Ziya Sözen, Bülent Arınç’ın katıldığı bir
televizyon programında, attığı tweetlerle Cumhurbaşkanına hakaretten cezaya çarptırılan CHP
İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na verilen hapis cezasıyla ilgili yorumlarını değerlendirdi. Sözen, "Arınç katıldığı bir
televizyon kanalında ’Kaftancıoğlu’nu sevmiyor olabiliriz. Seçimi kazandı bir kahraman haline getirdiler. Attığı mesajların hiçbirisine katılmıyorum ama ifade özgürlüğüne saygı duymalıyız,
tahammül etmek zorundayız’ demiş ayrıca
Mardin Büyükşehir
Belediye Başkanı iken işlediği sayısız suçtan dolayı
İçişleri Bakanlığı tarafından görevinden uzaklaştırılan
Ahmet Türk için de ’Ben sadece Ahmet Türk’ü tanıyorum ve ona saygı duyuyorum. Ahmet Türk’ün benim üzerimdeki hakkı şudur. Bu kişinin terörle alakası yoktur. Ahmet Türk’ün terörle alakası yoktur. Barış olsun isteyen biridir’ şeklinde sözler sarf ederek haddini ve maksadını aşmıştır. Bu sözler biz
şehit aileleri ve
gaziler tarafından kabul edilir, yenilir, yutulur cinsten sözler değildir. Bu sözler akıl tutulmasının dışa yansımış halidir. Bir il başkanı düşünün devletimizin
cumhurbaşkanı hakkında ağza alınmayacak sözler sarf edecek, 15 Temmuz hain alçak
darbe girişimi için küstahça sözler kullanacak, dini değerlerimize ve maneviyatımıza hakaret edecek, bundan dolayı yargılanacak ve bu yargılama sonucu cezaya çarptırılacak, yani suçu mahkemeler tarafından sabit görülecek, bunun üzerine adına
cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu üyesi denilen bir şahıs kalkıp bu il başkanının işlediği suçları görmezden gelecek söyledikleri ifadeler için saygı duymalıyız
tahammül etmek zorundayız diyecek ve bizim de kalkıp bu sözler karşısında sessiz kalmamızı bekleyecek. Ayrıca bu şahıs, şimdiye kadar her zaman her ortamda PKK
terör örgütü ile irtibatı ve iltisakı mahkemelerce kesinleşen ve bundan dolayı cezaevine giren, cezaevinde iken hasta ve yaşlı olduğu gerekçesiyle cezaevinden çıkarılan, kanunsuz bir şekilde belediye başkanlığına aday gösterilen, seçildikten sonra ilk icraatı
şehit ailelerimizi ve gazilerimizi işten çıkarmak olan, teröre yardım ve yataklıktan hüküm giymiş birçok eski sabıkalı ve
terör örgütü üyesi, PKK/ KCK üyesi kişileri belediyede önemli görevlere getirecek, kanunlara ve yasalara uygun şekilde davranmadığı gerekçesiyle
İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınacak, adına
cumhurbaşkanlığı yüksek istişare kurulu üyesi denilen zat kalkıp bu kişi için de ’terörle alakası yoktur, barış olsun isteyen biridir’ şeklinde sözler sarf etmesi biz
şehit ailelerine, gazilere, vatanını milletine seven insanlara yapılabilecek en büyük hakarettir" dedi.
"Bu sözlerin anlamı mahkemeleri tanımıyorum demektir"
Bülent Arınç’ın bu sözlerinin anlamının ’mahkemeleri tanımıyorum’ demek olduğunu söyleyen Sözen, "Bu sözlerin İçişleri Bakanlığının verdiği kararı da tanımıyorum, kendi bildiğimi okuyorum şeklinde yorumlanmalıdır. Çünkü mahkemenin suçlu dediği kişiye
Bülent Arınç suçsuz demeye getiriyor, İçişleri Bakanlığının suç işlediği gerekçesiyle görevden aldığı bir kişiye de terörle alakası yoktur, barış olsun isteyen birisidir diyor. Biz şimdi mahkemelerin ve İçişleri Bakanlığının verdiği kararlara mı inanacağız, yoksa Bülent Arınç’a mı inanacağız? Bülent Arınç’ı bu sarf ettiği sözlerden dolayı kınıyorum. Bülent Arınç’ın bu sözleri bardağı taşıran son sözler olmuştur. Görevi, makamı, mevkii ne olursa olsun kimsenin
şehit ailelerimizi, gazilerimizi üzmeye, rencide etmeye, incitmeye hakkı da haddi de yoktur, olmamalıdır. Bu sözlerimiz birilerinin hoşuna gitmeyebilir. Bu sözlerimizden dolayı birileri bize cezai müeyyideler uygulamak isteyebilir. Bir
şehit çocuğu olarak
şehit aileleri gazileri ve güvenlik korucularını temsil eden biri olarak sonuna kadar sözlerimin arkasındayım asla geri adım atmayacağım. Bunun için şahsıma bir ceza verilecekse bir cezai müeyyide uygulanacaksa
şehit ailelerimiz adına gazilerimiz adına seve seve cezamı çekmeye hazırım" şeklinde konuştu.