CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanlarından Ortak Bildiri
CHP'li Büyükşehir Belediye Başkanları, İçişleri Bakanlığının yardım toplama faaliyetine ilişkin yayımladığı genelgeye karşı ortak açıklamada bulundu.
CHP'li 11 Büyükşehir Belediye Başkanı, İçişleri Bakanlığının, yerel yönetimler başta olmak üzere bazı kurum, vakıf ve derneklerin 2860 sayılı Yardım Toplama Kanunu'nun açık hükümlerine rağmen herhangi bir izin almadan bazı banka hesapları ilan ederek yardım toplama faaliyetleri kapsamında Valiliklere gönderdiği genelgeye ilişkin ortak bildiri yayımladı.
Büyükşehir Belediye Başkanlarının imzalarının yer aldığı açıklamada, dünya ve ülke olarak siyaset üstü davranmayı gerektiren olağanüstü bir süreç yaşandığı belirtilerek "Çağın bu büyük felaketi karşısında, kamunun tüm kurumları olarak bir araya gelmek ve sorumlu davranmak gibi bir görevimizin olduğunun bilincindeyiz. Bu anlamda siyaset dışı davranmak bizler için bir tercih değil açık bir mecburiyettir." ifadeleri kullanıldı.
Yeni tip koronavirüs salgınını önlemek, hasarları ortadan kaldırmak ve mağdur olanların mağduriyetine yetişmek için iş birliği yapmanın, sadece kamu görevi değil, vicdani bir sorumluluk olduğu ifade edilen bildiride şu değerlendirme yapıldı:
"Bizler de bu niyetle yola çıktık ve her türlü teşekkürü hak eden vatandaşlarımızın talebi üzerine kampanya başlattık. Belediye başkanları olarak görevimizi yaparken, felaketin büyüklüğü karşısında bütçemizi aşabileceğimizi öngördük. Çünkü devam eden bir salgınla karşı karşıyaydık ve hasarın nerelere ulaşabileceğini düşünüp tedbir geliştirmek durumundaydık. Bu nedenle insanlarımızın, işte böyle günlerde bizi bir kılan, millet kılan, kardeşlik ve dayanışma ruhuna güvenerek bağış çağrısı yaptık. Çanakkale'de düşmanına bile su verecek kadar merhamet sahibi milletimiz, kendi kardeşine elbette yetişecekti ve biz de elbette buna aracılık etmeyi emir sayacaktık. Ancak tamamen iyi niyetli ve samimi bu çağrımız karşılık bulmaya başlamışken bu kampanyamız 'Belediyeler bağış alabilir mi, alamaz mı?' tartışmasının sonucu olarak durduruldu."
Belediyelerin bağış kabul etmesinin yasal olduğu öne sürülen bildiride, şu görüşlere yer verildi:
"İçişleri Bakanlığının yıllardır belediyelerce yapılan uygulamayı 'yardım' kapsamına sokarak anlaşılması imkansız bir gerekçeyle engellemesi, hiçbir fayda sağlamayacak, sadece yardım bekleyen vatandaşlarımızın mağduriyetini arttıracaktır. Şunu yürekten ifade ediyoruz. Mağdur milyonlarca insanımıza yeni mağdurlar eklenirken bu konuda 'Kim haklı kim haksız' tartışmasına girecek ve insanlarımız çare beklerken zaman kaybedecek durumda değiliz. Bu hususu kamuoyunun takdirine ve hukuka bırakıyoruz. Bu hassas durumun, siyasi kamplaşma çabalarına alet edilmesini istemiyoruz. Yardım niyetiyle yola çıktıktan sonra doğabilecek siyasi karı veya zararı hesaplayacak halde hiç değiliz. İnsanlarımızın mağduriyeti giderilsin de siyasi karı kimin olacaksa olsun, o da önemli değil. Yeter ki bütün bir ülke olarak, bütün kurumlar olarak hep birden sadece elimizi değil, vücudumuzu taşın altına sokalım."
Bildiride, şunlar kaydedildi:
"Bizlerin 'haklı-haksız' kavgası yapmak yerine, ekmeksiz kalana ekmek götürmek, ihtiyacı olanın gururunu kırmadan cebine hayatını sürdürebileceği kadar para koyabilmek, aç açıkta bırakmamak, zor zamanına eşlik etmek, kardeşinin iyiliğiyle buluşturmak, yaralarımızı karşılıklı sarmak, birbirimize nefes olmak gibi bir önceliğimiz, kutsal bir görevimiz ve vaz geçilmez bir derdimiz var. Bu nedenle biz 11 Büyükşehir Belediye Başkanı olarak, sorumluluğumuzun bilincindeyiz ve bu tartışmalara asla girmek istemiyoruz. Ülkemizin bir an önce bu felaketten kurtulması için, kentlerimizde etkilenmiş kim varsa hiç ayrım yapmadan, en küçük hücrelere kadar ulaşıp, devletimizin diğer kurumlarıyla birlikte onların mağduriyetini gidermeyi amaçlıyoruz. Şu kara günlerinde arkalarında devleti görmek isteyen mağdurlara yetişmek bizlerin de üzerine düşen borçtur. Söz konusu gereksiz tartışmayı tekraren kamuoyunun takdirine ve hukuka bırakırken küresel yangına dönmüş salgın felaketi karşısında halkımızın yanında olacağımızı ve her türlü yardımı kendilerine ulaştırma konusunda kararlılığımızın sürdüğünün bilinmesini istiyoruz."
