O ilimizde koronayı unutturan salgın!
Sivas'ta kene ısırması sonucu Kırım Kongo Kanamalı Ateşi tanısı konulan hasta sayısı yaklaşık 100'e ulaştı. Neredeyse koronavirüs salgınını unutturan artış uzmanları da şaşırtırken, kenenin öldürücülük özelliğinin Kovid-19'a göre üç kat daha fazla olduğu vurgulandı.
Sivas'ta geçtiğimiz yıl kene ısırması sonucu hastaneye başvuran 120 hastaya Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) tanısı konulurken yaklaşık 10 kişi bu virüs nedeniyle hayatını kaybetmişti. Bu yıl erken görülmeye başlayan KKKA vakalarında 5 kat artış görüldü ve yaklaşık 100 vaka tespit edildi. Tedavi altına alınan 2 kişi ise hayatını kaybetti. Uzmanlar, kenenin öldürücülük özelliğinin Kovid-19'a göre üç kat daha fazla olduğunu vurguladı.
SİVAS'TA VAKA SAYISI 100'E YAKLAŞTI
Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Çetin, bu yıl kene ısırması sonucu oluşan KKKA vakalarının erken görülmeye başlandığını belirterek, '2002 yılından itibaren kırım Kongo kanamalı ateşi, Sivas bölgesinde, İç Anadolu bölgemizde ve Orta Karadeniz bölgesinin güneyinde ciddi bir endemik ve eptemik hastalık halinde seyretmektedir. Özelliklede bu sene için biz geçen yıl ki vakaların yaklaşık beş-altı katı daha fazla kırım Kongo kanamalı ateşi görmeye başladık ve bu sene özellikle biz nisan sonu mayıs başında gördüğümüz kırım Kongo kanamalı ateşi vakalarını martın ortalarından itibaren görmeye başladık. Sivas ve çevresinde şuana kadar 94 vakamız olmuştur. Bunların 78 adeti erişkin hastamız 16 tanesi de çocuk hastamızdır. Geçen yıl ki sayılara göre beş-altı kat daha fazla vakayı görüyoruz. Yani bunların fazla gözükmesinin en büyük sebeplerinden bir tanesi özellikle Covid-19 dan dolayı hem kenelerde hem de kırım Kongo kanamalı ateşiyle yeterince mücadelenin yapılamamış olmasını ben burada etkili görüyorum. Ve tüm vatandaşlarımdan özellikle bu kırım Kongo kanamalı ateşine karşı dikkatli olmalarını öneriyorum' dedi.
HAYVANCILIKLA UĞRAŞANLAR RİSK ALTINDA
Çetin, özellikle hayvancılıkla uğraşanların risk grubunda olduğuna dikkat çekerek, 'Kırım Kongo kanamalı ateşinin özellikle risk grubu üç önemli risk grubumuz var bunlardan bir tanesi hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız, çiftçilerimiz ve özellikle hayvan otlatan hayvanın yayılmasında etkili olan insanlar. Bir ikincisi ise hayvanları besleyen ve hayvanların sütünü sağan hanımefendiler bu noktada risk altındaki insanlar. Çünkü; hayvanlar tarafından özellikle büyükbaş hayvanlar tarafından köylere ve ahırlara getirilen hastalık taşıyan kırım Kongo kanamalı ateşi hastalığını taşıyan keneler insanlara bulaşmakta, insanları ısırmakta ve arkasından da bu hastalığı insanlara geçirmektedir. Bir diğer grup ise özellikle et ve deri işleriyle uğraşan insanlarda kırım Kongo kanamalı ateşini sık görüyoruz yani tüm vakalarımızın yaklaşık yüzde 90'a yakını bu vakalarımız ancak özellikle bu hayvanlardan otların üzerine keneler düşmek suretiyle oradan geçen insanlara da yapışmak suretiyle diğer insanları da hasta edebilmektedir. Özellikle otların bol olduğu alanlarda bazı mesire yerlerinde ve de yine keneleri sık olarak görebiliyoruz. Bu noktada belediyemiz ve valiliğimiz ciddi manada tedbir almaya başladı. Buraların ilaçlanması ve özellikle de kenelere karşı mücadele konusunda bir takım tedbirler alınmaya başladı' dedi.
SİVAS'TA VAKA SAYISI 100'E YAKLAŞTI
Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Çetin, bu yıl kene ısırması sonucu oluşan KKKA vakalarının erken görülmeye başlandığını belirterek, '2002 yılından itibaren kırım Kongo kanamalı ateşi, Sivas bölgesinde, İç Anadolu bölgemizde ve Orta Karadeniz bölgesinin güneyinde ciddi bir endemik ve eptemik hastalık halinde seyretmektedir. Özelliklede bu sene için biz geçen yıl ki vakaların yaklaşık beş-altı katı daha fazla kırım Kongo kanamalı ateşi görmeye başladık ve bu sene özellikle biz nisan sonu mayıs başında gördüğümüz kırım Kongo kanamalı ateşi vakalarını martın ortalarından itibaren görmeye başladık. Sivas ve çevresinde şuana kadar 94 vakamız olmuştur. Bunların 78 adeti erişkin hastamız 16 tanesi de çocuk hastamızdır. Geçen yıl ki sayılara göre beş-altı kat daha fazla vakayı görüyoruz. Yani bunların fazla gözükmesinin en büyük sebeplerinden bir tanesi özellikle Covid-19 dan dolayı hem kenelerde hem de kırım Kongo kanamalı ateşiyle yeterince mücadelenin yapılamamış olmasını ben burada etkili görüyorum. Ve tüm vatandaşlarımdan özellikle bu kırım Kongo kanamalı ateşine karşı dikkatli olmalarını öneriyorum' dedi.
HAYVANCILIKLA UĞRAŞANLAR RİSK ALTINDA
Çetin, özellikle hayvancılıkla uğraşanların risk grubunda olduğuna dikkat çekerek, 'Kırım Kongo kanamalı ateşinin özellikle risk grubu üç önemli risk grubumuz var bunlardan bir tanesi hayvancılıkla uğraşan vatandaşlarımız, çiftçilerimiz ve özellikle hayvan otlatan hayvanın yayılmasında etkili olan insanlar. Bir ikincisi ise hayvanları besleyen ve hayvanların sütünü sağan hanımefendiler bu noktada risk altındaki insanlar. Çünkü; hayvanlar tarafından özellikle büyükbaş hayvanlar tarafından köylere ve ahırlara getirilen hastalık taşıyan kırım Kongo kanamalı ateşi hastalığını taşıyan keneler insanlara bulaşmakta, insanları ısırmakta ve arkasından da bu hastalığı insanlara geçirmektedir. Bir diğer grup ise özellikle et ve deri işleriyle uğraşan insanlarda kırım Kongo kanamalı ateşini sık görüyoruz yani tüm vakalarımızın yaklaşık yüzde 90'a yakını bu vakalarımız ancak özellikle bu hayvanlardan otların üzerine keneler düşmek suretiyle oradan geçen insanlara da yapışmak suretiyle diğer insanları da hasta edebilmektedir. Özellikle otların bol olduğu alanlarda bazı mesire yerlerinde ve de yine keneleri sık olarak görebiliyoruz. Bu noktada belediyemiz ve valiliğimiz ciddi manada tedbir almaya başladı. Buraların ilaçlanması ve özellikle de kenelere karşı mücadele konusunda bir takım tedbirler alınmaya başladı' dedi.