerine karşı büyük rezillik! 'İşkenceden bayılan oluyordu'

ABD kucağındaki FETÖ'nün, TSK içinde etkin olduğu dönemde, kendilerinden olmayan askerlere yaptığı işkence gibi uygulamalar bir bir ortaya çıkıyor.

Türk askerine karşı büyük rezillik! 'İşkenceden bayılan oluyordu'
Türk askerine karşı büyük rezillik! 'İşkenceden bayılan oluyordu'
Maltepe Askeri Lisesi ve Menteş Askeri Kampı'nda, FETÖ'ye katılmayı reddeden askeri öğrencilere işkenceye varan kötü muamelede bulunan 1'i kurmay, 3 binbaşı, 2 yüzbaşı, 3 üsteğmen ve 6 askeri öğrencinin gözaltına alındığı FETÖ soruşturmasıynda mağdur öğrencilerin ifadeleri ortaya çıkmaya devam ediyor.

Mağdur askeri öğrencilerden A.E.'nin savcılığa verdiği ifadede, “2011'de FETÖ'ye katılmayı reddeden 100 kişilik bir öğrenci grubunun askeri amfiye götürüldüğünü ve yaz ayları olmasına rağmen kaloriferin oldukça sıcak biçimde yakıldı. 4 Ağustos 2011'de öğlen yaklaşık 13.00- 13.30'da başlayan diğer gün sabaha kadar süren işkence, yıpratma, mobbing uygulamalarına tabi tutulduk. 15 saniyelik su molalarında taharet musluklarından su içirdiler” dedi.

'İşkenceden bayılan oluyordu'

Kendisine nereli olduğunu soran subay A.S.'ye Karadenizli olduğunu söylediğini belirten A.E., ifadesinde şunları söyledi:

“Karadenizli olduğumu söyleyince, bana, ‘Subayın burnu eğri olur mu' diyerek sıraların arasında 100 tur attırdı. Aynı subay başka bir öğrenciye, ‘Tırnaklarını niye derinden kesiyorsun' diyerek şınav çektirdi. İşkenceden bayılan ve kusan öğrenciler oluyordu. Bayılanları tokatlamak ve tekmelemek suretiyle uyandırmaya çalışıyorlar, uyandıktan sonra da ağır antrenman ve hareketlerle işkenceye devam ediyorlardı.”

Hırsızlık tehdidi

3 Ağustos 2012 günü Kara Harp Okulu'nun Menteş Kampı'na gittiklerini aktaran A.E., ifadesinde, burada takım komutanının, sürekli uğraştığı bir öğrenciye, “Bizden birinin cüzdanını alırım, senin çantana koyarım, seni hırsızlıktan atarım” dediğini aktardı. A.E., 'Bizden biri dediği FETÖ mensubuydu' dedi.

İtirafçı oldu, TSK'ya nasıl sızdığını anlattı

Öte yandan, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, FETÖ'nün TSK'daki yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 19 Haziran'da düzenlenen operasyonda birçoğu astsubay olan 150 şüpheliden 81'i tutuklanırken, 56'sı itirafçı oldu ve 13'ü de adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. İtirafçı olan mahrem imamlardan S.S., Astsubay Meslek Yüksekokulu'na sızdırılan İ.A. ile Kara Harp Okulu'na sızdırılan M.M.A.'nın burunlarında sorun olduğu ve okullara girişte sorun çıkmaması nedeniyle bu kişilere örgüt tarafından burun ameliyatı yaptırıldığını anlattı.

İzmir Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin 19 Haziran'da düzenlediği operasyonda, FETÖ'nün TSK'ya sızdırdığı ileri sürülen birçoğu astsubay olan 150 kişi gözaltına alındı.

Birçoğu Kara Kuvvetleri Komutanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nda görev yapan astsubay olan, aralarında mahrem imamların da olduğu öğrenilen şüphelilerden 81'i sevk edildikleri adliyede tutuklanırken, 56'sı itirafçı oldu. 13 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

İtirafçı olan mahrem imamlardan S.S., örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) sızmasına ilişkin bilgiler verdi. S.S., TSK'ya sızdırmak istedikleri öğrencileri örgüt evinde sınavlara hazırladıklarını, bu amaçla barfiks, şınav çekme, mekik ve koşu gibi idmanlar yaptırdığını söyledi.

'Mülakat için ayrı şahıslar görevlendirildi'

Askeri okullara giriş öncesinde, sızdırılan öğrencilerin eksiklerinin örgüt tarafından giderildiğini aktaran S.S., Astsubay Meslek Yüksekokulu'na sızdırılan İ.A. ile Kara Harp Okulu'na sızdırılan M.M.A.'nın burunlarında sorun olduğu ve okullara girişte sorun çıkmaması nedeniyle bu kişilere örgüt tarafından burun ameliyatı yaptırıldığını aktararak, “Yanlarında velileri yoktu, onların yerine imza işlerini ben hallettim. Bu kişiler sınavlarda başarılı olarak mülakatlara girmeye hak kazandı ve öğrenciler için evde mülakat eğitimleri başladı. Mülakat eğitimi için eve örgüt tarafından ayrıca görevlendirilen kişiler geliyordu. Bu kişilere örgüt içinde ‘asistan' ya da ‘doktor' olarak hitap ediliyordu” dedi.

İ.A. ve M.M.A'nın, mülakatlara girmeye hak kazanmalarının ardından örgüt sorumluları tarafından Ankara'ya çağrıldıklarını aktaran S.S., “Onlardan yeni bir telefon hattı almaları istendi. ‘Asistan' ve ‘doktor' diye tabir edilen ve okula giriş meseleleriyle görevli örgüt mensupları tekrardan eve gelmeye başladı. Öğrencilere asistanlar, doktorlar ve ev sorumlusu K.K. tarafından askeri okullarda ve meslek hayatlarında uygulayacakları tedbir kuralları, bir aylık kamp boyunca öğretilmeye başlandı. Ayrıca, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in kitaplarının okunması, videolarının izletilmesi ve ses kayıtlarının dinletilmesi gibi örgütsel faaliyetler de yapıldı” dedi.