Saadet Partisi Genel Başkanı Karamollaoğlu, İnfaz Düzenlemesini Değerlendirdi Açıklaması
'Af meselesi ciddi bir iştir. Bu tür düzenlemeler, toplumsal etkileri düşünülmeden, popülist bir yaklaşımla ele alınmamalıdır. Adalet cezaevlerini boşaltarak değil, suç üreten iklimi düzelterek sağlanır'
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, "Af meselesi ciddi bir iştir. Bu tür düzenlemeler, toplumsal etkileri düşünülmeden, popülist bir yaklaşımla ele alınmamalıdır. Adalet cezaevlerini boşaltarak değil suç üreten iklimi düzelterek sağlanır." değerlendirmesini yaptı.
Karamollaoğlu, partisinin sosyal medya hesapları üzerinden infaz düzenlemesine ilişkin yaptığı açıklamada, "af" düzenlemelerinin dönem dönem toplumsal bir ihtiyaç olarak kendisini gösterebildiğini belirtti. Bugün 213 bin kapasiteli cezaevlerinde 292 bin kişinin kaldığına dikkati çeken Karamollaoğlu, burada nihai amacın cezaevlerindeki doluluğun azaltılması değil toplumsal bir talebin, adalet ve vicdan zemininde giderilmesi olması gerektiğini vurguladı.
Karamollaoğlu, sorumlu muhalefet anlayışıyla sürece katkı yapmak adına mevcut düzenlemeyi partinin hukuk komisyonunda ele aldıklarını, yetkin hukukçularla istişare ve değerlendirmelerde bulunduklarını aktardı.
- "Bu düzenleme Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı olmamalı"
Bu çalışmalar çerçevesinde oluşturdukları düşünce, tespit ve önerilerin yer aldığı rapora da değinen Karamollaoğlu, kamuoyuna yansıyan "ceza infaz düzenlemesinin" mevcut haliyle toplumsal barışı tesis edecek bir anlayıştan uzak olduğunu iddia etti.
Karamollaoğlu, nüfus ile hükümlü sayısı oransal olarak kıyaslandığında en kötü tabloya sahip ülkelerden birinin Türkiye olduğuna işaret etti. Bu düzenlemelerin Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı olmayacak şekilde yapılması gerektiğini belirten Karamollaoğlu, "Eşitlik ve adalet duygusunu zedeleyecek bir düzenleme, Anayasa Mahkemesinden dönecektir." görüşünü dile getirdi.
- "Hükümetlerin görevi, suçu ortadan kaldırmaktır"
Adalet mekanizmasındaki en temel sıkıntılardan birisinin suç ve ceza arasındaki orantısızlık ve uyumsuzluk olduğunu ileri süren Karamollaoğlu, şunları kaydetti:
"Hukuki düzenlemelerin yanı sıra psikolojik , sosyal ve toplumsal önlemler da hayata geçirilmelidir. Af, ceza indirimi, yargı reformu gibi kapsamlı düzenlemelerin temelinde esas olan hükümlüyü topluma kazandırmaktır. Aksi takdirde getirilen af düzenlemelerinin suç oranlarının azaltılmasında, topluma olumlu bir etkisi olmadığı geçmiş af örneklerinde görülmüştür.
Bu yüzden bir kez daha uyarıyoruz, af meselesi ciddi bir iştir. Bu tür düzenlemeler, toplumsal etkileri düşünülmeden, popülist bir yaklaşımla ele alınmamalıdır. Adalet cezaevlerini boşaltarak değil, suç üreten iklimi düzelterek sağlanır.Hükümetlerin görevi suçluyu değil, suçu ortadan kaldırmaktır. Aksi takdirde bundan sadece adalet değil, millet zarar görür."
Kaynak: AA
Karamollaoğlu, partisinin sosyal medya hesapları üzerinden infaz düzenlemesine ilişkin yaptığı açıklamada, "af" düzenlemelerinin dönem dönem toplumsal bir ihtiyaç olarak kendisini gösterebildiğini belirtti. Bugün 213 bin kapasiteli cezaevlerinde 292 bin kişinin kaldığına dikkati çeken Karamollaoğlu, burada nihai amacın cezaevlerindeki doluluğun azaltılması değil toplumsal bir talebin, adalet ve vicdan zemininde giderilmesi olması gerektiğini vurguladı.
Karamollaoğlu, sorumlu muhalefet anlayışıyla sürece katkı yapmak adına mevcut düzenlemeyi partinin hukuk komisyonunda ele aldıklarını, yetkin hukukçularla istişare ve değerlendirmelerde bulunduklarını aktardı.
- "Bu düzenleme Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı olmamalı"
Bu çalışmalar çerçevesinde oluşturdukları düşünce, tespit ve önerilerin yer aldığı rapora da değinen Karamollaoğlu, kamuoyuna yansıyan "ceza infaz düzenlemesinin" mevcut haliyle toplumsal barışı tesis edecek bir anlayıştan uzak olduğunu iddia etti.
Karamollaoğlu, nüfus ile hükümlü sayısı oransal olarak kıyaslandığında en kötü tabloya sahip ülkelerden birinin Türkiye olduğuna işaret etti. Bu düzenlemelerin Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı olmayacak şekilde yapılması gerektiğini belirten Karamollaoğlu, "Eşitlik ve adalet duygusunu zedeleyecek bir düzenleme, Anayasa Mahkemesinden dönecektir." görüşünü dile getirdi.
- "Hükümetlerin görevi, suçu ortadan kaldırmaktır"
Adalet mekanizmasındaki en temel sıkıntılardan birisinin suç ve ceza arasındaki orantısızlık ve uyumsuzluk olduğunu ileri süren Karamollaoğlu, şunları kaydetti:
"Hukuki düzenlemelerin yanı sıra psikolojik , sosyal ve toplumsal önlemler da hayata geçirilmelidir. Af, ceza indirimi, yargı reformu gibi kapsamlı düzenlemelerin temelinde esas olan hükümlüyü topluma kazandırmaktır. Aksi takdirde getirilen af düzenlemelerinin suç oranlarının azaltılmasında, topluma olumlu bir etkisi olmadığı geçmiş af örneklerinde görülmüştür.
Bu yüzden bir kez daha uyarıyoruz, af meselesi ciddi bir iştir. Bu tür düzenlemeler, toplumsal etkileri düşünülmeden, popülist bir yaklaşımla ele alınmamalıdır. Adalet cezaevlerini boşaltarak değil, suç üreten iklimi düzelterek sağlanır.Hükümetlerin görevi suçluyu değil, suçu ortadan kaldırmaktır. Aksi takdirde bundan sadece adalet değil, millet zarar görür."