İnanılmaz kareler! Reuters paylaştı

Ermenistan'ın bugün Kelbecer'den çekilmesi için artık son saatlere girilirken, işgal topraklarındaki yerleşimcilerin evlerini yakıp konvoylarla kaçtığı görüldü. Savaşın kaderinin değiştiği Şuşa'dan gelen fotoğraflar ise Ermenistan'ın neden masaya oturmak zorunda kaldığını net şekilde gösterdi.

İnanılmaz kareler! Reuters paylaştı
İnanılmaz kareler! Reuters paylaştı
Dağlık Karabağ savaşının ardından imzalanan anlaşmanın ilk büyük adımı bugün atılıyor, Reuters'ın servis ettiği fotoğraflar dünyayı şoka uğrattı.

44 günlük savaşın hezimetle sona ermesiyle Dağlık Karabağ'da yaşayan Ermeniler, evlerini terk edip Ermenistan'a dönmeye başladı.

Uluslararası haber ajansları, Kelbecer'den ayrılmaya hazırlanan Ermenilerin evleri, okulları ve kamu binalarını yaktıklarını gösteren fotoğraflar servis ediyor.

Hatta bazı elektrik sistemleri bile Ermeniler tarafından söküldü, kiliselerdeki Meryem Ana resimleri Ermenistan'a götürülmek üzere çıkarıldı.

Amerikan Associated Press (AP) haber ajansı, 21 yaşındaki Garo Dadevusyan'ın önce çinko çatıyı söktüğünü ardından evini ateşe verdiğini bildiriyor.

600 kişinin yaşadığı tarihi köyde diğer tüm evlerin de yakıldığı bilgisini veren AP, 1994'ten sonra Azerbaycanlıların evlerine yerleşen işgalci Dadevusyan ve eşi Lusine'nin Rusya lideri Vladimir Putin'e öfkeli olduğunu aktarıyor.

Dadevusyan 'Putin neden bizi terk etti? 21 yıl burada yaşadıktan sonra şimdi ayrılmalıyız' diye konuşurken, köyde konuşlanan Rus barış gücü askerleri de olan biteni izliyordu.

Uluslararası haber ajanslarının fotoğraflarında Rus barış gücü askerlerinin tarihi Dadivank Manastırı'nın da bulunduğu Kelbecer'de başka noktalarda da gözetim yaptığı görüldü.

AP foto muhabiri Dmitry Lovetsky, Kelbecer'den ayrılanların bindikleri otomobil ve kamyonların gece saatlerinde dağlık alanda oluşturduğu trafik yoğunluğunu kadrajına aldı.

Kelbecer ve şehre bağlı 128 köyde yaşayan onbilerce Azerbaycanlı, 27 yıl önce işgalci Ermenistan birliklerinden kaçmak zorunda kalmıştı.

Bugün ise 10 Kasım'da imzalanan tarihi anlaşmayla Ermenistan diz çöktü, Kelbecer'in bugün gün sonuna kadar tamamen terk edilmesi gerekiyor.

Böylece, Azerbaycan, Ermenistan ve Rusya arasında imzalanan anlaşmanın ilk büyük adımı bugün, yani 15 Kasım Pazar sonunda gerçekleşmiş olacak.

Ermenistan'ın Kelbecer'den sonra 20 Kasım'da Ağdam ve 1 Aralık'ta da Laçın'ı boşaltıp Azerbaycan'a iade etmesi gerekiyor.

Reuters haber ajansı, Rus barış gücü askerlerinin ulaştığı Şuşa'da yol kenarlarına yığılmış onlarca Ermenistan askerinin fotoğraflarını dünyaya geçti.

Yoğun çatışmaların ardından Azerbaycan ordusu tarafından geri alınan kritik kent Şuşa, savaşın kaderini değiştirmiş ve Ermenistan masaya oturmak zorunda kalmıştı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Azerbaycan lideri İlham Aliyev'i Cumartesi akşamı aradı. Görüşmede Putin ve Aliyev'in ateşkese uyulmasından ve temas hattındaki sükunetten duydukları memnuniyeti dile getirdiği belirtiliyor.

