'Türkiye'nin Demokrasi Mücadelesi Tarihinde 15 Temmuz'un Yeri' Paneli
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ahmet Selim Köroğlu: 'Asla gevşemek, mücadeleyi bırakmak bugünün konusu değil. Daha çok hassas olacağız çünkü elene elene, kripto yapı kaldı. Devletin farklı kurumlarında halen faaliyette olanlar vardır mutlaka. Bunlar da temizlenene kadar, kriptolar da temizlenene kadar bu mücadele devam edecek'
Kayseri'de, "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" anma etkinlikleri kapsamında "Türkiye'nin Demokrasi Mücadelesi Tarihinde 15 Temmuz'un Yeri" konulu panel düzenlendi.
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Üyesi Ayşe Nur Bahçekapılı'nın moderatörlüğünde, Erciyes Üniversitesi Turizm Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen "Türkiye'nin Demokrasi Mücadelesi Tarihinde 15 Temmuz'un Yeri" paneline katılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ahmet Selim Köroğlu, 15 Temmuz gecesi devletin olmadığını, devletin demokratik merkezinin çöktüğünü, milletin o gece sabaha kadar devleti sokaktan topladığını ve tekrar meşru temsilcilerine teslim ettiğini anlattı.
15 Temmuz sürecinin vahametini anlatmak adına birtakım sayılar vermek istediğini belirten Köroğlu, şunları söyledi:
"O gece darbeye katılan, daha doğrusu şerefli askerimizin üniformasını giyen teröristlerin, kendisine emanet edilen tankları, uçakları, gemileri kullanan teröristlerin sayıları şöyleydi. O gece darbeye 35 uçak katıldı, bunun 24'ü muharip uçak ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin elindeki uçakların yaklaşık yüzde 7'si, bu 35 uçak. 3 gemi darbeye katıldı, bu da elimizdeki gemilerin yaklaşık yüzde 1'i. 37 helikopter bu darbeye katıldı, 8'i taarruz helikopteri. Helikopterlerimizin sayısına göre yüzde 8'i. 172 zırhlı araç, 74 tank, bu da elimizdeki zırhlı ve tankın yaklaşık yüzde 2,5'i. 8 bin 650 asker üniforması giymiş terörist. Bunlar da yaklaşık Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin yüzde 1,5'i yapıyor. 4 bin hafif silah. Bu darbe girişiminde kullanılan askeri unsurlar, mühimmatlar, personel sayısı."
OHAL ilan edildiğini, KHK'lerle ihraçlar yapıldığını, burada da 125 bin kamu görevlisinin ihraç edildiğini, 3 bin 213 rütbenin geri alındığını, 2 bin 761 kurum ve kuruluşu kapatma olmak üzere 131 bin 900 tedbir işlemi gerçekleştirildiğini anımsatan Köroğlu, İçişleri Bakanlığından yaklaşık 41 bin kişi, Milli Eğitim Bakanlığından 33 bin kişi, Milli Savunma Bakanlığından yaklaşık 15 bin kişi, YÖK ve üniversite bağlamında 7 bin kişi, Sağlık Bakanlığından 7 bin kişi, Adalet Bakanlığından yaklaşık 4 bin 500'ü hakim ve savcı olmak üzere 7 bin kişinin ihraç edildiğini kaydetti.
FETÖ ile mücadelenin bitmediğine, halen devam ettiğine dikkati çeken Köroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Asla gevşemek, mücadeleyi bırakmak bugünün konusu değil. Daha çok hassas olacağız çünkü elene elene, kripto yapı kaldı. Devletin farklı kurumlarında halen faaliyette olanlar vardır mutlaka. Bunlar da temizlenene kadar, kriptolar da temizlenene kadar bu mücadele devam edecek. İhraç ettiklerimizle ilgili OHAL Komisyonu kurduk. Bu yapılan 131 bin ihraç ve kapatmadan dolayı, bu komisyona yaklaşık 126 bin müracaat oldu. Bunun 77 bin 900'ünün dosyaları incelendi. 77 bin 900 dosyadan yaklaşık 6 bin müracaat geçerli görüldü ve görevine iade edilmesiyle ilgili kurumuna gönderildi. Bu da yaklaşık yapılan bütün işlemlerin yüzde 7,5-8'i gibi bir rakam yapıyor. Yani devletimizin meşru organı, bu konuyla ilgili bir haksızlık, hukuksuzluk yapılmışsa bunu da en ince ayrıntısına kadar değerlendiriyor. Haklarının iade edilmesiyle ilgili de bir kuyumcu titizliğiyle çalışıyor."
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum da 15 Temmuz gecesi sokağa 4 milyona yakın insanın çıktığını söyledi.
Bu 4 milyonun işgali sona erdirdiği gibi birçok işgali de önlediğini belirten Uçum, "15 Temmuz gecesi Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan birliklerde, bu FETÖ'cü faşist çete harekete geçemedi. Bir biçimde önleri kesildi, araçlarının, uçaklarının önleri kesildi. Bunu sokağa çıkan insanlar yaptı. 15 Temmuz gecesi yaşananlar 21. yüzyılın en büyük siyasal devrimlerinden biridir." dedi.
Sivil Dayanışma Platformu (SDP) Başkanı Ayhan Oğan da "15 Temmuz'u Anlamak" konulu sunum yaptı. Sunumda, Türkiye'nin 15 Temmuz'a geliş sürecini nedenleriyle özetledi.
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Üyesi Ayşe Nur Bahçekapılı ise 15 Temmuz'un, Türk milletinin demokrasisine sahip çıkmasına, işgale ve darbe girişimine karış hiçbir şeyi sorgulamadan, gözünü kırpmadan dik durmasının dünyadaki belki de ilk örneği olduğunu belirtti.
