YÖK'ün Yabancı Öğrencilerin Kontenjanlarıyla İlgili Kararına Tepki
YÖK’ün 25 Temmuz’da aldığı yurt dışından öğrenci kabul kontenjanına ilişkin karar, İçel’de yaşayan ve yurt dışı öğrenci kontenjanı kapsamında İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesini kazanan mavi kart sahibi Sena Özenler’i mağdur etti. Özenler, Ankara’da bulunan YÖK binası önünde basın açıklaması düzenleyerek kazandığı hakkın iadesini talep etti.
Yüksek Öğretim Kurumunun (YÖK) yurt dışından öğrenci kabul kontenjanına ilişkin aldığı karar neticesinde ebeveynleri Türk olan fakat kendisi yurt dışında doğmuş mavi kart sahibi üniversite adayları mağdur oldu. İçel’de yaşayan ve Almanya vatandaşı olan Sena Özenler, İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi Tıp Fakültesinin açtığı sınava girerek 100 tam puan aldı. Üniversitenin resmi internet sayfasında kızlarının ismini kazananlar arasında gören Özenler ailesi büyük bir mutluluk yaşadı. 19 Temmuz’da açıklanan tercih sonuçlarının ardından 25 Temmuz’da YÖK’ün çıkardığı yeni karar doğrultusunda hayal kırıklığına uğrayan Sena ve ailesi, hak mahrumiyetlerinin bir an evvel giderilmesi için YÖK binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Kayıt hakkı elde ettiğimiz ilan edildi”
Karar nedeniyle mağdur olan Özenler, “Bizler 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 28’inci maddesine göre mavi kart sahibi olan veya orta öğretimini yurt dışında yapmış bulunan öğrencileriz. Yüksek Öğrenim Kurumlarına yabancı öğrenci kabulüne ilişkin kontenjanlardan yararlanmak amacıyla Türkiye’deki üniversitelerin açmış olduğu sınavlara yoğun bir biçimde hazırlandık. Sınavları kazanarak bu üniversitelerin tıp, diş, hukuk ve öğretmenlik programlarına girme hakkı elde ettik. Yerleştirme sonuçları ilgili üniversitelerin resmi internet sitesinde yayınlandı. Hepimiz kendimize güzel bir gelecek hazırlamak umuduyla mutlu olduk. Ancak Yüksek Öğretim Kurulu 25 Temmuz tarihinde yani bizlerin tercih ettiğimiz üniversitelere kayıt hakkını elde ettiğimiz resmi internet sitelerinden yayınlanmasından bir süre sonra 54050 sayılı bir karar alarak, daha önce toplam yabancı öğrenci kontenjanı yüzde 50’si olan tıp, diş hekimliği, hukuk ve öğretmenlik programlarına öğrenci kabulünü yüzde 10’a düşürdü. Hukuki kuralların ve idari işlemlerin geriye yürümezliği ilkesine rağmen üniversiteler bu kararı geriye doğru yürüterek bizlerin durumunu yeniden değerlendirdi. Daha önce kayıt hakkını elde ettiğimiz üniversitelere kayıt hakkımızın bulunmadığına karar verdiler” dedi.
“Bunalım içerisindeyiz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mavi kart konusundaki hassasiyetini hatırlatan Özenler, ivedilikle haklarının iade edilmesini istedi. Özenler, “Oysa bizler tercih ettiğimiz programları kayıt yaptırmak için kayıt hakkını elde ettiğimiz diğer seçenekleri kullanmamıştık. Böylece, yükseköğrenim hakkından bütünüyle yoksun kaldık. Hayallerimiz yıkıldı ve umutlarımız boşa çıktı. Bizler ve ailelerimiz günlerdir büyük bir üzüntü ve bunalım içerisindeyiz. Emeklerimize mi yanalım, yaptığımız masraflara mı, yoksa yıkılan hayallerimize ve boşa çıkan umutlarımıza mı, tehlikeye düşen geleceğimize mi yanalım. Hukuki devlet yurttaşlarına hukuk güvenliğini garanti eden bir devlettir. YÖK’ün almış olduğu karara göre kayıt hakkını elde etmiş olduğumuz üniversitelerin yayınladıkları sonuçları değiştirerek bizleri öğretim hakkından yoksun bırakmaları, hukuki güvenlik hakkımızı ve kazanılmış hakkımızı ağır bir şekilde ihlal etmiştir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, yurt dışı gezilerinde sürekli olarak yurt dışındaki vatandaşlara mavi kart almalarını tavsiye ediyor. Buna karşılık YÖK ve üniversiteler, mavi kart aldığımız için bizleri cezalandırıyor. Şimdi kime güveneceğiz. Hukuki güvenlik hakkımız nereye gitti. YÖK’ün ve üniversitelerin bu kararı aynı zamanda yasaların ve idari işlemlerin geriye yürümezliği ve idari istikrar ilkesine de ağır darbe vurmuştur. Lütfen, yüksek puanlarla elde ettiğimiz haklarımızı geri verin. Lütfen ivedilikle gerekli önemleri alarak geleceğimizin mahvolmasına ve zaman kaybına uğramamıza izin vermeyin” şeklinde konuştu.
