Grönland, ABD'nin Satın Almak İstediği İlk Toprak Değil
ABD Başkanı Donald Trump’ın Danimarka’dan Grönland’ı satın alma teklifi tepki toplamaya devam ederken, ABD’nin ‘satın alınmış’ toprakları yeniden gündemde. ABD daha önce de Alaska ve Louisiana’yı satın almıştı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın geçtiğimiz günlerde Danimarka’ya yapmış olduğu Grönland’ı satın alma teklifi, başta Danimarka olmak üzere tüm dünyanın dikkatini çekmiş ve büyük tepki toplamıştı. Grönland’ın buzlarla kaplı bir ada olması, ABD Başkanı’nın teklifini kamuoyu açısından tek başına ilginç kılarken ‘para karşılığında toprak satın alma’ fikri dikkatleri çeken bir başka nokta oldu. Geçtiğimiz günlerde Başkan Trump’ın teklifini ‘absürt’ bulduğunu ifade eden Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, Grönland’ın satılık olmadığını kesin bir dille belirtmişti.
Konuya mizahi bir yaklaşım getiren Başkan Trump, sosyal medya hesabından adanın ortasına fotomontajla dikilmiş bir Trump Tower’ın yer aldığı fotoğrafı paylaşarak, “Grönland’a bunu yapmayacağıma söz veriyorum” demişti. Ancak ret kararı ve teklifin ‘absürt bulunduğu’ açıklamaları karşısında tepki gösteren Trump, Danimarka’ya yapacağı ziyareti iptal ederek memnuniyetsizliğini ifade etmişti.
ABD tarihinde Alaska da dahil çok sayıda toprak satın alma olayı yaşanmasına karşın Trump’ın bu beklenmedik teklifi dünya kamuoyunun tepkisini çekerek konuşulmaya devam ediyor. Öte yandan uzmanlar, yüzde 81’i buzlarla kaplı olan dünyanın en büyük adasının yeraltı zenginliğini ABD Başkanından gelen teklifin ve dünyanın tepkisinin temel nedeni olarak değerlendiriyor. Çünkü Trump, satın almak istediği adayı “Stratejik olarak ilgi çekici” olarak nitelendirmişti.
Grönland’daki ABD varlığı
Grönland’ın kuzeybatısında bulunan Qaasuitsup şehrinde Amerikan Hava Kuvvetlerinin 1943 yılında Blue Jay operasyonu ile 12 bin Amerikalı inşaat işçisi ve asker gönderilerek inşası tamamlanan Thule Askeri Hava Üssü bulunuyor. Özellikle Soğuk Savaş döneminde etkin olarak kullanılan şimdi ise adadaki ABD varlığını temsil eden yapı, 3 bin metre uzunluğundaki pisti ile yılda 2 bin 600 askeri uçuşa ev sahipliği yapıyor.
ABD’nin satın aldığı topraklar
Grönland teklifi ile dünya kamuoyunun dikkatlerini bir kez daha çeken ABD, daha önce de defalarca toprak satın almıştı. ABD, 1803’de Fransızlardan aldığı Louisiana eyaleti dahil olmak üzere çok sayıda toprağı para karşılığında satın almıştı. ABD, 1917 yılında Danimarka’dan da Virjin Adalarını satın almıştı.
ABD’nin en karlı yatırımlardan biri olarak Alaska, 1867 yılında Rusya’dan 7 milyon 200 bin dolar karşılığında satın alınmıştı. Hem ABD hem de Kırım Savaşı’nın ardından mali açıdan büyük sıkıntıya giren Rusya, adanın satıldığı dönemde ABD’nin en büyük yüzölçümü eyaleti olan Alaska’daki altın ve petrol rezervlerinin varlığından habersizdi. Rusya’ya 50 kilometre uzaklıktaki Alaska, günümüzde ABD’de üretilen petrolün yüzde 25’ini karşılıyor.
Kuzey Kutbu’ndaki petrol kaynaklarının büyük kısmına sahip
Yüzyıllarca Norveç toprağı olan Grönland, 1721’de Danimarka’ya bağlanmıştı. Anayasasında 1953’de yapılan değişiklik ile kolonilikten eyalet statüsüne yükselel Ada, 1979’da özerklik elde etmişti. Adanın 31 üyeli meclisi Landstinget sağlık, ekonomi ve eğitim konularında söz sahibi olmasına karşın Grönland, dış politika, ekonomi ve güvenlik meselelerinde Danimarka’ya bağlı bulunuyor.
Geçtiğimiz yıllarda US Geological Survey Kurumu, Grönland’ın petrol rezervlerinin Suudi Arabistan’ınkilerin neredeyse yarısı kadar olduğunu açıklamıştı. Mart 2004’te Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa Birliği (AB) Zirvesine artan petrol fiyatları kaynaklı enerji konusunun damgasını vurmasının ardından 1985’de AB’den ayrılan Grönland’ı yeniden Birliğe dahil etme çalışmaları başlamıştı. AB, Kuzey Kutbu’ndaki petrol kaynaklarının büyük kısmını elinde bulunduran, dahası Avrupa’nın en büyük altın ve uranyum madenlerine de sahip olduğu düşünülen Grönland’a her yıl milyonlarca Euro vermeyi teklif etmişti. Teklif karşılığında ise AB, Grönland’daki enerji kaynaklarının kullanılması, bilimsel araştırmalar yapılması ve adadaki madenlerin çıkarılması hakkını istemiş ve 2006’da yaklaşık 16 milyar euro’luk yardım paketini içeren anlaşmayı imzalamıştı.