Telefon görüşmesinde, Putin ve Aliyev ayrıca Azerbaycan'ın geri alacağı bölgelerdeki Hristiyan tapınak ve manastırlarının korunacağını, kullanımının devam edeceğini vurguladı.

Dağlık Karabağ'daki Rus barış gücü komutanı General Rustam Muradov, temas hattındaki durumun 'yavaşça' istikrara kavuştuğunu söyledi. Rus haber ajanslarının bildirdiğine göre, General Muradov savaşın tamamen durduğunu söyledi.

Rus General, 'En önemlisi, her türlü muharebe operasyonunun temas hattında askıya alınmış olmasıdır, bugün herhangi bir silah sesi duymuyoruz. Durum yavaş yavaş istikrar kazanıyor' dedi.

Rus Hava Kuvvetleri'nin iki An-124 askeri nakliye uçağı ise Ermenistan'ın başkenti Erivan'daki havaalanına ulaştı. Uçak 10 BTR-82A zırhlı personel taşıyıcı, lojistik ekipman ve yaklaşık 30 askeri barışı koruma birimi personeli teslim etti.

Ermenistan'ı alt üst eden anlaşmaya göre, Dağlık Karabağ'daki çatışma hatlarına ve Laçın koridoruna 1960 Rus barış gücü askeri yerleştiriliyor.

Türkiye ve Rusya ayrıca Azerbaycan topraklarında tesis edilecek bir barış gözlem merkezinde birlikte yer alacak, Ankara ve Moskova varılan uzlaşıyı ayrı ayrı hafta içinde duyurdu.

Azerbaycan tarafında ise Cumartesi günü gerçekleşen bir patlama yürekleri dağladı. Fuzuli'deki işgalden kurtarılmış bölgelerde Ermenistan ordusunun döşediği bir mayın patladı. Azerbaycan başsavcılığı 36 yaşındaki Yasin Ahmedov'un hayatını kaybettiğini, kardeşi Asıf Ahmedov'un ise ciddi şekilde yaralandığını açıkladı.

Anlaşmayı imzaladıktan sonra istifa etmesi için on binlerce göstericinin sokağa döküldüğü Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, televizyona çıkıp yeni açıklamalar yaptı.

Anlaşmanın 'siyasi uzlaşma belgesi' olmadığını savunan Paşinyan, 'Bu, düşmanlıkların durdurulmasına ilişkin bir belgedir. Ve bu siyasi bir yerleşim belgesi değil' diye konuştu.

Ermenistan Başbakanı ayrıca, 'Tabii ki anlaşmayı yırtıp bir kenara atabiliriz ama bunun sonuçlarını da anlamamız gerekir. Anlaşmanın imzalandığı duruma geri dönebilir miyiz? Anlaşmayı, artık ilerleme kaydedemediğimizi fark ettiğimizde, Şuşa düştükten sonra imzaladık' ifadesini kullanıp ekledi:

'Dağlık Karabağ'da Rus barış güçlerinin varlığı, savaşın devam etmeyeceğinin garantisidir. Yurttaşlarımız evlerine dönmeli. Şimdi orada Rus barış güçleri var ve güvenliği sağlıyorlar.

Anlaşmada belirsizlikler var. Öncelikle görevimiz bu belirsizlikleri netleştirerek bölgede yaşanabilir bir ortam oluşturmak. İkinci olarak; ne istiyoruz? İsteklerimiz değişmedi. Önceki stratejimizdeki isteklerimiz neyse, hâlâ onların peşindeyiz.'

Muhalefetin hakkındaki istifa çağrılarının da sorulduğu Paşinyan 'Demokratik ülkelerde yönetim değişiminin elli mekanizmaları vardır. Şu anki görevimiz istikrarı korumak' diye konuştu.

Öte yandan, Ermenistan istihbaratı, Başbakan Paşinyan'a yönelik hazırlanan suikast girişimini engellediğini açıkladı. Resmi açıklamaya göre, Syuniks bölgesinde iktidar karşıtı görüşlere sahip bir kişinin evine baskın yapıldı.

