'Omuz Ağrıları Başka Hastalıkların Habercisi Olabilir'
Medicana International İstanbul Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Onat Üzümcügil: 'Omuz ağrıları başka hastalıkların habercisi olabilir. Omzun kendi içinden kaynaklanabilecek birtakım ağrılı sorunları varken, aynı zamanda boyun sorunları da kendini omuzda gösterebilir. Yine romatizmal eklem hastalıklarında da omuzda ağrı görebiliyoruz' 'Erişkin yaş grubunda akciğerle ilgili, göğüs kafesinin içindeki organlarla ilgili, metabolik sendromlar dediğimiz birtakım hastalıklar da omuzda ağrı yapabiliyor. Sol omuz ağrısı, yine erişkin yaş grubunda kalple ilgili sorunlara işaret edebiliyor'
Medicana International İstanbul Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Onat Üzümcügil, omuz ağrılarının başka hastalıkların habercisi olabileceğini belirterek, "Omzun kendi içinden kaynaklanabilecek birtakım ağrılı sorunları varken, aynı zamanda boyun sorunları da kendini omuzda gösterebilir. Yine romatizmal eklem hastalıklarında da omuzda ağrı görebiliyoruz." ifadelerini kullandı.
Medicana'dan yapılan açıklamada, omuz ağrılarının, sadece omuz bölgesiyle açıklanamadığı, boyun sorunları, eklem hastalıkları, hatta akciğerle ilgili bir sorundan da kaynaklanabildiği vurgulandı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medicana International İstanbul Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Üzümcügil, omuz ağrılarının, bel ve diz ağrısından sonra en sık karşılaştıkları ağrı tipi olduğuna işaret etti.
Üzümcügil, "Omuz ağrıları başka hastalıkların habercisi olabilir. Omzun kendi içinden kaynaklanabilecek birtakım ağrılı sorunları varken, aynı zamanda boyun sorunları da kendini omuzda gösterebilir. Yine romatizmal eklem hastalıklarında da omuzda ağrı görebiliyoruz. Erişkin yaş grubunda akciğerle ilgili, göğüs kafesinin içindeki organlarla ilgili, metabolik sendromlar dediğimiz birtakım hastalıklar da omuzda ağrı yapabiliyor. Sol omuz ağrısı, yine erişkin yaş grubunda kalple ilgili sorunlara işaret edebiliyor." ifadelerini kullandı.
- "Omuz ağrısı 3 haftayı geçtiği zaman kronikleşmeye başlıyor"
Omuz ağrısıyla gelen hastada öncelikle fizik muayenenin çok önemli olduğuna işaret eden Üzümcügil, şunları kaydetti:
"Hareket açıklığı muayenesi, ağrının tam lokasyonunun belirlenmesi gerekiyor. Ağrının hastadaki hikayesinin tam olarak alınması bizi tanıya götürüyor. Bunun yanında röntgen, MR ve tomografi gibi görüntüleme yöntemlerimiz var.
Omuz eklemi, vücudumuzun harekete en açık olan bölgesi. Hemen hemen 180 dereceye yakın bir hareket açıklığı var. Dolayısıyla özellikle omuz seviyesi üzeri aktivitelerde erişkin yaş grubunda sorunlar çıkabiliyor. Başüstü aktiviteler, ağır yük kaldırmalar, cam silmek, halı silkmek omuzda sorun yaratabilecek hareketler... Omuz ağrısı 3 haftayı geçtiği zaman akut olmaktan çıkarak kronikleşmeye başlıyor demektir. Bu durumda hemen bir uzmana başvurulmalı."
Gece uyutmayan, üzerine yatırmayan bir omuz ağrısının da önemli olduğunu vurgulayan Üzümcügil, "Günlük hayat aktivitelerimizi etkileyen tarzda bir ağrı da öyle... Hareket kısıtlılığı yaratan ağrı önemli. Ağrı kesiciyle, buz uygulamasıyla, dinlenerek bir noktaya varamazsak bir uzmana başvurmakta fayda var. 3-6 hafta, artık kronikleşmenin başladığı anlamına geliyor. Bu noktada hastanın fizik muayenesini ve görüntülemesini en iyi şekilde yapmak lazım. Kronikleşen omuz ağrısında hastanın bir fizik tedavi alması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
Medicana'dan yapılan açıklamada, omuz ağrılarının, sadece omuz bölgesiyle açıklanamadığı, boyun sorunları, eklem hastalıkları, hatta akciğerle ilgili bir sorundan da kaynaklanabildiği vurgulandı.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Medicana International İstanbul Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Üzümcügil, omuz ağrılarının, bel ve diz ağrısından sonra en sık karşılaştıkları ağrı tipi olduğuna işaret etti.
Üzümcügil, "Omuz ağrıları başka hastalıkların habercisi olabilir. Omzun kendi içinden kaynaklanabilecek birtakım ağrılı sorunları varken, aynı zamanda boyun sorunları da kendini omuzda gösterebilir. Yine romatizmal eklem hastalıklarında da omuzda ağrı görebiliyoruz. Erişkin yaş grubunda akciğerle ilgili, göğüs kafesinin içindeki organlarla ilgili, metabolik sendromlar dediğimiz birtakım hastalıklar da omuzda ağrı yapabiliyor. Sol omuz ağrısı, yine erişkin yaş grubunda kalple ilgili sorunlara işaret edebiliyor." ifadelerini kullandı.
- "Omuz ağrısı 3 haftayı geçtiği zaman kronikleşmeye başlıyor"
Omuz ağrısıyla gelen hastada öncelikle fizik muayenenin çok önemli olduğuna işaret eden Üzümcügil, şunları kaydetti:
"Hareket açıklığı muayenesi, ağrının tam lokasyonunun belirlenmesi gerekiyor. Ağrının hastadaki hikayesinin tam olarak alınması bizi tanıya götürüyor. Bunun yanında röntgen, MR ve tomografi gibi görüntüleme yöntemlerimiz var.
Omuz eklemi, vücudumuzun harekete en açık olan bölgesi. Hemen hemen 180 dereceye yakın bir hareket açıklığı var. Dolayısıyla özellikle omuz seviyesi üzeri aktivitelerde erişkin yaş grubunda sorunlar çıkabiliyor. Başüstü aktiviteler, ağır yük kaldırmalar, cam silmek, halı silkmek omuzda sorun yaratabilecek hareketler... Omuz ağrısı 3 haftayı geçtiği zaman akut olmaktan çıkarak kronikleşmeye başlıyor demektir. Bu durumda hemen bir uzmana başvurulmalı."
Gece uyutmayan, üzerine yatırmayan bir omuz ağrısının da önemli olduğunu vurgulayan Üzümcügil, "Günlük hayat aktivitelerimizi etkileyen tarzda bir ağrı da öyle... Hareket kısıtlılığı yaratan ağrı önemli. Ağrı kesiciyle, buz uygulamasıyla, dinlenerek bir noktaya varamazsak bir uzmana başvurmakta fayda var. 3-6 hafta, artık kronikleşmenin başladığı anlamına geliyor. Bu noktada hastanın fizik muayenesini ve görüntülemesini en iyi şekilde yapmak lazım. Kronikleşen omuz ağrısında hastanın bir fizik tedavi alması gerekiyor." değerlendirmesinde bulundu.