Adada 21 Haziran 2009’da düzenlenen referandumla Grönland hükumeti, petrol kaynaklarının kontrolünü de içeren 32 konudaki yetkileri Danimarka’dan alarak daha fazla özerklik kazanmıştı.
Kaynak: İHA
Konuya mizahi bir yaklaşım getiren Başkan Trump, sosyal medya hesabından adanın ortasına fotomontajla dikilmiş bir Trump Tower’ın yer aldığı fotoğrafı paylaşarak, “Grönland’a bunu yapmayacağıma söz veriyorum” demişti. Ancak ret kararı ve teklifin ‘absürt bulunduğu’ açıklamaları karşısında tepki gösteren Trump, Danimarka’ya yapacağı ziyareti iptal ederek memnuniyetsizliğini ifade etmişti.
ABD tarihinde Alaska da dahil çok sayıda toprak satın alma olayı yaşanmasına karşın Trump’ın bu beklenmedik teklifi dünya kamuoyunun tepkisini çekerek konuşulmaya devam ediyor. Öte yandan uzmanlar, yüzde 81’i buzlarla kaplı olan dünyanın en büyük adasının yeraltı zenginliğini ABD Başkanından gelen teklifin ve dünyanın tepkisinin temel nedeni olarak değerlendiriyor. Çünkü Trump, satın almak istediği adayı “Stratejik olarak ilgi çekici” olarak nitelendirmişti.
Grönland’daki ABD varlığı
Grönland’ın kuzeybatısında bulunan Qaasuitsup şehrinde Amerikan Hava Kuvvetlerinin 1943 yılında Blue Jay operasyonu ile 12 bin Amerikalı inşaat işçisi ve asker gönderilerek inşası tamamlanan Thule Askeri Hava Üssü bulunuyor. Özellikle Soğuk Savaş döneminde etkin olarak kullanılan şimdi ise adadaki ABD varlığını temsil eden yapı, 3 bin metre uzunluğundaki pisti ile yılda 2 bin 600 askeri uçuşa ev sahipliği yapıyor.
ABD’nin satın aldığı topraklar
Grönland teklifi ile dünya kamuoyunun dikkatlerini bir kez daha çeken ABD, daha önce de defalarca toprak satın almıştı. ABD, 1803’de Fransızlardan aldığı Louisiana eyaleti dahil olmak üzere çok sayıda toprağı para karşılığında satın almıştı. ABD, 1917 yılında Danimarka’dan da Virjin Adalarını satın almıştı.
ABD’nin en karlı yatırımlardan biri olarak Alaska, 1867 yılında Rusya’dan 7 milyon 200 bin dolar karşılığında satın alınmıştı. Hem ABD hem de Kırım Savaşı’nın ardından mali açıdan büyük sıkıntıya giren Rusya, adanın satıldığı dönemde ABD’nin en büyük yüzölçümü eyaleti olan Alaska’daki altın ve petrol rezervlerinin varlığından habersizdi. Rusya’ya 50 kilometre uzaklıktaki Alaska, günümüzde ABD’de üretilen petrolün yüzde 25’ini karşılıyor.
Kuzey Kutbu’ndaki petrol kaynaklarının büyük kısmına sahip
Yüzyıllarca Norveç toprağı olan Grönland, 1721’de Danimarka’ya bağlanmıştı. Anayasasında 1953’de yapılan değişiklik ile kolonilikten eyalet statüsüne yükselel Ada, 1979’da özerklik elde etmişti. Adanın 31 üyeli meclisi Landstinget sağlık, ekonomi ve eğitim konularında söz sahibi olmasına karşın Grönland, dış politika, ekonomi ve güvenlik meselelerinde Danimarka’ya bağlı bulunuyor.
Geçtiğimiz yıllarda US Geological Survey Kurumu, Grönland’ın petrol rezervlerinin Suudi Arabistan’ınkilerin neredeyse yarısı kadar olduğunu açıklamıştı. Mart 2004’te Brüksel’de gerçekleştirilen Avrupa Birliği (AB) Zirvesine artan petrol fiyatları kaynaklı enerji konusunun damgasını vurmasının ardından 1985’de AB’den ayrılan Grönland’ı yeniden Birliğe dahil etme çalışmaları başlamıştı. AB, Kuzey Kutbu’ndaki petrol kaynaklarının büyük kısmını elinde bulunduran, dahası Avrupa’nın en büyük altın ve uranyum madenlerine de sahip olduğu düşünülen Grönland’a her yıl milyonlarca Euro vermeyi teklif etmişti. Teklif karşılığında ise AB, Grönland’daki enerji kaynaklarının kullanılması, bilimsel araştırmalar yapılması ve adadaki madenlerin çıkarılması hakkını istemiş ve 2006’da yaklaşık 16 milyar euro’luk yardım paketini içeren anlaşmayı imzalamıştı.
Adada 21 Haziran 2009’da düzenlenen referandumla Grönland hükumeti, petrol kaynaklarının kontrolünü de içeren 32 konudaki yetkileri Danimarka’dan alarak daha fazla özerklik kazanmıştı.