“Hakkımızı alana kadar YÖK’ün önünde açlık grevi yapacağım”
Anne Hatice Özenler ise, kızının başarısına sevindikleri sırada bir anda hayal kırıklığına uğradıklarını söyleyerek, “Sena benim en küçük kızım. 2 tane engelli kardeşi var. 2 engelli çocuktan sonra Sena’nın bu başarısı bizi çok mutlu etmişti ama YÖK’ün bu hakkı elimizden alması bizi yerin dibine soktu. Ben buradan Cumhurbaşkanıma sesleniyorum, lütfen bu konuya el atsın. Lütfen kazanılmış olan hakkımızı geri versin. Gerekirse YÖK’ün önünde hakkımızı alana kadar açlık grevi yapacağım. Sonuna kadar mücadele edeceğiz” açıklamasında bulundu.
“Karar, Türkiye’yi temsil edenleri etkiliyor”
Avukat Turan İçli, YÖK’ün verdiği karar doğrultusunda üniversitelerden okuma hakları elinden alınan öğrencilerin avukatlığını yaptığını söyledi.
İçli, Danıştay kararı olumlu yönde çıkarsa emsal teşkil edeceğini de belirtti.
İçli, “Karar, mavi kartlı diye tanımlanan Türkiye’nin yurt dışındaki elçilerini etkiliyor. Cumhurbaşkanımız yurt dışına çıktığı zaman genellikle oralardaki vatandaşlara ‘Mavi kart alın. Sizler Türkiye’yi temsil ediyorsunuz’ diye tavsiyede bulunur. Bu kesimin hakları meselesi şu an konuştuğumuz mesele. Mavi karta sahip olan öğrenciler yabancı öğrenci statüsünde oldukları için yabancı öğrenci kontenjanlarından üniversiteye giriyorlar. Eskiden bu kontenjanlar yüzde 50’yle sınırlıydı. Bu kontenjanlar kaldırıldı. Kontenjanlar serbest bırakıldı. Sena, üniversitelerin açtığı bu sınavlara tek tek girdi. Sonucunda iki üniversiteyi kazandı. Bunlardan biri Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, diğeri Gaziantep Tıp Fakültesi. Tabii Sena Cerrahpaşa’yı tercih ettiği için Gaziantep’e kayıt yaptırmadı. Cerrahpaşa’nın kayıtlarının başlamasını bekledi. Çünkü web sitesinde ilan edildi. YÖK, 25 Temmuz’da bir karar aldı. Bu karar doğrultusunda mavi karta sahip olan kişilerin kotasını yüzde 10’a düşürdü. Üniversiteler bu kararı geriye doğru işleterek bu kota düşüklüğü sonrasında üniversiteyi kazanamadıklarını bu öğrencilere söylediler. Yasalar ve idari işlemler geriye yürümezler. Yayınlandıkları veya ilan edildikleri tarihten sonra ileriye doğru sonuç verirler. Bu öğrenciler diğer tercihlerini kullanmadığı için şu an ortada kalmış durumdalar. Danıştaya dün itibariyle yürütmeyi durdurma davası açıldı. Yürütmeyi durdurma kararı çıkarsa diğer yurttaşların açacağı davalara da emsal teşkil edecek. Tahminimiz ve söylentiler doğrultusunda bu tür bir sıkıntı yaşayan 500 civarı öğrenci olduğunu düşünüyoruz” dedi.
YÖK’ün resmi internet sitesi üzerinden duyurduğu açıklamada, “Türk Vatandaşlığı Kanunu uyarınca doğumla Türk vatandaşı olup da İçişleri Bakanlığından Türk vatandaşlığından çıkma izni alanlar ve bunların Türk vatandaşlığından çıkma belgesinde kayıtlı reşit olmayan çocuklarına verilen Tanınan Hakların Kullanılmasına İlişkin Belge (mavi kart) sahibi olduğunu belgeleyen adaylar ile 1 Şubat 2013 tarihinden önce yurt dışında ortaöğretime devam ederek ortaöğretiminin (lise) son üç yılını KKTC hariç yabancı bir ülkede tamamlayan veya lise eğitimlerinin tamamını yurt dışındaki liselerde (KKTC liseleri hariç) gören T.C. uyruğunda bulunanlar ve uyruğundan biri T.C. olan çift uyruklu adayların üniversitelerce belirlenen kriterler çerçevesinde yurt dışından öğrenci kabul kontenjanlarına başvurabilme uygulamasının devamı, ayrıca yükseköğretim kurumları tarafından önerilen ve Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen yurt dışından öğrenci kabul kontenjanlarında yer alan öğretmenlik, hukuk, tıp ve diş hekimliği programlarına da öğrenci kontenjanı belirlenmesinin devamı, bununla birlikte bu programlara mahsus olmak üzere bu adaylar için anılan alanlardaki kontenjanın yüzde 10’unun aşılmaması gerekmektedir” ifadeleri yer almıştı.