Bildiride, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, İçel Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak'ın imzaları yer aldı.
Kaynak: AA
Büyükşehir Belediye Başkanlarının imzalarının yer aldığı açıklamada, dünya ve ülke olarak siyaset üstü davranmayı gerektiren olağanüstü bir süreç yaşandığı belirtilerek "Çağın bu büyük felaketi karşısında, kamunun tüm kurumları olarak bir araya gelmek ve sorumlu davranmak gibi bir görevimizin olduğunun bilincindeyiz. Bu anlamda siyaset dışı davranmak bizler için bir tercih değil açık bir mecburiyettir." ifadeleri kullanıldı.
Yeni tip koronavirüs salgınını önlemek, hasarları ortadan kaldırmak ve mağdur olanların mağduriyetine yetişmek için iş birliği yapmanın, sadece kamu görevi değil, vicdani bir sorumluluk olduğu ifade edilen bildiride şu değerlendirme yapıldı:
"Bizler de bu niyetle yola çıktık ve her türlü teşekkürü hak eden vatandaşlarımızın talebi üzerine kampanya başlattık. Belediye başkanları olarak görevimizi yaparken, felaketin büyüklüğü karşısında bütçemizi aşabileceğimizi öngördük. Çünkü devam eden bir salgınla karşı karşıyaydık ve hasarın nerelere ulaşabileceğini düşünüp tedbir geliştirmek durumundaydık. Bu nedenle insanlarımızın, işte böyle günlerde bizi bir kılan, millet kılan, kardeşlik ve dayanışma ruhuna güvenerek bağış çağrısı yaptık. Çanakkale'de düşmanına bile su verecek kadar merhamet sahibi milletimiz, kendi kardeşine elbette yetişecekti ve biz de elbette buna aracılık etmeyi emir sayacaktık. Ancak tamamen iyi niyetli ve samimi bu çağrımız karşılık bulmaya başlamışken bu kampanyamız 'Belediyeler bağış alabilir mi, alamaz mı?' tartışmasının sonucu olarak durduruldu."
Belediyelerin bağış kabul etmesinin yasal olduğu öne sürülen bildiride, şu görüşlere yer verildi:
"İçişleri Bakanlığının yıllardır belediyelerce yapılan uygulamayı 'yardım' kapsamına sokarak anlaşılması imkansız bir gerekçeyle engellemesi, hiçbir fayda sağlamayacak, sadece yardım bekleyen vatandaşlarımızın mağduriyetini arttıracaktır. Şunu yürekten ifade ediyoruz. Mağdur milyonlarca insanımıza yeni mağdurlar eklenirken bu konuda 'Kim haklı kim haksız' tartışmasına girecek ve insanlarımız çare beklerken zaman kaybedecek durumda değiliz. Bu hususu kamuoyunun takdirine ve hukuka bırakıyoruz. Bu hassas durumun, siyasi kamplaşma çabalarına alet edilmesini istemiyoruz. Yardım niyetiyle yola çıktıktan sonra doğabilecek siyasi karı veya zararı hesaplayacak halde hiç değiliz. İnsanlarımızın mağduriyeti giderilsin de siyasi karı kimin olacaksa olsun, o da önemli değil. Yeter ki bütün bir ülke olarak, bütün kurumlar olarak hep birden sadece elimizi değil, vücudumuzu taşın altına sokalım."
Bildiride, şunlar kaydedildi:
"Bizlerin 'haklı-haksız' kavgası yapmak yerine, ekmeksiz kalana ekmek götürmek, ihtiyacı olanın gururunu kırmadan cebine hayatını sürdürebileceği kadar para koyabilmek, aç açıkta bırakmamak, zor zamanına eşlik etmek, kardeşinin iyiliğiyle buluşturmak, yaralarımızı karşılıklı sarmak, birbirimize nefes olmak gibi bir önceliğimiz, kutsal bir görevimiz ve vaz geçilmez bir derdimiz var. Bu nedenle biz 11 Büyükşehir Belediye Başkanı olarak, sorumluluğumuzun bilincindeyiz ve bu tartışmalara asla girmek istemiyoruz. Ülkemizin bir an önce bu felaketten kurtulması için, kentlerimizde etkilenmiş kim varsa hiç ayrım yapmadan, en küçük hücrelere kadar ulaşıp, devletimizin diğer kurumlarıyla birlikte onların mağduriyetini gidermeyi amaçlıyoruz. Şu kara günlerinde arkalarında devleti görmek isteyen mağdurlara yetişmek bizlerin de üzerine düşen borçtur. Söz konusu gereksiz tartışmayı tekraren kamuoyunun takdirine ve hukuka bırakırken küresel yangına dönmüş salgın felaketi karşısında halkımızın yanında olacağımızı ve her türlü yardımı kendilerine ulaştırma konusunda kararlılığımızın sürdüğünün bilinmesini istiyoruz."
Bildiride, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, İçel Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak'ın imzaları yer aldı.