Başkan Tarhan, Kooperatifçiliği Anlattı
Mezitli Başkanı Neşet Tarhan, sosyal devlet anlayışının yerleşmediği ülkelerde kooperatifçiliğin gelişmediği belirterek, şu an Türkiye’de gerçek kooperatifçiliğin yapılamadığını savundu.
Tarhan, Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı’nın (TESEV), Friedrich-Ebert- Stiftung Derneği ve Yurttaşlık Derneği ortaklığı ile düzenlediği ’Katılımcı kent yönetişimi için yerel yönetim ve kooperatif işbirliği’ konulu panele konuşmacı olarak katıldı.
Yüksek ziraat mühendisi doktorasını da Köy İşleri ve Kooperatifçilik alanında yapan Tarhan, dünyada kooperatifçilik sürecini anlattı. Sosyal devlet anlayışının yerleşmediği ülkelerde kooperatifçiliğin gelişmediği söyleyen Tarhan, şu an Türkiye’de gerçek kooperatifçiliğin yapılamadığını savundu.
1800’lü yıllarda birçok ülkede kooperatifçilik uygulamasının mevcut olduğunu ifade eden Tarhan, Türkiye’de yaşanan süreci şöyle aktardı; “Her alanda büyük devrimler yapan Mustafa Kemal Atatürk, o kadar yoğun mücadele sırasında kooperatifçilik konusunda da çalışma yaptı. Hatta İçel’in Silifke ilçesinde kurulan bir üretim kooperatifinin de bir numaralı üyesi olmuştur. Ben 9 yıl Ticaret Bakanlığı yani o zamanki adıyla Köy İşleri ve Kooperatifler Bakanlığı’nda çalıştım. Adına dikkat edin devlet o kadar kooperatifçiliği benimsemiş ki, adına bakanlık kurmuş. Sonra kaldırıldı. Daha sonra Ticaret Bakanlığı’nda, Kooperatifçiler Birliği Genel Müdürlüğü’nde müdür yardımcılığı görevinde de bulundum. Ama ne Fiskobirlik ne Çukobirlik ne diğeri, hiç birisi bizim anladığımız anlamda kooperatifçilik değildi. Bunlar zorunluluktan kurulan, memurunu, müdürünü devletin atadığı kurumlardı. Böyle kooperatifçilik olmaz. Tüm bunlara rağmen bu kooperatiflerin tarıma da çok büyük katkılarının olduğunun da altını çizmek istiyorum."
1984 yılından sonra büyükşehirleri de belirleyen bir yasa çıktığını ve tüm kooperatifçilik anlayışının tamamen yok edildiğini kaydeden Tarhan, "Bana göre 1930’larda çıkan yasaklar bile 1984 belediye yasasından daha çağdaş ve ilericidir. Daha sonra çıkan yasayla da zaten köyler mahalleye dönüştürüldü. Bu yasaya göre insanımızın yüzde 90’a yakını kentlerde yaşıyor” dedi.
Mezitli’de tarımsal üretimin güçlenmesi için yapılan çalışmalara da değinen Başkan Tarhan, “Biz belediye olarak günümüz şartlarında elimizden geldiği kadarıyla mücadele vermeye çalışıyoruz. Gönüllü evlerimiz var. 12 gönüllü evimizde yüzde 90’ı kadınlardan oluşan gönüllülerimiz üretim yapıp çocuk okutuyorlar. Yine gönüllü seramız var. Orada 3 arkadaşımız harikalar oluşturuyor. Nedense bu sayıyı yükseltemedik. Zorla kooperatifçilik olmaz, gönüllülüğe dayalı olmalı. Biz de 9 farklı yerde 650 civarında kadınımızın yararlandığı bir ‘Kadın Üretici Pazarlarımızı’ kurduk. Tam olarak kooperatifçilik anlayışını yerleştiremedik ama orada tezgâh açan kadınlarımız çok mutlu” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Yüksek ziraat mühendisi doktorasını da Köy İşleri ve Kooperatifçilik alanında yapan Tarhan, dünyada kooperatifçilik sürecini anlattı. Sosyal devlet anlayışının yerleşmediği ülkelerde kooperatifçiliğin gelişmediği söyleyen Tarhan, şu an Türkiye’de gerçek kooperatifçiliğin yapılamadığını savundu.
1800’lü yıllarda birçok ülkede kooperatifçilik uygulamasının mevcut olduğunu ifade eden Tarhan, Türkiye’de yaşanan süreci şöyle aktardı; “Her alanda büyük devrimler yapan Mustafa Kemal Atatürk, o kadar yoğun mücadele sırasında kooperatifçilik konusunda da çalışma yaptı. Hatta İçel’in Silifke ilçesinde kurulan bir üretim kooperatifinin de bir numaralı üyesi olmuştur. Ben 9 yıl Ticaret Bakanlığı yani o zamanki adıyla Köy İşleri ve Kooperatifler Bakanlığı’nda çalıştım. Adına dikkat edin devlet o kadar kooperatifçiliği benimsemiş ki, adına bakanlık kurmuş. Sonra kaldırıldı. Daha sonra Ticaret Bakanlığı’nda, Kooperatifçiler Birliği Genel Müdürlüğü’nde müdür yardımcılığı görevinde de bulundum. Ama ne Fiskobirlik ne Çukobirlik ne diğeri, hiç birisi bizim anladığımız anlamda kooperatifçilik değildi. Bunlar zorunluluktan kurulan, memurunu, müdürünü devletin atadığı kurumlardı. Böyle kooperatifçilik olmaz. Tüm bunlara rağmen bu kooperatiflerin tarıma da çok büyük katkılarının olduğunun da altını çizmek istiyorum."
1984 yılından sonra büyükşehirleri de belirleyen bir yasa çıktığını ve tüm kooperatifçilik anlayışının tamamen yok edildiğini kaydeden Tarhan, "Bana göre 1930’larda çıkan yasaklar bile 1984 belediye yasasından daha çağdaş ve ilericidir. Daha sonra çıkan yasayla da zaten köyler mahalleye dönüştürüldü. Bu yasaya göre insanımızın yüzde 90’a yakını kentlerde yaşıyor” dedi.
Mezitli’de tarımsal üretimin güçlenmesi için yapılan çalışmalara da değinen Başkan Tarhan, “Biz belediye olarak günümüz şartlarında elimizden geldiği kadarıyla mücadele vermeye çalışıyoruz. Gönüllü evlerimiz var. 12 gönüllü evimizde yüzde 90’ı kadınlardan oluşan gönüllülerimiz üretim yapıp çocuk okutuyorlar. Yine gönüllü seramız var. Orada 3 arkadaşımız harikalar oluşturuyor. Nedense bu sayıyı yükseltemedik. Zorla kooperatifçilik olmaz, gönüllülüğe dayalı olmalı. Biz de 9 farklı yerde 650 civarında kadınımızın yararlandığı bir ‘Kadın Üretici Pazarlarımızı’ kurduk. Tam olarak kooperatifçilik anlayışını yerleştiremedik ama orada tezgâh açan kadınlarımız çok mutlu” ifadelerini kullandı.