Kaynak: İHA
“Kayıt hakkı elde ettiğimiz ilan edildi”
Karar nedeniyle mağdur olan Özenler, “Bizler 5901 sayılı Türk Vatandaşlığı Kanunu’nun 28’inci maddesine göre mavi kart sahibi olan veya orta öğretimini yurt dışında yapmış bulunan öğrencileriz. Yüksek Öğrenim Kurumlarına yabancı öğrenci kabulüne ilişkin kontenjanlardan yararlanmak amacıyla Türkiye’deki üniversitelerin açmış olduğu sınavlara yoğun bir biçimde hazırlandık. Sınavları kazanarak bu üniversitelerin tıp, diş, hukuk ve öğretmenlik programlarına girme hakkı elde ettik. Yerleştirme sonuçları ilgili üniversitelerin resmi internet sitesinde yayınlandı. Hepimiz kendimize güzel bir gelecek hazırlamak umuduyla mutlu olduk. Ancak Yüksek Öğretim Kurulu 25 Temmuz tarihinde yani bizlerin tercih ettiğimiz üniversitelere kayıt hakkını elde ettiğimiz resmi internet sitelerinden yayınlanmasından bir süre sonra 54050 sayılı bir karar alarak, daha önce toplam yabancı öğrenci kontenjanı yüzde 50’si olan tıp, diş hekimliği, hukuk ve öğretmenlik programlarına öğrenci kabulünü yüzde 10’a düşürdü. Hukuki kuralların ve idari işlemlerin geriye yürümezliği ilkesine rağmen üniversiteler bu kararı geriye doğru yürüterek bizlerin durumunu yeniden değerlendirdi. Daha önce kayıt hakkını elde ettiğimiz üniversitelere kayıt hakkımızın bulunmadığına karar verdiler” dedi.
“Bunalım içerisindeyiz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mavi kart konusundaki hassasiyetini hatırlatan Özenler, ivedilikle haklarının iade edilmesini istedi. Özenler, “Oysa bizler tercih ettiğimiz programları kayıt yaptırmak için kayıt hakkını elde ettiğimiz diğer seçenekleri kullanmamıştık. Böylece, yükseköğrenim hakkından bütünüyle yoksun kaldık. Hayallerimiz yıkıldı ve umutlarımız boşa çıktı. Bizler ve ailelerimiz günlerdir büyük bir üzüntü ve bunalım içerisindeyiz. Emeklerimize mi yanalım, yaptığımız masraflara mı, yoksa yıkılan hayallerimize ve boşa çıkan umutlarımıza mı, tehlikeye düşen geleceğimize mi yanalım. Hukuki devlet yurttaşlarına hukuk güvenliğini garanti eden bir devlettir. YÖK’ün almış olduğu karara göre kayıt hakkını elde etmiş olduğumuz üniversitelerin yayınladıkları sonuçları değiştirerek bizleri öğretim hakkından yoksun bırakmaları, hukuki güvenlik hakkımızı ve kazanılmış hakkımızı ağır bir şekilde ihlal etmiştir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, yurt dışı gezilerinde sürekli olarak yurt dışındaki vatandaşlara mavi kart almalarını tavsiye ediyor. Buna karşılık YÖK ve üniversiteler, mavi kart aldığımız için bizleri cezalandırıyor. Şimdi kime güveneceğiz. Hukuki güvenlik hakkımız nereye gitti. YÖK’ün ve üniversitelerin bu kararı aynı zamanda yasaların ve idari işlemlerin geriye yürümezliği ve idari istikrar ilkesine de ağır darbe vurmuştur. Lütfen, yüksek puanlarla elde ettiğimiz haklarımızı geri verin. Lütfen ivedilikle gerekli önemleri alarak geleceğimizin mahvolmasına ve zaman kaybına uğramamıza izin vermeyin” şeklinde konuştu.