Evde Dağlık Karabağ'daki çatışma bölgesinden getirilen çok sayıda silah, mühimmat ve patlayıcı bulundu. Bazı muhalif parti liderlerini de gözaltına alan Ermenistan istihbaratı, söz konusu şüphelinin Paşinyan'ı hedef alacağını ileri sürüyor.

Ermenistan eski istihbarat başkanı ve Anavatan Partisi Başkanı Artur Vanetsyan da Paşinyan'a suikast ve iktidarı devirem hazırlığı suçlamasıyla gözaltına alındı.

Dağlık Karabağ'daki çatışmalar 27 Eylül Pazar günü sabah saatlerinde Ermenistan'ın ateşkes ihlaliyle başladı. Dağlık Karabağ, Birleşmiş Milletler (BM) ve uluslararası toplum tarafından Azerbaycan'ın bir parçası olarak tanınıyor. Ancak Azerbaycan'ın topraklarının yaklaşık yüzde 20'sine denk gelen Dağlık Karabağ ve civarındaki bazı bölgeler, 1990'ların başından bu yana Ermenistan işgali altında bulunuyordu. Bölgede 1991 yılında 'Dağlık Karabağ Cumhuriyeti' ilan edildi. Ancak burayı uluslararası alanda Ermenistan dahil hiçbir ülke tanımadı.

Güney Kafkasya'da 4 bin 400 kilometrekarelik bir alanı kapsayan Dağlık Karabağ (Yukarı Karabağ), Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki en büyük sorun olarak yıllardır çözüm bekliyordu. 'Dağlık Karabağ' bölgesinin kelime kökeni birkaç farklı dilin karışımından oluşuyor. İsminin içinde bulunan birkaç dil bile, bölgenin tarih boyunca farklı kültürler arasındaki geçişkenliğe nasıl maruz kaldığını başlı başına gösterir nitelikte.

İngilizcesi Nagorny (ya da Nagorno) Karabakh. 'Nagorny' kelimesi Rusçada 'dağlık' (нагорный), anlamına geliyor. Azerbaycancada da, tıpkı Türkçe'deki gibi 'dağlık' anlamına gelen 'dağlıq' ya da 'yukarı' anlamına gelen 'yuxarı' kelimeleri ile anılıyor. Karabağ ise, Türkçe ve Farsçada ortak bir kelime olup, 'siyah bahçe' demek.

10 Aralık 1991'de yapılan ve bölgede kalan Azerilerin boykot ettiği referandumda Ermeniler, Azerbaycan'dan ayrılmak için oy kullandı. Referandumun ardından Dağlık Karabağ'ın bağımsızlığı ilan edildi, ancak bu girişim uluslararası toplumda karşılık bulmadı. Ermenistan ordusunun desteklediği Dağlık Karabağ Ermenileri ile bölgede yaşayan Azeriler arasındaki gerilim, bağımsızlık ilanıyla gittikçe yükseldi. Çıkan çatışmalar, 1992'de Ermenistan ordusu ve Dağlık Karabağlı Ermeniler ile Azerbaycan ordusu arasında sıcak savaşa dönüştü.

Dağlık Karabağlı Ermeniler, savaş sonunda bölgenin tümünün kontrolünü ele geçirdikleri gibi komşu yedi bölgeyi (rayon) de işgal ettiler. Böylelikle Dağlık Karabağ ile Azerbaycan'ın doğrudan temas noktaları oldukça sınırlandı. Dağlık Karabağ sorunu akademik çevrelerde yıllardır 'donmuş çatışma' olarak nitelendiriliyordu. Aralıklarla devam eden çözüm müzakerelerine rağmen hem Dağlık Karabağ-Azerbaycan temas hattında hem de Azerbaycan-Ermenistan sınırında, karşılıklı ateşkes ihlalleri sık sık tekrarlandı.

Yarım milyon mülteci Azerbaycan ve Ermenistan'a sığındı, yaklaşık bir milyon insan zorla yer değiştirmek zorunda kaldı. Dağlık Karabağ çatışmaları başlamadan önce varolan bazı kasaba ve köyler tamamen terk edildi ve harabeye döndü. Azerbaycan topraklarının yüzde 14'ünden fazlası halen işgal altında.