Kayseri Valisi Şehmus Günaydın, AK Parti Milletvekili Taner Yıldız, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa ve Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalık'ın da konuşma yaptığı program soru cevap ile sona erdi.
Kaynak: AA
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Üyesi Ayşe Nur Bahçekapılı'nın moderatörlüğünde, Erciyes Üniversitesi Turizm Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen "Türkiye'nin Demokrasi Mücadelesi Tarihinde 15 Temmuz'un Yeri" paneline katılan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ahmet Selim Köroğlu, 15 Temmuz gecesi devletin olmadığını, devletin demokratik merkezinin çöktüğünü, milletin o gece sabaha kadar devleti sokaktan topladığını ve tekrar meşru temsilcilerine teslim ettiğini anlattı.
15 Temmuz sürecinin vahametini anlatmak adına birtakım sayılar vermek istediğini belirten Köroğlu, şunları söyledi:
"O gece darbeye katılan, daha doğrusu şerefli askerimizin üniformasını giyen teröristlerin, kendisine emanet edilen tankları, uçakları, gemileri kullanan teröristlerin sayıları şöyleydi. O gece darbeye 35 uçak katıldı, bunun 24'ü muharip uçak ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin elindeki uçakların yaklaşık yüzde 7'si, bu 35 uçak. 3 gemi darbeye katıldı, bu da elimizdeki gemilerin yaklaşık yüzde 1'i. 37 helikopter bu darbeye katıldı, 8'i taarruz helikopteri. Helikopterlerimizin sayısına göre yüzde 8'i. 172 zırhlı araç, 74 tank, bu da elimizdeki zırhlı ve tankın yaklaşık yüzde 2,5'i. 8 bin 650 asker üniforması giymiş terörist. Bunlar da yaklaşık Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin yüzde 1,5'i yapıyor. 4 bin hafif silah. Bu darbe girişiminde kullanılan askeri unsurlar, mühimmatlar, personel sayısı."
OHAL ilan edildiğini, KHK'lerle ihraçlar yapıldığını, burada da 125 bin kamu görevlisinin ihraç edildiğini, 3 bin 213 rütbenin geri alındığını, 2 bin 761 kurum ve kuruluşu kapatma olmak üzere 131 bin 900 tedbir işlemi gerçekleştirildiğini anımsatan Köroğlu, İçişleri Bakanlığından yaklaşık 41 bin kişi, Milli Eğitim Bakanlığından 33 bin kişi, Milli Savunma Bakanlığından yaklaşık 15 bin kişi, YÖK ve üniversite bağlamında 7 bin kişi, Sağlık Bakanlığından 7 bin kişi, Adalet Bakanlığından yaklaşık 4 bin 500'ü hakim ve savcı olmak üzere 7 bin kişinin ihraç edildiğini kaydetti.
FETÖ ile mücadelenin bitmediğine, halen devam ettiğine dikkati çeken Köroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Asla gevşemek, mücadeleyi bırakmak bugünün konusu değil. Daha çok hassas olacağız çünkü elene elene, kripto yapı kaldı. Devletin farklı kurumlarında halen faaliyette olanlar vardır mutlaka. Bunlar da temizlenene kadar, kriptolar da temizlenene kadar bu mücadele devam edecek. İhraç ettiklerimizle ilgili OHAL Komisyonu kurduk. Bu yapılan 131 bin ihraç ve kapatmadan dolayı, bu komisyona yaklaşık 126 bin müracaat oldu. Bunun 77 bin 900'ünün dosyaları incelendi. 77 bin 900 dosyadan yaklaşık 6 bin müracaat geçerli görüldü ve görevine iade edilmesiyle ilgili kurumuna gönderildi. Bu da yaklaşık yapılan bütün işlemlerin yüzde 7,5-8'i gibi bir rakam yapıyor. Yani devletimizin meşru organı, bu konuyla ilgili bir haksızlık, hukuksuzluk yapılmışsa bunu da en ince ayrıntısına kadar değerlendiriyor. Haklarının iade edilmesiyle ilgili de bir kuyumcu titizliğiyle çalışıyor."
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Başkanvekili Mehmet Uçum da 15 Temmuz gecesi sokağa 4 milyona yakın insanın çıktığını söyledi.
Bu 4 milyonun işgali sona erdirdiği gibi birçok işgali de önlediğini belirten Uçum, "15 Temmuz gecesi Türkiye'nin çeşitli yerlerinde bulunan birliklerde, bu FETÖ'cü faşist çete harekete geçemedi. Bir biçimde önleri kesildi, araçlarının, uçaklarının önleri kesildi. Bunu sokağa çıkan insanlar yaptı. 15 Temmuz gecesi yaşananlar 21. yüzyılın en büyük siyasal devrimlerinden biridir." dedi.
Sivil Dayanışma Platformu (SDP) Başkanı Ayhan Oğan da "15 Temmuz'u Anlamak" konulu sunum yaptı. Sunumda, Türkiye'nin 15 Temmuz'a geliş sürecini nedenleriyle özetledi.
Cumhurbaşkanlığı Hukuk Politikaları Kurulu Üyesi Ayşe Nur Bahçekapılı ise 15 Temmuz'un, Türk milletinin demokrasisine sahip çıkmasına, işgale ve darbe girişimine karış hiçbir şeyi sorgulamadan, gözünü kırpmadan dik durmasının dünyadaki belki de ilk örneği olduğunu belirtti.
Kayseri Valisi Şehmus Günaydın, AK Parti Milletvekili Taner Yıldız, Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa ve Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çalık'ın da konuşma yaptığı program soru cevap ile sona erdi.