“Hakkımızı alana kadar YÖK’ün önünde açlık grevi yapacağım”
Anne Hatice Özenler ise, kızının başarısına sevindikleri sırada bir anda hayal kırıklığına uğradıklarını söyleyerek, “Sena benim en küçük kızım. 2 tane engelli kardeşi var. 2 engelli çocuktan sonra Sena’nın bu başarısı bizi çok mutlu etmişti ama YÖK’ün bu hakkı elimizden alması bizi yerin dibine soktu. Ben buradan Cumhurbaşkanıma sesleniyorum, lütfen bu konuya el atsın. Lütfen kazanılmış olan hakkımızı geri versin. Gerekirse YÖK’ün önünde hakkımızı alana kadar açlık grevi yapacağım. Sonuna kadar mücadele edeceğiz” açıklamasında bulundu.
“Karar, Türkiye’yi temsil edenleri etkiliyor”
Avukat Turan İçli, YÖK’ün verdiği karar doğrultusunda üniversitelerden okuma hakları elinden alınan öğrencilerin avukatlığını yaptığını söyledi.
İçli, Danıştay kararı olumlu yönde çıkarsa emsal teşkil edeceğini de belirtti.
İçli, “Karar, mavi kartlı diye tanımlanan Türkiye’nin yurt dışındaki elçilerini etkiliyor. Cumhurbaşkanımız yurt dışına çıktığı zaman genellikle oralardaki vatandaşlara ‘Mavi kart alın. Sizler Türkiye’yi temsil ediyorsunuz’ diye tavsiyede bulunur. Bu kesimin hakları meselesi şu an konuştuğumuz mesele. Mavi karta sahip olan öğrenciler yabancı öğrenci statüsünde oldukları için yabancı öğrenci kontenjanlarından üniversiteye giriyorlar. Eskiden bu kontenjanlar yüzde 50’yle sınırlıydı. Bu kontenjanlar kaldırıldı. Kontenjanlar serbest bırakıldı. Sena, üniversitelerin açtığı bu sınavlara tek tek girdi. Sonucunda iki üniversiteyi kazandı. Bunlardan biri Cerrahpaşa Tıp Fakültesi, diğeri Gaziantep Tıp Fakültesi. Tabii Sena Cerrahpaşa’yı tercih ettiği için Gaziantep’e kayıt yaptırmadı. Cerrahpaşa’nın kayıtlarının başlamasını bekledi. Çünkü web sitesinde ilan edildi. YÖK, 25 Temmuz’da bir karar aldı. Bu karar doğrultusunda mavi karta sahip olan kişilerin kotasını yüzde 10’a düşürdü. Üniversiteler bu kararı geriye doğru işleterek bu kota düşüklüğü sonrasında üniversiteyi kazanamadıklarını bu öğrencilere söylediler. Yasalar ve idari işlemler geriye yürümezler. Yayınlandıkları veya ilan edildikleri tarihten sonra ileriye doğru sonuç verirler. Bu öğrenciler diğer tercihlerini kullanmadığı için şu an ortada kalmış durumdalar. Danıştaya dün itibariyle yürütmeyi durdurma davası açıldı. Yürütmeyi durdurma kararı çıkarsa diğer yurttaşların açacağı davalara da emsal teşkil edecek. Tahminimiz ve söylentiler doğrultusunda bu tür bir sıkıntı yaşayan 500 civarı öğrenci olduğunu düşünüyoruz” dedi.
YÖK’ün resmi internet sitesi üzerinden duyurduğu açıklamada, “Türk Vatandaşlığı Kanunu uyarınca doğumla Türk vatandaşı olup da İçişleri Bakanlığından Türk vatandaşlığından çıkma izni alanlar ve bunların Türk vatandaşlığından çıkma belgesinde kayıtlı reşit olmayan çocuklarına verilen Tanınan Hakların Kullanılmasına İlişkin Belge (mavi kart) sahibi olduğunu belgeleyen adaylar ile 1 Şubat 2013 tarihinden önce yurt dışında ortaöğretime devam ederek ortaöğretiminin (lise) son üç yılını KKTC hariç yabancı bir ülkede tamamlayan veya lise eğitimlerinin tamamını yurt dışındaki liselerde (KKTC liseleri hariç) gören T.C. uyruğunda bulunanlar ve uyruğundan biri T.C. olan çift uyruklu adayların üniversitelerce belirlenen kriterler çerçevesinde yurt dışından öğrenci kabul kontenjanlarına başvurabilme uygulamasının devamı, ayrıca yükseköğretim kurumları tarafından önerilen ve Yükseköğretim Kurulu tarafından belirlenen yurt dışından öğrenci kabul kontenjanlarında yer alan öğretmenlik, hukuk, tıp ve diş hekimliği programlarına da öğrenci kontenjanı belirlenmesinin devamı, bununla birlikte bu programlara mahsus olmak üzere bu adaylar için anılan alanlardaki kontenjanın yüzde 10’unun aşılmaması gerekmektedir” ifadeleri yer almıştı.